aofsorular.com
İKT309U

Tarımsal Destekleme Politikaları

3. Ünite 25 Soru
S

Tarımsal destekleme politikasının amaçları nasıl tanımlanır?

Bütün ülkelerde tarım doğrudan ya da dolaylı yöntemlerle desteklenmektedir. Tarım sektörünün desteklenmesi, toplumun beslenme ihtiyacının karşılanması, tarımsal fiyat ve üretim istikrarının sağlanması, tarımsal alanlarda yaşayanların gelir düzeyinin ve hayat standardının iyileştirilmesi, üretimde çeşitliliğin ve verimliliğin artırılması yada politik kaygılar ile gerçekleştirilmektedir.

S

Bir toplumun besin ihtiyacı nasıl karşılanır?

Toplumun beslenme ihtiyacının karşılanması açısından hayati öneme sahip tarımsal ürünlerin üretimini teşvik etmektir.

S

Dünyada açlık sorunun en fazla hissedildiği yer neresidir?

Afrika genelinde kuraklık, açlık ve yetersiz beslenme sorunu kıta halkının yaşamını ciddi şekilde tehdit etmektedir. BM Gıda ve Tarım Örgütü̈ (FAO) tarafından yapılan çalışmalar dünya genelinde 1 milyardan fazla insanın aç olduğunu ortaya koyarken dünyada açlık sorununun en çok yaşandığı Afrika ülkelerinde durum gittikçe kötüleşmektedir.

S

Tarımsal ürünlerde neden istikrarsızlıklar yaşanır?

Diğer sektörlerden farklı olarak tabii koşullar tarımsal üretimi doğrudan etkilemektedir. Bu durum tarımsal üretimin dalgalı bir seyir izlemesine yol açmaktadır. Bazı yıllar üretim hacminde büyük artış gözlenirken bazı yıllarda üretim açığı sorunu ile karşılaşılmaktadır. Bazı durumlarda devlet önlem almak durumunda kalmaktadır.

S

Az gelişmiş ülkelerde  tarım sektörünün nasıl bir görüntüsü vardır?

Az gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerde tarım sektöründe ağırlıklı olarak parçalı ve küçük üretim birimleri faaliyetleri bulunmaktadır. Diğer bir ifade ile tarımsal üreticiler sayıca çok fazla olmalarının yanı sıra coğrafik olarak dağınık bir görüntü̈ sergilemektedir. Öte yandan bu ülkelerde eğitim düzeyinin düşük olması ve teknolojik gelişmelerin yetersizliğinin yanı sıra piyasa hakkında gerekli bilgi kaynaklarına ulaşma sorunu gözlenmektedir. Bilgi eksikliğinin söz konusu olduğu koşullarda üreticiler fiyat ve üretim kararlarını birbirlerinden tamamen habersiz bir şekilde belirlemektedirler. Tüketici talebindeki değişikliklere ilişkin piyasa bilgisine ulaşma imkânı zayıf olduğundan üretim kararı ile talep arasındaki ilişki doğru bir şekilde yönetilememektedir. Sonuç olarak üretimde dalgalanma eğilimleri ortaya çıkmaktadır. Üretimde dalgalanmalar tarımsal ürün fiyatlarının istikrarsızlığını tetiklemektedir.

S

Tarımsal ürünleri yönlendirmede amaç nedir?

Devlet tarımsal üretimi yönlendirmek amacıyla çeşitli tarımsal destekleme politikalarını kullanabilir. Bu anlamda iç talebi karşılama, uluslararası piyasalardaki pazar payını genişletme ya da ürün ve üretim alanlarını etkileme amaçları esas alınabilir. İç talebi karşılama amacı esas alındığında toplumun temel gıda ihtiyaçlarını karşılayacak tarımsal ürünler desteklenmektedir.  İç tüketim ihtiyacının karşılanması amacıyla destekleme uygulamalarına gidildiğinde dışa bağımlılık azaltılmış olmaktadır. Tarımsal destekler dış talebi desteklemek amacıyla da uygulanabilir. Uluslararası piyasalardaki pazar payını artırmak isteyen ülkeler bazı ürünlere yönelik desteklerini artırabilirler. Dış pazar payının artırılması yani tarımsal ürünler ihracatının artırılması sayesinde ülkenin döviz gelirlerine pozitif katkı yapılmış olacaktır.

