Ticaret Hukuku-Ticari İşler- Ticari Davalar- Ticari İşletme-Tacir- Ticaret Sicili
Türk Ticaret Kanunu'nda yer alan kitaplar hangileridir?
Türk Ticaret Kanunu’nda yer alan kitaplar;
• Ticari işletme,
• Ticaret şirketleri,
• Kıymetli evrak,
• Taşıma işleri ve taşıma senedi,
• Deniz ticareti,
• Sigorta hukukudur.
Tacirin iş ve işlemlerinin ticari iş olduğuna ilişkin kuralın istisnaları nelerdir?
Bu kuralın tüzel kişi tacirler bakımından istisnası yoktur. Gerçek kişi tacirler bakımından ise iki istisna getirilmiştir. Bunlardan ilki gerçek kişi tacirin işlemi yaptığı anda bunun ticari işletmesiyle ilgili olmadığını diğer tarafa açıkça bildirmesidir. Diğeri ise gerçek kişi tacirin yaptığı işin ticari sayılmasına durum elverişli olmamasıdır. Bu iki halde gerçek kişi tacirin yaptığı iş adi iş sayılır.
Türk Ticaret Kanunu'nun 3'üncü maddesine göre ticari işin ölçütleri nelerdir?
TTK m. 3’e göre, “Bu Kanunda düzenlenen hususlarla bir ticari işletmeyi ilgilendiren bütün işlem
ve fiiller ticari işlerdendir”. Bu maddeye göre ticari işin iki ölçütü vardır. Birinci ölçüte göre Türk Ticaret Kanun'unda düzenlenen hususlar ticari iş sayılır. İkinci ölçüte göre ise Türk Ticaret Kanunu dışındaki kanunlarda düzenlenen bir işin ticari iş sayılması için bir ticari işletmeyle ilgili olmaları gerekir.
Tüketici işlemi nedir?
Tüketici işlemi “Mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekâlet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler
de dâhil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlemi” ifade eder.
Ticari işlerde teselsül karinesi nedir?
Teselsül halinde birden çok borçludan her biri alacaklıya karşı borcun tamamından sorumlu olur ve borçlulardan birinin borcun tamamını ödemesi ile diğer borçluların da borcu sona erer. Borçlular arasında kural, adi borçluluktur. Teselsül Kanun’dan veya borçlunun iradesinden kaynaklanır. Buna karşılık TTK m. 7’ye göre, iki veya daha fazla kişi, içlerinden yalnız biri veya hepsi için ticari niteliğe haiz bir iş nedeniyle, diğer bir kimseye karşı birlikte borç altına girerse, Kanun’da veya sözleşmede aksi öngörülmemişse, müteselsilen sorumlu olur.
Bileşik faiz nedir?
Faizin, belirli devreler sonunda anaparaya ilave edilerek müteakip devrede anapara ve faizden oluşan
yeni meblağa faiz yürütülmesine bileşik (mürekkep) faiz denir. Bileşik faiz kanunlarımızda kural olarak
yasaklanmıştır.
Anapara faizi ile temerrüt faizi arasındaki fark nedir?
Anaparadan (nakdi sermayeden) geçici bir süre için (vadeye kadar) mahrum olma dolayısıyla mahrum kalınan paranın miktarı ve mahrum kalma süresiyle orantılı olarak (zamana bağlı olma) elde
edilen faize, anapara faizi denir. Anapara faizi, herhangi bir para alacağına, tarafların kararlaştırması
ya da kanun gereği vadeye kadar işletilen faizdir; vadeden sonraki dönem ise temerrüt şartları gerçekleşirse temerrüt faizi adını alır.
Adi işlerde ve ticari işlerde faiz konusundaki farklar nelerdir?
1- Ticari nitelik arz eden işlerde ise (TTK m.3, 19), tarafların anlaşmasında faizle ilgili bir hüküm bulunmasa dahi; alacağa anapara faizi yürütülür.
2- Ticari işlerde faiz oranı serbestçe belirlenir.
