BİLİM,YÖNTEM VE TOPLUMSAL ARAŞTIRMA
Felsefe nedir?
Kelime anlamıyla bilgelik sevgisi anlamına gelen felsefe (philia ve sophia), insanoğlunun doğal ve toplumsal varlıklar hakkında geçerli, güvenilir ve erdemli bilgilere ulaşma arzusunda olması demektir. Aristoteles’in belirttiği gibi felsefe, var olanların ilk temellerini ve ilkelerini araştıran bir bilgidir.
Felsefenin en temel konusu nedir?
Felsefenin en temel konusu varlık ve bilgi sorunudur. İster doğal ister toplumsal dünya olsun, varlık ile varlığın bilgisi arasında birebir ilişkinin mümkün olup olmadığı sorunsalı, felsefecileri en çok meşgul eden konuların başında gelmektedir.
Varlık felsefesi (Ontoloji) neyi sorgular?
Varlık felsefesi varlığı maddesel, zihinsel ve ruhsal boyutlarıyla çözümlemeye çalışır; varlığın yapısını, özelliğini, varlığın öznel ve biçimsel niteliğini, varlık-yokluk problemini ve ruh-madde ilişkisini ele alır. Gerçek ve doğru bilgilere ulaşmak için varlığa ilişkin doğru ve tutarlı sorular sorabilmek çok önemlidir.
Bilim ve varlık felsefesi arasında ne gibi farklılıklar vardır?
Bilim ve varlık felsefesi arasındaki farklılıkları kısaca özetlemek gerekirse ilk olarak; bilim varlığı gözlem, deney ve test yoluyla çözümleyerek ele alır; varlık felsefesi ise maddi ve zihinsel boyutları açısından bir bütün olarak inceler. İkincisi; bilim, varlığın kendisini bir gerçeklik olarak kabul eder, varlık felsefesi ise gerçekliğin kendisinin ne olduğu ile yetinmez ve gerçekliğin mümkün olup olmadığı sorusunu sorar. Üçüncü olarak; bilim, dış nesnel gerçekliği olduğu gibi kabul ederken varlık felsefesi, dış nesnel gerçekliği sorgular ve varlığın görünen formları ile varlığı varlık yapan özünün ne olduğunu irdelemeye çalışır. Dördüncü bir farklılık ise bilimin var olanının bilgisine bilimsel araştırma yöntem ve tekniklerini kullanarak ulaşmaya çalışması, varlık felsefesinin ise varlığın gözlem, deney ve test dışında bir gerçekliğinin olup olmadığını sorgulamasıdır. Varlık felsefesi var olanın yapısının ve türünün ne olduğunu ve varlığın ne anlama geldiğini irdeler, yani varlık felsefesinin kapsamı bilimden çok daha geniştir. Beşinci olarak bilim, bütünün parçalarıyla ilgilenirken varlık felsefesi, kendisini bütünün parçalarıyla sınırlamaz, parçalar kadar bütünün kendisini de konu edinir. Son olarak bilim, bir problem çözme yöntemidir; varlık felsefesi ise çözülmüş olan ve bilinen bilgiler üzerine soru sormaya devam eder. Varlık felsefesi, bilimin yaptığı çözümlemeleri ve varlığa ilişkin öne sürdüğü bilgileri yeterli görmez.
Bilgi Felsefesi (Epistemoloji) neyi sorgular?
Bilgi felsefesi bilgiyi, bilen özne ile nesne arasındaki ilişkinin nasıl kurulduğunu, bilginin kaynağını, doğruluğunu, sınırlarını, niteliğini ve özelliğini inceleyen, “neyi bilebiliriz”, “nasıl bilebiliriz” ve “hangi yol ve yöntemlerle biliriz” sorularını çözümlemeye çalışan bir felsefedir.
Felsefede ‘gerçek’, ‘doğru’ ve ‘bilgi’ kavramları neyi ifade etmektedir?
