Yeni Normal Düzende Ailede Risk Zekâsının Oluşturulması
Sürdürülebilirlik nedir?
Sürdürülebilirlik, bir topluluğun uzun vadeli yaşayabilirliğini sağlayan, bir dizi sosyal kurum veya toplumsal uygulamadır. Genel olarak sürdürülebilirlik, mevcut kişiler tarafından alınan çevresel ve ekonomik eylemlerin gelecekteki kişilerin benzer seviyelerde zenginlik, fayda veya refahtan yararlanma fırsatlarını azaltmadığı kuşaklar arası bir etik biçimi olarak anlaşılmaktadır.
Risk Nedir?
Risk hedeflerimizi etkileyen belirsizliktir.
Risk ve belirsizlik arasında bir fark var mıdır? Varsa nedir?
Evet. Risk kelimesinin kökenlerine bakıldığında Latince “alea” yani zar atmak kelimesinden geldiği söylenmektedir. Bu, bir riskin olası sonuç kümesinin bilindiği bir olay olduğunu ve her bir sonucun elde edilme ihtimalinin ölçülebildiğini veya tahmin edilebileceğini, ancak herhangi bir özel durumda kesin sonucun önceden öngürelemediğini gösterir. Belirsizlik kelimesi ise bilinmeyen bir olası sonuç kümesinden bilinmeyen bir olaydır. “Risk ölçülebilir belirsizliktir; belirsizlik ise ölçülemez bir risktir.”
Aile risk yönetimi neden önemlidir?
Ailedeki riskleri öngörebilmek ve başarıyla yönetebilmek aile kurumuna sürdürülebilirlik katacaktır ki günümüzde tüm toplumlarda arzulanan budur.
Aileyi ilgilendiren riskler kaça ayrılır?
Aileyi ilgilendiren riskler üç grupta toplanmaktadır. Bunlar doğal riskler, çevresel riskler ve kontrol riskleridir.
Ailedeki doğal riskler nelerdir?
Doğal riskler yapıları itibarıyla yönetilemez, etkisi azaltılamaz risklerdir. Bu tür riskleri ortadan kaldırmak mümkün değildir fakat bu durum doğal riskleri görmezden gelmeyi gerektirmez. Bu riskleri yönetmek için uygulanabilecek en iyi teknik riski kabul etmek ve etkili risk iletişimi ile kontrol altına almak olacaktır. Örneğin bazı bireyler doğuştan çok sinirli veya aniden sinirle parlayan kişiler olabilir. Bu tür durumlarda müstakbel eşler evlilik öncesi birbirlerine karşı dürüst olmalı ve birbirlerini nasıl tolere edebilecekleri hususunda fikir birliğine varmalıdır.
Ailedeki çevresel riskler nelerdir?
Çevresel riskler yönetilebilir riskler kategorisinde sayılmaktadır. Bu tür riskler aile dışı kaynaklıdır. Çevresel risklerin yönetilmesinde eşlerin birbiriyle olan iletişimi ve eşlerin çevresel riskleri yönetmedeki başarısı öne çıkmaktadır. Örneğin; kayınvalideniz kocanıza karşı çok korumacı olabilir, bilerek veya bilmeyerek yaşam tarzınıza gereğinden fazla karışıyor olabilir. Bu durumlarda eşlerin ağız birliği yapması ve kocanızın annesiyle iyi bir iletişim kurarak sizi tartışma ortamından uzak tutması riskin düşük seviyeli ve yönetilebilir bir risk olmasını sağlayabilir.
Ailedeki kontrol riskleri nelerdir?
Ailedeki kontrol riskleri, genellikle aile içi risklerden ve yönetilebilen risklerden oluşmaktadır. Kontrol risklerini iki başlık altında toplayabiliriz. Bunlardan birincisi finansal risklerdir. Diğeri ise sağlık risklerdir.
Ailede etkili bir risk yönetimi öncesinde eşlerin yerine getirmesi gereken ön koşullar nelerdir?
Ailede etkili bir risk yönetimi öncesinde eşlerin yerine getirmesi gereken ön koşullar şunlardır: 1. Kendinizi ve eşinizi iyi tanıyın. 2. Eşinize karşı samimi olun.
Risk yönetimi sürecinin aşamaları nelerdir?
Risk yönetimi sürecinin aşamaları sırasıyla şöyle sıralanabilir: 1. Risk yönetimi planlaması, 2. Risklerin tanımlanması, 3. Risklerin analizi, 4. Risk yönetim uygulamaları, 5. Risk izleme ve kontrolü.
Risk tanımlamada kullanılan başlıca yöntemler nelerdir?
Risk tanımlamada kullanılan başlıca yöntemler beyin fırtınası, görüşme, varsayım analizi, kontrol listeleri, SWOT analizidir. 11
Beyin fırtınası nasıl bir yöntemdir?
Beyin fırtınası, fikir üretmek, yaratıcılığı artırmak veya sorunlara çözüm bulmak için bireysel veya grup şeklinde kullanılan bir yöntemdir. Katılımcılar, bir dizi temel kuralı izleyerek yargısal olmayan bir ortamda belirli bir konu veya sorun hakkında fikir üretir.
Varsayım analizi nasıl bir yöntemdir?
