aofsorular.com
HUK221U

Devletin Yargı Muafiyeti ve Diplomatik İmtiyaz ve Muafiyetler

8. Ünite 20 Soru
S

Devletin yargı muafiyeti ilkesi nedir, açıklayınız?

Devletlerin egemen eşitliği prensibi çerçevesinde bir devlete başka bir devlet ülkesinde tanınan hakların başında devletin yargı muafiyeti ilkesi gelir. Artık bir örf ve adet kuralı olarak kabul edilen bu ilke tarihsel olarak “par in parem non habet imperium” yani eşitin eşit üzerinde egemenliği olmaz anlayışına dayanmaktadır. Bu ilkeye göre bir yabancı devlet rızası olmadıkça başka bir devletin yargı organınca yargılanamaz ve cebri icraya tabi tutulamaz.

S

Devletin yargı ilkesinden kimler ve neler yararlanırlar?

Bu muafiyetten yararlanacak olanlar devletin kendisi, eylem ve işlemleri (kanunları,idare ve yargı kararları vb.), egemenlik yetkisini kullanan organları, resmi görevlileri, temsilcileri (diplomatik temsilciler için özel kurallar vardır), kamu yararına kurulmuş kurumları ve mallarıdır.

S

Devletlerin yargı muafiyeti hangi belgelerde ele alınmaktadır?

Bu konuları ele alan 1972 tarihli Devletin Muafiyetine dair Avrupa Konvansiyonu ve 2004 tarihli BM Devletlerin ve Bunların Malvarlığının Yargısal Muafiyeti Konvansiyonu bulunmaktadır.

S

Uluslararası hukukta ve uygulamada muafiyet konusunda hangi yaklaşımlardan söz edilebilir?

Uluslararası hukukta ve uygulamada muafiyet konusunda mutlak muafiyet ve sınırlı muafiyet şeklinde iki anlayış mevcuttur. Günümüzde artık sınırlı muafiyet anlayışı doğrultusunda devletlerin eylem ve işlemleri “egemenlik işlemi” ve “özel hukuk işlemi” şeklinde ikiye ayrılmakta ve devlete özel kişilerin yaptığı türden işlem ve eylemlerinden doğan yükümlerine ilişkin davalarında muafiyet tanınmayıp sadece devletlerin yapabileceği ve kamu otoritesinin kullanıldığı işlemlere muafiyet tanıma yoluna gidilmektedir. Bu iki tür işlem arasındaki ayrımı yapmak her zaman kolay olmamakta bu konu kimi zaman yasalarda kimi zaman da yargı mercii önünde çözümlenmekte ve genellikle işlemin önce doğasına bu yeterli olmuyorsa amacına bakılarak karara varılmaktadır. 

S

Bir devletin yabancı bir devlet mahkemesi önünde yargılanamayacağı ilkesinin temel istisnaları nelerdir?

uluslararası örf ve adet hukukuna göre bir devletin yabancı bir devlet mahkemesi önünde yargılanamayacağı ilkesinin iki temel istisnası vardır: Taşınmazlara ilişkin ayni hak iddiaları ve muafiyetten vazgeçilmesi durumu. Yabancı bir devlet ülkesinde bulunan devlet gayrimenkullerine ilişin ayni hak davaları bunlar diplomatik temsilcilik olarak kullanılmadıkça taşınmazın bulunduğu devletin hukukuna ve mahkemelerinin yetkisine tabidir. Yine devletlerin aralarında yaptıkları antlaşmalarla veya bir özel kişi ile yapılan ticari akitte yer alan bir şartla özel hukuka ilişkin birtakım uyuşmazlıkların bir milli mahkeme önüne veya uluslararası tahkime götürülmesini önceden kabul etmeleri durumunda bu yargı muafiyetinden vazgeçme olarak değerlendirilir. Ancak yargı muafiyetinden vazgeçme cebri icra muafiyetinden de vazgeçme anlamına gelmemekte ve devlet aleyhine verilmiş bir mahkeme kararının söz konusu devlete ait mallar üzerinde icrası için ayrıca bir izin alınması gerekli görülmektedir. Devlet mallarına karşı cebri icra yapılabilmesi için bunların şu sıralanan kamusal işlerde kullanılmıyor olması gerekir: diplomatik misyon malları, askeri mallar, merkez bankası hesapları, devlete ait kültürel, tarihi ve bilimsel eserler, devlet arşivleri.

