aofsorular.com
SAĞ212U

AKILCI İLAÇ KULLANIMINDA GENEL İLKELER

6. Ünite 22 Soru
S

Akılcı olmayan ilaç kullanımında en sık karşılaşılan örnekler nelerdir?

En sık karşılaşılan akılcı olmayan ilaç kullanımına şu örnekler verilebilir:

  • Reçeteli ya da reçetesiz satılan ilaçlar ile kişilerin kendi kendilerini uygunsuz tedavi etmeleri,
  • Gereksiz yere fazla ilaç yazılması (polifarmasi),
  • Hastalıkla ilişkili olmayan ilaçların kullanımı,
  • Antibiyotiklerin uygunsuz kullanılması,
  • Uygun olmayan ilaç formülasyonlarının tercih edilmesi,
  • Klinik kılavuzlara uygun olmayan reçete yazımı,
  • Hastaların tedavileri ve ilaçları konusunda yeterince bilgilendirilmemesi,
  • Sağlık personeli tarafından gerçekleştirilen ilaç uygulama hataları,
  • Sağlık kurumlarının alt yapı yetersizlikleri,
  • Gereksiz ve uygunsuz vitamin kullanımı,
  • Bilinçsiz gıda takviyesi ve bitkisel ürünlerin kullanımı,
  • Pahalı ilaçların tercih edilmesi,
  • İlaç-ilaç etkileşimlerinin ve besin-ilaç etkileşimlerinin ihmal edilmesi gibi.
S

Akılcı olmayan ilaç kullanımı hangi sorunların ortaya çıkmasına yol açmaktadır?

Akılcı olmayan ilaç kullanımı hastalıkların tedavisinde başarısız olunması, hastalıkların tekrarlaması/uzaması, antibiyotiklere karşı direnç gelişmesi, ilaç etkileşimleri, karşıt olay görülme sıklığının artması, tedavi maliyetlerinin artması, tıp ve sağlık sistemine güven kaybı, ilaç bağımlılığı ve ilaç stoklarının azalması nedeni ile ilaca erişmekte güçlük gibi pek çok sorunun ortaya çıkmasına neden olur.

S

Ülkemizde karşımıza çıkan akılcı olmayan ilaç kullanımı örnekleri arasında hangi durumlar yer alır?

Ülkemizde karşımıza çıkan bazı akılcı olmayan ilaç kullanımı örnekleri aşağıdaki şekilde sıralanabilir: 

  • Çocuk ishallerinin antibiyotikle tedavisi,
  • Fonksiyonel kabızlıkta laksatif ilaç kullanımı,
  • Soğuk algınlığı gibi viral enfeksiyonlarda antibiyotik kullanımı,
  • Astımda uzun etkili beta-2 reseptör agonistlerinin uygunsuz kullanımı,
  • Bütün dispepsi durumlarında proton pompası inhibitörlerinin ve/veya H2 reseptör blokörlerinin kullanımı,
  • Peptik ülserde proton pompası inhibitörleri ve H2 reseptör blokörlerinin birlikte kullanılması,
  • Esansiyel hipertansiyonda tek ilacın etkinliğini denemeden kombine ilaç tedavisi uygulanması,
  • Analjezik ilaçların uygunsuz kullanımı,
  • Vitaminlerin uygunsuz kullanımı,
  • Gereksiz aşılama,
  • Hastalığa yönelik ayırıcı tanı yapmaksızın olası tanılara yönelik ilaç kombinasyonlarının reçete edilmesi,
  • Yeni çıkan ilaçların uygunsuz kullanımı,
  • Hastaya, hastalığı ve hastalığının tedavisine yönelik yeterli bilgi verilmemesi.
S

Akılcı olmayan ilaç kullanımı sorunlarının çözülmesi ve önlenmesi için hangi kişi, kurum ve kuruluşlara görevler düşmektedir?

