aofsorular.com
TAR314U

YÜKSEKÖĞRETİM II:1981-2007

11. Ünite 36 Soru
S

1970’li yıllarda yasama ve yürütme erkinde yaşanan
siyasi kargaşa nelere yol açmıştır?

1970’li yıllarda yasama ve yürütme erkinde
yaşanan siyasi kargaşa ve toplumsal yaşamdaki siyasi
temelli şiddet, anarşi ve terör olayları sonucunda 12 Eylül
1980 günü Türk Silahlı Kuvvetleri yönetime el koymuş ve
yasama ve yürütme erki Milli Birlik Komitesi’nde
toplanmıştır.

S

Bu askeri müdahale neleri etkilemiştir?

Bu askeri müdahale ile birlikte ülkede siyasi,
sosyal, ekonomik ve kültürel açılardan oluşan yeniden
yapılanma anlayışı, eğitim kurumlarının tüm
basamaklarını da yakından etkilemiştir. Bu yeni yapılanma
anlayışından en çok etkilenen eğitim basamağı, her
alanında oldukça kapsamlı yeni düzenlemelerin yapıldığı
yükseköğretimdir.

S

1980’li yılların başında yükseköğretim alanında yeni
bir yasal ve yapısal düzenlemeye gidilmesi gereksinimi
nasıl meydana gelmiştir?

1980 öncesi yükseköğretim kurumlarında eğitimöğretimi
engelleyen öğrenciler arasındaki siyasi
çatışmaların bir kez daha yaşanmaması ve üniversite,
akademi, yüksekokul, konservatuar, YAYKUR adıyla
örgütlenmiş olan çeşitli yükseköğretim kurumlarının farklı
uygulamalarla yürüttükleri hizmetlerdeki düzensizliğin
giderilmesi için 1980’li yılların başında yükseköğretim
alanında yeni bir yasal ve yapısal düzenlemeye gidilmesi
gereksinimi ortaya çıkmıştır

S

2547 Sayılı Yükseköğretim Yasası’nın temeli ne zaman
atılmıştır?

Yükseköğretim alanındaki yapısal düzenlemelerin
yasal temelini, 6 Kasım 1981 tarihinde Milli Birlik
Komitesi’nce kabul edilerek yürürlüğe giren 2547 Sayılı
Yükseköğretim Yasası ile 7 Kasım 1982 günü halk
oylaması sonucunda kabul edilen Türkiye Cumhuriyeti
Anayasası’nın ilgili maddeleri oluşturur.

S

2547 Sayılı Yükseköğretim Yasası’nda nelere yer
verilmiştir?

Her ne kadar Yükseköğretim Yasası Anayasa’dan
önce çıkarılmış olmakla birlikte, önce Anayasa’nın
yükseköğretimle ilgili maddeleri, daha sonra da Yasa ile
getirilen yapısal, idari, mali ve akademik düzenlemelere
yer verilmiştir.

S

1982 Anayasası ne zaman yürürlüğe girmiş ve T.C.’nin
kaçıncı Anayasası’dır?

7 Kasım 1982 tarihinde yürürlüğe giren ve
Türkiye Cumhuriyeti’nin üçüncü Anayasası olan 1982
Anayasası’nda yükseköğretimle ilgili iki madde yer
almaktadır. Bu iki maddede üniversitelerin kuruluşu,
amacı, yetkileri ve üst yönetim organlarının oluşturulma
biçimi 130. Maddede tanımlanmıştır.

S

Madde 130 ‘u açıklayınız

Madde 130: “Çağdaş eğitim-öğretim esaslarına
dayanan bir düzen içinde milletin ve ülkenin
gereksinimlerine uygun insan gücü yetiştirmek amacıyla;
ortaöğretime dayalı çeşitli düzeylerde eğitim-öğretim,
bilimsel araştırma, yayın ve danışmanlık yapmak, ülkeye
ve insanlığa hizmet etmek üzere çeşitli birimlerden oluşan
kamu tüzel kişiliğine ve bilimsel özerkliğe sahip
üniversiteler devlet tarafından kanunla kurulur.”

