Birleşmiş Milletler Çerçevesinde İnsan Haklarının Korunması
Birleşmiş Milletler Şartı ne zaman yürürlüğe girmiştir?
Ekim 1945’te yürürlüğe giren Birleşmiş Milletler Şartı günümüzde bu derece önemli olan insan hakları açısından tam bir dönüm noktası olmuştur.
Birleşmiş Milletler Şartı ile ilk kez ne olmuştur?
Birleşmiş Milletler Şartı
ile insan hakları insanlık tarihinde ilk kez açıkça
uluslararası hukukun bir konusu olmuştur (Gemalmaz, s. 9).
Birleşmiş Milletler Şartı incelendiğinde insan haklarına ilişkin hükümlerin hangi bölümde yer aldığı görülmektedir?
Şart incelendiğinde insan haklarına ilişkin hükümlerin hemen daha başlangıç bölümünde dile
getirildiği görülebilir. Başlangıç bölümünün ikinci
paragrafında Birleşmiş Milletler Şartı’nı imzalayan
ulusların “…temel insan haklarına, insan kişiliğinin onur ve değerine, erkeklerle kadınların ve büyük uluslarla küçük ulusların hak eşitliğine olan
inancımızı yeniden ilan etmeye, adaletin korunması ve antlaşmadan doğan yükümlülüklerine saygı
gösterilmesi için gerekli koşulları yaratmaya..” karar verdikleri belirtilmiştir
Birleşmiş Milletler Şartı incelendiğinde insan haklarına değinilen maddeler kaç grupta toplanabilir ve bunlar nelerdir?
Şartın geri kalanı incelenecek olursa insan haklarına değinilen maddeleri iki grupta toplamak mümkündür. Bu gruplardan ilki insan hakları kavramına
doğrudan yer veren maddeler, ikincisi ise insan hakları kavramına dolaylı yoldan yer veren maddelerdir.
Birleşmiş Milletler Şartı'nda genel kurulun görevi ne olarak belirtilmiştir?
Genel Kurul “ekonomik, sosyal, kültürel alanlarda, eğitim ve sağlık alanlarında uluslararası işbirliğini geliştirmek ve ırk, cinsiyet, dil ya da din ayrımı gözetmeksizin herkesin insan hakları ile temel
özgürlüklerden yararlanmasını kolaylaştırmak için
araştırmalar yapılmasına önayak olur ve bu amaçla
tavsiyelerde bulunur (mad. 13/1b).”
Vesayet rejiminin temel hedefleri nelerdir?
Vesayet rejiminin temel hedefleri arasında şunlar vardır; “ırk, cinsiyet, dil ya da din ayrımı gözetmeksizin herkesin insan haklarına ve temel özgürlüklerine saygı gösterilmesini teşvik etmek ve
dünya halklarının karşılıklı bağımlılığını geliştirmek (mad. 76c)” (Bozkurt, s. 517-538).
Birleşmiş Milletler Şartı'nda belirtilen Ekonomik ve Sosyal Konsey'in yetkisi ve görevi nedir?
Birleşmiş Milletler Şartı insan haklarına dair
içerdiği hükümlerin yanında mad. 62 ve mad.
66’da “Ekonomik ve Sosyal Konsey” (Ekosok) adı
ile bir organın oluşturulmasını öngörmüştür. Konsey insan haklarının geliştirilmesine yönelik kararlar almak, faaliyet alanında kendisine yardımcı
olması için komisyonlar kurmakla yetkilendirilmiştir. EKOSOK’un görevi “Şart ile insan haklarına ve
temel özgürlüklere ırk, cinsiyet, dil ya da din bakımından farklılık gözetmeksizin evrensel ölçekte saygı gösterilmesini ve bunlara uyulmasını geliştirmekle görevlendirilmiştir.” (Gemalmaz, s. 11)
Mart 2006'da çalışmalarına son veren EKOSOK'un yerine hangi konsey ihdas edilmiştir?
Komisyon Mart 2006’da
çalışmalarına son vermiş onun yerine İnsan Hakları Konseyi ihdas edilmiştir.
İnsan Hakları Komisyonu ne zaman ve hangi amaçla kurulmuştur?
nsan Hakları Evrensel Bildirisi (İHEB) çalışmalarına Birleşmiş Milletler Şartı uyarınca oluşturulan
Ekosok’un kurduğu İnsan Hakları Komisyonu Ocak
1947’de başlamıştır (Rehman, s. 54). İnsan Hakları
Komisyonu çalışmalarına bir bildiri, bir antlaşma ve
bu ikisinin içerdiği hükümlerin uygulanması tedbirlerini içeren diğer bir antlaşma metninden oluşan
üç ayaklı bir taslak hazırlama amacıyla başlamıştır.