Gerçek, insan bilincinin dışında ve ondan bağımsız olarak var olan somut ve nesnel varlıkların tümüdür. Gerçeklik, biz onu bilincimizle kavrasak da kavramasak da var olandır.
Doğru, herhangi bir bilgiye ilişkin değer yüklü bir tanımlamadır. Doğru soyuttur ve zihinsel bir kavrayışa dayalıdır çünkü doğru kavramı zihinsel bir genellemenin, soyutlamanın, sınıflamanın ve çözümlemenin bir sonucu olarak ortaya çıkar.
Bilgi ise öznenin nesneye ilişkin, nesneye ve gerçekliğe uygun bir bilgi olma iddiasında olan bir çıkarımıdır. Diğer bir ifadeyle bilgi, öznenin nesneyi bilme, tanıma ve çözümlemesi sonucu ortaya çıkan bir üründür.
Bilim nedir?
Bazı bilim tanımlamalarını şu şekilde sıralamak mümkündür: Bilim, doğal ve toplumsal dünyayı açıklayan geçerli ve güvenilir bilgiler bütünüdür. Bilim, doğal ve toplumsal olgu ve olaylar hakkında bilimsel yöntemlerle elde edilen tutarlı ve düzenli bilgilerdir. Bilim, olgu ve olaylar arasındaki ilişkileri belli bir kuramsal yaklaşım çerçevesinde açıklayan mantıklı ve tutarlı bilgilerdir.
Bilimsel bilgi nedir?
Bilimsel bilgi, doğal ve toplumsal dünyanın sistematik bir şekilde incelenmesi sonucunda elde edilen bir bilgi türüdür. Bilimsel bilgiye, bilimsel araştırma yöntem ve teknikleri kullanılarak ulaşılmaktadır. Bilimsel bilgi, bilim insanları tarafından gözlem, deney ve test etme yoluyla elde edilmesinin yanı sıra anlama, çözümleme ve yorumlamayla da elde edilmektedir.
Yöntem nedir?
Bilimsel araştırmalarda kullanılan yöntem, genel anlamda geçerli ve güvenilir bilimsel bilgiye ulaşmak için izlenmesi gereken yolu ifade etmektedir. Başka bir deyişle, bilimsel bilgiye hangi kuramsal bakış açısı ile ulaşılacağını, doğal ve toplumsal olgu ve olayların nasıl ele alınacağını ve elde edilen verilerin nasıl çözümleneceğini ve yorumlanacağını belirleyen bilimsel kurallar bütünü yöntem olarak tanımlanmaktadır. Yöntem, bilimsel bilginin elde edilme sürecinde, araştırmacılara araştırmanın nasıl yapılması gerektiğini sistematik bir biçimde sunan bir yol haritası olarak ele alınabilir.
Aydınlanma hareketi nedir?
Aydınlanma, 17. ve 18. yüzyılda Batı Avrupa’da gelişen, birbirine bağlı felsefi, bilimsel ve toplumsal alanlarda oluşan düşünce hareketidir. İnsanlık tarihinde önemli bir dönem olan Aydınlanma’nın coğrafi merkezi Fransa olmuştur. Bununla birlikte, başta Almanya ve İngiltere olmak üzere Avrupa devletlerinin birçoğunda Aydınlanma düşüncesi doğrultusunda gelişmeler görülmüştür.
Aydınlanma hareketinin amacı nedir?
Aydınlanma hareketinin amacı, ‘kötü’ ve ‘köleleştirici’ olduğuna inanılan mit, ön yargı ve hurafenin ve dolayısıyla bunları üreten dinin temsil ettiği toplumsal düzenden insanları kurtararak, ‘iyi’ ve ‘özgürleştirici’ olduğu kabul edilen ‘aklın düzeni’ne sokmaktır.
Belli başlı aydınlanma düşünürleri kimlerdir?
18. yüzyılın ortalarında Aydınlanma düşünürleri arasında, Baron de Montesquieu (1689-1755), Voltaire (1694-1788) David Hume (1711-1776), Adam Ferguson (1723-1816) ve J.J. Rousseau (1712-1778) gibi önemli isimler sayılmaktadır.
