Küreselleşme
Küreselleşme kavramının anlamı nedir?
En genel anlamı ile küreselleşme kavramı ekonomik, kültürel, politik, teknik ve sosyal alanlarda farklı insan topluluklarının giderek daha çok alanda karşılaşmasını
ve temas kurmasını; bu temas biçimlerine bağlı olarak karşılıklı bağımlılık ilişkileri ve
bütüncül bir dünya algısı geliştirmelerini ifade eder.
Küreselleşme olgusu ne kadar eskidir?
Küreselleşme olgusunun başlangıcı olarak kabul edilen ilk gelişmeler MÖ 550 yılında Pers Kralı Büyük Cyrus’un dünyadaki ilk posta teşkilatını kurması ve yine aynı yıl civarında Yunan filozoflarından Anaximander’in ilk dünya haritasını çizmesidir.
Küreselleşme için hayati roller ifade eden dört zemin hangisidir?
Küreselleşme bakımından çok öenmli olan dört zemin ekonomi, kültür, politika ve teknolojidir.
Ekonomik küreselleşmenin dayanak ve göstergeleri nelerdir?
Ekonomik küreselleşme, küresel finans kaynaklarının ve uluslararası şirketlerin, girişimcinin yerleşik olduğu ülke dışında, ucuz emek ve düşük sabit maliyet imkânlarının olduğu ülkelerde yatırımlar yapmasına dayanır. Ayrıca, üretim ve montaja dayalı olan esnek üretim mekanizmalarının, bilgi ve hizmet sektörlerinin dünya genelinde sınır tanımadan kurulması ve sermayenin, malın ve iş gücünün sınırlar arasında serbest hareket etmesi de ekonomik küreselleşmenin göstergelerindendir.
Küresel Dünya Düzeni nedir?
Küresel Dünya Düzeni, ekonomide belirli odakların etkinliği ile oluşturulan bir dengeler sistemine işaret eder.
Küresel Dünya Düzeni nasıl ortaya çıkmıştır?
Dünyada finansal istikrarın sağlanması amacıyla 1944 yılının Temmuz ayında, ABD’nin New Hempshire eyaletindeki Caroll şehrinin Bretton Woods adlı bölgesinde, Mount Washington Hotel’de üç hafta süren bir toplantı yapıldı. Bu toplantı sonunda dünya ticaretinin daha fazla liberalleşerek canlanması için tedbirler alınması; ulus devletlerin korumacı ve katı gümrük politikalarından kaynaklanan yapısal sorunların çözülmesi için adımlar atılması kararları alındı. Bretton Woods Sistemi’nden doğan ve bir kısmı daha henüz hayata bile geçirilmeden ortadan kalkan, bir kısmı ise bugün bile ekonomik küreselleşmeyi yönlendiren kurumlar şunlardır: Uluslararası Ticaret Örgütü (UATÖ) (İngilizce: International Trade Organization (ITO)), Gümrük ve Ticaret Genel Anlaşması (GTGA) (İngilizce: General Agreement on Tariffsand Trade (GATT)), Dünya Ticaret Örgütü, G-30, G-20, IMF ve Dünya Bankası.
Ekonomik küreselleşmenin yansıması olan üretim ve tüketim kavramlarının küreselleşmeyle ilgisi nasıldır?
Ekonomik küreselleşmenin önemli bir yansıması, farklı toplumlarda birbirine benzeyen tüketim alışkanlıklarının ortaya çıkmasıdır. Küreselleşme, bireysel özelliklerden soyutlanmış anonim insan tipleri yaratmaktadır. Bu durum, üreticilerin ve pazarlamacıların işini kolaylaştırmaktadır. 20. yüzyılın başında kitlesel üretim teknolojilerinin gelişmesi, tüketim alışkanlıklarını da değiştirdi. Bu değişime paralel olarak özellikle gelişmiş Batılı ülkelerde, bireylerin üretime katkıları ile tüketim kapasiteleri arasında bir orantısızlık ortaya çıktı. Bankacılık sistemindeki gelişmeler, finans sistemleri ve kredi akışları, bu orantısızlığı derinleştirdi. Sonuçta “tüketim toplumu” tabiri ile işaret edilen toplum biçimi ortaya çıktı.
Küresel Adalet Hareketi (Global Transnational Social Movement) nedir?
