aofsorular.com
SHZ206U

Yaşlılar ve Engellilerle İlgili Mevzuat

4. Ünite 25 Soru
S

Yaş kaça ayrılır?

Yaş, biyolojik ve kronolojik yaş olarak ikiye ayrılır. Kronolojik yaş tüm insanlarda aynı olduğu hâlde biyolojik yaş bireylere göre değişir.

S

Kronolojik yaş nedir?

Kronolojik yaş, doğumdan başlayarak içinde bulunulan zamana kadar geçen yılların toplamıdır.

S

Biyolojik yaş nedir?

Biyolojik yaş, içinde bulunulan biyolojik basamağın zaman birimi olarak gösterilmesidir.

S

Dünya Sağlık Örgütü'nün yaşlılığa ilişkin sınıflaması nasıldır?

Dünya Sağlık Örgütü, 1963 yılında yaşlanmayı kronolojik olarak ele almış ve üç döneme ayırmıştır.
• Orta yaşlılar (45-49 yaş)
• Yaşlılar (60-74 yaş)
• İleri yaşlılar (75 + yaş).

S

Yaşlılık nedir?

Yaşlılık, zaman faktörüne bağlı olarak kişinin değişen çevreye uyum sağlama kapasitesi ile organizmanın iç ve dış etmenler arasında denge sağlama potansiyelinin azalması ve böylece yaşlanma ile ölüm olasılığının yükselmesidir. Bir başka tanımla yaşlılık, fizyolojik bir olgu olup kişilerin fiziksel ve ruhsal güçlerini bir daha yerine gelmeyecek şekilde yavaş yavaş kaybetme hâlidir. 

S

"Engelli" kelimesi neyi ifade etmektedir?

Engelli, doğuştan veya sonradan herhangi bir nedenle bedensel, zihinsel, ruhsal, duyusal ve sosyal yeteneklerini çeşitli derecelerde kaybetmesi nedeniyle toplumsal yaşama uyum sağlama ve günlük gereksinimlerini karşılama güçlükleri olan ve korunma, bakım, rehabilitasyon, danışmanlık ve destek hizmetlerine ihtiyaç duyan kişidir. Engelliliğin çeşitli sınıflandırmaları vardır. Sosyal hizmetler açısından bakacak olursak üç tip özürden söz edebiliriz. Buna göre:
• Hafif engelli: Özürlülük ölçütüne göre, hafif engelli olarak tanımlanan kişiyi,
• Ağır engelli: Özürlülük ölçütüne göre, ağır engelli olarak tanımlanan kişiyi,
• Bakıma muhtaç engelli: Özürlülük sınıflandırmasına göre resmî sağlık kurulu raporu ile ağır engelli olduğu belgelendirilenlerden, günlük hayatın alışılmış, tekrar eden gereklerini önemli ölçüde yerine getirememesi nedeniyle hayatını başkasının yardımı ve bakımı olmadan devam ettiremeyecek derecede düşkün olan kişileri
ifade etmektedir.

S

1982 Anayasası’nın 61. maddesi sosyal hizmetler açısından neleri getirmiştir?

1982 Anayasası’nın 61. maddesi sosyal hizmetler alanına giren grupları açık bir şekilde belirlemiş, korunmaya, bakıma, yardıma ve rehabilitasyona muhtaç çocuk, sakat ve yaşlılara öncelik tanıyarak, devletin bu alanda gerekli örgüt ve kuruluşları kurması veya kurdurması hükmünü getirmiştir.

S

1982 Anayasası’nın 10., 42., 49., 50., 61. ve 62. maddelerinde diğer özel gereksinim gruplarının, yaşlıların ve engellilerin korunması ve güçlendirilmesi gereğini gösteren hükümler nelerdir?