Varsayım analizi sezgisel bir tekniktir ve proje planlamasında yapılması gereken varsayımların tanımlandığı yerdir. Varsayım analizi, şu anda ne düşündüğümüzü incelemektedir. Belli bir doğrultuda ilerlemeye karar verdiğimizde, stratejimizi belirlediğimizde, planımızı yaptığımızda bu yöntemin daha faydalı olacağı söylenebilir.
Kontrol listeleri nasıl bir tekniktir?
Kontrol listeleri, daha önce karşılaşılan risklerden türetilen tümdengelim tekniğidir ve olası riskleri hızlı bir şekilde tanımlamak için risk yönetimi birimine hızlı bir yol sunmaktadır. Bu listelerle bir dizi soru veya dikkat edilmesi gereken konuların listesi hazır edilmektedir.
SWOT analizi nasıl bir tekniktir?
SWOT analizi, bir program veya kuruluşun gücünü, zayıf yönlerini, fırsatlarını ve tehditlerini incelemek için kullanılan bir planlama aracıdır. SWOT analizinde hem iç hem de dış faktörler odakta tutulur.
Riskleri belirleyip değerlendirdikten sonra, ortaya konulan tehditlere verilen yanıtlar nelerdir?
Risk yönetim planlaması, riskin etkin bir şekilde yönetilmesini sağlama açısından belki de en önemli aşamadır. Riskleri belirleyip değerlendirdikten sonra, nasıl yanıt vereceğine karar vermek artık gerekli hâle gelmektedir. Tehditlere verilen yanıtlar genellikle 4 kategoriden oluşmaktadır. Bunlar: Riskten Kaçınma, 2. Risk Transferi, 3. Risk Azaltma, 4. Riski Kabullenmek.
Riskleri belirleyip değerlendirdikten sonra, ortaya konulan fırsatlara verilen yanıtlar nelerdir?
Fırsatlara verilen yanıtlar da genellikle dört kategoriden oluşmaktadır. Bunlar: Riskten Faydalanmak, 2. Riski Paylaşmak, 3. Riski Artırmak, 4. Riski Kabullenmek.
Risk zekâsı nedir?
Risk zekâsı doğuştan gelen bir yetenek ya da entelektüel bir beceri değildir. Sürekli gözlem, keşif ve öğrenmeye dayanan bir beceri olduğu için onu her zaman geliştirmek mümkündür. Risk zekâsı bireylerle sınırlı değildir. Bir risk sorununa çözüm bulmak için kullanabileceğimiz tüm deneyim ve bilgi kaynaklarını içerir. Risk zekâsı bu nedenle bireyin, ekibin veya kuruluşun sürdürülebilirlik için temel yetkinliği olarak adlandırılabilir. Eş değişle risk zekâsı, aşırı güvenin ve güvensizliğin ortasında bulunan eşsiz bir ortalamadır.
Risk zekâsı bileşenleri nelerdir?
Ailede risk zekâsının oluşabilmesi üç bileşene bağlıdır: Ailede risk farkındalığı, aile içi risk okuryazarlığı ve aile risk kültürüdür.
Risk okuryazarlığı nedir?
Risk okuryazarlığı şu şekilde tanımlanabilir: “İnsanların riskleri değerlendirmek için öğrenmeleri gereken beceri, bilgi ve anlayışın birleşimi”. Risk okuryazarlığı aşağıdakilerin bir kombinasyonu olarak da tanımlanmaktadır: Fonksiyonel beceriler, eleştirel düşünme, işbirlikçi beceriler, sosyal farkındalık terimlerinin risk okuryazarlığı ile doğrudan veya dolaylı şekilde ilgili olduğu iddia edilmektedir.
Ailede risk kültürü nedir?
Kurumların riskle ilgili tercihlerini ve kararlarını düzenlerken risk kültürünün önemli bir rol oynadığı düşünülebilir. Kişilerin risk arz eden ekonomik tercihleri kısmen de olsa kültürel miras tarafından şekillenmektedir. Buradan hareketle kurumsal risk kültürünün kurumun üst düzey yöneticisinin tercihlerinden etkilendiği düşünülmektedir. Özellikle aile risk kültüründe anne ve babanın risk tercihleri risk kültürünü tanımlamaktadır. Anne ve babanın kendi yetiştikleri aile ortamından taşıyacakları kültürel miras, aile risk kültürü açısından belirleyici olmaktadır.
Ailede risk yönetiminin aktif bir şekilde uygulanmasının sağlayacağı yararlar nelerdir?
Şirketlerin amacı ortakların ve müşterilerin refahını artırmaktır. Kârlılığı hedeflemeyen şirket olmayacağı gibi mutluluğu hedeflemeyen bir aile kurumu da olmaz. Aileyi toplumun temel yapı taşı olan bir atoma benzetirsek; atomda yani ailede oluşacak en ufak kararsızlık toplumu en derin şekilde etkileyecektir. Huzurlu toplum, mutlu aile yapısından geçmektedir. Bu sebeple, ailenin mutluluğuna tehdit oluşturabilecek tüm riskler azaltılmalı; ailenin mutlu ortamını güçlendirebilecek tüm fırsatlar değerlendirilmelidir. Ailede risk yönetiminin aktif bir şekilde uygulanması, özellikle toplumsal sorumluluk ve toplumsal sürdürülebilir açısından topluma katkı sağlayacaktır.