VERGİLENDİRME İŞLEMLERİ VE SÜRELER
Vergiyi doğuran olay nedir?
Vergi Usul Kanunu (VUK)’nun 19. Maddesi “vergi alacağı, vergi kanunlarının vergiyi bağladıkları olayın vukuu (meydana gelmesi) veya hukuki durumun tekemmülü (tamamlanması) ile doğar” demektedir. Vergiyi doğuran olay hem vergilendirme işlemlerini başlatan süreci hem de mükellefiyeti başlatır.
Vergilendirme işlemlerini sayınız.
Vergilendirme işlemleri, Vergi Usul Kanunu (VUK)’nda, vergiyi doğuran olay, tarh, tebliğ,
tahakkuk ve tahsil olmak üzere, birbirini izleyen işlemler silsilesidir.
Vergiyi doğuran olay vergilendirme işleminin hangi unsurudur?
Sebep
Vergiyi doğuran olay gerçekleşip vergilendirme işlemi yapılmasının aşamaları nelerdir?
Vergiyi doğuran olay gerçekleşip vergilendirme işlemi yapılması üç aşamada gerçekleşmektedir:
1. Kanunda tanımlanan soyut kuralın belirlenerek anlamlandırılması (soyut hukuk kuralı)
2. Günlük hayatta gerçekleşen somut olayın
belirlenmesi (somut maddi olay)
3. Kanunlardaki soyut norm ile somut normun örtüştüğünün tespiti (Tipiklik)
Tahakkuk zamanaşımı ne zamandan başlar ve ne kadardır?
Vergiyi doğuran olayın meydana gelmesi zamanaşımının tespiti açısından da önem arz etmektedir. Çünkü vergiyi doğuran olay tarihini takip eden yılın başından itibaren 5 yıl geçmesiyle tahakkuk zamanaşımı gerçekleşir ki, zamanaşımına uğrayan
olay üzerinden artık vergi hesaplaması yapılamaz.
Vergilendirme süreci hangi kanunda düzenlenmiştir?
Bu Aşamalar genel bir usul kanunu olan Vergi Usul Kanununda ayrı ayrı açıklanmıştır (VUK
md. 20, 21, 22, 23). Verginin tahsili ise Amme
Alacaklarının Tahsili Usulü Hakkında Kanun çerçevesinde gerçekleşmektedir. Vergilendirme sürecinin aşamaları zincir işlemlerden oluşmakta olup,
bu sürecin halkalarından herhangi birinin kopması
halinde tek başına hukuki değer taşımazlar. Bazen
aşamalar birbirleriyle birleşse bile her vergilendirme sürecinde bu aşamalar bulunmaktadır.
Tarh işlemini tanımlayınız.
Vergi alacağının kanunlarda gösterilen matrah ve nispetler üzerinden vergi dairesi tarafından hesaplanarak bu alacağı miktar
itibariyle tespit eden idari bir işlemdir.
Tarh işlemini konu unsuru bakımından açıklayınız.
İdari işlemin hukuk âleminde doğurduğu hukuki sonuç konu unsurunu oluşturmaktadır.
Tarh işlemi, vergi türü, vergi miktarı ve yükümlü bakımından kanuna uygun olmak zorundadır.
Sebep ve konu bakımından illiyet bağı iyi kurulamadığı takdirde sonuç ilişkisi işlem hukuka aykırı
olmaktadır. Gelir elde edildiğinde gelir vergisi mükellefiyeti doğar ve gelir vergisi ödenmesi gerekir.
Motorlu taşıtlar vergisi ödetilmeye kalkışılırsa işlem konu açısından sakat olur.
Matrah belirleme yöntemleri nelerdir?
1. Beyana Dayanan Tarh (Ana yöntem)
2. İkmalen Vergi Tarhı
3. Re’sen Vergi Tarhı
4. İdarece Vergi Tarhı
İkmalen vergi tarhı hangi durumlarda uygulanır?
Her ne şekilde olursa olsun bir vergi tarh edildikten sonra bu vergiye bağlı olarak ortaya çıkan,
defter, kayıt ve belgelere veya kanuni ölçülere dayanılarak miktarı tespit olunan bir matrah veya matrah farkı üzerinden alınacak verginin tarh edilmesidir (VUK madde 29).
