Kayıt Tutma ve Rapor Yazma Teknik ve Türleri
Sosyal hizmet uygulamalarında tutulan kayıtlar ne işe yarar?
Sosyal hizmet uygulamasında kayıtlar, mesleki çalışmaya yön veren, eğitime katkıda bulunan, araştırma ve geliştirme olanağı sağlayan önemli araçlar olarak kabul edilir (Koşar, 1987a). Müracaatçı sistemiyle yapılan çalışmaların kaydedilmesi gerek çalışanın çalışmasını gerekse kurumun hizmet ve politikasını değerlendirmesi ve sürekli gelişimini sağlaması bakımından yararlı ve zorunlu olarak kabul edilir.
Neler kayıt olarak kabul edilir?
Müracaatçı sistemine ait bilgileri içeren her türlü form, rapor, sesli, görsel, yazılı ve elektronik bilgilerin yer aldığı her şey kayıt olarak kabul edilmektedir. Kimi zaman bir bilirkişi kararını içeren formlar, yazılı belgeler, kamu kurumlarından alınmış resmi evraklar, dilekçeler, tetkik sonuçları vb. tüm dokümanlar kayıt olarak kabul edilebilir. Sosyal hizmet uzmanları kimi zaman kendileri bu kayıtları tutarlar, kimi zaman diğer profesyonellerin ve kuruluşların tuttuğu kayıtları kullanırlar.
Sosyal hizmetlerde tutulan kayıtlar farklı uzmanlar tarafından farklı kategorilere ayrılmışlardır. Bunlardan Kagle'nin yaptığı kategorilendirmeyi listeleyerek açıklayınız?
Kagle (1996) sosyal hizmette tutulan kayıtları beş başlık altında ele almıştır. Bunlar;
1. Narrative (Öyküsel/alıntısal) kayıtlar: Bu kayıtların yapısı, örgütün işlevi, uygulayıcının rolü ve hizmet amacına göre belirlenmekte- dir. Bu kayıtlar sosyal hizmet kuruluşlarının çoğunluğunda tutulmaktadır.
2. Süreç kayıtları: Mikro, mezzo ve makro düzeyde müracaatçı sistemi ile yapılan görüşmede elde edilen bütün bilgilerin kayıt altına alındığı her bilgiyi içermektedir. Bu raporlar, sosyal inceleme raporlarına kaynak oluşturur ve eğitim işlevi görür.
3. Sorun oryantasyonlu kayıtlar: Bu kayıtlar genelde sağlık alanında tutulmaktadır. Bunların amacı müracaatçı sisteminin sorununu/ sorunlarını tanımlama ve müdahale planını göstermek için kullanılmaktadır.
4. Amaca ulaşma ölçeği: Ruh sağlığı alanında müdahale planlarında kullanılmaktadır. Yani, belirli bir hizmet amacına yönelik faaliyeti, müdahaleyi belgeleme ve değerlendirmek için tutulur.
5. Zaman Serisi kayıtları: Ruh sağlığı kuruluş- larında ve müdahalenin odağı olan tutumlar veya ilişkilerin tekrarlı ölçümlerinde tutulmaktadır.
Dokunsal kayıt nedir kısaca açıklayınız?
Dokunsal Kayıtlar
Bu kayıtlar da görme engelli müracaatçılar için hazırlanan kayıt türleridir. Görme engelliler için oluşturulmuş Braille Alfabesi buna örnek verilebilir. Braille alfabesi veya Körler alfabesi; 1821 yılında Louis Braille tarafından geliştirilmiş görme engelli insanların okuyup yazması için kullanılan bir alfabe yöntemidir. İki kolon taşıyan dikdörtgen düzen üzerine dizilmiş altı kabartılmış noktadan oluşur. Her iki kolonda üçer nokta bulunur. Noktalardan her biri altmış dört farklı kombinasyondan birini oluşturması için farklı şekillerde dizilir (https:// tr.wikipedia.org/wiki/Braille_alfabesi, 2020). Braille Alfabesi ile ilgili olarak kamu kuruluşlarının çoğunda gerekli yerlere (Asangör girişleri ve içleri, odaların kapılarında vb. yerler) asılması zorunlu hâle gelmiştir.
Sosyal hizmette kayıt tutma ile ilgili standartlar hangi kurum ve kuruluşlar tarafından oluşturulmuştur?