Akılcı olmayan ilaç kullanımı sorunlarının çözülmesi ve önlenmesi için hekimler, eczacılar, diğer sağlık çalışanları, hastalar, hasta yakınları, sağlık otoriteleri, geri ödeme kurumları, ilaç endüstrisi, akademi, meslek odaları, sivil toplum kuruluşları ve medya gibi pek çok kişi, kurum ve kuruluşa önemli görevler düşmektedir.

S

"Akılcı ilaç kullanımı" ilk defa ne zaman ve hangi kuruluş tarafından tanımlanmıştır?

DSÖ, 1977 yılında Temel İlaç Listesi’nin oluşturulması ile esas adımı atmış ve 1985 yılında Nairobi’de düzenlenen “AİK Uzmanları Konferansı”nda AİK’i tanımlamıştır.

S

Akılcı ilaç kullanımı ne demektir?

Akılcı ilaç kullanımı belirlenen doğru ilacın, uygun dozda, uygun uygulama yoluyla, uygun zamanda, yeterli bilgilendirme yapılarak, hastaya ve topluma en düşük maliyetle almalarını gerektiren ilkeler bütünüdür.  Hastaların ilaçları klinik ihtiyaçlarına uygun şekilde, bireysel gereksinimlerini karşılayacak dozlarda, yeterli sürede, hastaya ve topluma en düşük maliyetle almalarıdır. 

S

Akılcı ilaç kullanımını teşvik etmek için DSÖ tarafından belirlenen ve ülkelere önerilen 12 temel madde nedir?

Akılcı ilaç kullanımını teşvik etmek için DSÖ tarafından belirlenen ve ülkelere önerilen 12 temel madde:

  • İlaç kullanımı politikasının belirlenmesi ve koordinasyonu için çok disiplinli ulusal bir yapının oluşturulması,
  • Klinik rehberlerin kullanımı,
  • Ulusal temel ilaç listesinin geliştirilmesi ve kullanılması,
  • Hastane ve bölgesel ilaç ve tedavi kurullarının kurulması,
  • Tıp fakülteleri öğretim programlarına, probleme dayalı farmakoterapi öğretiminin dahil edilmesi,
  • Hizmet içi tıp eğitiminin sürdürülmesi,
  • Gözetim, denetim ve geri bildirim yapılması,
  • İlaç tedavisinde bağımsız bilginin kullanılması,
  • İlaç tedavisi ile ilgili olarak halkın eğitilmesi,
  • Etik olmayan mali teşviklerin önlenmesi,
  • Uygun ve zorunlu düzenlemelerin hayata geçirilmesi,
  • Kamu harcamalarının, ilaç tedavisi ve tedaviyi uygulayacak kadronun varlığı için yeterli düzeyde olması.
S

İlacın üretiminden imha edilmesine kadar olan bütün süreçler ve bunları ilgilendiren AİK ilkeleri hangileridir?

İlacın üretiminden imha edilmesine kadar olan bütün süreçler ve bunları ilgilendiren AİK ilkeleri beş ana başlık altında incelenebilir:

  1. İlacın reçete edilmeden önceki süreci,
  2. Hastalıkların tanısı ve tedavi düzenleme süreci,
  3. İlacın tedarik edilme süreci,
  4. İlacın uygulanma/kullanılma süreci,
  5. İlaç atığı ve imha edilme süreci.
S

AİK kapsamında ilacın reçete edilmeden önceki sürecinde hangi işlemler yer almaktadır?