1982 Anayasası’nın 61. maddesi sosyal hizmetler alanına giren grupları açık bir şekilde belirlemiş, korunmaya, bakıma, yardıma ve rehabilitasyona muhtaç çocuk, sakat ve yaşlılara öncelik tanıyarak, devletin bu alanda gerekli örgüt ve kuruluşları kurması veya kurdurması hükmünü getirmiştir. Bugün yürürlükte olan Anayasamız yaşlılara ve engellilere yönelik sosyal hizmetlerin mevzuat altyapısının temelini oluşturmaktadır.
1982 Anayasası’nın 10., 42., 49., 50., 61. ve 62. maddelerinde diğer özel gereksinim gruplarının yanı sıra yaşlıların ve engellilerin korunması ve güçlendirilmesi gereğini gösteren hükümler bulunmaktadır. Buna göre:
• Madde 10’da, kanun önünde eşitlik hakkı tanınmıştır. “Herkes, dil, ırk, renk, cinsiyet, siyasi düşünce, felsefi inanç, din, mezhep ve benzeri sebeplerle ayrım gözetmeksizin kanun önünde eşittir.”
• Madde 42’de, eğitim ve öğrenim hakkı ve ödevi tanınmıştır. “Kimse, eğitim ve öğrenim hakkından yoksun bırakılamaz. Devlet, maddi imkânlardan yoksun başarılı öğrencilerin, öğrenimlerini sürdürebilmeleri amacı ile burslar ve başka yollarla gerekli yardımları yapar. Devlet, durumları sebebiyle özel eğitime ihtiyacı olanları
topluma yararlı kılacak tedbirleri alır.”
• Madde 49’da, çalışma hakkı ve ödevi tanınmıştır. “Çalışma, herkesin hakkı ve ödevidir. Devlet, çalışanların hayat seviyesini yükseltmek, çalışma hayatını geliştirmek için çalışanları ve işsizleri korumak, çalışmayı desteklemek, işsizliği önlemeye elverişli ekonomik bir ortam yaratmak ve çalışma barışını sağlamak için gerekli tedbirleri alır.”
• Madde 50’de, çalışma şartları ve dinlenme hakkı belirtilmiştir. “Kimse, yaşına, cinsiyetine ve gücüne uymayan işlerde çalıştırılamaz. Küçükler ve kadınlar ile bedeni ve ruhi yetersizliği olanlar çalışma şartları bakımından özel olarak korunurlar.”
• Madde 60’da, sosyal güvenlik hakkı tanınmıştır. “Herkes, sosyal güvenlik hakkına sahiptir. Devlet, bu güvenliği sağlayacak gerekli tedbirleri alır ve teşkilatı kurar.”
• Madde 61’de, sosyal güvenlik bakımından özel olarak korunması gerekenler tanımlanmıştır. “Devlet, sakatların korunmalarını ve toplum hayatına intibaklarını sağlayıcı tedbirleri alır. Bu amaçlarla gerekli teşkilat ve kuruluşları kurar veya kurdurur.”
1982 Anayasası’nda genel çerçeve dâhilinde engellilerin korunmasına ilişkin sorumluluğu devlet sosyal devlet olma rolü gereği üstlenmiştir.

S

Engelliler Kanunu’nun ruhunu oluşturan temel ilkeler nelerdir?

İnsan haklarına dayalı ve ayrımcılıkla mücadele odaklı bir sosyal politikanın çerçevesini belirleyen Engelliler Kanunu’nun ruhunu özürlülük alanında fırsat eşitliği, insan hakları ve ayrımcılığın önlenmesi ilkeleri oluşturmaktadır.

