Toplumsal Cinsiyet, Yemek Pişirme, Ev Mutfağı ve Profesyonel Mutfaklar
Toplumsal cinsiyet kavramı nasıl tanımlanmaktadır?
Toplumsal cinsiyet (gender), kadınlık ve erkeklik rollerinin ve davranışlarının kültür tarafından biçimlendirilmesi olarak tanımlanmaktadır.
Kültürlere göre, kadın ve erkeğin toplumsal cinsiyet rollerini belirleyen unsurlar nelerdir?
Kadın ve erkeğin toplumsal cinsiyet rolleri evrensel değildir, kültürden kültüre değişir. Her kültürün kadın ve erkekten beklediği davranış ve roller değişir. Kadın ve erkeklerin ait oldukları grup, sınıf, etnisite ve din onlardan beklenilen rolleri değiştirir. Bu nedenle tek bir kadınlık ve erkeklik yoktur.
Toplumsal cinsiyet bağlamında; kamusal ve özel alanda kadın ve erkek arasında eşitsizlik ve ayrımcılık yaratılmasının nedeni, kadın ve erkeğe atfedilen hangi özelliklerin sonucudur?
Biyolojik farklılıklarından hareketle, kadının erkeğe göre daha zayıf, narin, şefkatli ve pasif olduğu ve duygularıyla hareket ettiği varsayılır. Bu farklılık erkeğin ise kadına göre daha hareketli, hırslı ve cesur olduğu ve aklıyla hareket ettiği düşüncesini ortaya çıkarır. Bu kabul ve düşünce, kamusal ve özel alanda kadın ve erkek arasında ciddi bir eşitsizlik ve ayrımcılık yaratır. Kadınların aleyhine yaşanan bu durum, kadınların erkeklerden daha zor koşullarda ve erkeklere göre dezavantajlı bir şekilde hayatlarını yaşamalarına neden olur.
.
Ataerkil bakış açısına göre belirlenen cinsiyete dayalı iş bölümünde, kadınlar ve erkekler hangi işleri yürütmekle yükümlü olarak görülür?
Cinsiyete dayalı iş bölümünde kadınlar, ev ve aile işleri ile yükümlüyken erkekler, kamusal alana çıkar, bürokrasi, ordu, özel şirketler ve ticaret gibi kamu alanlarının denetimini ellerinde bulundurur ve varolan cinsiyet sisteminin devam etmesini sağlar.
Kadınlar ve erkeklerin birbirinden farklı olduğu düşüncesinin iki cinsin ait oldukları alanların ve yaptıkları işlerin birbirinden farklılaşmasına neden oluşu, literatürde hangi adla kavramsallaştırılır?
Kadınlar ve erkeklerin birbirinden farklı olduğu düşüncesi, iki cinsin ait oldukları alanların ve yaptıkları işlerin birbirinden farklılaşmasına neden olur. Bu durum literatürde cinsiyetlendirme (gendered) olarak kavramsallaştırılır.
Cinsiyetçi iş bölümünde erkekler, dışarıda yaptıkları iş için harcadıkları emek sonucunda, hangi değerde ürünler üretirler?
Erkeklerin, dışarıda yaptıkları iş için harcadıkları emeğin bir ücreti-maddi karşılığı vardır. Erkekler harcadıkları emek sonucunda değişim değeri olan yani para ile alınıp satılabilen bir ürün üretir ve bu üretimin maddi olarak karşılığını alır.
Cinsiyetçi iş bölümünde; kadınların evde yemek pişirme, bulaşık ve çamaşır yıkama, ev temizliği yapma, eşinin, çocuğunun, hasta ev yaşlı aile üyelerinin bakımını üstlenme gibi işler yapması karşılığında, hangi değerde ürünler ortaya çıkmaktadır?
Kadınlar evde yemek pişirir, bulaşık ve çamaşır yıkar, ev temizliği yapar, eşinin, çocuğunun, hasta ev yaşlı aile üyelerinin bakımını yapar. Bu işler için harcadıkları emek sonucunda kullanım değeri olan ürünler ortaya çıkartır.
Cinsiyete dayalı iş bölümünde kadına yüklenen roller, kadın aleyhine hangi sonuçları ortaya çıkarır?