İlacın reçete edilmeden önceki süreci ilaçların geliştirilmesinden, eczanede hastaya verilmesine kadar olan süreyi ifade etmektedir. Bu süreç ilaçların geliştirilmesini, ruhsat alma aşamalarını, üretimlerini, pazarlanmalarını, dağıtımlarını ve depolanmalarını kapsamaktadır. AİK kapsamında bütün bu aşamalarda ilaç için gerekli olan bütün doğruların yapılması gerekmektedir. İlaçların üretimlerinin uygun şekilde  gerçekleştirilmesi, her aşamada etik değerlere uyulması, ulusal ve uluslararası düzenlemelere, rehberlere, geri ödeme koşullarına uygun hareket edilmesi, ilaçların uygun şekilde depolanması ve dağıtılması, ilaçların eczanelerde/depolarda uygun şekilde saklanması gibi işlemler bu süreçte yer almaktadır. Bütün bu aşamalarda ilaç endüstrisi, sağlık otoriteleri, geri ödeme kurumları, akademi, ilaç araştırmacıları, medya ve sivil toplum kuruluşları gibi pek çok birimin işlev ve sorumluluğu öne çıkmaktadır. 

S

Hastalıkların tanısı ve tedavi düzenleme sürecinde hekimler hangi görevleri yerine getirir?

Hastalıkların tanısı ve tedavi düzenleme süreci birincil derecede hekimin yetki ve sorumluluğundadır. Hekim bu kapsamda,

  • Hastalıkların tanısını koyar.
  • Tedavi amaçlarını belirler.
  • Tedavi seçeneklerini gözden geçirip uygun tedavileri belirler.
  • İlaç tedavisi uygulanacak ise uygun ilaçları seçer.
  • İlaçları uygun şekilde reçete eder.
  • Hastaları tüm bu süreçlerde doğru ve anlaşılır biçimde bilgilendirir.
  • Tedavilerin başarısını değerlendirmek için hastaları takip eder.
S

Akılcı tedavide eniyileme analizi (ATEA)'nde kullanılan temel ölçütler nelerdir?

ATEA sonucunda alternatifler arasından ilgili hastalıkta kullanılabilecek en iyi ilaçlar belirlenir ve alternatifler sıraya koyulur. Seçim işleminde 4 temel ölçüt kullanılır:

  1. Etkililik: Bir hastalığın tedavisinde kullanılacak ilaçların seçiminde etkililik önemli bir ölçüttür. Hastalığın tanısının konulmasının ardından ilgili endikasyonda kullanılacak olan ilaçlar, farmakodinamik ve farmakokinetik özellikleri açısından incelenmeli ve tedavi hedeflerine en uygun ilaç seçimi yapılmalıdır.
  2. Güvenlilik: İlgili endikasyonun tedavisine yönelik yapılan ilaç seçiminde ilaçların yan/karşıt etkileri, sıklığı, şiddeti, risk/yarar ilişkisinde risk oranı önemli belirleyiciler arasında yer almaktadır.
  3. Uygunluk: Kullanılacak ilaçların hasta popülasyonunun çoğunluğu için uygun olup olmadığı da ilaçların seçiminde önemlidir. İlaçların uygunluğunu belirlemek amacı ile ilaçların kullanım kolaylığı, dozaj formları, kullanım sıklığı, kontrendikasyonları, ilaçlara erişim kolaylığı, ilaç-ilaç ve ilaç-besin etkileşimleri, ilaçların özel hasta gruplarında kullanım kolaylığı gibi parametreler irdelenmelidir. Hasta için uygun ilaçlar belirlenmeden önce hastada bulunan kronik rahatsızlıklar, hastanın içinde bulunduğu fizyolojik durum, hastanın kullanmakta olduğu ilaçlar, hastanın en son kullandığı ilaçlar gibi bazı noktaların hekim tarafından sorgulanması ve hasta tarafından bütün bu bilgilerin hekime doğru şekilde aktarılması gerekmektedir.
  4. Maliyet: Tedavide kullanılacak ilaçların maliyetlerinin sorgulanması önemlidir. Geri ödeme kurumlarının ve ülkenin mali durumu, ilaçların kullanılacağı hastalıklar (akut ya da kronik hastalıklar), uygulanacak tedavinin süresi ve toplam maliyeti, tedavinin günlük, haftalık, aylık veya yıllık maliyeti, kutu/birim maliyeti ya da reçete maliyeti gibi ölçütler kullanılarak maliyet değerlendirilebilir.
S

AİK uygulamaları kapsamında, hekim tarafından hastaya/hasta yakınına aktarılması gereken bilgiler hangileridir?