1948'de Birleşmiş Milletler üyesi olmayan çekimser devletler nelerdir?
1948’de Birleşmiş Milletler üyesi devletlerin
toplamı 58’dir. Çekimser devletler; Sovyetler Birliği, Polonya, Beyaz Rusya, Yugoslavya, Ukrayna,
Çekoslovakya, Suudi Arabistan ve Güney Afrika
Cumhuriyeti’dir
İHEB hangi iki grup insanın hakkını kapsamaktadır?
Herhangi bir güvence mekanizması öngörmeyen
ve üye devletlerden “bu hakların dünyaca fiilen tanınması ve tatbik edilmesini sağlamaya gayret etmeleri (ni)” istemekle yetinen İHEB iki grup insan
hakkını kapsamaktadır: İlk olarak kişisel haklar ve
siyasal özgürlükler, ikinci olarak da ekonomik, toplumsal ve kültürel haklar (Pazarcı, s. 220).
İnsan hakları nedir ve neleri içerir?
nsan hakları basitçe, bireylerin sahip oldukları
haklarıdır. Çünkü bu haklar insana özgü haklardır.
Bu haklar ırk, cinsiyet, milliyet ve ekonomik güç
gözetilmeksizin tüm insanlarca eşit bir şekilde paylaşılırlar. Bu bağlamda evrenseldirler.
Rene Cassin İnsan Hakları Evrensel Bildiri'sini neye benzetmiş ve nasıl açıklamıştır?
Günümüzde insan haklarının değişik anlamları tarihsel süreci yansıtmaktadır ve güncel anlamlarının
şekillenmesine yardım etmektedir ve 1948’de Birleşmiş Milletler Genel Kurulu tarafından kabul edilen
İHEB’in şekillenmesine yardım etmiştir. Bildirinin
hazırlayıcılarından Rene Cassin Bildiriyi bir tapınağın sütunlu girişine benzeterek insan haklarının temel prensiplerinin altını çizmiştir (Ishay, s. 3). Cassin Bildiride “İnsan onuru, özgürlük, eşitlik
ve kardeşlik” olmak üzere dört sütun tanımlamaktadır (Ishay, s. 3). Bildirinin yirmi yedi maddesi bu
dört sütuna dayanmaktadır. Her sütun temel tarihsel bir kilometre taşını temsil etmektedir.
İHEB'de başlangıç bölümündeki maddeler hangi haklara yönelik düzenlenmiştir?
Başlangıç bölümünü izleyen 30 maddeden oluşan
bildirinin 1-21. maddeleri arasında kişilik hakları ve
siyasal özgürlükler düzenlenmiştir. Klasik haklar olarak kabul edilen bu, yaşama hakkı (mad. 3), kölelik
yasağı (mad. 4) vb. hakların yanında daha önce bildirilerde ve anayasalarda yer almamış olan ve o tarihler
için bir yenilik sayılan bazı kişisel ve siyasal haklar da
Bildiride düzenlenmiştir: Herkesin herhangi bir devlet ülkesinde serbestçe dolaşma ve ikamet etme hakkı (mad.13), evlenme ve aile kurma hakkı (mad 16)
vb. Bildirinin 22-27. maddeleri arasında ekonomik,
sosyal, kültürel haklar düzenlenmiştir; sosyal güvenlik hakkı (mad. 22), sendika özgürlüğü (mad. 23/4)
gibi. Bildirinin 28. maddesi de o dönem için diğer
bir yeni hakkı içermektedir: “Herkesin işbu Bildiride
derpiş edilen hak ve hürriyetlerin tam tatbikini sağlayacak bir sosyal ve milletlerarası nizama hakkı vardır.”
Yani buna göre bireylerin insan haklarını kullanabilmeleri amacıyla uluslararası şartların da sağlanması
gerekmektedir. 29-30. maddelerde de Bildiride yer
alan hak ve özgürlüklere ilişkin olarak sınırlamalar
yer almaktadır. Bildirinin 29. maddesinde bireylerin
de toplumlarına karşı görevleri olduğu, hak ve özgürlüklerinin belirli sınırları olması gerektiğini; bunların
Birleşmiş Milletler amaç ve ilkelerine aykırı olarak
kullanılamayacağını ve 30. maddesinde de Bildirinin
hiçbir hükmünün özgürlükleri yok etme özgürlüğü
şeklinde yorumlanamayacağını öngörmüştür.
Uluslararası Çekirdek İnsan Hakları Enstrümanları nelerdir?