S

1972 tarihli Devletin Muafiyetine Dair Avrupa Konvansiyonu ve buna ek Protokol’de devletin yargı muafiyetine ilişkin hangi istisnalar kabul edilmiştir?

1972 tarihli Devletin Muafiyetine Dair Avrupa Konvansiyonu ve buna ek Protokol’de şu konularda devletin yargı muafiyeti konusunda istisnalar kabul edilmiştir: taşınmaz mallara ilişkin davalar, mallara ilişkin miras, iflas ve fikri haklar davaları, kişi veya mallara karşı haksız fiillere ilişkin tazminat davaları (bunun için haksız fiilin ve failin dava açılan ülkede olması gerekir), iş görme akdine ilişkin davalar (iş görenin çalıştıran ülke vatandaşı olduğu durumlar ile görülen işin egemenlik yetkisinin kullanılması ile ilgili olduğu durumlar hariç), akitten doğan borç davaları, şirket ortaklığı davaları, fikri mülkiyet davaları ve ticari faaliyetlere ilişkin davalar. Keza Konvansiyon akit taraf mahkemesinde dava açma veya açılmış bir davaya müdahil olmanın da muafiyetten vazgeçme sayılacağı kuralını benimsemiştir. Bu konularda Türk Milletlerarası Özel Hukuk ve Usul Hukuku Kanunu’nun 33. Maddesi uyarınca “yabancı devlete, özel hukuk ilişkilerinden doğan hukuki uyuşmazlıklarda yargı
muafiyeti tanınmaz” kuralı getirilmiştir. Bir devlete karşı açılan davanın ilmühaberi mahkeme tarafından ilgili devletin dışişleri bakanlığına (elçiliğine değil) mahkemenin bulunduğu devletin diplomatik kanalları tarafından bildirilmelidir.

S

Devlet Başkanı ile Hükümet Başkanı ve Dış İşleri Bakanının yargı muafiyetinin kapsamı ve niteliğini açıklayınız?

Yabancı devlet başkanı ile hükümet başkanı ve dış işleri bakanının yargı muafiyeti de günümüzde artık bir örf ve adet kuralı hâline gelmiş olup hukuk davaları bakımından sadece resmi işlemleri (Bunların resmi olmayan eylem ve işlemlerine ilişkin davalar ancak görevlerinin sona ermesinden sonra açılabilir), ceza davalarında ise her bakımdan muafiyetten yararlanırlar. Bununla beraber bunların resmi görevi sona erdikten sonra resmi görevi sırasında işlediği suçlar bakımından muafiyeti devam etse de şayet bu suçlar savaş suçu, insanlığa karşı suç, soykırım suçu veya işkence suçu oluşturuyorsa bu suçlar bakımından milli mahkemeler önünde yargılama yapılabileceği yönünde işaretler vardır (BM Adalet Divanı’nın 2002 tarihli Tutuklama Müzekkeresi kararı, İngiliz Yüksek Mahkemesinin 2000 tarihli Pinochet kararı, İngiliz mahkemesinin eski İsrail dışişleri bakanı hakkındaki 2009 tarihli yakalama kararı). Bu muafiyetlerin yanında her devletin ülkesinde bulunan yabancı devlet başkanı, hükümet başkanı ve dış işleri bakanını ve bunlarla beraber seyahat eden aile üyelerini her çeşit saldırıya (maddi ve manevi) karşı koruma ve bu konuda gereken önlemleri alma yükümü vardır (1973 tarihli Diplomasi Ajanları dâhil Uluslararası Alanda Korunan Kişilere Karşı İşlenen Suçların Önlenmesi ve Cezalandırılması Sözleşmesi). Bu konuda Türk Ceza Kanunu 340-43. maddeler yabancı devlet başkanı, temsilcileri ve bayrağına karşı suçları karşılıklılık şartı ile özel olarak cezalandırma yoluna gitmiştir.

S

Devletlerin savaş gemilerinin statüsünü devletin yargı muafiyeti ilkesi kapsamında tahlil ediniz?