Hastaya uygun tedavi protokülü ve ilaçlar belirlendikten sonra, AİK uygulamaları kapsamında, hekim tarafından tedavi ve ilaçlar hakkında hastaya ayrıntılı ve açıklayıcı bilgi verilmesi gerekmektedir. Hekim tarafından hastaya/hasta yakınına aktarılması gereken bilgiler aşağıdaki şekilde sıralanabilir:

  • İlaca ait özellikler: Hasta, reçete edilen ilacın ticari ismi, ilacın içinde bulunan etken madde ve miktarı, ticari ürünün farmasötik şekli ve ilacın hangi koşullarda saklanması gerektiği konusunda, hekim tarafından bilgilendirilmelidir. İlacın uygun koşullarda saklanmaması durumunda, hastanın karşılaşabileceği olumsuz
    durumlar (ilacın etkisinin azalması, istenmeyen bozunma ürünlerinin oluşması, zehirlenme meydana gelmesi gibi) konusunda hasta bilgilendirilmelidir.
  • İlacın kullanımına yönelik bilgiler: İlacın hasta tarafından hangi yolla ve nasıl kullanılacağı, hastaya açık ve net bir şekilde aktarılmalıdır. İlacın hangi dozda ve günün hangi saatlerinde alınması gerektiği, ilacın kullanımı sırasında hastanın yapması ve yapmaması gerekenler hastaya anlatılmalıdır. Olası ilaç-ilaç etkileşimleri, ilaç-besin etkileşimleri gibi konularda hasta bilgilendirilmelidir.
  • İlacın etkileri ve yan/karşıt etkileri: Teşhis edilen hastalığın tedavisinde kullanılacak olan ilacın farmakolojik etkileri basit şekilde anlatılmalıdır. Kullanılacak ilacın hangi şikâyetleri, ne kadar zamanda iyileştirebileceği konusunda hasta bilgilendirilmelidir. Hastaya, tedavisinin önemi ve ilaç kullanmaması halinde yaşanabilecek olumsuz durumlar açık bir şekilde anlatılmalıdır. Diğer yandan hastaya, ilaç tedavisi süresince karşılaşabileceği yan/karşıt etkiler, bu etkilerin sıklığı, ne kadar sürebileceği, ne kadar ciddi olduğu ve bu etkiler ortaya çıktığı zaman yapılması gerekenler aktarılmalıdır.
  • Tedavi süreci: Hekim, teşhis edilen hastalık ve tedavinin olası süresi hakkında hastayı bilgilendirmelidir. Hastanın ne zaman kontrole geleceği belirtilmeli ve kontrole gelmeden önce dikkat etmesi gereken noktalara değinilmelidir. Tedavi süreci boyunca hastanın uyuncu hekim tarafından değerlendirilmelidir. Hekim,  düzenlenen tedavinin başarılı veya başarısız olması durumlarında izlenebilecek yolları hastaya anlatmalıdır.
S

Hastaların tedavi düzenlenme sürecindeki sorumlulukları nelerdir?