S

130. Madde altında yer alan düzenlemeler nelerdir?

 Bu madde altında yer alan düzenlemeler şu
şekilde özetlenebilir:
• Vakıflar tarafından, kâr amacına yönelik
olmamak koşuluyla devletin gözetim ve
denetimine tâbi yükseköğretim kurumları
kurulabilir.
• Kanun, üniversitelerin ülke geneline dengeli bir
biçimde yayılmasını gözetir.
• Üniversiteler ile öğretim üyeleri ve yardımcıları
her türlü bilimsel araştırma ve yayında
bulunabilirler. Ancak, bu yetki, Devletin varlığı
ve bağımsızlığı ve milletin ve ülkenin bütünlüğü
ve bölünmezliği aleyhinde faaliyete bulunma
serbestliği vermez.
• Rektörler Cumhurbaşkanınca, dekanlar ise
Yükseköğretim Kurulunca seçilir ve atanır.
• Üniversite yönetim ve denetim organları ile
öğretim elemanları; Yükseköğretim Kurulunun
veya üniversitelerin yetkili organlarının dışında
kalan makamlarca görevlerinden
uzaklaştırılamazlar.

S

131. Maddeyi açıklayınız

Madde 131: “Yükseköğretim kurumlarının
öğretimini planlamak, düzenlemek, yönetmek,
denetlemek, yükseköğretim kurumlarındaki eğitimöğretim
ve bilimsel araştırma faaliyetlerini yönlendirmek,
bu kurumların kanunda belirtilen amaç ve ilkeler
doğrultusunda kurulmasını, geliştirilmesini ve
üniversitelere tahsis edilen kaynakların etkili bir biçimde
kullanılmasını sağlamak ve öğretim elemanlarının
yetiştirilmesi için planlama yapmak maksadı ile
Yükseköğretim Kurulu kurulur.”

S

1982 Anayasası ile yükseköğretim alanındaki
düzenlemeler nelerdir?

1982 Anayasası ile yükseköğretim alanında şu
önemli düzenlemeler yapılmıştır:
• Resmi üniversitelerin yanında özel üniversitelerin
kurulmasına izin verilmiştir.
• Üniversitelere bilimsel özerklik ve kamu tüzel
kişiliği tanınmıştır.
• Üniversiteler üzerinde planlama, düzenleme,
yürütme, karar verme, denetleme vb. yönlerden
oldukça geniş yetkilere sahip bir Yükseköğretim
Kurulu oluşturulmuştur.
• Öğretim elemanlarının yetiştirilmesi, atanması ve
akademik yükseltilmeleriyle ilgili düzenlemeler
Yükseköğretim Kurulu’nun yetkisine verilmiştir.
• Rektörlerin Cumhurbaşkanınca, dekanların ise
Yükseköğretim Kurulu’nca seçilip atanması
ilkesi getirilmiştir.

S

 ‘Yükseköğretim’ in tanımını yapınız.

Yükseköğretim sistemi, toplumsal gelişime öncü
olması gereken bir sistemdir. Bu yönüyle yükseköğretim,
çağdaş gelişmeleri yakından izleyen, bilgiyi üreten ve
ürettiği bilgiyi toplumların hizmetine sunan, yeter sayı ve
nitelikte bireylerin yetiştirilmesini sağlayan önemli
kurumlardır.

S

1750 Sayılı Üniversiteler Yasası ne zaman
çıkarılmıştır ve çıkarılma amacı nedir?

1973 yılında, yükseköğretim alanında nitelik
sorunlarına çözüm bulmak, yükseköğretim kurumları
arasında eşgüdüm ve denetimi sağlamak amacıyla “1750
Sayılı Üniversiteler Yasası” çıkarılmıştır.

