VERGİ TEORİSİ - Deneme Sınavı - 14

Vergi gerçek ve tüzel kişilerden alınmaktadır. Dolayısıyla C şıkkındaki ifade doğru değildir.

Vergilemede  amaç devlete gelir sağlamak ise bu mali amaçdır. Dolayısıyla sorunun doğru cevabı E şıkkıdır.

Magna Carta ile birlikte tarihte ilk kez kralın sınırsız olan vergilendirme yetkisi sınırlandırılmıştır. Dolayısıyla sorunun doğru cevabı A şıkkıdır.

İngiltere’de Napolyon savaşlarının finansman ihtiyacı ilk modern gelir vergisinin (1815) uygulanmasına neden olmuştur.

Fayda prensibine göre; yatay adaleti sağlamak için aynı fayda seviyesine sahip olanların aynı vergiyi ödemeleri gereklidir. Dolayısıyla sorunun doğru cevabı D şıkkıdır.

Ödeme gücünün en çok kabul gören göstergesi gelirdir. Dolayısıyla sorunun doğru cevabı B şıkkıdır.

Tarihsel süreç içinde vergi konusu olarak gelir yerine harcamanın kullanılması gerektiği savunulmuştur. Bunların başında N. Kaldor gelmektedir. Kaldor’a göre harcama gelire göre daha uygun bir vergi konusudur.

Eşit orantılı fedakârlık; toplumdan daha fazla fayda elde ettikleri gerekçesiyle yüksek gelirlilerin, düşük gelirlilere göre daha fazla vergi ödemelerini (fedakârlıkta bulunmaların) ifade etmektedir. Dolayısıyla sorunun doğru cevabı B şıkkıdır.

Siyasal etkinlik iyi bir vergi sisteminin temel özelliklerinden biri değildir. Dolayısıyla sorunun doğru cevabı D şıkkıdır.

Devletin kamusal mal ve hizmetleri finanse etmek için çok daha kolay bir yol olan, para basmayı tercih etmemesinin temel nedeni enflasyona neden olmasıdır. Doğru cevap (c) şıkkıdır.

Vergi, yarı kamusal mal ve hizmetlerin bedeli olarak değil, kamusal mal ve hizmetlerin bedeli olarak alındığı için, vergi özelliklerinden olmayan şık (c) şıkkıdır. Sorunun doğru cevabıdır.

1215 yılında "her yeni verginin halk tarafından kabul edilebilir olması" ilkesi, ilk olarak İngiltere'de kabul edilmiştir.

Gelir Vergisi, Amerika Birleşik Devletlerinde 1913 yılında  uygulamaya konmuştur.

Fayda prensibine göre kamu finansmanına örnek verilen "Şerefiye", özellikle belediyelerin bina, arsa, arazi şeklindeki genel adına "emlak" dediğimiz yapılara yönelik hizmetler karşılığında değil, mahalli idarelerin yaptıkları bayındırlı hizmeti karşılığında alınabilecek kamu gelir türüdür. Diplomasi, trafik ve sosyal güvenlik hizmetlerinin de şerefiye ile ilgileri yoktur.

vergilemede fayda prensibine yönelik eleştiriler, sorunun cevap şıklarının ilk dört şıkkında belirtilmiş. Son şık olan (E) şıkkında, eleştirilen bir husus olan, yeniden dağıtım fonksiyonunu ihmal etmesi konusu tam tersine "önemsemesi" şeklinde tam tersi durum yazılmıştır. Bu nedenle cevap (E) şıkkıdır.

Vergilemede, ödeme gücünün en çok kabul gören göstergesi "Gelir" dir.  Doğru cevap (B) şıkkıdır.

Kaldor'un önerdiği şekilde bir harcama vergisi, Hindistan'da uygulanmışsa da başarılı sonuç vermemiştir. Hindistan dışında verilen ülkelerde uygulanmadığı için bu seçenekler yanlış olup, doğru seçenek Hindistan seçeneğidir.

Adam Smith'den günümüze iyi bir vergi sisteminde hem fikir olunan, başlıca vergi sistemi özellikleri; Adalet, esneklik, ekonomik etkinlik ve idari etkinlik' tir. Sorunun şıkları arasında verilen "sosyallik" sorunun doğru cevabıdır.

İşletmeler verginin yükünü müşterilerine ve çalışanlarına  aktarırken, yansıma adı verilen bir işlem sonucu ileriye veya geriye yansıtabilmektedirler. Doğru cevap (C) şıkkıdır.

Vergi karşılıksız bir yükümlülüktür. Ödenen vergi ile kamu hizmetlerinden yararlanma arasında doğrudan bir ilişki yoktur. Dolayısıyla IV no'lu ifade dışındakiler verginin temel unsurlarındandır.