Kamu Kesiminde Topluma Hizmet
Topluma hizmet eğitimi nasıl gerçekleştirilmektedir?
Topluma hizmet eğitimi, yapısı ve işleyişi ile gerek dünyada gerekse Türkiye’de genelde eğitim sistemlerinde özel de ise yükseköğretim sistemlerindeki öğretim programlarının bir öğesi olarak gerçekleştirilmektedir.
Bir kavram olarak devlet nasıl açıklanabilir?
Bir kavram olarak devlet, devletin toplumsal yarar ve gelişime yönelik rol ve işlevleri, toplumsal yarara ilişkin benimsenen sosyal politikalar, toplumda dezavantajlı gruplara yönelik üretilen ve sosyal politikaların bir parçası olan sosyal yardımlar ve tüm bu işlev ve etkinliklerin temel hedefi olan sosyal sermayenin gelişimi topluma hizmet eğitiminin de içinde yer aldığı büyük bir sistemin bileşenleridir . Bu sistem içinde temel kurumsal aktör devlettir.
Sosyal refah devletinin ortaya çıkışı ile kurulmaya çalışan nedir?
Sosyal refah devletinin ortaya çıkışı, sosyal politika ve yardım kavramları açıklanarak topluma hizmet eğitimiyle olan ilişkisi kurulmaya çalışılmıştır.
Devletin kavramsallaştırılması ne demektir?
Devletin Kavramsallaştırılması: Devlet bir toplumdaki en büyük örgüttür. Devlet bu özelliği ile toplumsal yaşamı, ilişkileri, eğitim, ekonomi, hukuk ve diğer tüm toplumsal kurumları, toplumsal kurumlar arasındaki ilişkileri düzenleyen en büyük kurum olarak tanımlanabilir. Farklı ekonomik, politik, sosyolojik ve ideolojik kuram ve yaklaşımlara bağlı olarak devlete ilişkin yüzlerce tanımlama yapılabilir. Ancak devletin tanımına ilişkin bir uzlaşı yoktur. Oxford sözlüğünde (1995) devlet bir hükûmet aracılığıyla yönetilen örgütlenmiş politik topluluk olarak tanımlanırken, Max Weber devleti merkezi bir hükûmet ile belli bir toprak parçası üzerinde meşru güç kullanma yetkisini tekelinde tutan zorunlu politik örgüt olarak tanımlar. Kapani’ye göre devlet kamu hukuku açısından milletin hukuki kişilik kazanmış şekli, Burdeau’dan aktardığına göre ise insanların bir düşünce ürünü ve/veya sembolleri, hukuksal normları, toplumu, vatan olarak tanımlanan bir toprak parçası, iktidarı barındıran bir olgu, kurum, örgüt, soyut bir kavram ya da bir araç olarak tanımlanmaktadır.
Devletin varlığını ve ortaya çıkışını açıklamaya yönelik en çok kabul gören kuram hangisidir?
Devletin varlığını ve ortaya çıkışını açıklamaya yönelik en çok kabul gören kuram Toplum Sözleşmesi (Sosyal Kontrat) Kuramı'dır.
Toplum Sözleşmesi Kuramı’nın temsilcileri kimlerdir?
Toplum Sözleşmesi (Sosyal Kontrat) Kuramı’nın temsilcileri Thomas Hobbes, John Locke ve Jean Jacques Rousseau’dur.
Locke, Toplum Sözleşmesi’ni nasıl açıklamıştır?
Locke, insanların içinde bulundukları doğa döneminde barış ve özgürlük içinde olmalarına karşın, zarar verenlere müdahale edecek bir tarafın olmadığını ve bu gereksinmeyle bir toplumsal sözleşme sonucunda devletin ortaya çıktığını ileri sürer. Devlet zarar veren ve suç işleyenlere yönelik kurallar koyar ve güç kullanır. Ancak bireyler suç işlemedikleri sürece devlet müdahale etmez. Locke’un toplum sözleşmesine dayanan devlet anlayışı özgürlükçüdür. Locke devleti bir toplumsal model olarak görür. Mutlak otoriteye karşı çıkarak toplumsal sözleşmenin tek taraflı olmadığını birey ve devlet arasında iki yönlü bir sözleşme olduğu fikrine odaklanır.
Liberalizm ve modern devlet nasıl açıklanabilir?