Hastaların tedavi düzenlenme sürecinde yer alan bazı sorumlulukları aşağıdaki şekildedir:
• Hastalar, tanı ve tedavi sürecinin uzmanlık gerektiren bir iş olduğunu kabul etmelidirler. Bazı sınırlı durumlar dışında, hastalar tedavilerinin düzenlenme sürecini
hekimlere bırakmalıdır.
• Hastalar, ilaç tedavisi ile ilgili önerilerin yanı sıra hekim tarafından önerilen ilaç
dışı tedavi stratejilerini de önemsemelidir.
• Hasta, kullandığı ilaçlar, diğer hastalıkları ya da ilaç seçimini etkileyebileceğini düşündüğü önemli konularda hekimi bilgilendirmelidir.
• Hasta, diğer özel durumlar (oruç tutma, vejetaryen beslenme, sigara, alkol kullanma alışkanlığı, özel dikkat gerektiren makine ve araç kullanımı, sosyoekonomik
durumun iyi olmamasına bağlı olarak ilaç almada sorun yaşama gibi) hakkında
sağlık çalışanına bilgi vermelidir.
• Hasta, sağlık çalışanı tarafından alınan kararlara aktif olarak katılmalı ve görüşünü
bildirmelidir.
• Hasta, tedavisi ve kullanması gereken ilaçlarla ilgili önerileri dikkatle dinlemeli ve
sağlık çalışanı tarafından kendisine aktarılan bilgileri doğru anladığından emin
olmalıdır.
• Hastalar, hekimi gereksiz ilaç yazımı konusunda zorlamamalıdır.
• Hastalar, sağlık personeli ile açık ve anlaşılır bir iletişim kurmalıdır.

S

Eczacı kimdir ve eczacının temel görevleri nelerdir?

Eczacı, Eczacılık Fakültelerinde ilaçlar konusunda lisans eğitimi almış, ilacı hazırlayan ve hastaya veren kişi olarak tanımlanmaktadır. Eczacının temel görevleri aşağıdaki şekilde sıralanabilir:

  • Eczacı, eczanesine gelen hastalara ilaçları temin etmelidir (stokta bulunan ilaçlarla  ya da depolarla iletişime geçerek).
  • Eczacı, eczaneye uygun şartlarda nakledilen ilaçların uygun şekilde saklanmasını sağlamalıdır.
  • İlaçları hazırlama ve hastaya sunma, eczacının sorumluluğundadır.
  • Eczacı, hekim tarafından reçete edilen ilaçlar konusunda hastayı bilgilendirir ve eğitir. Eczacı, ilaç ile ilgili tüm bilgileri hastanın anlayabileceği dilde, açık ve net olarak aktarmalıdır. Bu bilgilendirme hastanın tedaviye uyuncunu artıran en önemli faktördür.

Bunların dışında eczacıların bazı zamanlarda hastalara yönelik eğitimler düzenlemesi AİK açısından önemlidir. Ayrıca hastaların ilaç kullanım alışkanlıklarının eczacılar tarafından incelenmesi, bu konuda düzenli kayıt tutulması ve gerekli olduğunda ilgili kurum ve kuruluşlara sunulması, toplumun genel ilaç kullanma alışkanlıklarının belirlenmesi açısından faydalı olacaktır.

S

Eczacının hastaya ilaç hakkında bilgilendirme yaparken dikkat etmesi gereken hususlar nelerdir?

Aşağıda eczacının hastaya ilaç hakkında bilgilendirme yaparken dikkat etmesi gereken hususlar sıralanmıştır:

  • Hastaya ilaç danışmanlığı yapan eczacı, reçetesiz satılabilen ilaçları önerebilir ve satabilir. Diğer yandan, eczacı reçetelenmesi zorunlu ilaçları reçetesiz satmamalıdır.
  • Eczacı, kronik hastalığı (diyabet, hipertansiyon gibi) bulunan hastalarda, hastayı ve hastanın ilaç kullanımını takip etmelidir. 
  • Hekimin hastaya reçeteyi yazmasından sonra kontrole kadar olan sürede hastaların en sık başvurdukları kişi eczacıdır. Eczacı bu sürede hastayı düzenli olarak takip etmelidir. Bu süre içerisinde hastanın reçetesiz kullandığı ilaçlar konusunda eczacı sorumluluk almalıdır. Hastanın ilaçları kullanmasını takiben ortaya çıkan yan/karşıt etkileri takip etmeli, doğru yönlendirme yapmalı ve gerekli bildirimleri gerçekleştirmelidir.
  • Reçete kontrol aşamasında ya da diğer süreçlerde herhangi bir sorun ile karşılaşıldığı (dozlam hatası, ilaç etkileşimi gibi) zaman eczacı ve hekim işbirliği içerisinde hareket etmelidir.
S

Serbest eczacıların en sık karşılaştıkları sorunlar ana başlıklarıyla nelerdir?

