aofsorular.com
SOS313U

1960-1980 Döneminde Türkiye’de Sosyoloji

6. Ünite 20 Soru
S

1960’larda  Türkiye’de ortaya çıkan birbirine tamamen zıt iki büyük sosyoloji anlayışı nelerdir?

1960’larda Türkiye’de birbirine tamamen zıt iki büyük sosyoloji anlayışı ortaya çıkmıştır: Bunlardan birincisi yapısal-fonksiyonalist Amerikan sosyoloji anlayışı, ikincisi de tarihsel araştırmalara ağırlık veren sosyoloji anlayışıdır.

S

Pozitivist sosyolojinin 19. yüzyıldaki temel varsayımı nedir?

Pozitivist sosyolojinin 19. yüzyıldaki temel varsayımı, toplumsal sorunları önceden belirleyip çözmek, düzen adına ve düzen kapsamında topluma yön vermektir.

S

1960-1980 dönemi Türk sosyolojisinde egemen olan anlayış nedir?

1960-1980 dönemi Türk sosyolojisinde yapısal-fonksiyonalist ve etkileşimci Amerikan sosyoloji yaklaşımı yanında, tarihsel sosyoloji de egemen anlayış olmuştur.

S

Cumhuriyet döneminin ilk yıllarında rejimin esaslarına ilişkin olarak yapılan siyasal tartışmalar, 1960’lardan itibaren yerini hangi tartışmalara bırakmıştır?

Cumhuriyet döneminin ilk yıllarında rejimin esaslarına ilişkin olarak yapılan siyasal tartışmalar, 1960’lardan itibaren yerini Türk toplumunun evrim aşamalarını belirleme, bu eğilimler üzerinden düzeni değiştirme, Türkiye’yi uluslararası ortamda hak ettiği yere getirme tartışmalarına bırakır

S

1960’lardan itibaren sosyologlar ve sosyal bilimciler eski Türk toplum yapısını ve özellikle Osmanlı toplum yapısını anlamaya ve açıklamaya yönelik çalışmalar yaparlar. Bu çalışmaların temel amacı nedir?

Bu çalışmaların temel amacı, Osmanlı toplumunun geçirdiği aşamaları belirlemek, şimdi hangi yapıda olduğumuzu ortaya koymak ve buradan hareketle Türkiye’yi daha iyi olanaklara sahip bir geleceğe taşımanın yollarını aramaktır.

S

1960’lardan itibaren Osmanlı toplum yapısı üzerine gerçekleştirilen çalışmalarda birçok sosyologun imzası bulunmakla birlikte, özellikle son dönem Osmanlı toplum ve düşün yapısının incelenmesi konusunda çalışmalar üretenler kimlerdir?

Özellikle son dönem Osmanlı toplum ve düşün yapısının incelenmesi konusunda Niyazi Berkes ve Şerif Mardin’in ayrı bir yeri vardır. Bu iki isim dışında Cahit Tanyol, Oya Sencer, Muzaffer Sencer, Ümit Meriç, Sabahattin Güllülü başta olmak üzere pek çok sosyolog bu doğrultuda çalışmalar üretmiş, makale ve kitap yazmışlardır.

S

Osmanlı toplum yapısının özelliklerini ortaya çıkarma doğrultusunda çalışan, Batı’dan aktarılan, Osmanlıyı feodal ve Asya Tipi Üretim Tarzı (ATÜT) çerçevesinde değerlendiren açıklamalara karşı çıkan sosyologların önerisi nedir?

Osmanlı toplum yapısının özelliklerini ortaya çıkarma doğrultusunda çalışan, Batı’dan aktarılan, Osmanlıyı feodal ve Asya Tipi Üretim Tarzı (ATÜT) çerçevesinde değerlendiren açıklamalara karşı çıkan sosyologlar, Osmanlıyı bu hazır şemalarla açıklamanın mümkün olmayacağını, onun kendine özgü kurumlarının ve yapısının olduğunu, bu yapıya ait özelliklerin yeni çalışmalarla ortaya konulması gerektiğini belirtirler.

S

Oya Sencer-Baydar'ın   Türk Toplumunun Tarihsel Evrimi başlıklı çalışmasında  Osmanlı devletinin bütün tarım ve toprak sistemini kontrol ettiğini belirttikleri yapı nedir?

Oya Sencer-Baydar,  Türk Toplumunun Tarihsel Evrimi başlıklı çalışmasında, “feodal” denilebilecek sınıflı bir yapı ile Osmanlı devletinin bütün tarım ve toprak sistemini kontrol ettiğini belirtir.

S

Ahi Birliklerinin, tarihi-ideolojik ve sosyo-ekonomik iki temel özelliği nelerdir?

Anadolu’da görülen Ahilik yapısı Orta Çağ Batı ve Arap dünyasındaki benzer gibi görünen yapıların devamı değildir. İslam, Orta Asya, Türk ve Bizans toplum yapılarından etkilerle, Selçuklu ve Osmanlı dönemlerindeki Anadolu toplumunun sosyo-ekonomik koşulları altında biçimlenmiştir. Anadolu Türk toplumunun kendisine özgü, sosyo-ekonomik yapısının ortaya çıkardığı bir teşkilattır.

S

Niyazi Berkes’in  Osmanlı tanımı nedir?