Devletin kamu otoritesini kullandığının kabul edildiği ve bu çerçevede bazı muafiyetlere haiz olduğu konulardan bir diğeri de devletin askeri kuvvetlerinin ve savaş gemilerinin statüsüdür. Bir devletin savaş gemisi o devletin egemenliğini temsil eder. Bu nedenle bir savaş gemisinin başka bir devletin deniz ülkesinde neden olduğu zarardan bayrak devletinin sorumlu olduğu ve tazminata ilişkin talebin diplomatik yoldan yapılması gerektiği kabul edilir. Uygulamada da zarara uğrayan devlet mahkemelerinin hiçbir surette olaya müdahil olmadıkları görülmektedir

S

Sivil özel misyon görevlileri ne tip görevler ifa ederler?

Sivil özel misyon görevlileri antlaşma görüşmeleri yapmak, antlaşmanın uygulanmasını denetlemek gibi görevler ifa ederler.

S

Türkiye’nin taraf olduğu 1951 tarihli Kuzey Atlantik Antlaşması (NATO) ve bununla bağlantılı 1954 tarihli Türkiye
ile ABD Arasında Kuvvetlerin Statüsüne Dair Sözleşmenin (SOFA) Tatbikatına Dair Antlaşması hükümlerine göre bir devletin rızası ile orada bulunan yabancı asker kişilerin sorumluluklarını tahlil ediniz?

İlgili düzenlemelere göre vatana ihanet ve casusluk suçlarında gönderen devletin münhasıran yetkili olduğu, ayrıca gönderen devletin malına, güvenliğine ve vatandaşına karşı yine o devletin vatandaşınca işlenen suçlarda veya resmi vazifenin ifası dolayısıyla işlenen suçlarda gönderen devletin yargı yetkisini kullanmasında öncelik hakkı olduğu kabul edilmiştir. Neyin görevin ifası sayılacağı gönderen devletin takdirindedir. Hukuk davaları bakımından ise gönderen devlet askeri mensubunun resmi vazifesini ifası sırasında vuku bulan haksız fiil zararlarına ilişkin davalarda muafiyetin ileri sürülebileceği ve tazminatın gönderen ve kabul eden devletçe beraberce ödeneceği, ancak resmi vazife dışındaki fiil ve ihmallerden ya da hukuki mukavelelerden doğan borçlar bakımından muafiyetin iddiasının ileri sürülemeyeceği ve kabul eden devlet mahkemelerinin yetkili olacağı kabul edilmiştir.

S

Yabancı bir devlet ülkesinde gönderen ülkenin kişiliğini temsil eden diplomatik temsilcilerin hukuki statüsüne ilişkin örf ve adet kuralları hangi düzenleme ile yazılı hale getirilmiştir?

Yabancı bir devlet ülkesinde gönderen ülkenin kişiliğini temsil eden diplomatik temsilcilerin hukuki statüsü sorunu milletlerarası hukukun en eski konularındandır. Bu konudaki milletlerarası örf ve adet kuralları 1961 tarihinde kabul edilmiş olan Diplomatik İlişkilere dair Viyana Konvansiyonu’nda yazılı hâle getirilmiştir (BMAD’nın 1980 tarihli Tahran’daki Amerikan Diplomatik ve Konsolosluk Personeli kararı).

S

Bir diplomatik misyonda bulunanlar kaça ayrılır, açıklayınız?

Bir diplomatik misyonda çalışanlar temsil yetkisine haiz misyon şefi, diplomatik personel, idari ve teknik personel ve müstahdemler olmak üzere dört gruba ayrılır. Misyon şefleri de büyükelçiler, ortaelçiler ve maslahatgüzarlar olarak üç sınıftan oluşur. Misyon şefinin emri altında diplomat sıfatıyla çalışan müsteşar, başkatip, ikinci katip, üçüncü katip ve ataşeler bulunur (1994 tarih ve 4009 sayılı Dışişleri Bakanlığının Kuruluş ve Görevleri Hakkında Kanun).

S

Bir kişinin misyon şefi olarak atanabilmesi için hangi şartların yerine getirilmesi gerekmektedir?

Bir kişinin misyon şefi olarak atanabilmesi için bu kişiye gönderen devlet tarafından atamasının yapıldığını gösteren bir güven mektubunun verilmesi ve kabul eden devletin de buna rıza göstermesi (agrément) gerekir.