S

Tarımla uğraşan kesimlerin gelir seviyeleri neden düşüktür?

Eğitim seviyesinin düşük olduğu, modern teknoloji kullanımının yaygın olmadığı, düşük verimlilik sorununun yaşandığı, piyasaya dönük üretim anlayışının zayıf olduğu ülkelerde tarımsal üreticilerin sağlıklı bir üretim ve tüketim kararı vermeleri güçtür. Bu durum tarımsal üreticilerin gelir seviyesinin göreli olarak düşük olmasına yol açmaktadır.

S

Tarımsal ürünler talebi gelir esnekliğinin düşük olması ne anlama gelir?

Tarım ekonomisi üzerine yapılan araştırmalarda tarımsal üreticilerin gelir seviyesinin düşük olmasının başlıca sebepleri arasında tarımsal ürünler talebi gelir esnekliğinin düşük olması gösterilmektedir. Şöyle ki tüketicilerin gelirleri arttığında bazı mal ve hizmetlere olan talep artarken bazılarında belirli bir eşikten sonra gelirin giderek azalan bir kısmı harcanmaya başlanır. Örneğin, 3000 T geliri olan bir tüketicinin harcama sepeti içerisinde tarımsal ürünlerin payı, 300 T olduğunda toplam gelirin %10’unun tarımsal ürünlere harcandığı anlamına gelmektedir. Gelir 10.000 T’ye yükseldiğinde tüketicilerin toplam bütçelerinden yeni durumda tarımsal ürünlere 500 T harcadığını varsaydığımızda gelir artışından sonra toplam gelirin sadece %5’i tarımsal ürünlere ayrılmaktadır. Bu sonuca göre tüketicilerin gelirlerindeki artış yüzdesi ile tarımsal ürünlere yönelik talep artış yüzdesi paralel seyretmemektedir.

S

Tarımsal ürünleri desteklemede devletin önüne hangi kısıtlar gelir?

Tarım politikası uygulamalarında sınırsız bir inisiyatiften söz etmek mümkün değildir. Uygulamada çeşitli kısıtlarla karşılaşılmaktadır. Tarım politikasının kısıtları;

  • Tarımsal Kaynaklar
  • Teknoloji
  • Üretici Davranışları
  • Tüketici Davranışları
  • Dünya Piyasaları
  • Tarım Dışı Gelirler
  • Girdi Piyasaları
  • Çıktı Piyasaları
  • Uluslararası Anlaşmalar
  • Bütçe İmkânları
  • Nitelikli İnsan Gücü̈
  • Altyapı
  • Ödemeler Dengesi
  • Tarımsal Sanayi
S

”Tarım çiftçiliktir” sözü nasıl yorumlanır?

Tarım çiftçiliktir. Bu kavram, tarımsal üretimin ağırlıklı olarak öz tüketim İçin yapıldığı anlamına gelmektedir. Çiftçiler, kendi tüketim ihtiyaçlarını karşılamak ve sınırlı miktarda piyasa talebini karşılamak üzere üretim faaliyetinde bulunmaktadır. Tarımı çiftçilik olarak kabul eden anlayışa göre piyasaya üretim yapmak, modern işletmecilik kurallarına göre örgütlenmek, modern pazarlama teknikleri uygulamak ve teknolojik gelişmelerden etkili bir şekilde yararlanmak mümkün değildir.

S

Dalagalanan arz tarım sektöründe nasıl bir sorun yaratır?

