aofsorular.com
SHZ206U

Sosyal Güvenlik Mevzuatı

7. Ünite 20 Soru
S

İngiliz sosyal güvenlik sistemi kurulması hakkında rapor hazırlamakla görevlendirilmiş olan kişi kimdir ?

Sosyal güvenlik ile özdeş bir isim olan Beveridge, 1941’de bir İngiliz sosyal güvenlik sistemi kurulması hakkında rapor hazırlamakla görevlendirilmiştir. 1942’de basılan rapor, Social Insurance and Allied Services (Sosyal Sigortalar ve İlgili Hizmetler), Britanya sisteminin kurulmasına temel teşkil etmiştir. Ancak daha büyük ölçüde, İkinci Dünya Savaşı sonrası belli başlı ülkelerde yürütülen tüm reformlara esin kaynağı olmuştur.

S

Sosyal Devlet nedir ?

Sosyal devlet; çalışanların çalışma koşullarına, engellilerin yaşama koşullarına, kimsesizlerin ve yoksulların barınma ve beslenme sorunlarına, yaşlıların ve çocukların, eğitim, sağlık vb. sorunlarına müdahale eden devlet biçimidir. Sosyal devletin sosyal araçları sosyal sigortalar, sosyal yardımlar ve sosyal hizmetlerden oluşmaktadır. Sosyal devlet, ülkesinde yaşayan bireyin ve ailenin bugün ve yarın kaygısı duymadan yaşamasını öngören, sağlayan ve bunun araçlarını yeterlice geliştiren devlettir.

S

Yaşam Kalitesi Hakları dört büyük BM anlaşmasında tanınmış durumdadır. Bunlar nelerdir ?

Yaşam Kalitesi Hakları dört büyük BM anlaşmasında tanınmış durumdadır. Bunlar

Uluslararası Ekonomik, Sosyal ve Kültürel Haklar/ICESCR-1966

Uluslararası Medeni ve Siyasal Haklar/ICCPR-1966

Kadınlara Karşı Her Türlü Ayrımcılığın Kaldırılması Konvansiyonu/CEDAW-1979

Çocuk Hakları Konvansiyonu/CRC-1989’dur.

S

Sosyal güvenlik sistemi nedir ?

Bir toplumda yaşayan bireylerin sosyal güvenliklerini sağlamak üzere devletçe düzenlenen kurum ya da kurumlar topluluğuna sosyal güvenlik sistemi denir .

S

Osmanlılar döneminde çağdaş anlamda ilk sosyal güvenlik kurumu ne için hangi tarihte kurulmuştur ve daha sonra nasıl gelişmiştir ?

Osmanlı toplumunda da kişileri toplumsal tehlikelere karşı koruyan başlıca önlemlerdir. Yine ilk dayanışma sandıkları birer meslek kuruluşu olan loncalar içinde başlamıştır. Sosyal yardıma gelince İmparatorlukta bu yardımlar daha çok dini kural ve geleneklere bağlı olarak gelişmiştir. Örneğin İslam dininin getirdiği zekât, fitre, adak, kurban ve diğer bağış ve sadakalardan oluşan bir sistem dâhilinde dar gelirlilere yardımlar yapılmıştır. Osmanlılar döneminde çağdaş anlamda ilk sosyal güvenlik kurumu emeklilik hakkının gerçekleştirilmesi için 1806 yılında kurulan “Askeri Tekaüt Sandığı” ile başlamıştır. 1861 yılında ise sivil memurlar için bir emekli sandığı kurulmuş ve 1909 tarihli bir kanunla, sivil ve askeri hizmet emekliliğinin iki ayrı sandıkça sağlanması yeniden düzenlenmiştir. Cumhuriyet döneminde, sosyal güvenliğin gelişimi daha çok sosyal sigorta uygulamalarına önem ve ağırlık verilmesi biçiminde gelişmiştir. Bu alanda Cumhuriyet döneminde Emekli Sandığı, Sosyal Sigortalar ve Bağkur olmak üzere üç önemli sosyal güvenlik kurumu geliştirilmiştir (Koray ve Topçuoğlu, 1995: 192-194). Cumhuriyet’e geçişle birlikte 1923 yılında çıkarılan “Amele Birliği İhtiyat ve Taavül Sandığı Talimatnamesi” ile Zonguldak ve Ereğli havzasında çalışan maden işçilerinin muhtaç ailelerine ayni yardımlar düzenlenmiştir. Yine aynı yıl 442 sayılı Köy Kanunu ile köylünün çoğunluğunun kararı ile köyün öksüzlerine yemeklik ve para yardımı yapılması, kimsesizlerin evlendirilmesi gibi düzenlemeler hükme bağlanmıştır. Medeni Kanunun kabulünden sonra (1926) emek ve sermaye ilişkileri hizmet akdi çerçevesinde Medeni Kanun’un borçlar kısmında alındı. Umumi Hıfzıssıhha Kanunu (1930) ve İş Kanunu (1936) çalışma hayatına bir düzen getirdiyse de ekonomik güvence oluşturmadı. Bütün dünyada 1930 ve 1940’larda başlatılan sosyal güvenlik ve sigorta hareketi ülkemize de yansıdı; kişinin gelir devamlılığını bozan risklere karşı devlete, vatandaşlarını bu tehlikelerden korumak, zararlarını telafi etmek veya azaltmak konusunda büyük görevler düştüğü kabul edildi. Daha önce var olanlara ek olarak, ilk önce çalışan kesimden memur ve işçi kesimlerindeki sabit ücretli kişilere, daha sonra kendi hesabına çalışanlara belli risklere karşı güvence sağlandı (Koşar, 2000: 16).