S

Engelliler Kanunu’nun ruhunu özürlülük alanında fırsat eşitliği, insan hakları ve ayrımcılığın önlenmesi ilkeleri doğrultusunda yapılacak ne tür düzenlemelerin yasal çerçevesi çizilmiştir?

nsan haklarına dayalı ve ayrımcılıkla mücadele odaklı bir sosyal politikanın çerçevesini belirleyen engelliler Kanunu’nun ruhunu özürlülük alanında fırsat eşitliği, insan hakları ve ayrımcılığın önlenmesi ilkeleri oluşturmaktadır. Bu esaslar doğrultusunda Engelliler Kanunu ile ulaşılabilirlik, istihdam, bakım ve sosyal güvenliğe ilişkin sorunların çözümü, engelli bireylerimizin her bakımdan gelişmeleri ve toplumsal hayata tam katılımlarının sağlanması ve bu hizmetlerin koordinasyonu için gerekli düzenlemelerin yapılmasının yasal çerçevesi belirlenmiştir. Böylelikle yasa ile getirilen çağdaş düzenlemelerin uygulanması sağlanarak engelli bireylerin önündeki engellerin kaldırılması yönünde son derece önemli adımlar atılmıştır.

S

Engelliler Kanunu’nun amacı nedir?

Engelliler Kanunu’nun amacı; “engellilerin temel hak ve özgürlüklerden faydalanmasını teşvik ve temin ederek ve doğuştan sahip oldukları onura saygıyı güçlendirerek toplumsal hayata diğer bireylerle eşit koşullarda tam ve etkin katılımlarının sağlanması ve engelliliği önleyici tedbirlerin alınması için gerekli düzenlemelerin yapılmasını sağlamaktır.”

S

Engelli Haklarına İlişkin Sözleşme’nin temel amacı nedir?

Ülkemizde engelli hizmetlerinin gelişmesinde önemli bir kaynak işlevi gören bir uluslararası belgeye değinmek gerekir. 2007 yılında New York’ta (ABD) imzalanan ve 2008’de ülkemizin 5825 sayılı Kanunla onayladığı “Engellilerin Haklarına İlişkin Sözleşme” engellilere yönelik hizmetlerde çerçeve niteliği taşımaktadır.
Toplam 50 maddeden oluşan Engelli Haklarına İlişkin Sözleşme’nin temel amacı, “engellilerin tüm insan hak ve temel özgürlüklerinden tam ve eşit şekilde yararlanmasını teşvik ve temin etmek ve insanlık onurlarına saygıyı güçlendirmektir. Engelli kavramı diğer bireylerle eşit koşullar altında topluma tam ve etkin bir şekilde katılımlarının önünde engel teşkil eden uzun süreli fiziksel, zihinsel, düşünsel ya da algısal bozukluğu bulunan
kişileri içermektedir.”

 

S

2007 yılında New York’ta (ABD) imzalanan ve 2008’de ülkemizin 5825 sayılı Kanunla onayladığı “Engellilerin Haklarına İlişkin Sözleşme”nin dayandığı ilkeler nelerdir?

Bu sözleşmenin dayandığı ilkeler şunlardır:
a. Kendi seçimlerini yapma özgürlükleri ve bağımsızlıklarını da kapsayacak şekilde, kişilerin insanlık onuru ve bireysel özerkliklerine saygı gösterilmesi;
b. Ayrımcılık yapılmaması;
c. Engellilerin topluma tam ve etkin katılımlarının sağlanması;
d. Farklılıklara saygı gösterilmesi ve engellilerin insan çeşitliliğinin ve insanlığın bir parçası olarak kabul edilmesi;
e. Fırsat eşitliği;
f. Erişilebilirlik;
g. Kadın-erkek eşitliği;
h. Engelli çocukların gelişim kapasitesine ve kendi kimliklerini koruyabilme haklarına saygı duyulması.

Sözleşmeye taraf olan devletler engelliliğe dayalı herhangi bir ayrımcılığa izin vermeksizin tüm engellilerin insan hak ve temel özgürlüklerinin eksiksiz olarak yaşama geçirilmesini sağlamak ve engellilerin hak ve özgürlüklerini güçlendirmekle yükümlü kılınmıştır.