Liberalizm ve Modern Devlet: Tarihsel süreç içinde devletlerin içinde bulandıkları ekonomik koşullar modern devletlerin işlevlerini de etkilemiştir. On dokuzuncu yüzyılın İkinci yarısında İngiltere’de başlayan endüstri devrimiyle birlikte ekonomik model olarak liberalizm egemen olmuştur. Liberalizm basitçe Adam Smith ve David Ricordo’nun klasik ekonomi kuramlarına dayanır. laissez faire, laissez passez (bırakınız yapsınlar, bırakınız geçsinler) ekonomi olarak da adlandırılan bu ekonomik yaklaşım devletin ekonomiye müdahale etmediği hatta ekonomik ve sosyal düzenlemeler açısından devletin rollerinin olmadığı varsayımına dayanır. Bu dönem her şeyin piyasa koşullarına göre belirlendiği, sadece pazardaki ürünlerin değil, çalışanlarında ücretlerinin ve dolayısıyla yaşam koşullarının kar güdüsüyle en düşük seviyede tanımlandığı, sosyal sınıflar arasında eşitsizliklerin toplumsal bir sorun olduğu bir dönemdir. laissez faire, laissez passez devletler ulusal ekonomik kalkınmada sanayi kapitalizminin geliştirilmesini temel amaç edinirken temelde çalışanların ekonomik ve sosyal koşullarını, refahını tamamen ekonomik pazarın dinamiklerine bırakmışlardır. Bir başka deyişle devletin toplumsal refahın daha adaletli biçimde paylaşımına, toplumsal ekonomik ve sosyal adaletsizliklere ve özellikle toplumun alt ve orta kesiminde yer alan ekonomik açıdan dezavantajlı grupların iyi olamayan yaşam koşullarının iyileştirilmesine ilişkin rolleri yoktur. Bu roller Keynesyen ekonomi ve sonrasında ortaya çıkan sosyal refah devleti ile birlikte tartışılmaya ve hayata geçirilmeye başlanmıştır.
1929 dünya ekonomik buhranının sonuçları neler olmuştur?
1929 dünya ekonomik buhranı ile birlikte işsizlik başta olmak üzere birçok ekonomik ve sosyal sorun ortaya çıkmıştır.
Ekonomik sistem açısından değerlendirildiğinde refah devleti ekonomik pazara hükûmetin müdahalesini içeren kapitalist sistemdeki devlet rolüdür. Bu rol hangi bileşenlerden oluşur?
- Toplumda tüm yurttaşlar için sosyal hakları genişletmek
- Eşitsizlikleri gidermek
- Toplumdaki sosyal dayanışmayı ve özgürlüğü arttırmak
Briggs’e göre refah devletin ekonomik pazarda üç temel yönde müdahalesi nelerdir?
Briggs’e göre refah devleti, devletin örgütlenmiş gücünün ekonomik pazarda üç temel yönde müdahalesi olarak tanımlanabilir.
- Asgari Bir Gelir Temin Etmek: Bu müdahalelerden ilki toplumdaki yurttaşların ve ailelerin ekonomik pazardan elde ettikleri gelirlere ve sahip oldukları mal ve mülke bakmaksızın onlara asgari bir geliri garantilemektir.
- Sosyal Güven Şemsiyesi Sunmak: Bireylerin ve ailelerinin hastalık, yaşlılık ve işsizlik gibi durumlarına ilişkin sosyal güven şemsiyesi sunarak bireysel ve ailesel sorunların toplumsal eşitsizliklerin neden olduğu sosyal bir krize neden olmasını önlemek.
- Sosyal Hizmetler Sunmak: Tüm yurttaşlara içinde bulunduğu sosyal ve ekonomik sınıfı dikkate almaksızın en iyi koşullarda sosyal hizmetler sunmak.
Sosyal politika nasıl tanımlanabilir?
Sosyal politika dar anlamıyla refah devletinde kapitalist ekonomi ve sanayileşmeyle ortaya çıkan toplumsal değişimlerden olumsuz yönde en fazla etkilenen çalışan kesimlerin korunması amacıyla çıkarılan kanunlarla çalışanların haklarının düzenlenmesini ve çalışan kesimlere daha olumlu çalışma koşulları sunulması çerçevesinde tanımlanır.
Şartlı Nakit Transferi nerelerde kullanılan bir programdır?