Sosyal hizmette kayıt tutma ile ilgili standartlar Kanada Sosyal Hizmet Uzmanları Birliğinin (CASW) Mesleki Ahlak Kuralları (2005) ve Newfoundland ve Labrador Sosyal Hizmet Uzmanları Birliği (NLASW, 2015) tarafından oluşturulmuştur.
Sosyal hizmette kayıt tutmanın en temel amaçları nelerdir?
Sosyal hizmette kayıt tutmanın en temel amaçları:
-
Sosyal hizmet değerlendirmesi, müdahalesi ve karar vermeyi ifade etmek,
-
Müracaatçıya ve yasal prosedüre hesap verebilirlik ve şeffaflık sağlamak,
-
Mesleki uygulama ve hizmet sunumunda eleştirel düşünme fırsatı sağlamak,
-
Hizmet sunumunu, bakımın devamını ve hizmetlerin sonlandırmasını kolaylaştırmak,
-
Süpervizyonun amaçları ile ilgili bilgi sunmak,
-
Araştırma ve hizmetlerin değerlendirilmesi için belgeleme imkanı sağlamak,
-
Disiplinler arası iletişimi ve etkileşimi kolaylaştırmaktır (NSLAW, 2014).
Sosyal hizmette kayıt tutma ile ilgili standartları listeleyiniz?
Standart 1: Sosyal hizmet uygulamasında dokümantasyon sosyal hizmet mesleğinin ilkelerine, değerlerine ve etiklerine dayanır.
Standart 2: Sosyal hizmet uzmanları sosyal hizmet müdahalesine ait belgelemelerde devamlılık göstermelidirler.
Standart 3: Sosyal hizmet uzmanları sosyal hizmet müdahale(ler)inin gözlemlenmesini ve değerlendirmesini sağlayacak bir formatta olan kayıtları sağlar.
Standart 4: Sosyal hizmet dokümantasyonu açık bir değerlendirme, müdahale stratejisi, sonlandırma planı içermelidir.
Standart 5: Sosyal hizmet uzmanları müracaatçının gizliliğini korumalı ve müracaatçının sosyal hizmet ilişkisi başlamadan önce ve gerekli olduğunda ilişki devam ederken sosyal hizmetin dokümantasyonunun gizlilik sınırlılıklarının farkında olmasını sağlamalıdır.
Standart 6: Sosyal hizmet uzmanları teknolojinin kullanımı ve dokümantasyona ilişkin en iyi (güncel) uygulama yönergelerini bilmelidirler.
Standart 7: Sosyal hizmet uzmanları mesleki eğitime devam etmek ve sosyal hizmet dokümantasyonunu tamamlama konusunda yenilikleri takip etmelidirler.
Sosyal hizmet uzmanları sosyal hizmet müdahale(ler)inin gözlemlenmesini ve değerlendirmesini sağlayacak şekilde düzenleyecekleri kayıtları minimum düzeyde neleri içermelidir.
Kayıtlar, minimum düzeyde aşağıda belirtilenleri içermelidir:
• Müracaatçının adı ve iletişim bilgileri
• Müracaatçının sorunu ve talep edilen profesyonel hizmetin tanımını sunma
• Müracaatçının bilgilendirilmiş onayının alındığı bilgisi
• İlgili belgelerin nüshası (sevkler, dava dosyaları vb.)
• Profesyonel değerlendirme, hedefler, müdahaleler ve sonuçlar
• İlerleme (gelişme) durumuna dair notlar
• Diğer meslek elemanları ile temas ve ek sözleşme
• Profesyonel ilişkinin ne zaman ve niçin sonlandığına dair net ifade
Sosyal hizmet uzmanları müracaatçının gizliliğini korumalıdır ancak bazı durumlarda kişi ve kurumların, müracaatçıların bilgi ve kayıtlarını açıklamasına izin verilir. Bu durumlar nelerdir?
Aşağıdaki durumlarda kişi ve kurumların, müracaatçıların bilgi ve kayıtlarını açıklamasına izin verilir:
-
Müracaatçıların bilgilendirilmiş onayıyla açıklanabilir. Bu onay müracaatçının kayıtlarında yazılı veya sözlü olarak belgelendirilmiş olmalıdır.
-
Müracaatçı veya başkalarının ciddi, öngörülebilir ve kaçınılamaz zararı önlemek için gerekli olduğunda açıklanabilir. Zararın önlenmesi için müracaatçı bilgilerinin ne kadarının açıklanması gerektiği konusunda sosyal hizmet uzmanları mesleki yargısını kullanmalıdır.
