aofsorular.com
SOS112U

Irk ve Etnisite

7. Ünite 22 Soru
S

Modern ırkçılığın babası sayılan Arthur de Gobineau insan topluluklarını nasıl sınıflandırmıştır? 

Gobineauya göre insan toplulukları beyaz (caucasian), siyah (negroid) ve sarı (mongoloid) biçiminde sınıflandırılabilecek üç türden oluşmaktadırlar. Bunlar içinde, ona göre beyaz ırk, üstün bir zekâ, ahlak ve irade ile birlikte anılmalıdır. Siyah ırk ise, hayvani bir tabiata sahip olmak, ahlak yoksunluğu ve duygusal kararsızlıkta ifadesini bulan düşük kapasiteli bir insan topluluğudur. 

S

Etnisite kavramı nasıl tanımlanabilir? 

“Etnisite, ait oldukları ve içinde özgün kültürel davranışlar sergiledikleri bir toplumda kendilerini diğer kolektif yapılardan farklılaştıran ortak özelliklere sahip olduğunu düşünen ya da başkaları tarafından bu gözle bakılan kişileri tanımlayan bir terimdir”.

S

Irk ve etnisite kavramı temel olarak hangi özellikleri ile birbirinden farklılaşmaktadır? 

Etnisitenin tanımında geçen ''ortak özellikler'' sadece görünümle ya da biyolojik özelliklerle ilgili değildir. Ortak özellikler denildiğinde dil, din, yaşamı idame ettirme yolu gibi bir çok farklı özellik devreye girmektedir. Hem etnisite hem de ‘ırk’ toplumsal gruplar arasındaki ayrımları belirtmek ya da toplumsal grupları sınıflandırmak üzere kullanılan kavramlardır. Eğer ‘ırk’tan bahsediliyorsa sınıflandırmanın ölçütü daha çok biyolojik özelliklerdir. Etnisiteden bahsediliyor ise, biyolojik özellikler dışında, dil, din ve yaşamı idame ettirme yolu gibi unsurları da ölçüt olarak almak gerekecektir.

S

Fenton'a göre ırk kavramının gözden düşmesinin sebepleri nelerdir? 

Öncelikle, ırk bilimcilerin var olduklarını iddia ettikleri ırkların kendi içlerinde gösterdikleri çeşitliliklerin kendi aralarındakilerden daha fazla olduğunun anlaşılmış olması ırk kavramının gözden düşmesine yol açmıştır. İkinci olarak, ırksal farklılıkların, ırksal olarak kalıtımla geldiği varsayılan başka pek çok farklılığı da açıklayabileceği biçimindeki önerme artık kabul görmemektedir. Bunun yerine, ırksal farklılıkları tarihsel koşulların ve kültürel farklılaşmaların bir ürünü olarak görmek sosyologlar ve antropologlarca daha çok tercih edilen bir düşünce haline gelmiştir. Son olarak, ırkın uzunca bir süre insanlık onurunun ve aşağı/gereksiz görülen ırkların yaşama hakkının hiçe sayılmasına hizmet etmesi sebebi ile edindiği kötü şöhret gözden düşmesinin bir başka önemli sebebidir.

S

Etnik gruplar arasındaki farklılıkların sebebi ile ilgili bakış açıları nelerdir? 

Etnik gruplar arasındaki farklılıkların sebebi konusundaki yapılan değerlendirmelerde iki temel bakış açısı vardır. Bunlardan ilkine göre, etnik gruplar, komşu grupların tepkisine karşı kendi kültürlerini korumaktadırlar. İkincisine göre ise, kültürel farklılıklar coğrafi ve toplumsal yalıtılmışlıkla ilişkilidir. Bu iki temel görüşten ilki artık güncelliğini ve kabul edilirliğini yitirmiştir. İkincisinin ise hâlen çok sayıda araştırmacı tarafından kabul edildiğini söylemek mümkündür.

S

Kalıp yargı ve ön yargı arasında ne tür bir farklılık bulunmaktadır? 