S

1750 Sayılı Üniversiteler Yasası’nın yürürlükten
kaldırılarak yeni bir yasanın hazırlanmasına ilişkin
gerekçeler nelerdir?

• Yükseköğretim kurumlarının artan öğrenci
talebini karşılayamaması
• Milli Eğitim Temel Yasası’nda belirtilen
bütünleşmenin sağlanamaması ve buna bağlı
olarak üniversite, akademi ve yüksekokulların
ayrı yasalara bağlı olarak yönetilmesi
• Yeni kurulan ya da kurulacak olan
yükseköğretim kurumlarına ilişkin temel amaç ve
ilkelerin belirgin olmaması
• Üniversitelerin kuruluş aşamasında öğretim
elemanı sayılarının dikkate alınmaması ve bunun
bir sonucu olarak plansız bir değişimin
yaşanması
• Yükseköğretim kurumlarının gelişmiş bölgelerde
kurulması eğilimi ve bunun sonucunda
yükseköğretim kurumlarının ülke genelinde
dengesiz dağılımı
• Öğrenci sayısının artırılması kaygısıyla yeterli
olanaklar ve gerekli ortamlar sağlanmadan
yükseköğretim programlarının uygulamaya
konması
• Yeni açılan programlar için bir başka kurumdan
alınan öğretim elemanı desteğinin maliyeti
artırması
• Nitel ve nicel, iş-istihdam ve arz-talep dengesi
yönünden kalkınma planları hedeflerine uygun
insan gücünün yetiştirilememesi
• Yükseköğretim kurumlarında görev yapan
öğretim elemanlarının alanlarının öğretimi
konusunda yeterli bilgi ve beceriye sahip
olmamaları ve bu nedenle eğitimin niteliğinin
düşmesi
• Yükseköğretim kurumlarında rehberlik
hizmetleri, toplumsal çalışmalar, yönetime
katılma gibi konularda etkili bir hizmet
verilememesi.

S

 Üniversiteler Yasası’nın kaldırılmasının asıl sebebi
neydi?

Yükseköğretim alanında yeni bir yasanın
hazırlanmasına ilişkin yukarıda sıralanan gerekçeler
incelendiğinde, sorunun, yükseköğretimle ilgili temel
politikaların belirlenmemesi, yükseköğretim kurumları
arasında eşgüdümün sağlanamaması ve bunlara bağlı
olarak plansız uygulamalar sonucunda yükseköğretim
kurumlarının kendinden beklenen işlevlerini yerine
getirememelerinden kaynaklandığı anlaşılmaktadır

S

2547 Sayılı Yükseköğretim Yasası’nda
yükseköğretimin tanımı nedir?

“Milli Eğitim Sistemi içinde, ortaöğretime dayalı
en az dört yarıyılı kapsayan her kademedeki eğitim
öğretimin tümü ”dür.

S

Yükseköğretim nasıl bir sistemdir?

Yasada belirtilen bu temel amaca göre
yükseköğretim, bilime katkıda bulunmak, ürettiği bilgileri
teknolojiye dönüştürerek toplumsal kalkınmayı
gerçekleştirmek ve toplumsal kalkınmanın
gerçekleştirilmesinde yardımcı olacak nitelikli bireyleri
yetiştirmek gibi temel işlevleri yerine getirmesi gereken
bir sistemdir. Yükseköğretim sisteminin üstlenmiş olduğu
bu temel sorumlulukları yerine getirebilmesi, yönetsel,
Finansal ve akademik işlev ve işleyişlerinin bu genel
amacına bağlı olarak düzenlenmesini gerektirmektedir.

S

2547 Sayılı Yasa’da ‘Üniversite’ nasıl tanımlanmıştır?

Üniversite, bilimsel özerkliğe ve kamu tüzel
kişiliğine sahip bir kurum olarak tanımlamıştır

S

Yükseköğretimde ‘özerklik’ konusu nasıl ele
alınmıştır?