-
Yasalar veya düzenlemeler gerekli olduğunda açıklanabilir. CASW’nin Etik Pratik konulu yönergesi “müracaatçının onayını almanın gerekli olmadığı yerde, sosyal hizmet uzmanı bildirimin başkalarını riske atma durumu söz konusu değilse müracaatçısına erişimin uygun bulunduğunu resmi olarak bildirmek için girişimde bulunur.
NLASW Teknoloji kullanımları standartlarında (2012) belirtildiği üzere sosyal hizmet uygulamasında dikkate alınması gereken hususlar nelerdir?
NLASW Teknoloji kullanımları standartlarında (2012) belirtildiği üzere sosyal hizmet uygulamasında dikkate alınması gereken bazı hususlar:
-
Klinik ya da tedavisel önem taşıyan müracaatçıya ait e mail ve telefon mesajları klinik dosya içeriği olarak tutulmalıdır.
-
Elektronik iletişim yöntemleri pratikte kullanıldığında sosyal hizmet uzmanlarının elektronik iletişim yöntemlerine dair onay alınan belgeleri de dosya içeriği olarak tutması gereklidir.
-
Uygulama Etiği Prensipleri CASW de ana hatlarıyla belirtildiği üzere “Sosyal hizmet uzmanları, müracaatçılarını yazılı ve elektronik kayıtlarını korumakla mükelleftir” (s8) Elektronik belge, doküman ve bilgi kullanılırken (laptop vb.) sosyal hizmet uzmanları risk yönetimi stratejileri geliştirmelidir (bilgisayar şifreleri, uygun depolama).
-
Sosyal hizmet uzmanları, müracaatçıları ile e-mail, mesaj yöntemleri ile görüşürken, görüşülen konuların elektronik ortamda görüşülmesi hususunun uygunluğu, örgütsel ilkeler, mesleki ahlak kuralları ve uygulama prensipleri anlamında karşılıklı diyalog hâlinde olmalıdır. Bu bilgiler müracaatçının dosyasında açıkça belirtilmelidir.
Rapor türleri neye göre çeşitlenmektedir?
Rapor türleri kullanılacak faaliyet amaç ve alanlarına göre çeşitlilik göstermektedir. Raporun hazırlandığı olay veya olgunun durumuna göre türleri ortaya çıkar. Örneğin bilimsel raporlar, doktor raporları, öğretmen kurulu raporları, iş raporları, sağlık raporları, teftiş raporları, öğrenci raporları, yönetim kurulu raporları, kurum değerlendirme raporları, finansal raporlar, sosyal inceleme raporları gibi raporlar bulunmaktadır (Küçük, 2016). Raporlar genel olarak bir konu, iş veya görev hakkında ayrıntılı bilgiler içerir (Tutar ve Ayyıldız, 2018).
Sosyal hizmette ne gibi raporlar tutulmaktadır?
Sosyal hizmet müdahalelerinde sosyal hizmet uzmanları tarafından tutulan kayıtların analiz edilerek, değerlendirilerek müracaatçı sistemine ilişkin yapılan bir müdahale, terapötik müdahale, sonuç değerlendirme, karar verme gibi durumlara ilişkin olarak farklı sayıda raporlar düzenlenir. Bu raporların şekli, içeriği, bilgilerin sıralaması gibi durumlar farklılık göstermekle birlikte benzer ve ortak çok sayıda yönleri de bulunmaktadır. Sosyal hizmette tutulan raporlar farklı isimler alabilmektedir. Sosyal hizmet uzmanlarının ağırlıklı olarak çalıştıkları adalet, sağlık, sosyal yardım, aile ve çocuk refahı, yaşlılık refahı, engellilik, mültecilik, şiddet, ihmal ve istismar, yoksulluk, işsizlik alanlarına özgü raporlar tutarlar.
Sosyal hizmet uzmanları mikro, mezzo ve makro düzeydeki mesleki uygulamalarda müracaatçı sistemleri ile yaptıkları görüşmeler sonucunda mülakat raporları ve değerlendirme raporları olmak üzere mesleki raporlar düzenlerler (Erkan, 1997). Bunların dışında da farklı isimlerle anılan raporlar da düzenlenmektedir. Sosyal hizmet mülakat kayıtları genellikle müracaatçılar ile ilgili temel bilgileri içerirler. Mülakat raporları da süreç ve özet raporu olmak üzere kendi içinde ikiye ayrılır. Değerlendirme raporları psiko-sosyal inceleme raporu, sorunu belirleme ve müdahale raporu, sosyal inceleme ve değerlendirme raporu veya sadece sosyal inceleme raporu (örneğin adalet alanınında, sağlık alanında) gibi isimler de alabilmektedirler. Bu raporlar, bir veya birkaç görüşme sonunda elde edilen bilgilerin özlü biçimde değerlendirilmesi ve yapılan çalışmanın önemli yönlerinin yansıtılması biçimindedir.