S

Sosyal sigorta kanunları dünyanın farklı ülkelerinde hangi tarihlerde başlamıştır ?

Sosyal sigortaların bugünkü anlamda uygulanmaya başlaması çok eskilere dayanmamakla beraber, Almanya (1884), Avusturya (1887), Macaristan (1881), Norveç, Fransa (1894), Finlandiya (1895), İtalya (1898) gibi ilk uygulamaların 1880 ve 1890’lı yıllara rastladığı Avrupa ülkeleri ile karşılaştırıldığında, ilk defa 1946 yılında, iş kazalarıyla meslek hastalıkları ve analık sigortalarını uygulamaya başlayan Türkiye’de sosyal sigortalar çok daha kısa geçmişe sahiptir.

S

Türkiye'de sosyal sigortanın gelişim süreci nasıl gelişmiştir ?

Türkiye’de sosyal sigortanın gelişimi bilimsel ve pratik anlamda 1936’lara gitmektedir. Bu tarihte çıkan 3308 sayılı İş Kanunu, 27 Haziran 1945 tarih ve 4772 sayılı İş Kazaları, Meslek Hastalıkları ve Analık Sigortası Kanunu, 1949 İhtiyarlık Kanunu, 1950 Hastalık ve Analık Sigortası, 1950’de çıkan 5434 sayılı Emekli Sandığı Kanunu, 1957 Maluliyet, İhtiyarlık ve Ölüm Sigortası, 5 Ocak 1961 tarih 224 sayılı Sağlık Hizmetleri Sosyalleştirme Kanunu, 1965’de 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanunu, 1971’de 1479 sayılı Bağ-Kur Kanunu, ILO’nun 1952 tarih ve 102 sayılı Sosyal Güvenliğin Asgari Normlara İlişkin Sözleşmesi, 10 Temmuz 1976 tarihli 2022 kanunu, 1983 SHÇEK kanunu, 1983’te 2925 sayılı Tarım İşçileri Sosyal Sigortalar Kanunu, 1983’te 2926 sayılı Tarımda Kendi Adına ve Hesabına Çalışanlar Sosyal Sigortalar Kanunu, 1992 Yeşil Kart, 2006 tarih 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu gibi düzenlemelerin hemen hepsi de sosyal sigortaların gelişimi hakkında bilgi vermektedir.

S

Uzun vadeli sigorta kolları kapsamında hangi ödenekler verilmektedir ?

Uzun vadeli sigorta kolları kapsamında; malullük sigortası kapsamında malullük aylığı, yaşlılık sigortası kapsamında yaşlılık aylığı ve toptan ödeme, ölüm sigortası kapsamında ölüm aylığı, ölüm toptan ödemesi ve aylık almakta olan kız çocuklarına evlenme ödeneği ile cenaze ödeneği verilmektedir.

S

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığının görevleri nelerdir ?