Paradigma kavramı nedir ve nasıl ortaya çıkmıştır?
Sosyolojik olarak paradigma kavramı, Thomas Khun’un bilimsel değişimin doğası üzerine yaptığı çalışma sonucunda ortaya çıkmıştır. Paradigma, dünya hakkında düşünce biçimimizi şekillendiren inançlar, ilkeler, değerler, yöntemler ve varsayımlardan oluşan bir yapıdır.
Aydınlanma düşüncesinin temel ilkeleri nelerdir?
Bütün Aydınlanma düşünürlerinin uzlaştığı Aydınlanma düşüncesinin temel ilkeleri şunlardır:
- Akıl
- Ampirisizm
- Bilim
- Evrensellik
- İlerleme
- Bireycilik
- Hoşgörü
- Özgürlük
- İnsan Doğasının Aynılığı
- Sekülarizm
Ansiklopedi yayını neden önemidir ve içeriğinde ne gibi bilgiler yer almaktadır?
Toplumsal düşünce tarihinin önemli bir dönemini ifade eden Aydınlanma’da geliştirilen temel fikirler, Aydınlanma düşünürleri tarafından Ansiklopedi (‘Encyclopedie’) adlı çalışmada açıklanmıştır. Ansiklopedi, Aydınlanmanın temel ilkelerinin ortaya konulduğu metinleri içeren, büyük bir yayın girişimi olarak tanımlanmaktadır. Aydınlanma döneminin önemli bir göstergesidir.
Felsefe açısından modernite kavramını açıklayınız?
Modernite, insanların ilerlemeyi sağlamak için bilimsel bilgiyi kullanabileceğine inandığı insanlık tarihinde önemli bir aşamadır. Aydınlanma düşüncesi modernitenin temelini oluşturmuştur. Modernite, Aydınlanma düşünürlerinin nesnel bir bilim, evrensel bir ahlak, evrensel bir yasa geliştirme çalışmalarıyla biçimlenmiştir. Modernite ilerici, ekonomik ve yönetsel akılcılaştırmayı ve olgunun değerden, ahlaksal alanın kuramsal alandan ayrı tutulması gibi toplumsal dünyanın ayrımlaştırmasını bildirmektedir.
Modern toplumun özellikleri nelerdir?
Bir toplumun ‘modern’ olarak tanımlanması politik, ekonomik, toplumsal ve kültürel alanlarda tanımlanan belirli özelliklere dayanmaktadır:
- Modern toplumlar, yeni yönetim biçimi olarak, karasal sınırlar içinde tanımlanan ulus-devlet ile onun egemenlik ve meşruluk anlayışının görüldüğü toplumlar olmuşlardır. Modern toplumlarda, gelişmiş politik aygıtların kuruluşu görülmektedir. Özellikle bürokratik örgütlenme; devletin, halkın yaşamında daha büyük bir rol oynamasını sağlamıştır.
- Endüstrileşme ile birlikte üretim kapasitelerinin hızlı ve sürekli gelişimi, yeni çalışma biçimleri ile mümkün olmuştur. Tarıma dayalı üretimin yerine endüstriyel üretim ön plana çıkmış ve yaygınlaşmıştır. Bu bağlamda, yeni üretim biçimi olarak kapitalizm, yeni tutumlar ve kurumlar getirmiştir. Başka bir deyişle modern toplumlarda, metaların piyasa için geniş ölçekli üretim ve tüketimine, yaygın özel mülkiyet sahipliği ile sermaye birikimine ve ücretli emeğin kullanımına dayalı parasal değişim ekonomisi görülmektedir.
- Kentleşme ve endüstrileşme süreci ile işbölümü, uzmanlaşma ve standartlaşma artmıştır. Toplumsal ve cinsiyete dayalı işbölümü, yeni sınıfların oluşumu, kadın ve erkek arasında ataerkil ilişkiler, modern kapitalist toplumları nitelemektedir. Ayrıca, ulaşım ve iletişim teknolojilerinin hızlı gelişimi görülmektedir.