Süreç raporlarının sayısı neye göre farklılık göstermektedir?
Süreç raporunun sayısı müracaatçı sisteminin sorununa ve çözümüne bağlı olarak farklılık göstermektedir. Bazen tek görüşmelik bir süreç raporu olabileceği gibi bazen bu sayı 1-20 arasında da olabilir. Örneğin, ruhsal problemlerin müdahale sürecinde terapötik müdahalenin doğası gereği müracaatçı sistemi ile çok sayıda görüşme yapmak gerekebilir. grup terapilerinde her oturumda süreç raporu tutulur. Dolayısıyla bu raporun içeriği, sayısı müracaatçı sisteminin sorun, gereksinim ve çözümüne bağlıdır. Bazı sosyal hizmet kuruluşlarında tutulması zorunludur. Örneğin, evlat edinmede müracaatçı sistemi ile en az beş görüşme yapılması ve süreç raporlarının tutulması gereklidir. Tutulan bu beş süreç raporunun sonucunda sosyal inceleme raporu düzenlenerek karar verilir.
Özet raporlarını kısaca açıklayınız?
Mülakat sürecinin kısa ve özet olarak anlatıldığı rapor türüdür. Bu rapor türünde ayrıntılara girilmez, mülakat sürecindeki önemli görülen noktalar ve durumlar hikâye şeklinde yazılarak belli bölümler şeklinde düzenlenerek yazılır. Süreç ve ilişkilerin özel anlam taşımadığı durumlarda özet rapor düzenlenmesi uygun olur. Bu raporda mülakattaki etkileşimin olduğu gibi aktarılmasına gerek olmayıp, önemli bilgiler, gözlem ve yorumlar kısaca özetlenerek anlatılır (Koşar, 1987b, Erkan, 1997). Müracaatçı ile yapılan görüşmenin kısa ve öz olarak aktarılmasıdır. Bu rapor türünde ayrıntıya girilmez, görüşmedeki önemli noktalar kısaca yazılır ve özet şeklinde sunulur. Müracaatçıyı daha yakından tanıyabilmek adına ailesi, arkadaşları, iş çevresi ile yapılan görüşmelerin kısa özet şeklinde yazılması- dır (Erbay, 2013).
Değerlendirme raporlarını kısaca açıklayınız?
Mülakat sürecinde yapılan bir dizi görüşmelerin sonucunda süreç ve özet raporları şeklinde yazılan bilgilerin ve yapılan çalışmaların değerlendirilmesi ve mülakatın özünün belli başlıklarla düzenlenerek yazılan rapor türüdür (Erkan, 1997). Psiko-sosyal inceleme ve değerlendirme raporu sosyal inceleme raporu olarak da adlandırılmaktadır (Koşar, 1987b). İki farklı isim olarak adlandırılsa da temelde aynı şeyi ifade etmektedirler. Bu raporlar, inceleme, sorunu tanımlama, sosyal hizmet müdahalesi ve öneri bölümlerinden oluşmaktadır (Erkan, 1997).
İçeriklerine göre raporlar nelerdir listeleyerek yazınız?
Herhangi bir konu hakkında bilgi almak, olay ve olguları öğrenmek, toplanan bilgiler çerçevesinde karara varmayı kolaylaştırmak amacıyla konuyu bilen uzman kişilerce hazırlanan raporlardır. İçeriklerine göre raporlar; Bilgi veren raporlar, araştırma raporları, uzman raporları, durum raporları, öneri raporlarıdır (Tutar ve Ayyıldız, 2018).
Araştırma raporlarını açıklayınız?