Şartlı Nakit Transferi (ŞNT), sosyal yardım programı az gelişmiş ya da gelişmekte olan ülkelerde yoksullukla mücadelede yaygınlıkla kullanılan bir programdır. Özellikle Latin Amerika ülkeleri ve bazı Afrika ülkelerinde yaygınlıkla uygulanmaktadır.
Şartlı Nakit Transferi’nin temel amacı nedir?
ŞNT’nin temel amacı yoksulluğun sosyo-genetik bir faktör olarak aile kurumu aracılığıyla nesillerden nesle geçişini önlemektir.
Sosyal yardımların belli şartlara bağlanmasının temel amaçları nelerdir?
- Kişi ve/veya hane halklarına devlet tarafından sunulan temel hizmetlere ilişkin farkındalık kazandırmak.
- Yaşam koşullarının iyileştirilmesinde başta eğitim ve sağlık olmak üzere kamu hizmetlerini kullanma alışkanlıkları geliştirmek.
- Bir ülkede sosyal sermayenin devamına ilişkin en önemli hedef kitle olan çocuklarda iyi yaşam koşullarının ön koşulu olan eğitim ve sağlık hizmetlerine yönelik olumlu tutum ve davranış geliştirmek.
- Temel sosyal sermaye olarak tanımlanan çocukların gelişimine erken yaşlarda katkı sağlamak.
- Çocukların her türlü ekonomik ve sosyal sorunlara karşın eğitim ve sağlık hizmetlerinden yararlanmasını sağlamak.
- Ailelerin çocukların eğitim süreçlerine yatırım yapmasını alışkanlık haline getirmek.
- Çocukların okullara devamını sağlamak.
- Özellikle kız çocuklarının okullaşmasını sağlamak.
- Ülkelerin eğitim sistemlerinde okul terk oranlarının azaltılmasını sağlamak.
- Yardım için belli şartları yerine getirerek hak kazanan birey ve hane halklarının edilgen bir yardım almak yerine katılımcı biçimde yardım almalarını sağlamak.
- Sağlığa ilişkin şartları yerine getirerek ülkede sağlıklı nesiller yetiştirmek.
- Anne ve çocuk ölümlerini azaltmak.
- Toplum sağlığını iyileştirmeye yönelik hedef kitlede yer alan birey ve hane halklarının kamusal sağlık hizmetlerine yönelik olumlu tutum kazanmalarını ve kazandıkları olumlu tutumların sonucunda sağlık hizmetlerinden daha fazla yararlanmalarını sağlamak.
Türkiye’de ŞNT yardım programı nasıl başlamıştır?
Türkiye’de ŞNT yardım programı 2001 yılında Dünya Bankası destekli ‘Sosyal Riski Azaltma Projesi (SRAP)’ ile başlamıştır.
Şartlı Eğitim Yardımı nasıl açıklanabilir?
Şartlı Eğitim Yardımı (ŞEY): Nüfusun en yoksul % 6’lık kesiminde yer alan ve maddi imkânsızlıklar nedeniyle çocuklarını okula gönderemeyen ailelere, çocuklarının okula devam etmeleri şartıyla, “Şartlı Eğitim Yardımı” yapılmaktadır. Ödemeler Ziraat Bankası ve PTT’ler aracılığı ile doğrudan anneler adına açılan hesaplara yapılmaktadır. Kız çocuklarına yapılan yardım miktarı erkek çocuklarına yapılan yardım miktarından daha yüksektir. Bir diğer dikkat çeken nokta ise kadının aile içinde statüsünü arttırmak, karar alma süreçlerine katılımını sağlamak ve toplumda özellikle kırsal alanlarda kadına ilişkin kültürel olumsuz algıları azaltmak amacıyla yardımların annenin hesabına yatırılmasıdır. Aylık ödeme miktarları ilköğretime devam eden erkek öğrenci için aylık T30, ilköğretime devam eden kız öğrenci için aylık T35, ortaöğretime devam eden erkek öğrenci için/aylık T45 ve ortaöğretime devam eden kız öğrenci için aylık T55’dir. Görüldüğü gibi program özellikle kız çocuklarının okullaşmasına yönelik pozitif ayrımcılık yapmaktadır. 2010 ve 2011 yılında yapılan Şartlı Eğitim Yardımları değerlendirildiğinde 2010 yılında 2.172.750 öğrenciye T267,11 milyon yardım yapılırken, rakamlar 2011 yılında 1.446.437 öğrenciye T397,48 milyon tutara yükselmiştir.