- Modern toplumlarda dinsel dünya görüşünün zayıflaması ile dinsel kurumlar ve öğretiler etkisini yitirmiştir. Sekülerleşme ve rasyonelleşme modern toplumların göstergeleri olmuş, bilim, gerçek ve ilerleme yeni inançlar hâline gelmiştir.
Bir bilim dalı olarak sosyoloji hangi yüzyılda ortaya çıkmıştır?
Sosyoloji 19. yüzyılda bir bilim dalı olarak ortaya çıkmıştır.
Sosyolojinin kurucusu ve isim babası kimdir?
Comte, sosyolojinin kurucusu ve isim babası olarak kabul edilmektedir. İlk kez ‘sosyoloji’ terimini kullanarak, onu toplumu inceleyen pozitivist bir bilim dalı olarak tasarlamıştır.
Ampirist doğa bilimi anlayışının özellikleri nelerdir?
Ampirist doğa bilimi anlayışı yedi temelde ele alınabilir:
- Doğuştan bilgi yoktur; bütün bilgiler, deney veya gözlem yoluyla kazanılır. Bilgiler, dünya hakkındaki duyusal deneyimler ve onunla etkileşimden elde edilir.
- Gerçek bir bilgi iddiası, gözlem veya deneyle sınanabilir.
- Sınanabilirlik ilkesi, gözlemlenemeyen varlıklar hakkındaki bilgi iddialarını dikkate almamayı gerektirir.
- Bilimsel yasalar; genel, tekrarlanan gözlem veya deney örüntüleri hakkında önermelerdir.
- Bir olguyu bilimsel olarak açıklamak, onun bilimsel bir yasanın somut bir örneği olduğunu göstermektir.
- Bir olguyu açıklamak, onun genel bir yasanın somut bir örneği olduğunu göstermekse, yasayı bilmek, bu tipten olguların gelecekte nasıl ortaya çıkacaklarını öngörmemizi sağlamalıdır.
- Bilimsel nesnellik, açık bir şekilde sınanabilir olgusal önermeler ile öznel değer yargıları ayrımına dayanır.
Pozitivizm nedir?
Pozitivizm, Aydınlanma geleneğinin ayrılmaz bir parçasını oluşturmaktadır. Bu bağlamda, bilim ve olgular, metafiziğin karşısında yer alarak, dinî inancın ve vahiyin bilgi kaynakları olarak görülmesi reddedilmiştir. Pozitivizm, bilimin sadece duyu organları ile algılanan gözlemlenebilir varlıklar ile ilgilendiği iddiası tarafından nitelenmektedir.
Pozitivizm, olgular arasındaki ilişkileri ifade eden genel yasalar ya da kuramlar oluşturmayı amaçlamaktadır. Gözlem ve deney, olguların, kuramsal bir açıklamaya uygun olup olmadığını göstermektedir.
Pozitivizmin temel özellikleri nelerdir?
Pozitivizmin temel özellikleri şu şekilde açıklanabilir:
- Pozitivizm, ampirist doğa bilimleri açıklamasını benimsemektedir. Ampirist
bilim açıklaması, pozitivistler tarafından bilimsel bir toplum yaklaşımının
modeli olarak yaygın kabul görmüştür. - Pozitivizm, bilimi en üst ve hatta yegâne gerçek bilgi biçimi olarak görmektedir.
- Pozitivistler bilimsel yöntemin, insanın zihinsel ve toplumsal hayatını araştıracak, bu disiplinlerin ‘sosyal bilimler’ olarak kurulmasını sağlayacak biçimde genişletilebileceğini ve genişletilmesi gerektiğini savunmaktadır.