Bilimsel amaçlı yapılan araştırma verilerinin analiz edilmesi sonunda elde edilen bulgu ve sonuçların raporlanması şeklindeki raporlardır. Bunlar öğrencilerin, lisans bitirme tez ve proje raporları, yüksek lisans ve doktora tez raporları, bunların dışında yapılan çalışmalar sonucunda elde edilen sonuçların bilimsel araştırma makalesi şeklinde hazırlanması, proje raporları (Ulusal, uluslararası vb.), deneysel çalışma raporları, ilaç araştırma raporları gibi çok sayı ve türde rapor düzenlenmektedir. Sosyal hizmet uzmanları mesleki uygulamalarında en çok tez, makale ve proje raporları tutarlar. Örneğin, sosyal hizmet uzmanları uygulamalarında, mesleki müdahalelerinin etkinliğini ortaya koymak için bilimsel araştırmalar yaparak, veya bir hizmet modeline ilişkin proje yaparak proje sonuçlarını raporlaştırması veya belirli bazı sosyal sorunlarla ilgili olarak bilimsel araştırmalar yaparak soruna müdahale stratejilerini içeren raporlar hazırlamaktadırlar.
Sosyal hizmet raporlarında kaç bölüm vardır ve bu bölümlerde nelerden bahsedilmelidir?
Bütün sosyal hizmet raporlarında ağırlıklı olarak ilk bölümde raporun adı, düzenlendiği kurum, tarih, sayı, raporu düzenleyen sosyal hizmet uzmanı; ikinci bölümde müracaatçı sistemini tanıtan kişisel bilgiler (ad-soyad, doğum tarihi, TC Kimlik numarası, doğum yeri, sosyal güvence, medeni durum vb.); üçüncü bölümde giriş bölümü olan yani süreç ve değerlendirme aşaması yer alır. Bu aşamada, müracaatçı ile planlı değişim sürecinin basamakları dikkate alınarak tanışma, değerlendirme ve planlama aşamalarında mürcaatçıdan elde edilen bilgiler doğrultusunda müracaatçının fiziksel, duygusal, sosyal, ruhsal, ilişkisel, bilişsel ve ahlaki yönden gelişim özellikleri, sorunu/sorunları, sorunlarının çözümü için gereksinimleri, gereksinimlerin karşılanması için ihtiyaç duyulan kaynak ve hizmetler ve bunların planlanması yer almaktadır. Müdahale aşamasında ise müracaatçının sorunlarını çözmek için planlanan müdahalenin nasıl uygulandığı ve müdahalenin müracaatçının sorununu çözüp çözemediğini ortaya koymak için ölçüm kriterleri ortaya konulur. Son bölümde ise konu ile ilgili olarak sosyal hizmet uzmanının görüşü, kararı veya önerileri ortaya konulur. Ancak bu durum her rapor için aynı olmayabilir. Bu durum daha çok SİR için geçerlidir. Süreç raporunda da buna benzerlik göstermekle birlikte daha detaylı olup karar, öneri ve görüş ortaya koymazlar.
Bir sosyal hizmet uzmanının rapor hazırlarken kendine sorması gereken sorular nelerdir?
Bir sosyal hizmet uzmanı rapor hazırlarken aşağıdaki soruları dikkate alması gerekmektedir (Şahin, 2019):
-
Rapor hangi amaç için hazırlanıyor?
-
Rapor kim veya kimler için hazırlanıyor?
-
Raporda hangi konular ele alınıyor?
-
Raporda yer alacak bilgi düzeni ne şekilde olmalı?
-
Raporda eksik kalan hususlar var mı?
Raporlarda amacın belirlenebilmesi için dikkat edilmesi gereken ölçütler nelerdir?
Bütün raporlarda amaç, bilgi vermek, var olan bilgilere yenilerini eklemek ve bunları kayda geçirmektir. Raporun ana amacı anlaşıldıktan sonra raporu yazan kişinin aslında raporu hangi amaç için yazdığının, yani bu rapor ile hangi mesajı vermek istediğinin saptanması gerekir. Bu konu ile ilgili birkaç amaç örneği vermek gerekirse:
• Açıklamak
• Değerlendirmek
• Betimlemek
• Öngörmek
• Konu ile ilgili gelişmeyi göstermek
• Konu ile ikna etmeye çalışmak
• Konu ile ilgili bir faaliyette bulunmaya ikna etmek.
Amacın belirlenebilmesi için birtakım ölçütler bulunmaktadır. Bunlar:
• Amacın gerçekçi olması
• Amacın yerine getirilip getirilmediğinin ölçülebilir olması
• Amacın ne zaman yerine getirildiğinin anlaşılabilir olması
• Amacın harekete geçmeye işaret edebiliyor olmasıdır.
Bu ölçütler olmaması raporun hedefinin belli olmadığı anlamına gelir ve böyle raporlar ne şekil ne de içerik bakımından uygun olmayan rapor anlamı taşımaktadır (Tutar ve Ayyıldız, 2018).