S

Viyana Konvansiyonu’na göre diplomatik misyonların işlev ve amaçları nelerdir?

Viyana Konvansiyonu’na göre diplomatik misyonların işlev ve amaçları;

a) gönderen devleti temsil etmek (antlaşma görüşmelerini yürütmek, notaları iletmek vb.),

b) gönderen devletin veya vatandaşlarının çıkarlarını korumak,

c) kabul eden devletle resmi görüşmeler yapmak,

d) hukuka uygun yollarla kabul eden devletle ilgili bilgi toplamak ve rapor vermek,

e) gönderen devleti iktisadi, kültürel ve bilimsel olarak tanıtmak.

Misyon bu görevleri yerine getirirken kabul eden devletin kanunlarına uymak, iç işlerine karışmamak (gönderen devlet adına yapılan siyasi açıklamalar hariç), misyon binalarını amaç dışı kullanmamak ve ticari
faaliyette bulunmamak zorundadır.

S

Diplomatik misyon binası ve burada çalışanlar görevlerini gereği gibi yerine getirmek için ne tip dokunulmazlıklardan yararlanırlar?

Diplomatik misyon binası ve burada çalışanlar görevlerini gereği gibi yerine getirmek için birtakım dokunulmazlıklardan yararlanabilirler. Diplomatik ilişkilerin kesilmesi veya savaş durumunda dahi bunlar devam eder. Bu çerçevede misyon binalarına ve araçlarına misyon başkanının izni olmadan girmek, buralarda arama veya cebri icra işlemi yapmak (misyonun banka hesabı dahil), arşiv ve belgelere el koymak yasaklanmış olup kabul eden devlet buralara herhangi bir saldırı yapılmaması ve hasara uğratılmaması için uygun olan bütün önlemleri almak ve misyonun faaliyetlerini sürdürebilmesi için gereken ortamı sağlamak yükümü altındadır. Ancak bu dokunulmazlıklar kötüye kullanılmamalı ve şayet burada bir suç işlenirse veya adi suçlar işleyenler buralara sığınırlarsa misyon şefi bunu mahalli makamlara bildirmeli ve gereğini yapmalıdır. Her ne kadar kabul eden devlet suçun işlenmesinin önlenmesi veya cezalandırılması için gereken tedbirleri alabilirse de her halükarda bu amaçla misyon şefinden izin alınmadan misyon binasına zorla girilemez Siyasal nitelikte suç işleyenlerin misyon binasına sığınma hakkı olup olmadığı tartışmalıdır (BM Adalet Divanı’nın 1950 tarihli Haya de la Torre kararı). Misyon faaliyetleri ile ilgili resmi haberleşmenin, üçüncü taraflara ifşa edilmiş bilgiler hariç, ve diplomatik ajanların kişisel haberleşmesinin dokunulmazlığı vardır. Diplomatik evrak veya resmi araçlarda bulunan diplomatik çanta açılamaz ve alıkonulamaz. Kabul eden devlet misyon üyelerine ülkesinde seyahat etmek, kendi bayrak ve armalarını kullanmalarına izin vermek ve ayrıca kamusal ve askeri yükümlerden muaf tutmakla yükümlüdür. Misyon binaları ve burada kullanılmak üzere ithal edilen eşyalar her türlü vergi, gümrük ve harçtan muaf olup misyon faaliyetleri ile ilgili resmi işlemler de vergilendirilemez

S

Diplomatik personelin yargı muafiyetini açıklayınız?

Diplomatlar tutuklanamaz ve zorla aranamaz. İstisnai olarak suçüstü durumlarda kısa süreli gözaltına alınabilir. Bu çerçevede ceza davalarında diplomatik ajan tam bir yargı muafiyetine haizdir. Hukuk ve idari davalarda ise misyon faaliyetinde kullanılan taşınmaz malla ilgili olmayan diğer taşınmazlara ilişkin ayni hak davalarında, ajanın mirasçı olduğu davalarda ve ajanın bir ticari işiyle ilgili davalarda yargı muafiyeti uygulanmaz. Bu konularda açılmış davalarda mahkemelerin kararları ajanın kişi ve konut dokunulmazlığı ihlal edilmedikçe icra edilebilir. Bunların dışındaki konularda da gönderen devlet diplomatik ajanına karşı açılmış bir davada yargı muafiyetinden vazgeçebilir.