Kalıp yargı, tıpkı bir kalıp, bir klişe gibi, algı, bellek ve temsilleri etkileyen bir bakış çerçevesidir. Ön yargı ise, deneyimden önce a priori bir yargı olarak kanaatleri etkileyen bir hareket noktasıdır. Özetle, kalıp yargının bir bakış çerçevesi ve ön yargının ise hareket noktası olduğu söylenebilir. Bir başka biçimde söylenirse, kalıp yargı, “algı düzleminde yer alırken, bir sonraki aşamada ortaya çıkan ön yargı, kavram oluşumuyla ilgilidir” (Bilgin, 1994, s. 173). İşte bu anlamda kalıp yargı ön yargı için bir zemin hazırlama işlevi görmektedir.

S

Ayrımcılık kavramı nasıl tanımlanabilir? 

Ayrımcılık, bir etnik grubun diğer etnik gruba ya da bir etnik grup üyesinin bir başka etnik etnik grup üyesine yönelik gerçek davranışına işaret eder. Örneğin, teninin renginden ötürü iş başvurusundan olumsuz sonuç alan bir siyahın maruz kaldığı davranış, bir tür ayrımcılıktır.

S

Irkçılık kavramı nasıl tanımlanabilir? 

Irkçılık, “kendi ırkının diğer ırklardan üstün olduğu inancı ve buna eşlik eden davranış kalıpları” biçiminde tanımlanabilir.

S

Yeni ırkçılık kavramını açıklayınız. 

Yeni ırkçılık, kültürler arasında hiyerarşik sınıflandırma yaparak bir etnik grubun sahip olduğu kültürü diğerinden üstün addetmese de, evrensel ve ileri kültürün saflığını koruma güdüsü ile hareket ettiği için eski tip ırkçılık ile benzeşmektedir. Eski tip ırkçılığın daha inceltilmiş ve gizlenmiş halini temsil etmektedir.

S

Kurumsal ırkçılık kavramını nasıl tanımlanabilir? 

Kurumsal ırkçılık, “bir kurumun renklerinden, kültürlerinden veya etnik kökenlerinden ötürü insanlara gerekli ve profesyonel hizmet sunmadaki kolektif yetersizliğidir. Kurumsal ırkçılık; etnik azınlıkların aleyhine olan kayıtsız ön yargı, bilgisizlik, düşüncesizlik ve ırkçı kalıp yargılar yoluyla ayrımcılığa yol açan süreç, tavır ve davranışlarda görülebilir.”

S

Milliyetçilik teorilerinde etnisiteyi konu alan bakış açıları hangileridir? 

Etnisiteyi konu olan temel bakış açılarını şöyle sıralayabiliriz: i) ilkçi yaklaşım, ii) araçsalcı yaklaşım, iii) Marksist yaklaşım, iv) inşacı yaklaşım ve v) etno-sembolcü yaklaşım.

S

İlkçi yaklaşım etnisiteyi nasıl tanımlamaktadır? 

Öncülüğünü sosyolog Edward Shills ve antropolog Clifford Geertz’in yaptığı ilkçi (primordialist) yaklaşım, etnik kimliği, “konuşma yeteneği, koku alma, görme duyuları ya da cinsiyet kadar doğal bir parçamız olarak görür”. Bunun anlamı şudur: etnik kimlik, tarihin içinde daima mevcuttur. Dahası, çok eskilerden gelip varlığını sonsuza kadar uzatacaktır. İlkçiler için sadece etnik kimlik değil, dil, din, ırk ve toprak da tarih boyunca ortak amaca sahip insan gruplarını örgütleyen temel ve ilk bağlar olarak kabul edilmelidir.

S

Araçsalcı yaklaşım etnisite kavramını nasıl açıklamaktadır? 

Paul Brass, Craig Calhoun ve Abner Cohen’in düşüncelerinde temel iddialarını bulduğumuz araçsalcı yaklaşım esas itibarıyla, etnisitenin seçkinler tarafından araçsallaştırıldığını öne sürmektedir. Kültürel, siyasal ve ekonomik seçkinler kendi iktidar ve avantajlarını korumak için siyasal mitler yaratmakta ve bu mitleri manipüle etmektedirler. İşte etnisite, araçsalcılara göre mitlerin yaratılması ve manipüle edilmesinin bir ürünüdür.

S

Yanlış bilinç kavramı nasıl tanımlanabilir? 