İnsan hakları hareketleri, emek, çevre, yerli halklar, köylüler ve feminist hareketlerin güçlerinin birleştirilmesi ile oluşturulan ve neoliberal küresel politikalara karşı çıkan toplumsal harekettir. Dünya genelinde etkili olmakla birlikte KAH daha çok Batı ülkelerinde, Latin Amerika, Güney ve Güneydoğu Asya ve kısmen Afrika’da etkilidir.
Kültürün tanımı nedir?
İnsan topluluklarının oluşmasında etkili olan ve doğal olmayan her türlü araç, süreç ve işlev, kültürü meydana getirir. Burada, kültürün doğal ögelerden etkilendiğini ve doğa ile etkileşim içerisinde olduğunu vurgulamak gerek. Örneğin ölüm doğal bir olaydır. Tek başına ölüm olgusu kültürün parçası olamaz ancak ölüm merasimleri kültürün parçasıdır. Tarlaya buğday ekerken kullanılan aletler ve ekim yapma biçimi kültürün parçasıdır.
Kültürel küreselleşme kavramı nasıl açıklanır?
İnsan topluluklarının oluşmasında etkili olan ve doğal olmayan her türlü araç, süreç ve işlevin, bulunduğu yerel şartların dışına taşınarak dünya genelinde yaygınlaşmasına kültürel küreselleşme denir.
Küreselleşme kavramının Emperyalizm ile birlikte anılmasının sebebi nedir?
“Gelişmiş” ülkelerin ürettiği kültürel içerikler, teknolojik ve ekonomik araçlarla birlikte dünyanın geri kalanına ihraç edilmektedir. Gelişmişlik kavramının Batılılaşma (veya modernleşme) kavramı ile eş anlamlı hâle gelmiş olması, bu görüşü desteklemektedir. Bu görüşe göre dünyada ikili bir yapı söz konusudur. Bu yapı İngilizce “the west and the rest” (Batı ve ondan geriye kalanlar) tabiri ile anlatılır.
Kolonyalizm kavramının tanımı nedir?
Koloni, bir ülkenin uzak bir ülkeye (çoğunlukla yerel siyasal otoritelerle barışık olarak ama kimi zaman da onlarla çatışma hâlinde) kendi yurttaşlarından bir miktar nüfusu yerleştirerek oranın yönetimine doğrudan veya dolaylı olarak etkide bulunması ve böylece oranın doğal kaynaklarını kendi ülkesine transfer etmesiyle meydana çıkar.
Dünyaya bugünkü sosyo-ekonomik, politik ve kültürel şeklini veren önemli kolonyal yapılar hangileridir?
İspanyollar ve Portekizlilerin Güney Amerika’da, Fransızların Kuzey Afrika’da ve İngilizlerin Hindistan’da ve dünyanın farklı yerlerinde kurduğu yapılardır.
Gelişmiş Avrupa ülkelerinde Modernizm ne anlam taşır?
Gelişmiş Avrupa ülkelerinde modernizm şu kavramlarla birlikte anlam bulur: Ekonomik rasyonalite, planlamacılık, kesinlik, akılcılık, laiklik, iş bölümü, kentleşme, makinalaşma, seri üretim, endüstrileşme, teknolojik gelişme, refah düzeyinin yükselmesi ve rahatlık.
Post-modernizm ne demektir?
Post-modernizm kavramını, modernleşmenin ideolojik motif olmaktan çıkması anlamına gelecek şekilde kullananlar olduğu gibi modenizmin bir sonraki tarihsel aşaması, dolayısıyla da onun devamı gibi algılayanlar da söz konusudur. Post-modernizm Batıda ilk defa mimarlık alanında ortaya çıkmış bir yaklaşımdır. Köşeli, işlevsel ve modern yapıların yerine sanatsal değerine ağırlık verilen, merkezsizleşmiş ve karmaşıklaşmış yapıların gelmesi, mimarlık alanındaki post-modernizmi ifade eder. Her düşünce alanında ve bilimsel disiplinde farklı bir tanımı yapılsa da post-modernizmin ima ettiği anlamlar şunlardır: Merkezsizleşme (adem-i merkeziyet), asimetrik ilişkilerde dışarıda kalanın veya uzakta olanın merkezde ve yakında olanla eşitlenmesi, taşranın önem kazanması, büyük anlatıların (Marksizm, sosyalizm, faşizm gibi) inandırıcılığını ya da önemini yitirmesi, bireysel ve kişisel olanın önem kazanması.