Dalgalanan arz, tarım sektöründe üretimin tamamen tabii koşullara bağlı ve teknoloji kullanımının düşük düzeylerde olması hâlinde ortaya çıkan temel sorunlardan birisidir. Modern teknolojinin kullanımı, etkin sulama ve ilaçlama yöntemlerinin gelişmesi, tohum ıslahı, ürün çeşitliliği ve tarımsal alanların etkin kullanımı üretimde istikrarı olumlu yönde etkileyen gelişmelerdir. Tarımsal üretimde istikrarı sağlamaya yönelik uygulanan tarımsal destekleme politikaları sayesinde arzdaki dalgalanma da göreli bir iyileşme sağlanabilir.

S

Tarımsal destekleme politikasının araçları olarak, dolaylı destekleme nasıl uygulanır?

Tarımsal ürünlerin fiyatlarına müdahale etmeksizin devlet tarafından dolaylı bir şekilde gerçekleştirilen müdahale şekilleri (araçları) şunlardır, 

  • Üretim alanlarının sınırlandırılması ya da üretimin yönlendirilmesi
  • Tarımsal üreticilerin örgütlenmesinin teşvik edilmesi
  • girdi temini
  • Ucuz ve kolay kredi imkanları
  • Vergi gibi yükümlülüklerden muafiyet
  • Teknoloji kullanımının teşvik edilmesi
  • Fiyat istikrarını sağlamak
S

Tarımsal üreticilere girdi desteklerinin amacı nedir?

Tarımsal üreticiler üretim surecinde çok sayıda girdi kullanmaktadır. Gübre, tarımsal ilaçlar, makine ve teçhizat, yakıt ve tohum tarımsal üretimde kullanılan başlıca girdilerdir. Tarımsal girdilerin düşük fiyatlar ile temin edilmesi üreticilerin katlanacakları maliyetlerin düşmesi anlamına gelmektedir. Düşük üretim maliyetleri nihai ürün fiyatlarının gerilemesine katkı yapacaktır. Girdi desteklerinin ekonomi üzerindeki etkileri iki şekilde ortaya çıkmaktadır:

  • Tarımsal üreticilerin kullandıkları girdilerin düşük fiyatlar ile temin edilmesi girdi üreten firmaların ürünlerine yönelik talebi artıracaktır. Talep artışı girdi üreten firmalar açısından üretimlerini artırmaları açısından teşvik edici bir gelişmedir.
  • Düşük fiyatlar ile girdi temin eden firmaların nihai ürün fiyatlarını düşürmeleri hem tüketicileri hem de üreticileri olumlu yönde etkileyecektir. Bazı tarımsal ürünler diğer sektörler açısından girdi niteliğine sahiptir. Tarımsal ürün fiyatlarının düşmesi sonucu ürünleri düşük fiyatlar ile temin eden üreticiler kendi ürün fiyatlarında indirime gidebileceklerdir.
S

Taban politikasının temel amacı nedir?

Birçok tarımsal ürüne ilişkin taban fiyatı belirlenebilir. Taban fiyatı belirlemenin temel gerekçesi, piyasada oluşan fiyatlardan daha yüksek bir fiyat belirleyerek üreticilerin düşük gelir elde etmelerini engellemek, diğer bir deyişle üreticileri korumaktır.

S

Devletin tarımsal ürünler piyasasına müdahalesinden söz ederken taban fiyat politikasının yanı sıra tavan fiyat politikasını unutmamak gerekir. Burada tavan politikasının amacı nedir?