Kadınların ev içinde yaptıkları işlerin, harcadıkları zamanın ve emeğin değersiz ve görünmez hale getirilmesi, cinsiyete dayalı iş bölümünün yarattığı ayrımcılık ve eşitsizliğin boyutlarından biridir. Cinsiyete dayalı iş bölümünün sonuçlarından diğeri ise iş yaşamında erkek ve kadın arasında yapılan ayrımdır.
Kadınların eğitim ve deneyimleri yeterli olsa da, genellikle iş yaşamında ev içinde yaptıkları işlere benzer işler yapmaya yönlendirilmeleri, teknoloji ve sanayi gibi erkek egemen sektörlerin dışına itilmelerinin nedeni nedir?
Kadınların eğitim ve deneyimleri yeterli olsa da kadınlar genellikle iş yaşamında toplumsal cinsiyet rollerine uygun olarak ev içinde yaptıkları işlere benzer işler yapmaktadır. Kadınlar, teknoloji ve sanayi gibi erkek egemen sektörlerin dışına itilmektedir. Bunun nedeni, “kadın ve erkeğin doğuştan getirdiği ifade edilen birtakım karakteristik özelliklerle işlerin/mesleklerin karakterlerinin ve cinsel kimlikler ile mesleksel kimliklerin eşleştirilmesidir. Karakter ve cinsel kimlikler, mesleklerle eşleştirilerek “kadın mesleği” ve “erkek mesleği” ortaya çıkartılmaktadır.
İşlerin ve mesleklerin kadın ve erkek işleri-meslekleri olarak, hem yatay hem dikey olarak ayrışmasını açıklamakta hangi kavram kullanılmaktadır?
İşin ve mesleklerin kadın işi ve erkek işi olarak değerlendirilmesini, işgücü piyasasında işlerin ve mesleklerin cinsiyetler arasında hem yatay hem dikey olarak ayrışmasını açıklamakta kullanılan kavram “cam duvar” dır. Kadın ve erkek işlerinin ayrışması olarak tanımlanır.
Kadınların iş yaşamında karşılaştıkları ayrımcılığı ifade etmekte kullanılan “cam tavan” kavramı, ne tür bir ayrımcılığı ifade eder?
Kadınların iş yaşamında karşılaştıkları bir ayrımcılığı ifade etmekte kullanılan “cam tavan” kavramı, “çalışma hayatında kadınların yükselmesini engelleyen, yasal olmayan ve varlığı gözle görülmeyen bariyerleri” ifade eder. Kadınların yetkinlikleri ve özelliklerine bakılmaksızın işte yükselmenin, erkeklerin lehine işleyen bir sistemin varlığına işaret eder.
Cinsiyete dayalı iş bölümüne göre, kadınlardan ev içinde rutin olarak yaptıkları ev temizliği, çamaşır, bulaşık, çocuk bakımı ve yemek pişirme gibi işler, ne tür bir faaliyet olarak nitelendirilir?
Ataerkil düzende cinsiyete dayalı iş bölümünün verdiği sorumluluk paylaşımında, kadınlardan ev içinde rutin olarak yaptığı ev temizliği, çamaşır, bulaşık, çocuk bakımı ve yemek pişirme gibi işler, yeniden üretim faaliyeti olarak nitelendirilir.
Ev işlerinde kadınların yardımcısı olarak sunulan elektrikli aletler, kadınların yaptığı ev içi işlerine toplumsal cinsiyet açısından bakışı ne yönde etkilemiştir?
Ev işlerinde kadınların yardımcısı olarak sunulan teknoloji, kadınların ev içinde harcadığı zamanı ve emeği daha da görünmez hâle getirir. Sıklıkla, evdeki bulaşık ya da çamaşırı kadının değil makinelerin yıkadığı söylenerek kadının makineler aracılığı ile gerçekleştirdiği işlere harcadığı zaman ve emek yok sayılmakta, yapılan işler değersizleştirilmekte, kadınların yaptıkları işler iş olarak kabul edilmemektedir. Bu bağlamda erkekler de ev işlerinde kadınlara yardım etmeyi gerekli görmemekte, evde kendilerini daha çok bir misafir gibi konumlandırmaktadır.
Kadınların yaptıkları çocuk bakımı ve yemek pişirme gibi işler, neden “yuva işi” olarak nitelendirilir?