S

Yaşlılara ve engellilere yönelik sosyal koruma ve kurumsal bakım hizmetlerini içeren sosyal hizmetlerin temel yasal dayanağı nedir?

Yaşlılara ve engellilere yönelik sosyal koruma ve kurumsal bakım hizmetlerini içeren sosyal hizmetlerin temel yasal dayanağı, 1983’ten 2011 yılına kadar yürürlükte olan 2828 sayılı Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu Kanunu olmuştur. 2828 sayılı Kanun’la kurulan Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu “Ekonomik ve sosyal yoksunluk içinde olan özel ihtiyaç gruplarının (aile, çocuk, sakat, muhtaç yaşlı ve diğer kişiler) ihtiyaçlarının karşılanmasını, çeşitli sorunların önlenmesi ve çözümlenmesine yardımcı olunmasını, hayat standartlarının iyileştirilmesini amaçlayan sistemli ve programlı hizmetler bütünü olarak mahalli ve ulusal düzeyde planlama, yönetim ve denetleme” görevini üstlenmiştir. 2011 yılı Ekim ayında yürürlüğe giren, 633 sayılı Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığının Teşkilat ve Görevleri hakkında Kanun Hükmünde Kararname ile bugünkü adı Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı olan icracı Bakanlık kurulmuştur. 2828 sayılı Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu (SHÇEK) Kanunu ve bu kanunla diğer hizmet gruplarının yanı sıra yaşlılara ve engellilere hizmet vermiş olan SHÇEK mülga olmuştur. 633 Sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile Engelli ve Yaşlı Hizmetleri Genel Müdürlüğü kurulmuştur.

S

633 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin öngördüğü esaslar doğrultusunda yaşlılara yönelik var olan hizmetlerin iyileştirilmesi ve yeni hizmetlerin başlatılması çalışmaları hangi yönetmelikler çerçevesinde yürülmektedir?

633 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin öngördüğü esaslar doğrultusunda yaşlılara yönelik var olan hizmetlerin iyileştirilmesi ve yeni hizmetlerin başlatılması çalışmaları;
• 2001’de yürürlüğe giren, Huzurevleri ile Huzurevi Yaşlı Bakım ve Rehabilitasyon Merkezleri Yönetmeliği,
• 2008’de yürürlüğe giren, Özel Huzurevleri ile Huzurevi Yaşlı Bakım Merkezleri Yönetmeliği,
• 1987’de yürürlüğe giren, Kamu Kurum ve Kuruluşları Bünyesinde açılacak Huzurevlerinin kuruluş ve İşleyiş Esasları Hakkında Yönetmelik ve
• 2008’de yürürlüğe giren, Yaşlı Hizmet Merkezlerinde Sunulacak Gündüzlü Bakım ile Evde Bakım Hizmetleri Hakkında Yönetmelik olmak üzere dört yönetmelik çerçevesinde yürütülmektedir.

S

2828 sayılı Kanun’un 15. maddesi dayanak alınarak hazırlanan Huzurevleri ile Huzurevi Yaşlı Bakım ve Rehabilitasyon Merkezleri Yönetmeliği'ne göre huzurevi nasıl tanımlanmıştır?

2828 sayılı Kanun’un 15. maddesi dayanak alınarak hazırlanan “Huzurevleri ile Huzurevi Yaşlı Bakım ve Rehabilitasyon Merkezleri Yönetmeliği”nde; Huzurevi: 60 yaş ve üzerindeki yaşlı kişileri huzurlu bir ortamda korumak, bakmak ve bu kişilerin sosyal ve psikolojik gereksinimleri karşılamak amacıyla kurulan yatılı sosyal hizmet kuruluşunu ifade etmektedir.

S

633 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin öngördüğü esaslar ile Engelli ve Yaşlı Hizmetleri Genel Müdürlüğüne verilen görevler doğrultusunda engellilere yönelik kurumsal hizmetler hangi hukuksal metinlerle yürütülmektedir?