Serbest eczacıların en sık karşılaştıkları sorunlar dört ana başlık altında toplanabilir:

  • Reçeteyle ilgili sorunlar,
  • Hasta ile ilgili sorunlar,
  • Hekimle ilgili sorunlar,
  • Eczacıyla ilgili sorunlar
S

AİK’de eczacıların tutumunu etkileyen faktörler nelerdir?

AİK’de eczacıların tutumunu etkileyen faktörler genel olarak aşağıdaki şekilde özetlenebilir:

  • Eğitim ve bilgi birikimi,
  • Mesleki tatmin (kazanç, saygınlık gibi),
  • Mali faktörler,
  • Stokta bulunabilirlik,
  • Ürün bilgisi,
  • İlaçlar için uygun şişe, kavanoz, etiket gibi materyallerin eksikliği (özellikle majistral ilaçlar için),
  • Serbest eczacı ya da hastane eczacısı olma,
  • İlaç depolarının ve firmalarının tanıtım ve satış teknikleri,
  • Eczacının genel sağlık sistemi içindeki yeri,
  • Eczacı-hekim işbirliği,
  • İletişim becerisi gibi.
S

Eczacılık hizmetlerinin kalitesi açısından önem taşıyan faktörler nelerdir?

Aşağıda sıralanan faktörler eczacılık hizmetlerinin kalitesi açısından önem taşımaktadır:

  • Eczanenin konumu ve şartları, temizliği,
  • İlgili makamların eczaneleri denetleme sıklığı,
  • İlaçların eczaneye ulaşma şekli ve eczanede saklanma koşulları,
  • İlaçların eczanede hastaya doğru şekilde sunulması ve önerilmesi,
  • Eczane personelinin hastalarla olan iletişimi,
  • Eczanede ilaçların hastaya sunumundan kaynaklanan sorunların sıklığı (reçetede yer alan ilaçların yanlış verilmesi, yanlış hazırlanması, saklama veya paketleme hataları, hatalı bilgilendirme gibi) 
  • Eczanede reçetelerin karşılanma süresi ve karşılayan kişinin kim olduğu,
  • Eczanede ilaçları hazırlayan kişinin eğitimi ve yetkileri
  • Ülkedeki eczacılık eğitiminin standardizasyonu ve eczane eczacılığı için ayrı bir eğitim süreci bulunması,
  • Eczanede çalışan diğer personelin eğitim seviyesi, özellikleri gibi bazı kriterlerin standardizasyonu,
  • İyi eczacılık uygulamalarına yönelik teşvik edici koşulların bulunması,
  • Ekonomik yeterlilik,
  • Eczanede kullanılan ambalaj çeşitleri ve güvenilirliği,
  • Ambalaj ve ilaç kayıplarının maliyeti.
S

Toplumun ilaç kullanma davranışını etkileyen faktörler nelerdir?

Toplumun ilaç kullanma davranışını etkileyen çeşitli faktörler vardır. Bunlar şu şekilde listelenebilir:

  • Sağlıkla, tedavilerle ve ilaçla ilgili bilgi kaynakları ve niteliği
  • Mevcut sağlık sistemi ve düzenleyici sistemler
  • Sağlık personelinin bilgi, tutum ve davranışı
  • İlacın maliyeti
  • Kültürel faktörler
  • Toplumdaki inanışlarasta ve sağlık personeli arasındaki iletişim
  • Hasta destek sistemlerinin varlığı ve erişilebilirliği
  • Halk eğitiminin niteliği
  • Ticari promosyon
  • Sağlık okuryazarlığı
S

Ayakta tedavi gören hastaların ilaç kullanım sürecinde AİK kapsamında dikkat etmesi gereken noktalar nelerdir?