Uluslararası Çekirdek İnsan Hakları Enstrümanları:
• Medeni ve Siyasi Haklar Sözleşmesi
• Ekonomik, Sosyal ve Kültürel Haklar Sözleşmesi
• Her Türlü Irk Ayrımcılığının Ortadan Kaldırılmasına Dair Uluslararası Sözleşme
• İşkenceye ve Diğer Zalimane, Gayri İnsani
veya Küçültücü Muameleye ve Cezaya Karşı Birleşmiş Milletler Sözleşmesi
• Kadınlara Karşı Her Türlü Ayrımcılığın
Ortadan Kaldırılmasına Dair Sözleşme
• Çocuk Hakları Sözleşmesi
• Tüm Göçmen İşçilerin ve Aile Üyelerinin
Haklarının Korunmasına Dair Uluslararası
Sözleşme
• Tüm İnsanların Zorla Ortadan Kaybolmadan Korunması İçin Uluslararası Sözleşme
• Engelli Bireylerin Haklarına İlişkin Sözleşme
Jus Cogens nedir?
Jus cogens emredici kurallar demektir.
İnsan haklarının evrensel korunmasında ne gibi mekanizmalar vardır?
İnsan haklarının evrensel korunmasında sözleşmeye dayalı mekanizmalar
ve sözleşme dışı (Birleşmiş Milletler
Şartı’na dayanan) mekanizmalar vardır.
Birleşmiş Milletler sistemindeki çekirdek insan hakları sözleşmeleri yapısı içerisinde yer alan sözleşmeleri kronolojik olarak sıralayacak olursak ilk sözleşme nedir?
Birleşmiş Milletler sistemindeki çekirdek insan
hakları sözleşmeleri yapısı içerisinde yer alan sözleşmeleri kronolojik olarak sıralayacak olursak ilk sözleşme, “Her Türlü Irk Ayrımcılığının Ortadan Kaldırılmasına Dair Birleşmiş Milletler Sözleşmesi”dir.
Her Türlü Irk Ayrımcılığının Ortadan Kaldırılmasına Dair Birleşmiş Milletler Sözleşmesi kaç bölüme ayrılı ve bunlar nelerdir?
Sözleşme maddi yükümlülükler, denetim mekanizması ve genel hükümler olmak üzere üç bölüme ayrılmaktadır. Sözleşme ilk maddesi ile “ırk
ayrımcılığı”nın tanımını yapmıştır. Buna göre ırk
ayrımcılığı “siyasal, ekonomik, sosyal, kültürel veya
kamusal yaşamın herhangi bir alanında, insan hakları ve temel özgürlüklerin eşit ölçüde tanınmasını, kullanılmasını veya bunlardan yararlanılmasını
kaldırma veya zayıflatma amacına sahip olan veya
bu sonuçları doğuran ırk, renk, soy, ulusal veya
etnik kökene dayanarak herhangi bir ayırma, dışlama, kısıtlama veya ayrıcalık tanıma anlamına gelir.” Sözleşme’ye göre her bir taraf devlet kişilere,
kişi gruplarına veya kurumlara karşı ırk ayrımcılığı
şeklindeki herhangi bir eylem veya uygulamaya girmemeyi ve bütün kamu makamları ile ulusal veya
yerel kamu kuruluşlarının bu yükümlülüğe uygun
davranmalarını sağlamayı taahhüt eder ve kişiler,
gruplar veya örgütler tarafından yapılan ırk ayrımcılığını, şartların gerektirmesi hâlinde yasa çıkararak, gerekli her türlü vasıtayı kullanarak yasaklar ve
buna son verir (Genç, s.251). (mad. 2/1, a-d).
Sözleşmeye dayalı sistem içerisinde çekirdek sözleşmelerden ilk ikisi nelerdir?
Sözleşmeye dayalı sistem içerisinde çekirdek
sözleşmelerden ilki, daha doğrusu ilk ikisi “ikiz sözleşmeler” olarak bilinen Medeni ve Siyasi Haklar
Sözleşmesi ile Ekonomik, Sosyal ve Kültürel Haklar Sözleşmesi’dir ve bu sözleşmelerin yürürlüğe
girmesi oldukça uzun bir zaman almıştır.
Apartheid nedir ve nerede uygulanmıştır?
Apartheid Afrikada’ki manası ile “ayrılıklık”
Güney Afrika devletinde uzun yıllar bir devlet
politikası olarak uygulanmıştır.
Sözleşme dışı usullerden kronolojik anlamda ilki neye dayanmaktadır?
Sözleşme dışı usullerden kronolojik anlamda
ilki insan haklarının uluslararası alanda korunması için Birleşmiş Milletler tarafından oluşturulan
Ekonomik ve Sosyal Komitenin 1967 tarihli 1235
sayılı kararına dayanır.