  • Çalışma hayatını düzenleyici, işçi-işveren ilişkilerinde çalışma barışının sağlanmasını kolaylaştırıcı ve koruyucu tedbirler almak,
  •  Çalışma hayatındaki mevcut ve muhtemel meseleleri ve çözüm yollarını araştırmak,
  • Ekonominin gerektirdiği insan gücünü sağlamak için gerekli tedbirleri araştırmak ve uygulanmasının sağlanmasına yardımcı olmak,
  • İstihdamı ve tam çalışmayı sağlayacak, çalışanların hayat seviyesini yükseltecek tedbirleri almak,
  • Çalışanların meslekî eğitimlerini sağlayıcı tedbirler almak,
  • Engellilerin mesleki rehabilitasyonunu sağlayacak tedbirler almak,
  • İş sağlığı ve güvenliğini sağlayacak tedbirlerin uygulanmasını izlemek,
  • Çalışma hayatını denetlemek,
  • Sosyal adalet ve sosyal refahın gerçekleşmesi için gerekli tedbirleri almak, 
  • Çeşitli fizyolojik, ekonomik ve sosyal risklere karşı sosyal sigorta hizmetlerini uygulamak, 
  • Sosyal güvenlik imkânını sağlamak, yaygınlaştırılması ve geliştirilmesi için gerekli tedbirleri almak,
  • Yabancı ülkelerde çalışan Türk işçilerinin çalışma hayatı ve sosyal güvenlikle ilgili meselelerine çözüm yolları aramak, hak ve menfaatlerini korumak ve geliştirmek,
  • Çalışma hayatını geliştirmek için çalışanları koruyucu ve çalışmayı destekleyici tedbirleri almak,
  • Bağlı ve ilgili kuruluşların amaçları ve özel kanunları gereğince idare edilmesini sağlamak ve denetlemek,
  • İş istatistiklerini derlemek ve yayımlamak,
  • Çeşitli mevzuatla verilen diğer görev ve hizmetleri yapmak.
  • İşyerindeki sağlık ve güvenlik risklerini önleyici ve koruyucu hizmetleri yürütenlerin niteliklerini belirlemek, eğitimlerini ve sertifikalandırılmalarını sağlamak,
  • Mesleki yeterlilik sisteminin oluşturulması ve işletilmesi için gerekli tedbirleri almak.
S

Kanunda sosyal hizmet enstitüsünün görevleri nelerdir ?

Kanunda sosyal hizmet enstitüsünün görevlerini yerine getirmek üzere, Sosyal Hizmetler Akademisi, Sosyal Hizmetler Mütehassısları (SHM) ve sosyal hizmet yardımcılarını yetiştirmek üzere yüksek ve orta ihtisas derecesinde nazari ve ameli sosyal hizmet tedrisatını doğrudan doğruya veya üniversite vasıtasıyla yaptırır. SHM yetiştirerek mütehassıs diploması verecek yüksek öğretim kısmı bir üniversite bünyesinde fakülte veya yüksekokul veya ayrı ihtisas şubesi halinde teşkilatlandırılmak üzere Sıhhat ve İçtimai Muavenet, Maarif Vekâletleriyle üniversite arasında müşterek karara varılarak işbirliği yapılır. Akademinin, lise ayarında orta uzman yetiştirip sosyal yardımcı diploması veren orta kısmını öğretim süresi üç yıl olup sosyal yardımcı yetiştirir. Bu kısıma orta okullarda orta dereceli meslek okulları ve ilk öğretmen okulları mezunları kabul edilir. Akademi sosyal hizmet sahasında çalışmakta olanları, gerekli ilmi seviyeye ulaştırmak üzere muhtelif kurslar tertip ederek kurs mezunlarına sertifika verir (md.9).

S

Sosyal hizmetler ilk olarak nerede nasıl gelişim göstermiştir?