3- Ticari işlerde adi işlerdekinden daha yüksek oranda faiz istenebilir. Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankasının önceki yılın 31 Aralık günü kısa vadeli avanslar için uyguladığı faiz oranı, yukarıda açıklanan
miktardan (%9’dan) fazla ise arada sözleşme olmasa bile ticari işlerde temerrüt faizi bu oran üzerinden istenebilir.
4- Bazı ticari işlerde bileşik faiz uygulamasına izin verilmiştir. Üç aydan aşağı olmamak üzere cari
hesaplarda, tarafların tacir olması kaydıyla, faize faiz yürütülebilir. Cari hesaplarda olduğu gibi, üç aydan aşağı olmamak üzere faizin anaparaya eklenerek birlikte tekrar faiz yürütülmesi şartı, her iki taraf bakımından ticari iş niteliğini haiz olan ödünç sözleşmelerinde, tarafların tacir olması kaydıyla geçerlidir.
Ticari hükümler nelerdir?
Türk Ticaret Kanunu’nda yer alan bütün hükümler, ticari işletmeyle ilgili olup olmamasına bakılmaksızın, yapısı itibarıyla sadece Türk Ticaret Kanunu’nda yer almış bulunması nedeniyle ticari hükümdür. Türk Ticaret Kanunu’ndaki hükümlerden başka, bir ticari işletmeyi ilgilendiren işlem ve fiillere ilişkin diğer kanunlarda yazılı özel hükümler de ticari hüküm olarak kabul edilmiştir.
Bir ticari teamülün ticari örf ve adet niteliğini kazanabilmesi için aranan koşullar nelerdir?
Bir ticari teamülün hukuk kuralı (ticari örf ve âdet kuralı) niteliğini iktisap edebilmesi için;
• Uzun bir süreden beri aynı şekilde uygulanıyor olması (objektif veya süreklilik unsuru)
• O davranış biçimiyle ilgili olan herkesin hiçbir zorlama olmadan kendiliğinden bu davranış biçimine uyma zorunluluğu olduğu inancına (subjektif unsur) sahip olması unsurlarının bir arada bulunması gerekir.
Ticari hükümler ticari işlere hangi sıra ile uygulanır?
Ticari işlere uygulanacak hükümlerin sırası şöyledir:
1- Emredici hükümler
2- Sözleşme hükümleri
3- Ticari hükümler
4- Ticari örf ve adet kuralları
5- Genel hükümler
Ticari davalar hangi mahkemelerde görülür?
Aksine hüküm bulunmadıkça, dava olunan şeyin değerine veya tutarına bakılmaksızın asliye ticaret mahkemesi tüm ticari davalar ile ticari nitelikteki çekişmesiz yargı işlerine bakmakla görevlidir. Bir yerde asliye ticaret mahkemesi varsa, asliye hukuk mahkemesinin görevi içinde bulunan ve yukarıda ticari sayılan davalarla özel hükümler uyarınca ticaret mahkemesinde görülecek diğer işlere asliye ticaret mahkemesinde bakılır.
Asliye ticaret mahkemesi ile asliye hukuk mahkemesi ve diğer hukuk mahkemeleri arasındaki ilişkinin mahiyeti nedir?
Asliye ticaret mahkemesi ile asliye hukuk mahkemesi ve diğer hukuk mahkemeleri arasındaki ilişki görev ilişkisi olup bu durumda göreve ilişkin usul hükümleri uygulanır. Görev kuralları hüküm kesinleşinceye kadar mahkeme tarafından kendiliğinden dikkate alınır. Taraflarca da ileri sürülebilir. Buna göre, bir yargı çevresinde asliye ticaret mahkemesi var ise; ticari dava ile ilgili talepler bu mahkemede ileri sürülmek zorundadır. Buna karşılık; asliye ticaret mahkemesinin bulunmadığı bir yerdeki ticari dava ve talepler, ilgili yerdeki asliye hukuk mahkemesi tarafından asliye ticaret mahkemesi sıfatıyla görülecektir. Bu hâlde asliye hukuk mahkemesi tarafından görevsizlik kararı verilemez, asliye hukuk mahkemesi davaya devam eder.
Ticari işletmenin unsurları nelerdir?