Ev işleri, statüsü düşük işler, duyguların ön planda olduğu “yuva işi” ise statüsü yüksek iş olarak kabul edilir. Çocuk bakımı ve yemek pişirme gibi işler, yuva işidir. Kişiye özel olarak yapılır ve kişiye kendini özel hissettirir. Yuva işi, kimlikle, sevgiyle, şefkatle, duygularla, birliktelikle, dayanışmayla ve güvenle özdeşleştirilir; ev işlerine göre kutsallaştırılır. Böylece statüsü yükseltilir.
Kadının ev içinde her gün yaptığı yemek pişirme işi, neden en görünen ve diğer işlerden ayrılan bir iş olarak değerlendirilir?
Kadının ev içinde gün boyu yaptığı yeniden üretim-bakım faaliyetleri arasında belki de en görüneni ailenin beslenme ihtiyacını karşılamak için gerçekleştirilen yemek yapma işidir. Yemek yapma, bir “yuva işi” olarak nitelendirilir. Bu nedenle de kadınlar için ayrı bir önemi vardır. Çünkü masaya konan bir tabak ev yemeği, kadının onu hazırlamak için harcadığı zamanı ve emeği görünür hâle getirebilecek belki de tek iştir.
Bazı kadınlar tarafından sahip oldukları bilgi, beceri ve yeteneklerini ortaya koymanın yolu olarak da görülebilir. Bu bağlamda yemek pişirmek, kadınların kendilerini gerçekleştirdikleri ve başkalarına gösterdikleri bir pratik olarak kabul edilir ve diğer ev içi pratiklerden ayrılır.
Kadınlar için, mutfağın evin diğer bölümlerinden daha önemli olmasının nedenleri nelerdir?
Kadınlar için mutfak, her ne kadar evin her köşesinde izini görmek mümkün olsa da, ev içinde kendilerine ait olan neredeyse tek mekândır. Mutfak, kadınların iktidar alanıdır ve buraya izinsiz herhangi bir giriş, iktidar alanının işgali olarak düşünülür.
Mutfak, bir yandan kadınların özgürlüğünün önündeki en büyük engel, diğer yandan kadınların kendilerini gerçekleştirebilecekleri bir mekân olarak kabul edilir.
Neyin, ne zaman, nasıl pişirileceği, ailenin nasıl besleneceği konusunda karar verme, planlama ve uygulama yetkisinin kadında olması, onların kendilerini güçlü hissetmelerini sağlar.
Mutfak aynı zamanda kadınların birbirlerine mutfak bilgileri üzerinden güç gösterisi yaptıkları, itibar savaşına girdikleri bir alandır.
Erkekler; kadınlardan farklı olarak ve erkeksi özelliklerini koruyarak, ne zaman ve nasıl yemek pişirmeye başlamışlardır?
Erkeklerin, kadınlardan farklı olarak ve erkeksi özelliklerini koruyarak yemek pişirmeye başlamaları, II. Dünya Savaşı sonrasına rastlamaktadır. Bu dönemde batıda beyaz, iş sahibi orta sınıf erkekler, evlerinin arka bahçelerinde hafta sonu aileleri için barbekü yapmaya başlar. Evin mutfağına girmeden ve sadece belli ürünleri pişirerek erkeklerin kendilerine özel bir alan olan evlerinin arka bahçesinde yaptıkları bu etkinlik, erkeklere evde daha çok vakit geçirebilecekleri yeni ve eril bir alan daha yaratır.
Mekanların cinsiyetlendirilmesi bağlamında, bir ev içinde erkeğe atfedilen alanlar nerelerdir ve genel olarak hangi özelliklere sahip alanlardır?
Evlerde erkekler için ayrılan alanlar; bodrum, barbekü alanı, çalışma odası gibi alanlardır. Erkeğe ait kabul edilen bu alanlar evin gösterişli, aydınlık ve ferah alanlarıdır. Önceleri feminen bir mekan olan mutfak küçük ve karanlık iken, 20. Yüzyılın ikinci yarısından sonra daha çok ışık alan ve ferah bir mekân olarak tasarlanmış, teknolojinin sunduğu yeni olanaklarla zenginleştirilmiş, zamanla erkeklerin de girebileceği bir “gösteri mekânı” haline gelmiştir.
Mekanların cinsiyetlendirilmesi bağlamında, bir ev içinde kadına atfedilen alanlar nerelerdir ve genel olarak hangi özelliklere sahip alanlardır?