Sosyal yardımın sistematik olarak ilk kez düzenlendiği ülke İngiltere’dir. 18. yüzyıldan başlayarak bir dizi poor laws (yoksulluk yasaları) bu yardımı düzenlemiş ve örgütlemiştir. Kraliçe Elizabeth’in yönetimi altında hayata geçirilen 1601 tarihli yasa (old poor law-eski yoksulluk yasası) sosyal yardımın temel çerçevesini çizmiştir. Bu yasa üç adet muhtaçlar sınıfı öngörüyordu: engelliler, engelli olmayanlar ve çocuklar. Yardım, kilise toprakları temel alınarak belirleniyor ve özel bir vergi yoluyla besleniyordu. İhtiyaç duyan çocuklar ve engelliler para yardımı görüyorlardı. Engelli olmayan yoksullaraysa yoksullukları genellikle faaliyetsizliğe bağlı olduğu için, iş vererek yardım etme zorunluluğu vardı. Yani yardım hakkıyla çalışma hakkı paralel olarak ifade ediliyordu (Rosanvallon, 2004: 120).

S

Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Teşvik Kanunu hangi tarihte çıkarılmıştır ?

Sosyal yardımlar alanında ikinci adım 29.5.1986 tarihinde çıkarılan “Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Teşvik Kanunu” olmaktadır. Bu yasanın amacı sosyal güvenlik kuruluşları dışında kalan ve yoksulluk içinde bulunan vatandaşlara yardım etmek, sosyal adaleti ve adil bir gelir dağılımını sağlamak, sosyal yardımlaşma ve dayanışmayı özendirmektir (Koray, Topçuoğlu, 1995, 198). Aslında bu, 24 Ocak 1980’de uygulamaya sokulan monetarist ekonomik politikaların sonucu olarak ülke çapında hızla artan ve yaygınlaşan yoksullaşmaya karşı önlem olarak “seçilmiş” yoksullara ayni ve nakdi yardım dağıtılmak amacıyla oluşturulmuş bir fondur (Tomanbay,1999: 250).

S

24 Ocak 1980’de uygulamaya sokulan monetarist ekonomik politikaların sonucu olarak ülke çapında hızla artan ve yaygınlaşan yoksullaşmaya karşı önlem olarak “seçilmiş” yoksullara ayni ve nakdi yardım dağıtılmak amacıyla oluşturulmuş fonun amacı nedir?

Fonun 3294 Sayılı kuruluş yasasında yer alan amacı ise şöyle ifade edilmiştir:

• Fakru zaruret içinde ve muhtaç durumda bulunan vatandaşlar ile her ne suretle olursa olsun Türkiye’ye kabul edilmiş veya gelmiş kişilere yardım etmek,

• Sosyal adaleti pekiştirici tedbirler alarak gelir dağılımının adilane bir şekilde tevzi edilmesini sağlamak,

• Sosyal yardımlaşma ve dayanışmayı teşvik etmek (Gökalp, 2003: 163). SYDTF kapsamında ülkemiz vatandaşı olmayanlara da (mülteci, sığınmacı vd.) olanaklar ölçüsünde sosyal yardım uygulaması yapılmaktadır.

S

Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı Sosyal Yardımlar Genel Müdürlüğü'nün görevleri nelerdir ?

  • Yoksullukla mücadele ve sosyal yardımlar alanında ulusal düzeyde uygulanacak politika ve stratejilerin oluşturulması çalışmalarını koordine etmek, belirlenen politika ve stratejileri uygulamak, uygulanmasını izlemek ve değerlendirmek.
  • 3294 sayılı Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışmayı Teşvik Kanunu’nun amaçlarını gerçekleştirmek ve uygulanmasını sağlamak için gerekli idarî ve malî tedbirleri almak.
  • Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışmayı Teşvik Fonunun gelirlerini zamanında toplamak, toplanan gelirlerin yerinde, zamanında ve ihtiyaçlara göre kullanılmasını sağlamak.
  • 3294 sayılı Kanun hükümlerine göre kurulan vakıfların harcamalarını, iş ve işlemlerini araştırmak, incelemek, izlemek ve denetlemek, görülen aksaklıklarla ilgili gerekli tedbirleri almak, vakıfların çalışma usûl ve esasları ile sosyal yardım programlarının ölçütlerini belirlemek.
  • Mevzuatta kamu kaynaklarıyla yardım yapılması öngörülen kişilere aylık, tazminat, ücret, yardım veya başka bir ad altında yapılacak her türlü sosyal yardımın ödenmesi ve anılan yardım ve ödemelerin veri tabanına işlenerek izlenmesi ile ilgili işleri diğer birimler ve ilgili kamu kurum ve kuruluşları ile işbirliği içinde yerine getirmek; diğer kamu kurum ve kuruluşları tarafından yapılmakta olan her türlü sosyal yardım ve ödemelerin veri tabanında izlenmesine ilişkin işlemleri yürütmek. 
  • Yoksullukla mücadeleye ve Genel Müdürlüğün görev alanına giren diğer konulara ilişkin olarak araştırma ve incelemeler yapmak, proje hazırlamak ve uygulamak.
  • Yoksullukla mücadele alanında uluslararası gelişme ve uygulamaları izlemek, değerlendirmek, ülkemiz açısından yararlı görülen modelleri uygulamaya koymak.
  • Sosyal Yardımlar Bilgi Sistemi ile ilgili işleri yürütmek.
  • Sosyal yardımlaşma ve dayanışma kültürünü kökleştirici çalışmalar yapmak, geniş kitleleri kapsayan yardım kampanyalarını koordine etmek ve desteklemek.
  • Sosyal yardıma hak kazanılmasında ve genel sağlık sigortalılığının tespitinde esas alınacak gelir tespit testlerine ilişkin usûl ve esasları belirlemek, bu testleri Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakıflarıyla işbirliği yaparak uygulamak.
  • Bakan tarafından verilen benzeri görevleri yapmak (https://www.ailevecalisma.gov. tr/sygm/hakkimizda/sosyal-yardımlar-genel-mudurlugu/ erişim 04 mayıs 2019).
S