Sosyal sermaye sözcüğünün öncül kavramları nelerdir?
Sosyal sermaye kavramının öncül kavramları olan beşeri sermaye ve kültürel sermayedir.
Sosyal sermaye kavramlarından olan beşeri sermaye nasıl açıklanabilir?
Beşeri Sermaye: Sermaye kavramı daha çok ekonomi bilimi içinde kar getirmesi beklenen, pazarda değişim değeri olan ya da yaratan ve artı değeri olan bir kaynak olarak tanımlanmıştır. Schultz’a göre beşeri sermaye bireyin sahip olduğu nitelikler ve bu niteliklerin ortaya koyduğu üretme kapasitesidir. Ekonomik sistemin en dikkat çekici özelliği insanların niteliklerindeki gelişmeyi tanımlayan insan sermayesindeki büyümedir. İnsan sermayesi olmaksızın ekonomik sistem tamamen kol gücüne dayanan ve zor bir sistem haline gelecektir. Beşeri sermaye konusunda bir başka düşünür de Becker’dir. Beşeri sermaye daha nitelikli insan gücü inşa etmenin bir yoludur ve bunun yolu da eğitimden geçer. Bireyler aldıkları eğitime paralel olarak daha fazla kazanç elde ederler.
Sosyal sermayeye ilişkin tüm kavramsallaştırmaların ortak özellikleri nelerdir?
- Sosyal sermaye bir toplumda bireylerin nitelikleri ve bu niteliklerinin gelişme ve üretme kapasitesiyle ilişkisi üzerine odaklanır.
- Sosyal sermayenin oluşması ve gelişmesinde bireyin içinde bulunduğu; sosyal çevre, kültürel çevre, ailenin sosyal, kültürel, ekonomik nitelikleri ve ilişki çevresi, ilişki ağları, bireyin aldığı eğitim, eğitim aldığı okullarda ve okulların içinde bulunduğu sosyal, ekonomik, sosyal ve kültürel ortam, üyesi olduğu örgütler etkilidir.
- Sosyal sermaye toplumda ilişki ağları üzerinden paylaşılır ve ilişki ağlarıyla gelişir.
- Sosyal sermaye; değer, inanç, norm, bilgi, beceri, tutum ve bakış açılarını kapsar. Her türlü toplumsal ilişkiyle bağlantılıdır ve sosyal ve kültürel dokunun bütünleşik bir parçasıdır.
- Sosyal sermaye kişiler ve nesiller arası geçişkendir. Geçişkenlik zaman ekseni üzerinde ilişki ve etkileşimle sağlanır.
- Sosyal sermaye toplumsal güven, dayanışma, bütünlük, sivil toplum ve kamuyla ilişkilidir.
Topluma hizmet eğitimi yapısı ve işleyişi açısından değerlendirildiğinde sosyal sermayenin geliştirilmesine yönelik öğrenciler açısından sunulan fırsatlar nelerdir?
- Topluma hizmet eğitimi çerçevesindeki etkinlikler; toplumsal yarar güden amaçları gerçekleştirmek için ilişki kurulan sivil toplum örgütleri, parçası olunan sosyal ilişki ağlarıyla öğrencilerin sosyal sermayesinin gelişimine katkı sunar.
- Topluma hizmet eğitimi kapsamında gerçekleştirilen projelerin toplumsal yarar güden amaçları öğrencilerin sosyal farkındalığını geliştirir. Sosyal farkındalık toplumsal sorunlara yönelik amaçlı bireysel eylemlerin gelişmesine yönelik bir ön koşul taşır.
- Öğrenciler toplumsal yarar güden proje etkinlikleriyle yeni ilişki ağlarına katılırlar. Paylaşılan ortak sosyal ve kültürel değerler, inançlar ve normlar ilişki ağlarıyla etkinlik temelinde gelişir ve yeni anlamlar kazanır.
- Öğrencilere aktarılan bilgi ve beceri, edinilen bilgi ve beceriyle bütünleşir, proje etkinlikleriyle uygulaya dönüşür ve ilişki ağlarıyla paylaşılır ve değerlendirilir.