Yükseköğretimde özerklik konusu en çok
tartışılan konuların başında yer almaktadır.
Yükseköğretimde özerklik konusu, en çok tartışılan
konuların başında yer al- maktadır. Çeşitli ülkelerdeki
uygulama örneklerine göre, geleneksel olarak üniversite
özerkliği üç temel özerklik alanını içerir.
• Yönetim özerkliği: Bir kurumun kendi başına
yürütülebilir kararlar alma ve bunları uygulama
yetkisidir.
• Mali özerklik: Bir kamu tüzel kişisinin kendi
kaynaklarından serbestçe yararlanarak kendi
harcamalarını yönetmesi durumudur.
• Akademik özerklik: Üniversitede akademik
unvana sahip tüm insanların baskı ve
yönlendirme olmaksızın özgürce eğitim ve
araştırma yapmalarıdır.

S

Üniversiteye bağlı birimler ve işlevleri nelerdir?

Üniversiteye bağlı birimler ve işlevleri şu şekilde
açıklanabilir (YÖK, 2006a):
• Enstitü, 1981 Yükseköğretim Yasası ile kurulan
ve üniversitede lisansüstü eğitimden sorumlu
olan akademik birimdir. Her üniversitede Fen
Bilimleri, Sağlık Bilimleri ve Sosyal Bilimler
gibi temel bilim dallarına göre kurulmuş
enstitüler vardır.
• Fakülte, yüksek düzeyde eğitim-öğretim,
bilimsel, teknolojik, sanatsal araştırma,
uygulama, üretim ve yayın yapan; kendisine
bölüm, anabilim/ana sanat dalı gibi birimler
bağlanabilen bir yükseköğretim kurumudur.
• Yüksekokul, belirli bir mesleğe yönelik eğitimöğretime
ağırlık veren yükseköğretim
kurumudur. Yüksekokullar, her biri ayrı program
uygulayan bölüm, anabilim-ana sanat
dallarından oluşur.
• Konservatuar, müzik ve sahne sanatlarında
sanatçı yetiştiren bir yükseköğretim kurumudur.
• Meslek yüksekokulu, belirli mesleklere yönelik
ara insan gücü yetiştirmeyi amaçlayan dört
yarıyıllık eğitim-öğretim veren yükseköğretim
kurumudur.
• Araştırma ve uygulama merkezi, eğitim ve
öğretimin desteklenmesi ve topluma hizmet
amacıyla çeşitli alanların uygulama gereksinimi
ve bazı meslek dallarının hazırlık ve destek
etkinlikleri için kamu ve özel kuruluşların da yer
alabileceği eğitim-öğretim, uygulama ve
araştırmaların sürdürüldüğü, kendi kadrosu ve
bütçesi olan, rektörlüğe bağlı bir kurumdur.

S

Yüksek Teknoloji enstitüsü nedir ve nasıl bir özerkliğe
sahiptir?

Yükseköğretim kapsamında yer alan bir diğer
kurum, yüksek teknoloji enstitüsüdür. Yüksek teknoloji
enstitüsü, teknoloji alanlarında yüksek düzeyde araştırma,
eğitim-öğretim, üretim ve yayın yapan ve topluma hizmet
sunan; kendisine birimler bağlanabilen tüzel kişiliğe ve
bilim- sel özerkliğe sahip olan yükseköğretim
kurumlarıdır. 1992 yılında kurulan bu kurumlar, Gebze
Yüksek Teknoloji Enstitüsü ve İzmir Yüksek Teknoloji
Enstitüsü’dür.

S

Yükseköğretimin yönetim yapısını açıklayınız

Tüm yükseköğretim sistemini düzenleyen ve
yükseköğretim kurumlarının etkinliklerine yön veren 2547
Sayılı Yükseköğretim Yasası ve 1982 Anayasası’nın ilgili
maddelerine göre, yükseköğretimin yönetim yapısı çeşitli
kurullar üzerine yapılandırılmıştır. Bu yapı,
yükseköğretim üst kurulları ile üniversite ve fakülte
organları olarak iki kısımda incelenir.