Sosyal Yardımlar Genel Müdürlüğü tarafından; Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Teşvik Fonu kaynağı kullanılarak yapılan yardım programları nelerdir ?

1. Aile Yardımları,

2. Sağlık Yardımları,

3. Eğitim Yardımları,

4. Engelli Yardımları,

5. Özel Amaçlı Yardımlar’dır.

S

İkinci Dünya Savaşı sırasında çıkarılan, Asker Ailelerine Yardım Kanununun amacı nedir ?

İkinci Dünya Savaşı sırasında çıkarılan, Asker Ailelerine Yardım Kanunu (4109, 1941), askerlik hizmetinde bulunanların, aileyi geçindiriyor olmaları koşuluyla, ailelerine (usul, füruu, karısı, muhtaç kız veya erkek kardeşi) ayni ve nakdi yardımın belediyelerce ve köy ihtiyar meclislerince asgari ücret dâhilinde verilmesini öngörür.

S

Şehit Yakınları ve Gaziler Dairesi Başkanlığının sosyal güvenlik bağlamındaki görevlerinelerdir?

  • Bakanlığın şehit yakınları ve gazilere yönelik sosyal hizmet faaliyetlerini yürütmek ve koordine etmek.
  • Şehit yakınları ve gazilerin hakları ile onlara yönelik yardım, hizmet ve muafiyetlere ilişkin ulusal politika ve stratejilerin belirlenmesine yönelik çalışmaları koordine etmek, belirlenen politika ve stratejileri uygulamak, uygulanmasını izlemek ve değerlendirmek.
  • Kamu kurum ve kuruluşları, gönüllü kuruluşlar ile gerçek ve tüzel kişilerce şehit yakınları ve gazilere yönelik yürütülen faaliyetlere ilişkin ilke, usûl ve standartları belirlemek ve bunlara uyulmasını sağlamak.
  • Şehit ve gazi çocuklarının eğitimi konusunda, ilgili kurum ve kuruluşlar ile gönüllü kuruluşların da desteğiyle gerekli çalışmaları yürütmek.
  • Şehit yakınları ve gazilerin ekonomik, sosyal ve kültürel bakımdan desteklenmesi ve toplumdan kopmaması amacıyla çalışmalar yürütmek, bu konuda toplumsal duyarlılığı güçlendirici faaliyetler yapmak.
  • Gazilerin toplumsal hayata adaptasyonu, tedavi ihtiyaçlarının karşılanması, istihdam sorunlarının giderilmesi ve sosyal güvenlik haklarının geliştirilmesi amacıyla çalışmalar yürütmek.
  • Şehit ve gazi yakınları arasında iletişim ve dayanışmayı güçlendirmek. 
  • Şehit yakınları ve gazilere yönelik yardım kampanyalarına ilişkin usûl ve esasları belirlemek, istismar amaçlı girişimlere karşı ilgili kurum ve kuruluşlarla işbirliği içinde her türlü önlemi almak. 
  • İlgili mevzuatı çerçevesinde şehit ve gazi yakınlarının öncelikli istihdamına yönelik uygulamaları koordine etmek.
  • Bakan tarafından verilen benzeri görevleri yapmak.
S

12/4/1991 tarih ve 3713 tarihli Terörle Mücadele Kanunu’na göre devletin görevi nedir ?