Mekânların cinsiyetlendirilmesi bağlamında evdeki hobi odaları, mutfak ve çamaşır odası gibi hizmet alanları, feminen alanlar olarak kadınlara aittir. Bu feminen alanlar, evin arka ve karanlık taraflarına konumlanmaktadır.
Geleneksel feminen yemek pişirme tarzına göre yemek yapmak ne anlama gelir?
Geleneksel feminen yemek pişirme, hane halkının ihtiyaçlarına uygun olarak oluşturulan menüleri pişirmek anlamına gelir. Bu menüdeki yemekleri pişirmek için taze sebze ve meyve alışverişi yapmak, mümkün olduğunca az katkı maddesinin bulunduğu sağlıklı yemekleri ve tatlıları yapmak gerekir. Geleneksel feminen tarzda yemek pişirenler, günlük, sıcak, taze “ev yemekleri” pişirir, yemeği yiyecek kişilerin zevkleri, tercihleri, sağlıklı ve dengeli beslenmeleri için gereken besinleri dikkate alarak yemek hazırlar.
Geleneksel eril yemek pişirme tarzının özellikleri nelerdir?
Geleneksel eril yemek pişirme tarzı olarak adlandırılan bu yemek pişirme tarzında erkekler, kendilerini iyi hissettiklerinde mutfağa girerler. Geleneksel feminen tarzdan farklı olarak kendi damak tatlarına, tercih ve beğenilerine göre yemekler yapar.
Erkekler, belli zamanlarda girdikleri mutfaklarda pahalı malzemeler kullanarak, daha çok et ve deniz mahsulleri gibi genellikle statüsü yüksek gıdalarla yemek yapar ve yemeklerin sunumuna önem verir.
Kadının aksine, yemek pişiren erkeğin sıra dışı, yetenekli ve özel olarak kabul edilmesinin kökeni olan doğa ve kültür dualizmi nedir?
Dualizm, gerçekliğin iki ayrı parçadan oluşması ve bundan hareketle dünyanın birbirine zıt kavramlarla açıklanmasıdır. Kavramlardan biri diğerine üstündür. Doğa ve kültür dualizminde, kültür doğaya üstündür. Üstün olan kavram, diğerinin değerini düşürür.
Kültür ve akılla eşleşen erkeğin karşısında doğa ve irrasyonalite ile eşleştirilen kadın vardır.
Kadınların yemek yapmasının erkeklerin yapmasına göre daha değersiz görülmesi ve yaratıcı değil, sıradan bir iş olarak algılanmasının nedenleri nelerdir?
Kadınlar, ne kadar ustalık kazanırsa kazansınlar ev mutfağının ve aile bütçesinin sınırları içinde yemek pişirir. Pişirilen yemeğin herkesin beğeneceği şekilde hazırlanması neredeyse bir zorunluluktur.
Kadınların yaratıcılığını önündeki bir başka engel ise gündelik hayat içerisinde yapmak zorunda oldukları işlerin çeşitliliği ve sayısından kaynaklanmaktadır. Yemek pişirmek, kadınların evde yaptıkları, pek çok işten biridir.
Profesyonel mutfağın sahibi olarak görülen erkeklerle özdeşleştirilen “Haute cuisine” nasıl tanımlanır?
Haute Cuisine; özelliği yaratıcılık olan, yapımı ve sunumu ile sanat seviyesine ulaşmış üstün nitelikli mutfaktır.
Jack Goody’e göre; yaratıcılık ve sanatla eşleştirilen profesyonel mutfaklarla, basitlik ve sıradanlıkla yan yana getirilen ev mutfağı arasındaki hiyerarşinin oluşumunda hangi etmenler rol oynamıştır?
Yaratıcılık ve sanatla eşleştirilen profesyonel mutfaklarla basitlik ve sıradanlıkla yan yana getirilen ev mutfağı arasındaki hiyerarşinin oluşumunda Jack Goody, sınıflı toplumların ve okuryazarlığın etkili olduğunu belirtir.
Mutfağı profesyonel bir meslek haline getirmek için yapılanların sonucunda, profesyonel mutfakta erkeğin ve kadının yeri nasıl kodlanır?