İnsanın, türsel özünü kurtarmaktan ziyade, köleliğini pekiştiren düşünceyi anlatan bir Marksist kavramdır. Burada kastedilen, düşüncenin insanlığın kolektif yaşamında hizmet ettiği amaçtır. Yanlış bilinç, evrensel bir sınıf olan proleteryanın özgürleştirici ve geliştirici rolünü gizlemeye yaramaktadır

S

İnşacı yaklaşımın öncüleri kimlerdir? 

İnşacılar denince ilk elden akla üç isim gelir. Erik Hobsbawm, Ernest Gellner ve Benedict Anderson. Her birinin ortak iddiası milletlerin tarih kadar eski değil de, modern zamanlara özgü olduğudur.

S

Hayali cemaatler kavramı kim tarafından ortaya atılmıştır? 

Hayali cemaatler kavramı Benedict Anderson tarafından ortaya atılmıştır. Anderson'a göre millet, özel bir kültürel yapım ürünüdür. Hayal edilmiş bir siyasal topluluktur. Millet, hayal edilmiştir; çünkü, en küçük bir milletin üyeleri bile diğer üyeleri tanımaz, onlarla tanışmaz, çoğu hakkında hiçbir şey işitmez ama yine de her birinin zihninde toplumların hayali yaşamaya devam eder.

S

Etni kavramı nasıl tanımlanabilir? 

Etni; Anthony D. Smith’in ortak bir ata, ortak bir kültürel kimlik ile belirli bir ülkeyle bağımlı olma düşüncesini paylaşan grupları betimlemek için kullandığı kavramdır. 

S

Eriksen etnik grup türlerini nasıl sınıflandırmaktadır? 

Eriksen, farklı etnik ilişki biçimlerini temsil eden dört etnik grup türü ayırt ediyor. Bunlar i) kentsel etnik azınlıklar, ii) yerli halklar, iii) ulus-öncesi halklar (etno-milliyetçi akımlar) ve iv) çoğul toplumlarda etnik gruplar.

S

Etnik grup türlerinden olan yerli halkların kimler olduğunu açıklayınız. 

İkinci etnik grup türü yerli halklardır. Burada yerli halk ile bir bölgede yaşayan, siyaseten görece güçsüz ve baskın karakteri ile bilinen ulus-devletlere kısmen entegre olmuş etnik gruplar kastedilmektedir. Bu türden etnik gruplar hayatlarını endüstriyel olmayan bir üretim ile idame ettirirler ve devletsiz bir siyasi sistemle ilgilidirler. Kuzey İskandinavya’da yaşayan Samiler ya da Amazon’da yaşayan Jivarolar bu türden yerli halklar arasında sıralanabilir.

S

Ulus-devletler tarafından uygulanan uyum politikaları nelerdir? 

Uyum ya da entegrasyon politikaları, birbirinin yabancısı ya da ötekisi olan etnik grupların bir arada ve mümkün mertebe barış içinde yaşamaları stratejisini temsil ederler. Bu kapsamda üç temel uyum politikasını birbirinden ayırt edebiliriz: Asimilasyon, eritme potası ve çokkültürcülük.

S

Uyum politikalarından birisi olan eritme potasını açıklayınız. 

Eritme potası bir başka uyum politikasıdır. Eritme potası modelinde, bütün etnik gruplar ya da kültürler birbirlerine karışarak, melezleşerek ortaya yeni bir kültür çıkar. Herkes biraz birbirine benzer. Eritme potası modeli dendiğinde akla ilk önce ABD gelir. Orada farklı etnisitelerden ya da milletlerden gelen bireyler ve gruplar, Amerika eritme potasına dönüşüp yepyeni bir Amerikan tarzı ve kültürü yaratmaktadırlar. 

S

Uyum politikalarından birisi olan çokkültürcülük nasıl tanımlanabilir? 

Çokkültürcülük ise her etnik grubun kendi kimliğinden vazgeçmesine gerek kalmaksızın farklılıkları ile eşit olabileceği, eşitliğin sağlanması için gerekirse dezavantajlı gruplar lehine pozitif ayrımcılıkların uygulanabileceği bir entegrasyon politikasıdır.