633 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin öngördüğü esaslar ile Engelli ve Yaşlı Hizmetleri Genel Müdürlüğüne verilen görevler doğrultusunda engellilere yönelik kurumsal hizmetler aşağıda sıralanan hukuksal metinlerle yürütülmektedir:
• 2006’da yürürlüğe giren, Bakıma Muhtaç Özürlülerin Tesbiti ve Bakım Hizmeti Esaslarının Belirlenmesine İlişkin Yönetmelik
• 2006’da yürürlüğe giren, Bakıma Muhtaç Özürlülere Yönelik Resmî Kurum ve Kuruluşlar Bakım Merkezleri Yönetmeliği
• 2016’da yürürlüğe giren, Engelli Bireylere Yönelik Özel Bakım Merkezleri Yönetmeliği Bu düzenlemelerin içeriğine devam eden başlıklar altında genel hatlarıyla yer veriyoruz.

S

Sosyal güvenliğin varoluş nedeni nedir?

Sosyal güvenlik insanlığın eski ve temel gereksinimlerinden biridir. Bu gereksinim, yarınından emin olmak isteğidir. Evrensel bir ilkeye dönüşen ve çağdaş uygarlığın simgesi olan sosyal güvenlik kavramı, bireyin karşılaşacağı ve yaşamı için tehlike oluşturan olaylara karşı bir güvence arayışının ürünüdür. Tehlike ile karşılaşan ve yoksulluğa düşen bireye, asgari bir güvence sağlamak isteği sosyal güvenliğin varoluş nedenidir. Sosyal güvenliğin temelini, üretime katılma, bundan doğan bir gelir ve bu gelirin korunması oluşturur. Sosyal güvenlik terimi, genellikle sosyal güvenlik politikaları ile sistemlerini kapsar. Diğer bir deyişle sosyal güvenlik, hem bir düşünceyi hem de bu düşünceye işlerlik kazandıran kurumsal yapıyı içerir.

S

Yaşlıların ve engellilerin sosyal güvenlikleriyle ilgili bugün geçerli olan yasal düzenleme nedir?

2006 yılında yürürlüğe giren 5502 sayılı Sosyal Güvenlik Kurumu Kanunu ile aşağıda sıralanan sosyal güvenlik kurumları tek çatı altında birleştirilmiştir:
• 4947 sayılı Sosyal Güvenlik Kurumu Teşkilâtı Kanunu ile kurulan Sosyal Güvenlik Kurumu,
• 5434 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Emekli Sandığı Kanunu ile kurulan Türkiye Cumhuriyeti Emekli Sandığı,
• 4958 sayılı Sosyal Sigortalar Kurumu Kanunu ile kurulan Sosyal Sigortalar Kurumu,
• 1479 sayılı Esnaf ve Sanatkârlar ve Diğer Bağımsız Çalışanlar Sosyal Sigortalar Kurumu Kanunu ile kurulan Esnaf ve Sanatkârlar ve Diğer Bağımsız Çalışanlar Sosyal Sigortalar Kurumu,
• 2022 sayılı Kanun gereğince 65 Yaş Aylığı.
Bu kurumların merkez ve taşra teşkilatlarının kadroları ile kadrolarında görev yapan memur ve işçileri, 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun dördüncü maddesinin b bendi gereği çalıştırılan personeli mevcut statüleri ile her türlü taşınır ve taşınmazları, tapuda bu kurumlar adına kayıtlı olan taşınmazları ve hizmet binaları, araç, gereç, malzeme, demirbaş ve taşıtları, alacakları, hakları, borçları, iştirakleri, dosyaları, yazılı ve elektronik ortamdaki her türlü kayıtları ve diğer dokümanlar ile birlikte hiçbir işleme gerek kalmaksızın 5502 sayılı Kanun’un yürürlük tarihi itibarıyla görevleri ile birlikte Sosyal Güvenlik Kurumu’na devredilmiştir.