S

Yükseköğretim yönetim yapısının temelini hangi
kurumlar oluşturur?

 Yükseköğretimin yönetim yapısının temelini,
yükseköğretim üst kurulları oluşturmaktadır.
• Yükseköğretim Kurulu
• Yükseköğretim Denetleme Kurulu
• Öğrenci Seçme ve Yerleştirme Merkezi
• Üniversitelerarası Kurul
• Üniversite Organları
• Fakülte Organları
• Enstitü Organları
• Yüksekokul Organları

S

Yükseköğretim Kurulu hangi amaçla kurulmuştur?

Yükseköğretim Kurulu: Yükseköğretim Kurulu,
1982 Anayasası’nın 131. Maddesine göre, “yükseköğretim
kurumlarının öğretimini planlamak, düzenlemek,
yönetmek, denetlemek; yükseköğretim kurumlarındaki
eğitim-öğretim ve bilimsel araştırma faaliyetlerini
yönlendirmek, bu kurumların 2547 Sayılı Yasada
belirtilen amaç ve ilkeler doğrultusunda kurulmasını,
geliştirmesini ve üniversitelere tahsis edilen kaynakların
etkili bir biçimde kullanılmasını sağlamak ve öğretim
elemanlarının yetiştirilmesi için planlama yapmak”
amacıyla kurulmuştur.

S

Yükseköğretim Kurulu’nun üyelerini sayınız.

2547 Sayılı Yasanın 6. Maddesine göre,
Yükseköğretim Kurulu, Cumhurbaşkanınca seçilen yedi
Profesör, Bakanlar Kurulunca seçilen yedi üye, Genel
Kurmay Bakanlığınca seçilen bir üye ve Üniversitelerarası
Kurulca seçilen üyelerden oluşmaktadır

S

Yükseköğretim Denetleme Kurulu’nun görevi nedir ve
kaç üyeden oluşur?

Yükseköğretim Denetleme Kurulu,
Yükseköğretim Kurulu adına üniversiteleri, öğretim
elemanlarını gözetim ve denetim altında bulunduran bir
kuruldur. Bu kurul, Yükseköğretim Kurulu tarafından
önerilen beş profesör üyeden, Yargıtay, Danıştay ve
Sayıştay tarafından gösterilen üçer aday arasından
Yükseköğretim Kurulu tarafından seçilip önerilen birer
üyeden, Genelkurmay Başkanlığı ve Milli Eğitim
Bakanlığınca seçilen birer üyeden oluşur

S

Öğrenci Seçme ve Yerleştirme Merkezi’nin görevi
nedir ve kaç üyeden oluşur?

1981 yılında Yükseköğretim Kurulu’na bağlanan
Öğrenci Seçme ve Yerleştirme Merkezi, Yükseköğretim
Kurulu’nun belirlediği esaslar çerçevesinde
yükseköğretim kurumlarına öğrenci alınması amacıyla
sınavları hazırlayan, yapan ve değerlendiren, öğrencilerin
yükseköğretim kurumlarına yerleştirilmesini sağlayan ve
bu etkinliklerle ilgili araştırmaları ve diğer hizmetleri
yapan bir kuruluştur.

S

Üniversitelerarası Kurul’un görevi nedir ve kaç
üyeden oluşur?

Üniversitelerin eğitim-öğretim, bilimsel araştırma
ve yayın etkinliklerini düzenlemek, uygulamaları
değerlendirmek; aynı veya ben- zer nitelikteki fakülteler
ile üniversitelere veya fakültelere bağlı diğer
yükseköğretim kurumlarında eğitim-öğretime ilişkin
ilkeler ve süreler arasında uyum sağlamak, doktora ile
ilgili esasları belirlemek ve doçentlik ve profesörlük
unvanlarını değerlendirmek üzere oluşturulan bir
kuruldur. Üniversitelerarası Kurul, üniversite rektörleri,
Genelkurmay Başkanlığı’nın Silahlı Kuvvetlerden dört yıl
için seçeceği bir profesör ile her üniversite senatosunun o
üniversiteden dört yıl için seçeceği birer profesörden
oluşur.