Kamu görevlilerinden yurtiçinde ve yurtdışında görevlerini ifa ederlerken veya sıfatları kalkmış olsa bile bu görevlerini yapmalarından dolayı terör eylemlerine muhatap olarak yaralanan, sakatlanan, ölen veya öldürülenler hakkında 2330 sayılı Nakdi Tazminat ve Aylık Bağlanması Hakkında Kanun hükümleri uygulanır (md.21).

S

Sosyal ve ekonomik destek hizmetlerinde esas ilke nedir ?

Sosyal ve ekonomik destek hizmetlerinde esas ilke, kişilerin kendi kendilerine yeterli duruma getirilmesidir. Korunmaya muhtaç çocuğa, muhtaç engelli ve yaşlıya öncelik tanınır. Sosyal ve ekonomik destek talebinin fazla olması durumunda muhtaç olma derecesi, acil olma durumu, başvuru veya tespit sırası dikkate alınır. Sosyal ve ekonomik desteklerin, sosyal güvenlik sisteminin boşluklarını dolduracak şekilde planlanıp geliştirilmesine özen gösterilir.

S

“Sosyal Yardım” kavramıyla ilgili mevcut bilgilerin ve bilimsel çalışmaların ortaya çıkardığı başlıca unsurlar tahlil edildiğinde; ortaya çıkan temel veriler nelerdir ?

  • Sosyal yardım, esas itibariyle sosyal güvenlik hizmetlerinin yerine getirilmesinde kullanılan bir yöntemdir.
  • Sosyal yardım, sosyal hizmetler kapsamına da bir uygulama alanı ve hizmet şekli olarak girmektedir.
  • Sosyal yardımlarda, ilgililerin finansmanına prim esasına dayalı şekilde herhangi bir katkıda bulunmaları söz konusu olmayıp ihtiyaçlar karşılıksız olarak giderilmektedir.
  • Sosyal yardımlar, sosyal güvenlik açısından ancak kanunla düzenlenmiş oldukları ve resmi veya yarı resmi nitelikteki kuruluşlar tarafından yürütüldükleri takdirde gerçek bir sosyal güvenlik hizmeti olarak kabul edilmektedir.
  • Sosyal yardımlar, parasal sosyal gelirler şeklinde sunulabileceği gibi aynı yardımlar ve bakım, tedavi, rehabilite etme ve yetiştirme gibi hizmet yönü ağır basan nesnel sosyal gelirler şeklinde de sunulabilmektedir.
  • Sosyal yardımlar, kural olarak kişilerin muhtaçlıklarının araştırılmasına ve kontrolüne dayalı olarak ve ihtiyaçlarının şeklini ve şiddetini ölçü alarak sağlanmaktadır. 
  • Sosyal yardımlar, kişileri, durumlarına ve özelliklerine göre, en kısa sürede kendi kendilerine yeterli hale getirerek muhtaçlıktan kurtarmak amacını taşımaktadır. 
  • Sosyal yardımlarda, mahalli ölçütlere dayalı bir asgari geçim seviyesinin tespiti, hem muhtaçlık araştırması hem de yardım sağlama safhalarında dikkate alınması gereken bir kural olmaktadır. Bu unsurlar çerçevesinde, sosyal yardımın tanımını şu şekilde de yapmak mümkündür: Sosyal yardım, bir sosyal güvenlik yöntemi ve bir sosyal hizmet alanı olup kendi ellerinde olmayan sebeplerle, mahalli ölçüler içinde asgari seviyede dahi geçinme imkânını bulamayan kişileri; muhtaçlık araştırmalarına dayalı olarak en kısa sürede kendi kendilerine yeterli hale getirme amacını taşıyan, karşılıksız mahiyetteki parasal ve nesnel sosyal gelir ve destek sağlayıcı kamusal faaliyetler bütünüdür (Çengelci, 1993: 9).