Taban fiyatı politikası, üreticileri, tavan fiyat politikası ise tüketicileri korumayı hedeflemektedir. Tarımsal üretimde tavan fiyatı, üretimin kıt olduğu dönemlerde tercih edilir. Savaş dönemlerde tarımsal üretimde sıkıntılar yaşanacağından kıtlık sorunu ortaya çıkabilir. Kıtlık sorunu yaşandığında en çok ihtiyaç duyulan ürünlere ulaşmak kolay değildir. Kıtlık dönemlerinde piyasa ürün miktarı az ve fiyatlar oldukça yüksektir. Az miktardaki ürünün tüketicilere olabildiğince adil bir şekilde dağıtılmasını sağlamak üzere devlet tarafından piyasada oluşan fiyatlardan daha düşük bir tavan fiyatı belirlenir. Bu noktada hemen şöyle bir soru akla gelebilir: Tavan fiyatına uymak zorunlu mudur? İktidardaki siyasal parti tarafından belirlenen tavan fiyatından yüksek bir fiyatla ürün satışı yapmak yasal olarak mümkün değildir.

S

Karaborsa ne zaman ortaya çıkar?

Karaborsa,  kıtlık dönemlerinde tavan fiyatı uygulanan malın hepsi piyasaya sürülmez. Bu dönemlerde karaborsa piyasası oluşabilir. Karaborsa piyasası, alış veriş işlemlerinin tavan fiyatından yüksek fiyatlar ile gerçekleştiği piyasadır. Karaborsaya düşen mallar çok yüksek fiyatlar ile satılır.

S

Karaborsanın kaynağı neler olabilir?

Karaborsaya düşen mallar çok yüksek fiyatlar ile satılır. Karaborsaya mallar nereden gelmektedir? Karaborsa mallarının kaynağı aşağıdaki gibidir:

  • Kıtlık dönemlerinde tavan fiyatına konu olan malın bir kısmı piyasaya sunulmayarak karaborsaya sürülebilir.
  • Tüketicilerden bazıları satın aldıkları malın bir kısmını ya da tamamını karaborsa piyasasına satış için tavan fiyatından yüksek fiyatlar ile sunabilirler.
  • Kıtlık döneminde tavan fiyatı ile tüketicilere mal dağıtımı konusunda yetkili kılınmış kişiler, bu yetkilerini kötüye kullanarak eksik dağıttıkları malları biriktirerek karaborsaya sunabilirler.
S

Prim sistemi nasıl bir politika aracıdır?

Prim sistemi, talep baskına maruz kalan ürünlere yönelik bir politika aracıdır. Diğer bir ifade ile prim sistemi, arzı teşvik edici bir uygulamadır. Bu sistemde üretim başına bir ödeme taahhüt edilmektedir. Bu sistemin uygulanması hâlinde hedeflenen üretim düzeyine ulaşmak mümkün olmaktadır. Sistemin işleyişi bir sözleşmeye dayalı olarak yürütülebilir. Sözleşme esas alındığında üretici ürün miktarı ile orantılı bir gelir desteği elde edebilmektedir. Üretici bu tarz bir imkâna sahip olduğunda üretim miktarını artırmayı tercih edecektir. Sözleşmede kalite ve belirli bir standart koşulu yer alabilir. Bu koşul, üretimde kalite ve standardı pozitif yönde etkileyecektir.

S

İktisadi anlamda prim sisteminin hangi avantajlı yönleri bulunmaktadır?

İktisadi anlamda prim sisteminin beş avantajlı yönü̈ bulunmaktadır. Söz konusu avantajlar aşağıdaki şekilde özetlenebilir;

