TEMEL VETERİNER HİSTOLOJİ VE EMBRİYOLOJİ

Hipertrofi: Bir doku ya da organa ait hücrelerin sayıca aynı olmalarına rağmen hacim olarak artmasıdır. Bu açıklamaya göre doğru cevap 'B'dir.

Perikondriyum: Hiyalin kıkırdak, eklem yüzeyleri dı­şında perikondriyum ile ku­şatılmıştır. Bu açıklamaya göre doğru cevap 'C'dir.

A vitamininin fazlalığı (hipervitaminoz) duru­munda epifiziyal plağın kemikleşmesi hızlanır ve kapanır. Bu açıklamaya göre doğru cevap 'A'dır.

Hidroksiapatit molekülleri: Kemikleşme bölgelerinde kalsiyum ve fosforun çökerek oluşturduğu iğne biçimli kristaller. Bu açıklamaya göre doğru cevap 'E'dir.

Kondrositler, yuvarlağımsı oval şekilli olup, kısa sitoplazmik uzantıları vardır. Uzantılar yüzeyi arttırarak hücrelerin beslenmesini kolaylaştırırlar. Yarı sert kıkırdak matriksin oluşturduğu lakunlar içinde yer alırlar. Kondrositler, mitoz bölünme ile ço­ğalırlar, bölünme sırasında birbirinden ayrılamayan kondrositler gruplar oluştu­rur. Bu açıklamaya göre doğru cevap 'D'dir.

Territorial matriks: Kondrosit ya da izogen grupların çevresinde proteoglikanların yoğun olduğu bazofilik boyalı alanlardır. Bu açıklamaya göre doğru cevap 'B'dir.

Perikondriyum yapısal bakımdan birbirinden farklılık gösteren iki katman­ dan oluşmuştur. Perikondri­ yumun dış tarafında yer alan kollagen iplikler ve fibroblast­ lardan zengin olan bölümüne fibröz katman denir. Bu açıklamaya göre doğru cevap 'A'dır.

Mavimsi beyaz renkte ışığa karşı yarı geçir­ gen görünümdedir. Basınçlara karşı son derece dirençlidir. Hiyalin kıkırdakta, kondrositler tek tek ya da izogen gruplar oluşturmuş olarak görülür. Organizmada en yaygın olarak görülen kıkırdak türüdür."Kulak kepçesinde, dış işitme kanalı duvarında, burun kanatla­ rında bulunur." bu özellik "elastik kıkırdak" özelliğidir. Bu açıklamaya göre doğru cevap 'C'dir.

Ekstrasellüler matriks: Hücre dışı matriks, dokuların oluşumu sırasında hücre ve hücreler arası unsurları birbirine bağlayan yapı. Glikozaminoglikan: Asit karakterli polisakkaritler. Proteoglikan: Proteinlere bağlı olan glikozaminoglikanlar. Kıkırdak dokunun genç hücrelerine kondroblast, olgun hücrelerine ise kondrosit adı verilir. Kondrositler, yarı sert kıkırdak matriksin oluşturduğu lakunlar içinde yer alır. Bu açıklamaya göre doğru cevap 'E'dir.

Kıkırdak doku, bağ dokunun özelleşmiş bir şeklidir. Yumuşak dokuyu destekler, eklem yüzeyleri için düzgün alanlar oluşturur, uzun kemiklerin büyüme ve gelişimi için taslak oluşumunu sağlar. Kıkırdağın düzgün yüzeyli ve esnek olması eklem yüzeylerinin darbelerin absorbsiyonunu ve kayganlığı sağlayarak kemik hareketlerinin kolaylaşmasını sağlayıcı etkisi vardır. Damar, sinir içermeyen bu doku yakın çevresindeki bağ dokunun damarları ve eklem boşluklarındaki sinovial sıvıdan beslenir. Bazı kıkırdak bölgelerinde kan damarlarının bir başka dokuyu beslemek üzere kıkırdak dokuyu delerek diğer dokuya geçtiği noktalar vardır, ancak bu noktalar da damarların kıkırdak doku ile madde alışverişi söz konusu değildir. Kıkırdak doku, kıkırdak hücreleri, çok miktarda bağ doku iplikleri ve ekstrasellüler matriksden oluşur. Bu açıklamaya göre doğru cevap 'D'dir.

Hipertrofi: Bir doku ya da organa ait hücrelerin sayıca aynı olmalarına rağmen hacim olarak artmasıdır. Resorbsiyon: Geri emilim. Hidroksiapatit molekülleri: Kemikleşme bölgelerinde kalsiyum ve fosforun çökerek oluşturduğu iğne biçimli kristaller.

Makroskobik olarak hiyalin kıkırdak mavimsi beyaz renkte ışığa karşı yarı geçirgen görünümdedir. Organizmada en yaygın olarak görülen kıkırdak türüdür. İntrauterin dönemde, kemik oluşumu tamamlanıncaya dek hiyalin kıkırdaktan bir taslak iskelet fonksiyonunu yapar.

Düzensiz sıkı bağ dokunun kıkırdak dokuya dönüşmüş şeklidir. Basınçlara karşı son derece dirençlidir. Organizmada kıkırdak doku türleri içinde en az sıklıkla görülen türüdür. Diğer dokular ve hiyalin kıkırdak ile tendon ve ligamentler arasında görülür. Fibröz kıkırdak diz ekleminde, intervertebral disklerde bulunur. Köpeklerde, kalp iskeletinde atrial ve ventriküler kalp kasını birbirine bağlamak üzere bulunur.

Embriyonal dönemde, kıkırdak doku gelişiminin ilk belirtisi mezenşim hücrelerinin kümeleşmesidir. Mezenşim hücreleri, uzantılarını kaybederek yuvarlağımsı oval bir şekil alır. Şekilsiz temel madde ve prokollageni sentezleyen, salgılayan bu hücreler kondroblastlardır. Kondroblast kümeleri kıkırdak oluşumunun merkezi olarak kabul edilir.

Tiroksin, testosteron ve somatotropin kıkırdak matriksinin oluşumunu ve kıkırdak büyümesini uyarır. Kortizon, hidrokortizon ve östradiol kıkırdak büyümesi ve matriks gelişimin baskılar. A vitamininin fazlalığı (hipervitaminoz) durumunda epifiziyal plağın kemikleşmesi hızlanır ve kapanır. A vitamininin eksikliği (hipovitaminoz) durumunda epifiziyal plak küçülür. C vitamininin eksikliği durumunda matriks sentezi baskılanır epifiz plağında şekil bozukluğu görülür. D vitamini yokluğunda kalsiyum ve fosfor emilimi yetersizliğine bağlı olarak matriks yeterince kalsifiye olamayacaktır.

Kıkırdak doku, bağ dokunun özelleşmiş bir şeklidir. Yumuşak dokuyu destekler, eklem yüzeyleri için düzgün
alanlar oluşturur, uzun kemiklerin büyüme ve gelişimi için taslak oluşumunu sağlar. Kıkırdağın düzgün yüzeyli ve esnek olması eklem yüzeylerinin darbelerin absorbsiyonunu ve kayganlığı sağlayarak kemik hareketlerinin kolaylaşmasını sağlayıcı etkisi vardır.

Birbirinden ayrılamayan iki ya da daha fazla kıkırdak hücresinin bir araya gelerek oluşturduğu kıkırdak hücre gruplarına izogen grup adı verilir