S

Üniversite Organları’nın görevi nedir ve kaç üyeden
oluşur?

2547 Sayılı Yükseköğretim Yasası’nın 13.
Maddesine göre, üniversite organları, en üst düzeyde
rektör tarafından temsil edilir. Üniversite tüzel kişiliğinin
temsilcisi olan rektör, profesör unvanına sahip kişiler
arasından görevdeki rektörün çağrısı ile toplanacak
üniversite öğretim üyeleri tarafından seçilecek adaylar
arasından Cumhurbaşkanınca atanır. Rektörün görev
süresi dört yıldır ve bu süre sonunda aynı yöntem geçerli
olmak koşuluyla ikinci kez atanabilirler. Ancak iki
dönemden fazla rektörlük yapılamaz. Rektör,
çalışmalarında kendisine yardım etmek üzere,
üniversitenin aylıklı profesörleri arasından en çok üç kişiyi
rektör yardımcısı olarak seçer. Ancak, merkezi
Açıköğretim yapmakla görevli üniversitelerde, gerekli
hallerde rektör tarafından beş rektör yardımcısı seçilebilir.

S

Enstitü Organları’nın görevi nedir ve kaç üyeden
oluşur?

2547 Sayılı Yükseköğretim Yasası’nın 16.
Maddesine göre, fakülte organları dekan tarafından temsil
edilir. Dekan, rektörün önereceği, üniversite içinden veya
dışından üç profesör arasından Yükseköğretim Kurulunca
üç yıllığına seçilir ve bu süre sonunda yeniden atanabilir.
Dekan kendisine çalışmalarında yardımcı olmak üzere
fakülte öğretim üyeleri arasından en çok iki kişiyi dekan
yardımcısı olarak seçer. Ancak merkezi Açıköğretim
yapmakla görevli fakültelerde, gerekli hallerde dört dekan
yardımcısı seçilebilir. Dekan yardımcıları en çok üç yıl
için atanırlar

S

Yüksekokul Organları’nın görevi nedir ve kaç üyeden
oluşur?

2547 Sayılı Yükseköğretim Yasası’nın 20.
Maddesine göre, yüksekokul organları yüksekokul
müdürü tarafından temsil edilir. Yüksekokul müdürü, üç
yıl için ilgili fakülte dekanının önerisi üzerine rektör
tarafından atanır. Süresi biten müdür tekrar atanabilir.
Müdürün, enstitüde görevli aylıklı öğretim elemanları
arasından üç yıl için atayacağı en çok iki yardımcısı
bulunur.

S

Yükseköğretim Yasası’nın 55. Maddesine göre,
yükseköğretim üst kuruluşlarının, yükseköğretim
kurumlarının ve bunlara bağlı birimlerinin gelir
kaynakları nelerdir?

Her yıl bütçeye konulacak ödenekler, kurumlarca
yapılacak yardımlar, bağışlar, döner sermaye kanalıyla
yapılan hizmetler ile kantin, yurt işletmeleri ve kiralardan
elde edilen gelirler, öğrencilerden alınan harç ve katkı
payları oluşturmaktadır.

S

Öğretim Elemanlarının görevi nedir ve kaç gruba
ayrılmaktadırlar?

Yükseköğretim kurumlarının amaçlarını
gerçekleştirmelerinde en önemli görevi, öğretim
elemanları üstlenmektedir. 2547 Sayılı Yükseköğretim
Yasası’na göre, yükseköğretim kurumlarında görev yapan
öğretim elemanları üstlendikleri görevlere ve akademik
unvanlarına göre Öğretim Üyeleri, Öğretim Görevlileri ve
Okutmanlar ve Öğretim Yardımcıları olmak üzere üç
gruba ayrılmaktadırlar.