İletişim teknolojileri dendiğinde akla gelen gelişmeler hangileridir?
M.Ö. 550 yılında ilk posta teşkilatının kurulması, 1832 yılında telgrafın icadı, 1877’de telefonun icadı, 1960’lardaki radyo, televizyon ve gazete, 2000’li yıllardan itibaren internet ve sosyal medyanın gelişmesi, küreselleşmeye yönelik büyük olaylardır.
Ulaşım teknolojilerinin küreselleşme üzerindeki etkisi nedir?
Sanayi Devrimi’nin önemli sonuçlarından biri ulaşım sektöründe meydana gelen değişimlerdir. Buhar gücünün kullanılmaya başlaması ile birlikte demir yolu taşımacılığı baş döndüren bir hızla ilerlemeye başladı. Ulaşım teknolojileri, ticari malların ve insanların hareketliliği için önemli bir. fırsat yarattı. İletişim teknolojileri ile ulaşım teknolojileri birleştiğinde uluslararası turizmin kapasitesi doğal olarak artış göstermektedir. İnternet aracılığı ile turizm imkânlarının ve cazibe merkezlerinin tanıtımı, uluslararası insan hareketliliğini kolaylaştırmaktadır. Ulaşım teknolojisinin küreselleşme üzerindeki etkisini görmenin bir başka yolu, ticari amaçlı taşımacılık sektörüne bakmaktır. 1956 yılında konteyner gemileri taşımacılıkta kullanılmaya başlandı. Günümüzde deniz, hava, kara ve demir yolu taşımacılığı sürekli olarak yenilenmekte; hızlı tren, kargo uçaklar, bireysel (özel) ve toplu taşıma imkânları insan ve mal hareketliliğini artırmaktadır. Tüm bunlar, farklı toplumların çeşitli biçimlerde karşılaşmasını sağlamakta ve küreselleşmeye katkıda bulunmaktadır.
Politik küreselleşme nedir?
Politik küreselleşme dendiği zaman uluslararası örgütlenmeler, ulusaltı bölgesel özerklikler, refah sonrası kamu politikaları ve küresel toplumsal hareketler gibi kavramlar akla gelir (Ray, 2007, s. 1956). Bu nedenlerle politik küreselleşme, yalnızca ulus-devletçi politikaların değil, her türlü devletçi politikaların altını oyan sosyolojik bir süreçtir. Devletçi politikalar, eğitim, sağlık, güvenlik, ticaret, hukuk, finans, üretim, istihdam gibi çok geniş alanda yegâne düzenleyici gücün devlet olduğu sistemlerde geçerlidir.
İkinci Dünya Savaşı, neden politik küreselleşme için bir dönüm noktasıdır?
Ulaşım, iletişim ve savaş teknolojilerindeki hızlı gelişmeler Bretton Woods anlaşmasının meydana getirdiği küresel düzenle birleşince dünyanın her yerinde kendisine “küresel misyonlar” biçen “küresel güçler” meydana çıktı. Fransa, İngiltere, Amerika Birleşik Devletleri ve Rusya bu tür “küresel güçlerin” önde gelen örnekleridir. Bu küresel güçlerin çıkar çatışmaları ve küresel egemenlik iddiaları, küresel politik düzenin şekillenmesinde önemli rol oynamaktadır. Amerika Birleşik Devletleri ile Rusya arasındaki “Soğuk Savaş” bu tür politik gerilimlerin en iyi bilinen örneğidir.
Küreselleşme sürecinin tasarlayıcı ve uygulayıcı aktörleri nedir?
Küreselleşmenin başlıca tasarlayıcı-yön verici aktörleri ulus-devletler, Milletler Ligi, Birleşmiş Milletler, Avrupa Birliği, NATO, Dünya Sağlık Örgütü ve Dünya Bankası gibi aktörlerdir. Küreselleşmenin uygulayıcı aktörleri dediğimiz zaman ise akla gelen kuruluşlar Amnesty International ve Sınır Aşan Gazeteciler gibi uluslararası sivil toplum kuruluşlarının yanı sıra ulus-ötesi (çok uluslu) şirketler, uluslararası kalite, akreditasyon ve standart kuruluşları ve uluslararası derecelendirme kuruluşlarıdır. Örneğin Moody’s adlı şirket, küresel sermaye piyasaları hakkında gözlemler yapar ve farklı para piyasalarını derecelendirerek yatırımcılara yol gösterir; para piyasalarını birbirine entegre eder.