Türk Ticaret Kanunu’nun temel kavramı olan ticari işletme; “esnaf işletmesi için öngörülen sınırı
aşan düzeyde gelir sağlamayı hedef tutan, faaliyetlerin devamlı ve bağımsız şekilde yürütüldüğü işletmedir”. Bu tanımdan hareketle ticari işletmenin unsurları gelir sağlamayı hedef tutma, devamlılık, esnaf faaliyeti için öngörülen sınırı aşma ve bağımsızlıktır.
Ticari işletmede şubenin unsurları nelerdir?
Şubenin unsurları şunlardır:
• Merkeze Bağlı Olmak
• Dış İlişkilerde Bağımsızlık
• Faaliyet Yönünden Benzerlik
• Aynı Kişiye Ait Olma
• İdare ve Mekân Ayrılığı
• Ayrı Muhasebeye Sahip Olması ve Muhasebenin Şubede Tutulması Zorunluluğunun Bulunmaması
• Ayrı Bir Sermaye Tahsisi Zorunluluğunun Bulunmaması
Ticari işletmede şubenin merkeze bağlı olmasının sonuçları nelerdir?
Ticari işletmede şubenin merkeze bağlı olmasının sonuçları:
• Şubenin kâr ve zararının merkeze ait olması,
• Şubenin mal varlığının merkeze ait olması,
• Şubenin işletme politikası yönünden merkeze bağlı olması,
• Şubelerin teşkilatlanmasının esas itibarıyla merkeze ait olmasıdır.
Gerçek kişilerde tacir sıfatı nasıl belirlenir?
Gerçek kişi tacirler esas itibarıyla üç şekilde belirlenir:
1- Bir ticari işletmeyi, kısmen de olsa, kendi adına işleten kişiye tacir denir.
2- Bir ticari işletmeyi kurup açtığını, sirküler, gazete, radyo, televizyon ve diğer ilan araçlarıyla halka bildirmiş veya işletmesini ticaret siciline tescil ettirerek durumu ilan etmiş olan kimse, fiilen işletmeye başlamamış olsa bile tacir sayılır.
3- Bir ticari işletme açmış gibi ister kendi adına ister adi bir şirket veya her ne suretle olursa olsun hukuken var sayılmayan diğer bir şirket adına ortak sıfatıyla işlemlerde bulunan kimse, iyi niyetli üçüncü kişilere karşı tacir gibi sorumlu olur hükmü öngörülerek bir üçüncü grup tacir oluşturulmuştur.
Tüzel kişi tacirler hangileridir?
Tüzel kişi tacirler, ticaret şirketleri ile amacına varmak için ticari bir işletme işleten vakıflar ile derneklerdir. Ancak kamu yararına çalışan dernekler ve gelirinin yarısından fazlasını kamu görevi niteliğindeki işlere harcayan vakıflar, bir ticari işletmeyi işletseler de kendileri tacir sayılmazlar.
Teyit mektubu nedir?
Teyit mektubu telefonla, telgrafla, herhangi bir iletişim ve bilişim aracıyla veya diğer bir teknik
araçla ya da sözlü olarak kurulan sözleşmelerle yapılan açıklamaların içeriğini doğrulayan bir yazıdır.
Bu yazıyı alan tacir, bunu aldığı tarihten itibaren sekiz gün içinde itirazda bulunmamışsa söz konusu
teyit mektubunun yapılan sözleşmeye veya açıklamalara uygun olduğunu kabul etmiş sayılır.
Tacir olmaya bağlanan hüküm ve sonuçların hangilerinden esnaflar da yararlanabilir?
Esnafların tacir olmaya bağlanan hüküm ve sonuçlardan bazılarından istifade etmelerine imkân sağlanmıştır. Bunlar:
• Ücret isteme hakkı,
• Hapis hakkı ileilgili kolaylıktan yararlanma,
• İşletme adı seçme, kullanma hakkı ve bunu
tescil yükümlülüğüdür.
Bu sayılanların haricinde esnaf, TRK hükümleri uyarınca işletmesini rehin edebileceği gibi Ticari
İşlemlerde Taşınır Rehni Kanunu’nun 5. maddesinde sayılan unsurları rehin alabilir.