S

Öğretim Üyeliğinde Akademik Yükseltmeler sürecini
anlatınız.

Üniversitelere bağlı birimler- de görev yapan
akademik personel içinde çoğunluğu oluşturan öğretim
üyeleri, görevli oldukları birimlerde araştırma, eğitimöğretim
ve yönetim görevlerinin yürütülmesinden
sorumludurlar. Akademik süreçte, bir kişinin öğretim
üyesi olabilmesi belli aşamalardan geçmesi
gerekmektedir. Öğretim üyesi adaylarının yetiştirilmesi
süreci, genel olarak kişinin lisans öğrenimini gördüğü
anabilim/anasanat dalında veya yakın bir
anabilim/anasanat dalında araştırma görevliliğine atanması
ile başlar ve lisansüstü öğrenimle (yüksek lisans/doktora)
devam eder. Araştırma görevliliğine atanmak için, en az
lisans diplomasına sahip olmak ve 2547 Sayılı Yasada
belirtilen genel koşullar ile her üniversitenin kendi
senatosu tarafından belirlenen özel koşulların yerine
getirilmesi gereklidir. Türk yükseköğretim sisteminde
öğretim üyesi adaylarının yetiştirilmesi, genellikle
araştırma görevliliğine atanma ile başlamaktadır. Bu
süreç, lisansüstü öğrenimin sürdürülmesi ile devam
etmektedir. Bu sürecin sonunda ilgili koşulları yerine
getiren adaylar, üniversite kadrolarına öğretim üyesi
olarak atanırlar.

S

Yükseköğretim Yasası’nın getirdiği yenilikleri genel
olarak özetleyiniz

Yükseköğretim Yasası’nın getirdiği yenilikler
genel olarak şu şekilde özetlenebilir:
• Ortaöğretim üzerine öğretim yapan ve akademi,
yüksekokul, enstitü, meslek yüksekokulu gibi
ayrı yasalarla yönetilen tüm okullar üniversite
çatısı altında toplanmıştır. Yasa, bu yönüyle
yükseköğretime bütünlük kazandırmıştır.
• Yükseköğretimde üst düzeyde yönetim, denetim,
merkezi planlama, karar ve eşgüdüm yetkileri
olan Yükseköğretim Kurulu, Yüksek Denetleme
Kurulu ve Üniversitelerarası Kurul ile
üniversitelere bağlı birimlerde öğretim
elemanlarının içinde yer aldığı yönetim ve karar
yetkileri olan çeşitli kurullar oluşturulmuş,
Öğrenci Seçme ve Yerleştirme Merkezi
Yükseköğretim Kurulu’na bağlanmıştır.
• Üniversitelerin bütçeleri, planlama ve yatırımları
ile ülke düzeyinde dağılımları ve gelişmeleri
konusunda sorumluluk Yükseköğretim Kurulu’na
verilmiştir.
• Fakültelerdeki kürsüler, bölüm ve / veya anabilim
dalı olarak örgütlenmiştir.
• Öğretim elemanları akademik unvanlarına ve
üstlendikleri görevlerine göre üç sınıfa
ayrılmıştır. Öğretim üyeliğinde yardımcı
doçentlik unvanı getirilmiş, asistanlık unvanı
kaldırılarak yerine araştırma görevlisi unvanı
getirilmiştir.
• Öğrencilerden öğrenim harcı alınmasının
yasallaştırılması kararı ile yükseköğretim paralı
bir öğrenim basamağına dönüştürülmüştür.
• Üniversitelerin gereksinimi olan öğretim
üyelerinin yetiştirilmesinde temel aşamayı
oluşturan lisansüstü öğrenim (yüksek lisans ve
doktora) görevi, enstitülere verilmiş ve bu amaçla
üniversitelere bağlı olarak Fen, Sağlık ve Sosyal
Bilimler Enstitüleri kurulmuştur.
• Yeni açılan üniversite ve programların
gereksinim duyduğu bilim adamlarının
yetiştirilmesi için, yurt dışına öğrenci
gönderilerek yüksek lisans ve doktora
öğrenimlerini yapmaları sağlanmıştır.
• Akademik yükseltilmelerde özgün bilimsel yayın
yapılması ve bilimsel araştırmaların önemi ön
plana çıkarılmıştır.
• Üniversitelerde kurulan döner sermayeler
aracılığı ile ülkenin bilimsel-teknolojik
gelişimine katkıda bulunacak üniversite-sanayi
işbirliğiyle ilgili kurum ve kuruluşlarca ortak
uygulamalı çalışmalar yürütme yollarının
açılması, öğretim üyelerinin bilgi ve
becerilerinden yararlanılması, öğretim üyelerinin
araştırmalarına destek verilmesi, bütçelerine
maddi katkı sağlama yolunun açılması ile
öğretim üyelerinin tam zamanlı olarak
üniversitede çalışmalarını özendirici önlemler
alınmıştır.
• Uzaktan öğretim üniversite düzeyde
kurumsallaştırılmış ve Anadolu Üniversitesine
ülke düzeyinde uzaktan öğretimle ön lisans ve
lisans programları uygulama görevi verilmiştir.
Böylece, örgün yükseköğretim programlarından
yararlanamayan bireylere yükseköğrenim görme
olanağı sağlanmıştır.
• Meslek yüksekokullarında sayı ve kapasite artışı
sağlanarak, nitelikli işgücü yetiştirilmesi ön plana
çıkarılmıştır.