Mutfağı profesyonel bir meslek haline getirmek için yapılanların sonucunda erkekler, lider ve öğretici, kadınlar ise yardımcı ve öğrenen olarak kodlanır. Bu ast üst ilişkisi, profesyonel mutfakların dışında yiyecek medyasında yer alan şeflerin, gurmelerin ve yorumcuların da çok büyük bir bölümünün erkek olması ile güçlenir ve mutfakta çalışan erkekler prestij kazanır.
Yemek pişirmek, ne zaman ve nerede açılan ilk restoranla ticari bir iş haline gelmiştir?
Yemek pişirmek, 18. yüzyılda Paris’te açılan ilk restoranın açılmasıyla ev mutfağından çıkarak ticari bir iş haline gelmiştir.
Profesyonel mutfaklarda, mutfağın tüm yönetimini elinde bulunduran ve koordinasyonu sağlayan kişi kimdir?
Sert bir hiyerarşinin bulunduğu mutfaklarda hem mekânsal bir bölünme hem de ciddi bir iş bölümü vardır. Ateş, sıcak, iş kazaları, gürültü, zaman baskısı ve tüm bunların yarattığı stresle birlikte çalışmak zorunda olan mutfak personelinin kendilerinden bekleneni yerine getirmesi için mutfak hiyerarşisine ve şefin “emirlerine” uyması, uzun saatler ayakta kalabilmesi ve dikkatli olması gerekir. Bütün bu koordinasyonu sağlayan kişi, mutfağın tüm yönetimini elinde bulunduran executive cheftir (yönetici şef ).
İyi bir executive şefin sahip olması gereken kişilik özellikleri nelerdir?
İyi bir yiyecek, yemek ve yemek hazırlama bilgisi ve becerisi yanında executive şefin liderlik, rekabetçilik, yöneticilik, idarecilik, yol göstericilik, iyi planlama yapabilme, stres altında çalışabilme, çabuk ve kesin karar verebilme, hızlı olabilme, duygusal ve fiziksel dayanıklılık özelliklerine sahip olması gerekir.
Profesyonel mutfaklarda erkekler; kazandıkları ayrıcalıklı konumu sürdürmek adına, bu işin kadınlara uygun olmadığını, hangi gerekçelerle ifade eder?
Profesyonel mutfaklarda erkekler, kazandıkları ayrıcalıklı konumu sürdürmek için sıklıkla bu mutfaklarda yapılan işin ev mutfağından farklı olduğunu ve kadınlara uygun olmadığını ifade eder. Erkekler, mutfakta yoğun iş ve ağır ekipman nedeniyle kadınların sıcak mutfak için uygun olmadıkları, çoğunluğun erkek olduğu bu mutfakta kadınların çekingen davranıp rahatsız oldukları, buradaki işlerin zor olduğunu ve bunları aşamayacaklarını, kadınların mutfaktaki kolay bölümlerde çalışabileceklerini ifade eder.
Kadınların profesyonel mutfaklarda çalışmasının önündeki engellerden biri olarak, cinsiyete dayalı toplumsal kabullere bağlı en önemli engel nedir?
Bu bağlamdaki en önemli engel; genel olarak kadınların uzun ve yoğun çalışma saatleri olan işlerde çalışmaları durumunda, ailelerinin bakım faaliyetlerini yerine getirmeyecekleri düşüncesi ile, bu işe uygun görülmemeleridir.
Kadınları profesyonel mutfaklarda daha çok görmek için, politika yapıcıların ve sektörün işbirliği içinde yapması gerekenler nelerdir?
Kadınları, profesyonel mutfaklarda daha çok görmenin ilk ve en önemli yolu, cinsiyet rolleri ile ilgili geliştirilen kültürel kabullerin ve kalıp düşüncelerin değişmesidir. Ancak bunun zorluğu açıktır.
Politika yapıcıların ve sektörün, kadınların bu mutfaklarda çalışma konusunda yaşadıkları sorunları iş birliği ile çözmeleri gerekmektedir. Öncelikle iş ve aile yaşamı arasında dengeyi sağlayacak birtakım yardımların geliştirilmesi, esnek çalışma saatleri ve mekânın kadınların ihtiyaçlarına yönelik olarak düzenlenmesi gerekir. Bu düzenlemeler ancak, aynı mutfakta çalışan erkekler tarafından anlaşılıp desteklendiğinde hedefine ulaşır.