Niyazi Berkes'in Osmanlı tanımı şudur: Siyasal açıdan Doğu despotizmine, ekonomik açıdan “kapitalizm öncesi emtia üretimi ekonomisi”ne dayalı bir yapı

S

Niyazi Berkes’e göre, 1909, 1918-1922 ve 1950’li yıllara egemen olan hareket ve gelişmeler nelerdir?

Niyazi Berkes’e göre, 1909, 1918-1922 ve 1950’li yıllara gerici, dinci, karşı devrimci hareket ve gelişmeler egemen olmuştur

S

Cavit Orhan Tütengil'e göre,  Batılı kaynakların ulusal gelir, kentleşme ve tarım dışı alanlarda çalışanların genel nüfusa oranı gibi değişkenler üzerinden dünyadaki ülkeleri topladığı gruplar nelerdir?

Cavit Orhan Tütengil’in belirttiğine göre, Batılı kaynaklar ulusal gelir, kentleşme ve tarım dışı alanlarda çalışanların genel nüfusa oranı gibi değişkenler üzerinden dünyadaki ülkeleri üç ana grupta toplamışlardır: Çok gelişmiş ülkeler, orta derecede gelişmiş ülkeler ve az gelişmiş ülkeler

S

Muzaffer Sencer'in  Türkiye tanımı nedir?

Muzaffer Sencer, Türkiye’yi az gelişmiş bir ülke olarak tanımlar

S

Niyazi Berkes, Batı merkezli ve tek doğrultulu gelişme ve az gelişme anlayışı üzerinden şöyle bir saptama yapmaktadır: Gelişme konusunda iki peşin yargı bulunmaktadır. Bunlardan birincisi gelişmenin ancak kapitalist ekonomi yönünde olabileceği fikridir. İkincisi nedir?

İkincisi, Batı dışı toplumların, Avrupa toplumlarının kapitalizme geçmeden önceki aşamasında oldukları fikridir.

S

1960’lardan itibaren Türk sosyologları ülkenin daha hızlı bir şekilde kalkınması, çağdaşlaşması için yeni yöntem arayışlarına girmişlerdir. Bu sosyologların  Osmanlı ve daha sonra Türk toplumu ile ilgili yorumu nedir?

Bu sosyologlara göre, Osmanlı ve daha sonra Türk toplumu Batı’nın gerisinde kalmış, gelişmemiş veya az gelişmiştir.

S

Cavit Orhan Tütengil’in belirttiğine göre, Batılı kaynaklar ulusal gelir, kentleşme ve tarım dışı alanlarda çalışanların genel nüfusa oranı gibi değişkenler üzerinden dünyadaki ülkeleri üç ana grupta toplamışlardır. Bu gruplar nelerdir?

Bu gruplar şunlardır: Çok gelişmiş ülkeler, orta derecede gelişmiş ülkeler ve az gelişmiş ülkeler.

S

Mübeccel B. Kıray'ın "tampon kuramı" nedir?

Kıray’a göre, tampon mekanizmalar sayesinde sosyal yapının çeşitli yönleri birbiri ile bağlanmakta, fonksiyonel bütünün parçası olmayan taraflar kaybolmakta ve bu şekilde toplumun orta hızdaki bir değişme sürecinde, tamamen çözülmeden göreli olarak dengeli kalması mümkün olmaktadır.

S

Emre Kongar'ın, 1972 yılında kaleme aldığı Toplumsal Değişme Kuramları başlıklı çalışmasındaki amacı nedir?

Emre Kongar, 1972 yılında kaleme aldığı Toplumsal Değişme Kuramları başlıklı çalışmasında, amaçları arasında, “azgelişmiş ülkeler açısından hayati bir önemi olan modernleşme konusuna ışık tutabilmek” ve değişme konusunda önde gelen kuramları sistematik olarak okuyucuya tanıtmak olduğunu belirtir.

S

Cavit Orhan Tütengil'in  Sakarya köylerinde yaptığı  alan araştırmasında üzerinde durduğu, köylerde değişime yol açan faktörler nelerdir?

Tütengil’e göre, zirai ürünler, ulaşım olanakları, satın alma gücü şehirlilerle teması artırmıştır. Köylere gelip gidenlerin çoğalması da değişim anlayışını etkilemiştir. Köylülerin şehirlileri ve memur ailelerini taklit etme arzusu da çağdaşlaşma yönündeki değişim isteğini
güçlendirmiştir. Yine ilköğretimin yaygınlaşması, radyo yayınları, sinema, gazete ve kitaplar da değişimi etkileyen nedenler arasındadır. Sakarya köylerinin sosyal değişme konusundaki arzu ve hızını Tütengil, bu köylerin demir ve karayolları üzerinde bulunmasına bağlamaktadır.

S

Bahattin Akşit'in  1967’de yayınladığı, Türkiye’de “Azgelişmiş Kapitalizm” ve Köylere Girişi başlıklı kitabında ele aldığı konu nedir?

Bahattin Akşit, 1967’de yayınladığı, Türkiye’de “Azgelişmiş Kapitalizm” ve Köylere Girişi başlıklı kitabında, dönemin pek çok sosyoloğunun aksine, pozitivist ve determinist bir anlayışla, Osmanlıyı Batı evrim çizgisi doğrultusunda ele alır.