S

Yükseköğretim Yasası’nın getirdiği yeniliklerin
eleştirilen tarafları nelerdir?

Yasaya getirilen en önemli eleştiriler şu
şekildedir:
• Yönetsel kararların, Yükseköğretim Kurulu’na
verilerek üniversitelerin yönetsel özerkliğinin
kaldırılması
• Üniversitelerin tüzel kişiliğinin sınırlandırılması
ve mali özerkliğin kaldırılması
• Üniversite sayılarının artırılmasına paralel olarak
yeterli sayı ve nitelikte öğretim elemanının
yetiştirilememesi,
• Üniversitelerde bürokratik işleyişinin
ağırlaştırılması nedeniyle çalışmaların etkili bir
biçimde yürütülememesi.

S

Yükseköğretim alanında 1980 yılı sonrasında gerek
nicel gerekse nitel açıdan hızlı ve kapsamlı sayılabilecek
gelişmeler nelerdir?

Türkiye’de 1980 sonrasında yükseköğretim
alanında üniversite, öğretim elemanı ve öğrenci
sayılarında önemli artışlar olmuştur. 1981 yılına kadar 19
olan üniversite sayısı, 1982 yılından 2006 yılına kadar
yaklaşık beş kat artarak 93’e ulaşmıştır.
• 1982-1992 yılları arasında ikisi vakıf üniversitesi
olmak üzere toplam 34 üniversite,
• 1993-2006 yılları arasında ise; 17’si resmi, 23’ü
özel toplam 40 üniversite,
• 2002-2005 yılları arasında özel kuruluşlar
tarafından beş meslek yüksekokulu kurulmuştur.
1982 yılından 2006 yılına kadar geçen 24 yıllık süre içinde
toplam 74 resmi ve özel üniversitesi açılmıştır. Devlet
üniversitelerinin ülke düzeyinde yaygınlaşması
sağlanırken, özel üniversiteler daha çok İstanbul, Ankara
ve İzmir’de yoğunlaşmıştır. 2006-2007 yılı verilerine
göre, Türk Yükseköğretim Sistemi içinde halen 68’i resmi,
25’i özel olmak üzere 93 üniversite bulunmaktadır. Öte
yandan, bu kurumların sayılarının artırılması yönünde
çalışmalar sürmektedir.