Hâlen çalışmakta olanların yanı sıra, geçmişte Emekli Sandığı, Sosyal Sigortalar Kurumu ile Esnaf ve Sanatkârlar ve Diğer Bağımsız Çalışanlar Sosyal Sigortalar Kurumu çalışanı olup bugün emekli olanlar 2006’da yürürlüğe giren 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu’nun hükümlerine tabi olmuşlardır.

Dolayısıyla diğer tüm çalışanların ve emeklilerin yanı sıra yaşlılarımızın ve engellilerimizin sosyal güvenlikleriyle ilgili bugün geçerli olan yasal düzenleme, Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu’dur. Yukarıda sözü edilen kurum kanunlarının bazı hükümleri hâlen yürürlüktedir.

S

Diğer muhtaç nüfus gruplarının yanı sıra yaşlılara ve engellilere sosyal yardımlardan sorumlu olan kamu kurumunun adı nedir?

Muhtaç nüfus gruplarının yanı sıra yaşlılara ve engellilere sosyal yardımlardan sorumlu olan kamu kurumu, Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığına bağlı olan Sosyal Yardımlar Genel Müdürlüğü’dür. Ülkemizde sosyal yardım hizmetlerini en yaygın, kapsamlı ve organize biçimde yürüten kuruluştur. Genel Müdürlük, sosyal yardım
faaliyetlerini 1986 yılında çıkarılan 3294 sayılı Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışmayı Teşvik Kanunu ile oluşturulan Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışmayı Teşvik Fonu kaynaklarıyla yürütmektedir.

S

Yaşlılarımızın ve engellilerimizin sağlık sorunlarının çözümüyle ilgili bir diğer düzenleme, 1992’de yürürlüğe giren, 3816 sayılı Ödeme Gücü Olmayan Vatandaşların Tedavi Giderlerinin Yeşil Kart Verilerek Devlet Tarafından Karşılanması Hakkında Kanun'un amacı nedir?

Diğer muhtaç kişilerin yanı sıra yaşlılarımızın ve engellilerimizin sağlık sorunlarının çözümüyle ilgili bir diğer düzenleme, 1992’de yürürlüğe giren, 3816 sayılı Ödeme Gücü Olmayan Vatandaşların Tedavi Giderlerinin Yeşil Kart Verilerek Devlet Tarafından Karşılanması Hakkında Kanun’dur. Kanun’un amacı, hiçbir sosyal güvenlik kurumunun güvencesi altında olmayan ve sağlık hizmetleri giderlerini karşılayacak durumda bulunmayan Türk vatandaşlarının bu giderlerinin, Devlet tarafından karşılanması ve bu hususta uyulacak usul ve esasların belirlenmesidir. Kanun, 2008’de yapılan düzenleme ile 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu hükümleri çerçevesinde sağlanacak sağlık yardımlarını kapsamaktadır.

S

2006’da yürürlüğe giren Büyükşehir Belediyeleri Engelli Hizmet Birimleri Yönetmeliği'nin amacı nedir?

Belediye başkanın verilen engelli merkezi oluşturma görevi, 2006’da yürürlüğe giren Büyükşehir Belediyeleri Engelli Hizmet Birimleri Yönetmeliği ile daha somut hâle gelmiştir. Yönetmeliğin amacı; büyükşehir belediyesi ve mücavir alanları içerisinde yaşayan engellilerin, toplum hayatına katılımını kolaylaştıracak ve toplumsal fırsatlardan engelli olmayan diğer bireyler gibi eşit yararlanmalarını sağlamak üzere; büyükşehir belediyelerinde engellilerle ilgili bilgilendirme, bilinçlendirme, yönlendirme, danışmanlık, bakım, sosyal ve mesleki rehabilitasyon hizmetleri verecek olan engelli hizmet birimlerinin kuruluş, işleyiş ve görevleri ile bu birimde çalışan personelin, yetki, sorumluluk ve görevlerine ilişkin usul ve esaslarını düzenlemektir.