  • Prim sistemi, tarımsal üretim düzeyini yönlendirici bir özelliğe sahiptir. Üretim miktarı artırılmak istenilen ürünlere yüksek prim, daha az üretilmek. istenilen ürünlere de düşük veya sıfır prim uygulamasına gidilebilir.
  • Uygulama, ürünün kalite ve standardını esas aldığında üreticilerin başka bölgelere giderek yüksek fiyatlarla satış yapmaları önemli ölçüde engellenmiş olur.
  • Üretici desteği, maliyetler göz önüne alınmak suretiyle prim yöntemi uygulandığında iç piyasa fiyatının uluslararası piyasalardaki fiyatlar ile entegrasyonu gerçekleşebilir. Dolayısıyla destek kapsamındaki ürünü, üretim süreçlerinde girdi olarak kullanan firmalar ve tüketiciler yapay fiyat artışlarına yüklenmek zorunda kalmazlar.
  • Prim sistemi, ürün borsalarının yanı sıra ticari değişimlerin piyasalar vasıtasıyla gerçekleştirilmesini teşvik etmektedir. Piyasaların etkin bir şekilde çalışması, kayıtların daha özenli bir şekilde tutulmasını teşvik edeceği gibi kayıt dışılığı da negatif yönde etkiler.
S

Doğrudan gelir ödemelerinin, üretimden bağımsız gelir ödemeleri uygulamasının,  üretimi etkilememesi için hangi şartların oluşması gereklidir?

Üretimden bağımsız gelir ödemeleri uygulamasının üretimi etkilememesi bazı koşulların gerçekleşmesine bağlıdır.

  • Doğrudan gelir ödemeleri sabit bir ekim alanı ve verim esas alınarak uygulanmalıdır. Bu koşul yerine getirildiğinde ekim alanlarının genişlemesine sınır getirilmiş olacaktır.
  • Ödemeler için cari yıl üretim miktarı esas alınmamalıdır. Dolayısıyla üretim kararları piyasa fiyatları, diğer bir deyişle, marjinal üretim maliyeti esas alınarak gerçekleştirilecektir.
  • Ödeme miktarı önceden belirlenmelidir. Böylelikle verim ya da piyasa fiyatlarındaki dalgalanmaların ödemeler üzerindeki etkileri engellenmiş olacaktır.
S

Tarımsal destekleme politikaları fiyat düzeyindeki artış ya da azalış yönünde değişikliklere yol açabilir. Fiyat düzeyinde artış yönünde bir değişiklik söz konusu olduğunda tarımsal destekleme politikalarının enflasyonist etkilerinden söz edilir.  Bu durumda enflasyonu tetikleyen sebepler neler olabilir?

Tarımsal destekleme politikalarının enflasyonu tetikleme süreci iki şekilde gerçekleşebilir: 

  • Bazı tarım ürünleri sanayi sektöründe ara malı olarak kullanılmaktadır. Örneğin, pamuk, tekstil sektöründe üretim faaliyetinde bulunan firmaların temel girdilerinden birisidir. Tarımsal ürünlerin fiyatını artıracak politikalar bu ürünleri ara malı olarak kullanan firmalar açısından maliyet artışı anlamına gelmektedir. Maliyetleri artan firmaların fiyatlarını artırma yönünde karar almaları enflasyon artışı sonucunu doğuracaktır.
  • Tarımsal destekleme politikalarının finansmanı devletin bütçe kaynakları ile karşılanır. Örneğin, piyasa fiyatı 10 T olan bir ürün taban fiyat uygulaması neticesinde devlet tarafından 12 T’ye satın alındığında 2T’lik yük bütçe gelirlerinden karşılanacaktır. Bu yükün bütçe gelirlerinden karşılanması bütçe harcamalarının artması ve dolayısıyla bütçe açığının genişlemesi anlamına gelmektedir. Bütçe açıklarının finanse edilmesinde başvurulan temel yöntemler şunlardır:
  • Vergi gelirlerinin artırılması
  • Para arzının artırılması
  • Borçlanma
S

Monetisazyon kavramı nedir?

Bütçe açıklarının para arzının artırılması yoluyla finanse edilmesi monetisazyon kavramı ile ifade edilir. Devlet bütçe açıklarını finanse etmek üzere merkez bankasına başvurarak para arzını artırmayı tercih ettiğinde piyasadaki para miktarının artmasına yol açacaktır. Üretim artışı ile tutarlılık göstermeyen parasal genişleme enflasyonu körükleyen en temel faktörlerden birisidir. Çünkü̈ bu tür bir parasal genişleme “az mal peşinde çok paranın koşması” anlamına gelmektedir.