Beyana dayanan tarhın doğal bir tarh yöntemi olmasına karşın İkmalen tarh olağandışı bir
tarh yöntemidir. Ek veya tamamlayıcı vergi tarhı
olarak da adlandırılan İkmalen vergi tarhı, beyan
yönteminde normal tarhiyattan sonra ortaya çıkan
ve idarece saptanan matrah farkı için yapılan bir
tarhiyat biçimidir. Örneğin mükellef beyanname
üzerinde toplama hatası, çarpma hatası gibi bir
hata yapmış, bilerek ya da bilmeyerek gelirini eksik
beyan etmiş ve vergiyi eksik hesaplamışsa ikmalen
tarhiyat yapılır.
Vergilendirmede tebliğ aşaması nasıl gerçekleşir?
Tebliğ Yöntemleri Şunlardır;
a. Posta Yoluyla Tebliğ, Vergilendirme işlemlerinde asıl olan posta ile tebliğ usulüdür.
Posta ile tebliğ usulünde, posta ile tebliğ
edilecek vesika kapalı bir zarf içinde postaya verilir. Tebligatlar bilinen adreslere yapılır. Bilinen adreslerin ortak özelliği vergi
dairesinin bilgisine ulaşmış bulunmalarıdır.
Bilinen adrese gönderilen mektuplar posta
idaresince muhatabına teslim edildiği tarihte tebliğ edilmiş sayılır.
b. Memur eliyle tebliğ, Memur eliyle tebliğ
özellikle özel ve acil durumlarda başvurulan
bir yoldur. Özel ve acele durumların tespiti
idarenin takdirine bırakılmıştır. Genellikle
aynı yerleşim yerindeki yükümlü veya sorumlulara ve ivedi durumlarda memur aracılığı ile tebliğ yapılmaktadır.
c. Daire veya komisyonda tebliğ, Yükümlü,
sorumlu veya yetkili kıldığı kişilere tebliğ
edilecek evrak imza karşılığında vergi dairesinde veya komisyonda yapılabilir. Bu
tebliğ usulünün uygulanabilmesi için tebliğ alacak kişinin bunu kabul etmesi gerekmektedir.
d. İlan yoluyla tebliğ, Hangi hallerde ilanen tebliğ yapılacağı aşağıda belirtilmiştir
(VUK md. 103);
- Muhatabın adresi hiç bilinmezse,
- Muhatabın bilinen adresi yanlış veya
değişmiş olur ve bu yüzden gönderilmiş
olan mektup geri gelirse,
- Başkaca sebeplerden dolayı posta ile
tebliğ yapılmasına imkân bulunmazsa,
- Yabancı memleketlerde bulunanlara
tebliğ yapılmasına imkân bulunmazsa
tebliğ ilan yoluyla yapılır.
İlanen tebliğ vergi dairesi panosuna asılmak
suretiyle gerçekleştirilir. Panoya asılan tarihi takip
eden 15. gün ilan tarihi kabul edilir. İlan tarihini
takip eden 1 ay geçince de tebliğ tarihi gerçekleşmiş
olur. Örneğin 1 Martta panoya asılmışsa ilan, 16
mart ilan tarihi, 16 nisan tebliğ tarihi kabul edilir.
e. Elektronik Ortamda Tebliğ, Hazine ve
Maliye Bakanlığı, tebliğe elverişli elektronik bir adres vasıtasıyla elektronik ortamda
tebliğ yapabilir. Hazine ve Maliye Bakanlığı,
elektronik ortamda yapılacak tebliğle ilgili
her türlü altyapıyı kurmaya veya kurulmuş
olanları kullanmaya, tebliğe elverişli elektronik adres kullanma zorunluluğu getirmeye
ve kendisine elektronik ortamda tebliğ yapılacakları ve elektronik tebliğe ilişkin diğer
usul ve esasları belirlemeye yetkilidir (VUK.
107/A). Elektronik ortamda yapılan tebligat
5 gün sonra muhatabına ulaşmış ve onun tarafından okunmuş olarak kabul edilir
Tebliğin usulüne göre yapılmamasının Türk Vergi Hukuku’nda sonuçları nelerdir?
Bir tebliğ işleminde; tebliğ edilen belgelerde esası etkileyen eksiklikler varsa veya tebliğ şekillerinde hatalar bulunmuş ise tebligat gerçekleşmemiş sayılacaktır. Vergilendirme süreci bu aşamada durmuş olacaktır. Vergi idaresinin bir sonraki aşamada yapacağı işlemler de örneğin ödeme emri tebliği gibi hukuksuz olacak ve yargı organları tarafından iptal edilebilecektir.
Genel olarak tahakkuk nedir?