S

2006’da yürürlüğe giren Büyükşehir Belediyeleri Engelli Hizmet Birimleri Yönetmeliği'nde birim personeli olan sosyal çalışmacının görevleri nelerdir?

Belediye başkanın verilen engelli merkezi oluşturma görevi, 2006’da yürürlüğe giren Büyükşehir Belediyeleri Engelli Hizmet Birimleri Yönetmeliği'nin 10. maddesinde birim personeli olan sosyal çalışmacıya aşağıda sıralanan görevler verilmiştir:
1. Birime başvuruları kabul edilen engellilerin sosyal incelemesini yapmak.
2. Engellilerin ihtiyacını tespit etmek, ilgili yerlere yönlendirmek.
3. Kamu kurum ve kuruluşları, sivil toplum örgütleri ve gönüllüler ile iş birliği yapılmasını sağlamak.
4. Engellilerin, toplum tarafından kabul edilmesi için gerekli mesleki çalışmaları yapmak.
5. Bölgenin sosyal gelişim planlamalarını ilgili meslek elemanlarıyla iş birliğinde yapmak.
6. Mesleki inceleme ve araştırmalar yapmak, hizmetlerin geliştirilmesini düzenleyerek izlemek.

S

Özel, özel eğitim kurslarındaki eğitim- öğretimi, yönetimi, öğrenci kayıt ve kabulü, öğretim programlarını, çalışma sürelerini, başarının değerlendirilmesini ve işleyiş esaslarını düzenleyen yönetmelik hangisidir?

2005’te yürürlüğe giren Millî Eğitim Bakanlığı Özel, Özel Eğitim Kursları Yönetmeliği özel, özel eğitim kurslarındaki eğitim- öğretimi, yönetimi, öğrenci kayıt ve kabulü, öğretim programlarını, çalışma sürelerini, başarının değerlendirilmesini ve işleyiş esaslarını düzenlemektedir. Yönetmelik çerçevesinde açılacak olan kursların amacı, engelli bireylerin; ilgi, istek, yeterlilik ve yetenekleri doğrultusunda, genel ve meslekî eğitim görme haklarını kullanabilmelerini, Özel eğitim gerektiren bireylerin öğrenciyi merkez alan bir yaklaşımla hazırlanan programlarla konuşma ve dil gelişim güçlüğü, zihinsel, fiziksel, duyusal, görsel, sosyal, duygusal veya davranış problemleri ile temel öz bakım becerilerini, bağımsız yaşam becerilerini geliştirmek ve topluma uyumlarını sağlamaktır.

S

Birleşmiş Milletler Genel Kurulu, 1982’de “Dünya Yaşlılar Asamblesi” için Viyana’da toplanarak, aşağıda verilen, Yaşlanma 1982 - Yaşlılık İlkeleri’ni belirlemiştir, bu ilkeler nelerdir?