S

Desteklemelerde ürün stoklarının artması hangi sorunlara sebep olur?

Tarımsal ürünlerden bazılarının doğrudan ya da dolaylı mekanizmalarla devlet tarafından desteklenmesi, tarımsal üretim alanlarının ağırlıklı olarak bu ürünlere ayrılmasına neden olabilir. Örneğin, devletin tütüne yüksek taban fiyat politikası uygulaması durumunda üreticiler diğer ürünlerin üretimini kısarak tütün üretim miktarını arttırmayı tercih ederler. Tarımsal üretim alanlarının ağırlıklı olarak destekleme kapsamına alınan ürünlere tahsis edilmesi durumunda aşağıdaki sorunlar ortaya çıkacaktır:

  • Destekleme kapsamındaki ürünün üretimine yeterli ölçüde elverişli olmayan tarımsal alanlar genişleyecektir.
  • Tarımsal üretimde çeşitlilik azalacak ve destekleme kapsamındaki ürün stokları artacaktır.

Stokların zamanında eritilememesi ve makul seviyeleri aşan stok birikiminin ortaya çıkaracağı ilave depolama giderleri ise kamu kaynaklarının israf edilmesi anlamına gelecektir.

S

Tarımsal destekleme politikalarının sosyal etkileri nasıl açıklanır?

Az gelişmiş ya da gelişmekte olan ülkelerde tarım sektöründe üretim geleneksel yöntemler ile yapılmaktadır. Bu ülkelerde piyasaya dönük üretim yerine öz tüketim anlayışı hakimdir. Nüfusun yarıya yakın kısmı kırsal alanlarda yaşamakta ve ciddi bir yoksulluk sorunu gözlenmektedir. Tarımsal destekleme politikaları aracılığı ile kırsal alanlara kaynak transferi sağlandığında yoksullukla mücadelede belirli bir mesafe alınacak ve gelir dağılımında kısmi bir iyileşme ortaya çıkacaktır. Tarımsal destekleme politikaları konusunda üzerinde durulması gereken son bir husus, politikaların gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerde farklı karakterde olmasıdır. Türkiye gibi gelişmekte olan ülkelerde tarımsal politikaların ve destekleme sisteminin belirlenmesinde asli rolün devlet tarafından üstlenildiği görülmektedir.

S

Tarımsal politikaların belirlenmesi surecinde tarımsal örgütlerin katılımının sağlanmasının etkileri nasıl olmaktadır?

Tarımsal politikaların belirlenmesi surecinde tarımsal örgütlerin katılımının sağlanması, üreticilerin sorumluluğunun artması ve tarımsal üreticilerin gelir seviyesinin iyileşmesi açısından önemlidir. Türkiye’nin yansıra diğer birçok gelişmekte olan ülkede tarım sektöründe faaliyet gösteren örgütler, verimli tarım arazilerinin tarım dışı kullanımının önlenmesi, biyolojik çeşitliliğin, genetik kaynakların ve eko sistemin korunması, biyo güvenliğin tesisi, piyasaların etkinleştirilmesi, verimliliğin artırılması, gıda güvencesi ve güvenilirliğinin artırılması, su kaynaklarının korunması, etkili sulama yöntemlerinin uygulanması ve sulama yatırımlarına hız verilmesi, üretim-pazar ve tarım-sanayi entegrasyonunun güçlendirilmesi ve kırsal yoksulluğun azaltılması gibi konularda siyasal iktidarı etkileme ve yönlendirme gücüne yeterli ölçüde sahip değildir. Buna karşın gelişmiş ülkelerde tarımsal örgütlerin tarımsal politikaların belirlenmesi ve yürütülmesi surecinde son derece etkili olduğu görülmektedir.