Sosyal hizmet uzmanlarının rapor yazarken dikkat etmeleri gereken önemli hususlar nelerdir? 10 maddeyi söyleyiniz?
1- İyi bir rapor hazırlayabilmek için ilk kural, iyi bir dil bilgisi ve anlatıma sahip olabilmektedir (Çalış, 2019). Raporun kendine özgü bir anlatım biçimi bulunmaktadır. Yazan kişi pek çok kurala uymak zorundadır. Bu kurallar yazının biçimi, tablo ve grafiklerin şekli, bunların sayfalara yerleştirilmesi, konuların sırası ile ilgilidir. Raporda anlatılış şeklinin ilgi çekici olmaktan çok, açık ve anlaşılır olması gerekmektedir. Rapor dilinde en önemli özellikler; sadelik, açıklık ve yalınlıktır (Şahin, 2019).
2- Çok kısa ve uzun paragraflardan kaçınılmalı, her paragrafın başında ve sonunda o paragrafı özetleyecek bir cümle yazılmalıdır.
3- Raporda kesin ifadeler kullanılmalıdır.
4- Raporda “ben, biz” gibi birinci şahıs ile ilgili ifadelere yer verilmemelidir. Eğer kişinin kendisinden bahsetmesi gerekiyor ise araştırmacı, uzman vb. ifadelerin kullanılması gerekmektedir (Tufan ve ark., 2009).
5- Raporu yazmaya başlamadan önce raporu kimlerin okuyacağı dikkate alınmalıdır. Özellikle okuyucuların hangi bilgilere ihtiyacı olduğu belirlenmelidir. Ayrıca belgelerin diğer kurum ve kuruluşlara gönderilip gönderilmeyeceği, gazeteler ya da müracaatçılar gibi başka kimselere gönderilip gönderilmeyeceğini dikkate alınmalıdır. Bunlarla birlikte muhtemel okuyucular düşünülerek sözcük seçiminize dikkat edilmelidir.
6- Mahkemeye, doktorlara, psikologlara, avukatlara, okullara, diğer hizmet kurumlarına, işletmelere, komitelere sunulacak raporlar mutlaka etkin bir dil ile resmî şekilde düzenlenmelidir. Özellikle kurumların protokollerine, biçimsel özelliklerine, terminolojiye dikkat edilmeli, başlıkların ve içeriğin doğruluğu kontrol edilmelidir. Özellikle iyi yazılmış rapor örnekleri raporu yazmada rehberlik edebilir.
7- Raporun ilk taslağı ya da raporun içeriği yazılmadan önce mutlaka yazıda verilmesi planlanan içerik düzenlenmelidir. Ana başlıklar, alt başlıklar alt düzeyde başlıklar belirlenmelidir. Çünkü yazıda fikirlerin sunulmasında bir düzen ve içerik oluşturulursa anlaşılması daha kolay olmakta, vermek istenilen mesaj daha doğru anlaşılmaktadır. Bu nedenle yazılan raporun son olarak ortaya çıkmasından önce birkaç kere daha düzenlenmesi gerekebilir (Sheafor ve Horejsi, 2012).
8- Raporda yer alacak bilgiler mutlaka mantıksal sıra kapsamında başlıklar hâlinde verilmelidir. Ayrıca başlıklar ve içerik uyumlu olmalıdır.
9- Yalın, anlaşılır, yargılayıcı ve yoruma dayalı olmayan, taraf tutmayan, objektif dil kullanmalıdır.
10- Rapor son hâline getirilmeden önce mutlaka gözden geçirilmeli, son düzeltmeler yapılmalıdır.
Dosyalama türleri nelerdir?
Dosyalama türleri şunlardır:
• Dosyaların harf sırasına göre alfabetik olarak sıralandığı Alfabetik Dosyalama Sistemi,
• Dosya içinde bulunan yazışma evrakının ve dosyaların tarihleri esas alınarak yapılan, Kronolojik (Tarihsel) Dosyalama Sistemi,
• Dosyalamayı coğrafi bölge ya da illeri esas alan Bölgesel Dosyalama Sistemi,
• Tek konu tek dosya sistemi de denen, her konu için ayrı bir dosyanın açıldığı Konulara Göre Dosyalama Sistemi,
• Evraka verilen numaralara göre yapılan Nümerik Dosyalama Sistemidir (https://acikders.ankara.edu.tr, 2020).