Verginin tahakkuku, Tarh ve tebliğ edilen bir verginin ödenecek hale gelmesidir.
Tahsil aşaması nedir?
Tahsil yani ödeme, vergilendirme sürecinin son
aşamasıdır. VUK’nun 23. maddesine göre “Verginin Tahsili, kanuna uygun surette ödenmesidir”.
Tahakkuk işlemleri tamamlanarak kesinleşen vergi
borcu, çoğu kez mükellefin gönüllü ödemesiyle ortadan kalkar.
Tahsil aşamasının amaç unsuru neyi ifade eder?
Tahsil işleminin amacını kamu hizmetinin mali kaynağını oluşturan kamu alacağının kısa
sürede tahsil edilmesiyle kamu yararının sağlanması oluşturmaktadır. Bunun dışındaki bir amaçla düzenlenen tahsil işleminin amaç unsuru yönünden
hukuka aykırı olduğundan iptal edilmesi mümkündür.
Vergi alacağını ortadan kaldıran haller nelerdir?
Ödeme: Vergi borcunu ortadan kaldıran en doğal yoldur. Vergi en geç vadesinde bağlı bulunulan
vergi dairesine ödenir.
Mahsup ve Takas: Bir vergi ödenirken, o vergi
için önceden ödenmiş vergilerin indirilmesine mahsup denir. Karşılıklı ve vadesi gelmiş iki borcun, küçük olanı miktarında ortadan kaldırılması işlemine
ise takas denir.
Terkin: Mükellefin malvarlığında ciddi bir azalma, vergiden vazgeçme, hataların düzeltilmesi veya
mahkeme kararına dayanılarak verginin Hazine ve
Maliye Bakanlığı tarafından silinmesine denir.
Af: Devletin çıkardığı bir kanunla vergi ve/veya cezadan tek taraflı olarak feragat etmesi ve vazgeçmesidir.
Vergi Hatalarının Düzeltilmesi: Hesap veya
vergilendirme hatalarının Vergi Dairesi Müdürü tarafından (Düzeltme Fişi ile) düzeltilmesi işlemidir.
Zamanaşımı: Belli bir sürenin geçmesiyle vergi
borcunun ortadan kalkmasıdır.
Uzlaşma: Vergi uyuşmazlıklarının barışçıl yollardan çözümlenmesi için mükellef ile vergi idaresini temsilen uzlaşma komisyonu arasında serbest
pazarlık esasına göre karşılıklı görüşmenin yapılması ve vergi ve/veya cezanın uzlaşılan kısmının kaldırılması işlemidir. Mükellef sadece uzlaşılan kadar
vergiyi öder.
Dava Açma: Mükellefin idari işleme karşı yargı
yoluna başvurup çözüm aramasıdır. Bireysel İşlemlere karşı 30 gün içinde uyuşmazlığın meydana geldiği yerdeki Vergi Mahkemesine dava açılır.
Vergi hukukunda süreler nasıl tasnif edilir?
Süreler aşağıdaki şekilde tasnif edilebilir;
1. Kanuni Süreler
2. İdari Süreler
3. Yargısal Süreler
Hukuki niteliklerine göre süreler nelerdir?
1. Hak Düşürücü Süreler
2. Zamanaşımı Süreleri
3. Vergi Ödevleriyle İlgili Süreler
4. Müsamaha (Hoşgörü) Süreleri
5. Düzenleyici Süreler
Öğleden sonra tatil olan günlerde, süre o gün saat kaçta biter?
13.00'da
Tahsil Zamanaşımını Kesen Haller nelerdir?
1. Ödeme (Kısmi ödeme),
2. Haciz uygulaması,
3. Cebren tahsil ve takip işlemleri sonunda yapılan her çeşit tahsilat,
4. Ödeme emri tebliği,
5. Mal bildirimi, Mal edinme ve artmalarının
bildirilmesi
6. Yukarda sayılan işlemlerin kefile veya yabancı kişi ve kurumlar temsilcilerine uygulanması veya yapılması,
7. Uyuşmazlık konusu kamu alacaklarında
yargı organlarınca bozma kararı verilmesi,
8. Yargı organlarınca yürütmenin durdurulmasına karar verilmesi,
9. Kamu alacağının teminata bağlanması,
10. İki kamu idaresi arasında mevcut bir borç
için alacaklı kamu idaresi tarafından borçlu
kamu idaresine borcun ödenmesi için yazı
ile başvurulması,
11. Kamu alacağının özel kanunlara göre ödenmek üzere başvurulması veya ödeme planına bağlanması,