- Pozitivizm, güvenilir bilimsel bilgiler oluşturulduğunda, bu bilgilerin toplumdaki bireyler veya grupların davranışlarını kontrol etmek veya düzenlemek için kullanılabileceğini savunmaktadır.
Naturalizm nedir?
Naturalizm (Doğacılık), Aydınlanma düşüncesi tarafından, bilimsel yönteme vurgu yaparak, neden ve sonuç ardışıklığının, doğayı ve toplumsal dünyayı tamamen açıklayabileceği fikridir. Doğal süreçlerin bilimsel olarak araştırılmasına benzer bir toplum araştırmasının mümkün olduğu veya olabileceği görüşünü ileri sürmektedir.
Neden toplumsal araştırma yapıyoruz?
Toplumsal araştırmaların temelde iki nedene bağlı olarak yapıldığını söylemek mümkündür: Bunlardan biri, kavramsal ya da kuramsal amaç taşıyan araştırmalar, diğeri ise pragmatik ya da uygulama amacına yönelik olarak yapılan araştırmalardır. Toplumsal araştırmalar çeşitlilik içeren toplumsal ilişkilerdeki düzenlilikleri bulmak için yapılmaktadır. Bu tür araştırmalar, toplumsal ilişkileri kuramsal olarak açıklama amacı taşımaktadır. Bu amacı taşıyan kuram yönelimli araştırmalar bilgi birikimi sağlamayı hedeflemektedir. Diğer taraftan bir araştırmanın yapılması, toplumun pratik ihtiyaçlarından kaynaklanabilir. Toplumu ya da toplumun bir bölümünü ilgilendiren bir sorun hakkında olası çözüm önerilerinin sağlanması amacıyla politika yönelimli araştırma yapılmaktadır. Araştırmanın sonunda elde edilen bilgiler, bu toplumsal soruna yönelik çözüm sağlayacak politikaların üretilme sürecinde kullanılmaktadır.
Toplumsal kuram nedir?
Toplumsal kuram, toplumsal ilişkiler ve yaşam hakkındaki bilgileri özetleyen ve düzenleyen, açıklayıcı güce sahip önermeler bütünüdür.
Toplumsal kuramın amacı nedir?
Toplumsal kuramın amacı, toplumda var olan durumu açıklamak ve gelecekte oluşabilecek olası durumu öngörmeyi ve tahmin etmektir.
Toplumsal kuramın bileşenleri olan kavram, hipotez ve varsayım terimlerini açıklayınız?
Kavramlar, toplumsal gerçekliği anlaşılır hale getiren, açıkça belirtilmiş olan bir fikri ifade eden kuramın yapı taşlarıdır.
Hipotez, test etmek amacıyla değişkenler arasında kurulan önermedir.
Varsayım ise bir kuramda, kuramsal bir açıklama oluşturmak için zorunlu olan test edilmemiş başlangıç noktası ya da inançtır.
Bilimsel bir toplumsal araştırmanın aşamaları nelerdir?
Bu aşamalar şöyle sıralanabilir:
- Araştırma konusunun belirlenmesi
- Araştırma probleminin belirlenmesi
- Uygun çalışma türünün seçilmesi
- Örneklem seçimi
- Ölçme
- Veri toplama
- Veri analizi
- Araştırma bulguların yorumlanması ve rapor yazımı
- Araştırma bulgularının mevcut çalışmalarla bütünleştirilmesi
Araştırma evreni ve örneklem ne demektir?
Araştırma evreni, araştırma probleminin kapsamına giren olgu ve olaylar bütünüdür.
Örneklem ise; araştırma evreninin özelliklerini en iyi şekilde yansıtan ve örneklem seçim teknikleri aracılığıyla seçilen bir grup olarak ifade edilebilir.
Güvenirlilik ve geçerlilik ne demektir?
Güvenirlilik, ölçüm tekrarlandığında aynı sonuçların elde edilmesini ifade etmektedir.
Geçerlilik ise ölçülmek istenilen toplumsal ilişkilerin doğru bir şekilde ölçülmesi anlamına gelmektedir.