Ayakta tedavi gören hastaların ilaç kullanım sürecinde AİK kapsamında dikkat etmesi gereken noktalar şu şekildedir:

  • Hasta, tedavisi ilgili yapılan ilaç ve ilaç dışı önerilere uymalıdır. Hasta uyunç sağlanamadığı durumlarda sağlık çalışanını bu konuda bilgilendirilmelidir.
  • Hasta, kendisine reçete edilen ilaçları önerilen yolla, önerilen dozda ve önerilen sürede kullanmalıdır.
  • Hastaya reçete edilen ilaçlar, hastanın kendi kendine uygulayamayacağı ilaçlar ise (parenteral yolla uygulanan ilaçlar gibi) hasta, yetkili sağlık merkezlerine gitmelidir.
  • Hastalara, hemşirelerin reçetesiz olarak enjeksiyon yapmalarının mümkün olmadığı ve hemşirelere reçete çıktısının gösterilmesi gerektiği anlatılmalıdır.
  • Hasta, ilaçları kendisine anlatılan koşullarda saklamalıdır.
  • Hasta, kullandığı ilaçlarla ilişkili olduğunu düşündüğü yan etkileri, sağlık personeline bildirmelidir.
  • Hasta hekim veya eczacı tarafından bilgilendirmemişse ya da hasta, kendisine aktarılan bilgileri unuttuysa ilaç kullanma talimatı/prospektüsündeki bilgileri ve uyarıları dikkate alabilir. Herhangi bir kararsızlık  yaşaması durumunda ise hemen bir sağlık personeline başvurmalıdır.
  • Hasta, ilaç kullanımına yönelik yapılan önerilerde herhangi bir tereddüt yaşarsa sağlık personelinden yardım istemelidir.
  • Hasta, kullanmakta olduğu ilaçlardan yarar görmüyorsa ya da ilaçlar hastalık belirtilerini düzeltmekte yetersiz kalıyorsa hekime bu konuda bilgi vermelidir.
  • Hasta kontrole kadar, hekim tarafından belirtilen talimatlara uymalı ve kontrole zamanında gitmelidir.
  • Tedavi sonuçlarının izlenimi konusunda bilgi sahibi olmalıdır.
  • Hasta kendisine uygulanan tedavi ile kendisini iyi hissederse, hekimin bilgisi dışında ilacı kendi kendine kesmemelidir.
S

İlaçların depolanması ve hazırlanması sürecinde hemşirenin dikkat edeceği temel noktalar nelerdir?

İlaçların depolanması ve hazırlanması sürecinde hemşirenin dikkat edeceği temel noktalar aşağıda sıralanmıştır:

  • İlaçlar kutusunda, ilaca özgü uygun ısı, nem ve ışık koşullarına uyularak muhafaza edilmelidir.
  • İsmi ya da görünümü benzer olan ilaçlar, aynı yerde saklanmamalıdır.
  • Buzdolabında saklanması gereken soğuk zincir ilaçlar dondurulmamalıdır.
  • İlaçların saklanması için kullanılan yerler başka nedenlerle kullanılmamalıdır.
  • Kontrole tabi ilaçlar kilitli yerlerde saklanmalı ve kullanıldığı zaman hemşire tarafından kayıt edilmelidir.
  • İlaçlar hazırlandıktan sonra ilacın üzerine ilacın ismi, dozu, uygulanma zamanı, hazırlama tarihi, son kullanım tarihi ve hastanın ismi yazılmalıdır.
  • Hemşire,steril koşullarda hazırlaması gereken ilaçlariçin aseptik koşullara uymalıdır.
  • Özel ilaçlar (radyoaktif, sitotoksik ilaçlar gibi) uygun koşullar altında hazırlanmalıdır.
  • İlaç hazırlamada kullanılan kimyasal maddelerin ve sıvıların üzerine içerik, son kullanım tarihi ve gerekli uyarılar yazılmalıdır.
  • Acil kullanılması gereken ilaçlara ihtiyaç durumunda kolaylıkla ulaşılabilmelidir.
  • Bu ilaçlar, güvenli koşullarda saklanmalı, ilaçların kullanım durumu ve son kullanma tarihleri takip edilmeli, biten ilaçların yenisi yerine konmalıdır.
  • Konsantre elektrolitlerin, zorunlu haller dışında, eczanede depolanması gerekmektedir. Ameliyathane, acil servis gibi alanlarda saklanması gerekirse bu elektrolitlerin kolay ulaşılamayacak yerlerde ve uygun etiketleme yapılarak saklanması gerekmektedir.
  • Sağlık kuruluşunda bütün ilaçların hangi koşullar altında depolanacağı belirlenmeli, depolama süreçlerinde talimatlara uyulmalı ve depolar talimatlar doğrultusunda düzenli aralıklarla denetlenmelidir.
  • Hastanın kendisinin uyguladığı ve hastaneye getirdiği ilaçlar hemşire tarafından hasta dosyasına kaydedilmeli ve hekim bilgilendirilmelidir.
  • Sağlık kuruluşundaki ilaç stokları veya dışarıdan temin edilen ilaçlar konusunda bilgi sahibi olunmalıdır.
  • Hemşirelerin, gerek ilaçlar gerekse teknolojik gelişmeler konusunda bilgi sahibi olması ve bilgilerini güncel tutması gerekmektedir.
S

İlaç etkileşimlerinin önlenmesinde uygulanması gereken akılcı yaklaşımlar neler olabilir?

Bu amaçla uygulanması gereken akılcı yaklaşımlara aşağıdaki örnekler verilebilir:

  • Etkileşme riski düşük, en güvenli ilaçlar tercih edilmelidir.
  • Tedavide kullanılan gereksiz ilaçlar, tedaviden çıkartılmalıdır.
  • Tedaviye yeni eklenen ilaçlar, düşük dozla başlanmalı ve doz yavaş yavaş artırılmalıdır.
  • Çoklu ilaç kullanımı ya da ilaç ve diğer madde kullanımı sırasında ilaç toksisitesi veya etkisizlik görülürse “ilaç etkileşmesi” değerlendirilmelidir.
  • Sık reçete edilen kişisel ilaçların olası etkileşimlerine ait bir liste oluşturulmalıdır.
  • Hekimler, hasta ile her karşılaşmalarında hastaların aldığı tüm ilaçları, ilaç dışı ürünleri ve yaşam tarzı değişikliklerini sorgulanmalıdır.
  • İlaç etkileşmesine neden olabilecek, hastadan veya ilaçtan kaynaklanan nedenler dikkate alınmalıdır.
  • Geriatrik hastalarda, eliminasyon organı bozukluğu olanlarda, terapötik penceresi dar ilaç kullananlarda ya da polifarmasi gibi durumlarda ilaç etkileşimleri riskinin artacağı unutulmamalıdır.
  • Hastalar, kendilerine reçete edilen ilaçlar konusunda ayrıntılı şekilde bilgilendirilmelidir. Beklenmedik bir bulgu oluştuğunda ya da yeni bir ilaç veya bitkisel ürün kullanımı söz konusu olduğunda, bu durumu hekimlerine aktarmaları gerektiği hastalara hatırlatılmalıdır.
  • Birden fazla hekim kontrolünde olan hastaların, ilaçlarını aynı eczaneden almaları, hekimin bilgisi dışında olan potansiyel bir etkileşmenin eczacı tarafından yakalanabilmesine olanak sağlar.
  • Etkileşme potansiyeli yüksek bir ilaçla tedavi yapılırken, mümkünse terapötik ilaç izlemi yapılmalıdır.