İlkelerde yaşlıların, bağımsızlık, katılım, bakım, kendini gerçekleştirme ve itibar hakları üzerinde durulmaktadır. Buraya kadar ele aldığımız ülkemiz yasal düzenlemeler yaşlılarımızın bu konulardaki haklarının korunmasına ve geliştirilmesine önemli katkılar yapmaktadır.
Birleşmiş Milletler Genel Kurulu, 1982’de “Dünya Yaşlılar Asamblesi” için Viyana’da toplanarak, aşağıda verilen, Yaşlanma 1982 - Yaşlılık İlkeleri’ni saptamıştır.
Bağımsızlık
Yaşlı Bireyler;
• Beslenme, barınma, giyim gibi temel gereksinimlerini karşılamak ve sağlık bakımından yararlanmak için yeterli gelire sahip olmalıdır.
• Sayılan gereksinimlerini karşılayabilmeleri için ailelerinden ve toplumun her kesiminden destek almalıdır.
• Gereksinimlerini karşılama konusunda kendi kendilerine yardımcı olabilmeleri
yönünde destek almalıdır.
• Gelir getirici bir işte çalışabilmeli ya da toplumdaki diğer gelir getirici faaliyetlerden yararlanmalıdır.
• Emeklilik yaşının belirlenmesi ve emeklilik koşullarının tanımlanmasında söz sahibi olmalıdır.
• Yaşlarına, yeteneklerine uygun eğitim ve öğretim programlarına sahip olmalıdır.
• Bireysel tercihlerine uygun, güvenli bir çevrede yaşamalıdır.
• Yaşadıkları çevre aynı zamanda onlara kapasitelerini geliştirebilecek fırsatlar sunmalıdır.
• Mümkün olduğunca uzun süre kendi evlerinde ya da aile ortamında yaşamalıdır.
Katılım
Yaşlı bireyler;
• Toplumla ilişkilerini sürdürmelidir.
• Refah düzeylerini doğrudan etkileyecek politikaların hazırlanması ve uygulanması aşamalarına aktif bir biçimde katılımda bulunmalıdır.
• Bilgi ve becerilerini genç kuşaklar ile paylaşmalıdır.
• Topluma hizmet etmek için çeşitli fırsatlar geliştirebilmelidir.
• Kendi ilgi ve yeteneklerine uygun etkinliklere gönüllü olarak katılımda bulunmalı
ve hizmet edebilmelidir.
Bakım
Yaşlı bireyler;
• Aile ve toplum tarafından desteklenmeli, ihtiyacı olanlara uygun bakım hizmetleri verilmelidir.
• Her toplumun kültürel değerler sistemine uygun bir biçimde korunmalı ve gözetilmelidir.
• Asgari düzeyde fiziksel, zihinsel ve ruhsal iyiliği kazandıracak ve sürdürecek sağlık bakımına sahip olmalıdır.
• Yaşamlarını kendi başlarına sürdürebilecekleri, gereksinim duyduklarında korunabilecekleri ve bakılabilecekleri çeşitli sosyal hizmetlere ve yasal düzenlemelere sahip olmalıdır.
• İnsana yakışır ve güvenli bir ortamda, sosyal ve zihinsel yönden desteklenecekleri, kendilerini  geliştirebilecekleri, koruma ve rehabilitasyon hizmeti alabilecekleri, uygun kurumsal bakım modellerinden yararlanmalıdır.
• Bir huzurevi ya da rehabilitasyon merkezinde yaşamaları durumunda; ihtiyaçlarına, inançlarına, haysiyetlerine, özel yaşamlarına (mahremiyetlerine), bakımları ve yaşam biçimleri hakkında kendi kararlarını vermelerine tam olarak saygı görmelidir. İnsan haklarından ve temel özgürlüklerden tam olarak yararlanmalıdır.
Kendini Gerçekleştirme
Yaşlı Bireyler;
• Bireysel potansiyelini (yetenek ve becerilerini) tam olarak geliştirebilecek fırsatlar yaratmalı, var olan uygulamalardan yararlanmalıdır.
• Toplumun eğitim ve kültür etkinliklerine aktif olarak katılabilmelidir. 
İtibar
Yaşlı Bireyler;
• İtibar görmeli ve güven içerisinde yaşamalıdır.
• Sömürüden, fiziksel ya da zihinsel istismardan uzak tutulmalıdır.
• Hizmetlerden yararlanırken; yaş, cinsiyet, ırk, etnik köken, özür durumu ya da diğer konumları nedeniyle bir ayrım görmemelidir.
• Gelir durumları belirleyici bir unsur olmamalı, gelir düzeyinden bağımsız olarak gereksinimleri karşılayacak şekilde uygun hizmetlerden yararlanmalıdır.