DOLAŞIM BOZUKLUKLARI VE ŞOK
Büyük dolaşımı açıklayınız.
Akciğerlerden vena pulmonalis’ler ile gelen temiz kan kalbin sol atrium’una dökülür. Kan buradan sol ventrikül’e geçer ve aorta ile tüm vücuda pompalanır. Vücutta kullanılarak kirlenen kan bu kez temizlenmek üzere vena kava adı verilen damarlarla kalbin sağ atrium’una getirilir. Bu dolaşım büyük dolaşım olarak isimlendirilir.
Küçük dolaşımı açıklayınız.
Sağ atrium’a gelen kan buradan sağ ventrikül’e geçer ve arteria pulmonalis ile akciğerlere gönderilir. Akciğerlerde temizlendikten sonra da vena pulmonalis’ler ile kalbin sol atrium’una getirilir. Kanın oksijenlenmesini sağlayan bu dolaşıma da küçük dolaşım adı verilir.
Homeostasis kavramını tanımlayınız.
Homeostasis: Yunanca homoios (benzer) ve stasis (durgunluk, durma) kelimelerinden köken alan homeostasis herhangi bir sistemin iç ortamını düzenleyebilmesi ve sabit sınırlar içerisinde kalmasını ifade eder. Canlılar için homeostasis vücudun dengesinin fizyolojik sınırlar içerisinde tutulabilmesi anlamı taşır.
Arteriyel kan nedir?
Arteriyel kan, arterler ve arterioller aracılığı ile getirilen oksijence zengin, temiz kandır.
Venöz kan nedir?
Venöz kan, venler ve venüller aracılığı ile toplanan oksijence fakir,
kirli kandır.
Fizyolojik hiperemi durumunu açıklayınız.
Fizyolojik Hiperemi: Besin maddesi alımı sonrasında mide ve bağırsaklarda sindirim faaliyetlerinin rahatça yürütülebilmesi için o bölgeye daha fazla kan gitmesi gerekir. Koşu, egzersiz yaparken vücutta açığa çıkan fazla ısının vücuttan atılabilmesi için de vücudun yüzeye yakın olan damarlarındaki kan miktarı artar ve genişlemeler meydana gelir. Bu tür olaylarda o bölgedeki damarlara daha fazla kan gitmesi sonucu meydana gelen dolgunluk fizyolojik hiperemiye örnektir.
Patolojik hiperemi durumunu açıklayınız.
Patolojik Hiperemi: Fizyolojik olaylar dışında meydana gelen hiperemi çeşitleri patolojik olarak nitelendirilir. Örneğin bağırsaklarda meydana gelen patolojik vaziyet değişikliklerinde (bağırsakların iç içe geçmesi, kendi etrafında dolanması gibi) o bölgedeki damarlar baskı altında kalacaklarından kan birikir ve pasif olarak hiperemi (konjesyon) gelişir. Damarlar üzerine basınç yapan kitleler de (örneğin büyük damarlar etrafında gelişen tümörler) o bölgedeki dolaşımın aksamasına ve venlerde kan birikimine sebep olabilir.
Vazoaktif madde kavramını açıklayınız.
Vazoaktif Madde: Damarlar üzerine etki yapan madde. Histamin, bradikinin gibi vazoaktif maddeler damarlarda genişlemeye yol açarlar.
Gelişim süresine göre hiperemiler kaça ayrılır, açıklayınız.
Gelişim süresine göre ise hiperemiler perakut/akut ve kronik olarak ikiye ayrılabilir:
Perakut/akut Hiperemi: Kısa sürede gelişen hiperemiler bu gruptadır. Örneğin arı sokması ya da böcek ısırmaları sonucu ısırılan bölgedeki damarlardaki kan miktarı hızla artar.
Kronik Hiperemi: Uzun süre içerisinde yavaşça gelişen hiperemilerdir. Damarlar yakınında yavaş büyüyen tümörlerin damar duvarına dıştan yapmış olduğu basınç sonucu oluşan pasif hiperemi (konjesyon) buna güzel bir örnektir.
Etkilediği alanın büyüklüğüne göre hiperemiler kaç gruba ayrılır, açıklayınız.
Etkilediği alanın büyüklüğüne göre hiperemiler lokal ve generalize olarak sınıflandırılabilir:
Lokal Hiperemi: Belirli bir alanda sınırlı olan, sadece orayı etkileyen hiperemidir.
Generalize Hiperemi: Bir sistemin veya bir organın tümünü etkileyen hiperemidir.
Sistol nedir?
Sistol, kalbin kanı akciğerlere ve vücuda pompalamak için kasılmasıdır.
Yangı nedir?
Yangı, vücudun kendini savunma amacıyla oluşturduğu sıvısal ve hücresel savunma, iltihap, inflamasyondur.
Asites nedir?
Asites, karın boşluğunda ödem sıvısının birikimi. Sağ kalp yetmezliğinin önemli bir göstergesidir.
Korpulmonale nedir, açıklayınız.
Akciğerlerde amfizem, kronik obstruktif akciğer hastalığı (KOAH) ve benzeri hastalık durumlarında pulmoner hipertansiyon şekillenir. Buna bağlı olarak da sağ kalbin akciğerlere kan pompalayabilmesi için daha fazla kasılması gerekir. Bu durum sağ kalpte genişlemeye sebep olur ki bu durum korpulmonale olarak bilinir.
Ödem nedir?
Hücreler arası dokuda ve vücut boşluklarında anormal miktarda sıvı toplanmasıdır.
Ödem oluşumuna sebep olabilecek mekanizmalar nelerdir?
Ödem oluşumuna sebep olabilecek 4 temel mekanizma vardır:
1. Kanın Hidrostatik Basıncının Artması
2. Kanın Kolloidal Ozmotik Basıncının Azalması
3. Kapillar Damar Geçirgenliğinin Artması
4. Lenf Akımının Engellenmesi
Dispne kavramını tanımlayınız.
Dispne: Oksijensiz kalma, düzgün nefes alamama bu sözcükle tanımlanır.
Siyanoz kavramını tanımlayınız.
Siyanoz, oksijen yetmezliğine bağlı olarak deri ve mukozaların mavimsi mor renk almasıdır.
Endotoksin nedir, açıklayınız.
Endotoksin, genel olarak bakterilerin yapısında bulunan ve ancak
bakterilerin ölmesiyle açığa çıkan toksinlere verilen addır.
Emboli nedir, açıklayınız.
Damarlar içinde kan elemanlarından oluşan katı bir kitlenin ya da pıhtının oluşmasına tromboz, bu olayda şekillenen kitleye ise trombus (pıhtı) ismi verilir. Trombus ile normal kan pıhtısı arasında fark vardır. Trombus damar içinde şekillenir ve özel tipte bir kan pıhtısıdır. Kan pıhtısı ise ya ölüm sonrasında damar içerisinde ya da genel olarak damar dışında şekillenir; trombus gibi pıhtılaşma yoluyla şekillenmez. Zaman zaman trombuslardan parçalar koparak kan akımıyla ana kitleden uzak bölgelere taşınıp buralara yerleşebilir. Bu olaya embolizm, embolizm ile uzak bir bölgede yerleşen kitlelere ise embolus ya da emboli adı verilir.