S

Konsolosluk statüsünü kısaca açıklayınız?

Konsoloslar diplomatik ajanlar gibi siyasi temsilci olmayıp yetkileri yer ve konu bakımından sınırlı resmi devlet temsilcileridir. Bu çerçevede konsolosluk ilişkisi resmi diplomatik ilişki kurulmadan da bulunabilir. Bunların hukuki statüleri 1963 tarihli Viyana Konsolosluk İlişkilerine dair Konvansiyon’da düzenlenmiştir. İki tür konsolos vardır: Meslekten yetişme memurlar ve memur olmayan fahri konsoloslar. Bunlar bir atama belgesi ile göreve gider ve gönderilen devletin izni (exequatur) ile işe başlarlar. Her konsolosun kabul eden devlet ülkesinde antlaşma ile saptanmış bir faaliyet bölgesi bulunur. Bir konsolos izin verilirse birden fazla devletin konsolosluk işlevlerini ifa edebilir.

S

Viyana Konvansiyonu'na göre konsolosun işlevleri nelerdir?

Viyana Konvansiyonu’na göre konsolosun işlevleri şunlardır:
• Gönderen devletin ticari ve iktisadi çıkarlarını korumak ve bunlarla ilgili rapor vermek,
• Gönderen devletin ve bu devlet mensubu özel ve tüzel kişilerin çıkarlarını korumak ve bunlara kişisel meseleleri ile ilgili hukuki yardım ve koruma sağlamak,
• Gönderen devlet vatandaşlarına pasaport vermek veya buraya gitmek isteyen yabancılara vize vermek,
• Gönderen devletle ilgili işlerde noterlik yapmak,
• Gönderen devletin tabiiyetinde bulunan gemi ve uçaklarla ilgili işlemler yapmak.

S

Konsolosların işlevleri dahilinde ilgilenecekleri kişisel meseleler nelerdir?

Kişisel meseleler tutuklanma, doğum, nüfus, askerlik, miras, vesayet gibi durumlardır.

S

Konsoloslar ve mahalli makamlar arasındaki yükümlülük ve muafiyet ilişkilerini açıklayınız?

Bu vazifelerini yaparken konsoloslar kabul eden devletin kanunlarına uymak, iç işlerine karışmamak, ticari faaliyette bulunmamak ve konsolosluk binalarını amaç dışı kullanmamakla yükümlüdürler. Mahalli makamlar konsolosların vazifelerinden biri olan tutuklu gönderen devlet vatandaşları ile görüşmelerini ve bu kişiye bir avukat bulmalarını sağlamak için tutuklu kişiyi bu haktan haberdar etmek ve tutukluluk hâlini konsolosa bildirmek zorundadır. Konsolosluk memurları, binaları, arşivleri ve çantalarının dokunulmazlığı vardır (fahri konsoloslar hariç) ve kabul eden devlet bunları korumak için gereken önlemleri almak zorundadır. Konsoloslar ceza davalarında dava görüldüğü sırada tutuklanamazlar. Ancak ağır ceza davalarında mahkeme kararıyla bu mümkündür. Konsolosluk memurları ile idari ve teknik personel cezai, hukuki ve idari davalarda yalnızca konsolosluk işlevlerinin ifası sırasında yapılmış olan eylem ve işlemlerden ötürü (trafik kazaları ve şahsi sözleşmeler hariç) yargı muafiyetine haizdirler. Gönderen devlet bu muafiyetten vazgeçebilir. Konsolosluk binaları ve burada yapılan işlemlerden alınan harçlar vergiden muaftır. Konsolosluk memurlarının vergi, gümrük ve diğer kamusal yükümlülüklere (askerlik, çalışma izni, sigorta vb.) ilişkin muafiyetleri diplomatik temsilcilerinki ile aynıdır. Fahri konsolosların ve bulundukları binanın herhangi bir muafiyeti yoksa da bunların konsolosluk faaliyetleri ile ilgili eylem ve işlemlerinin cezai, hukuki ve idari konularda yargısal muafiyetleri mevcuttur.