SAYISAL FOTOĞRAFA GİRİŞ

Tam çerçeve algılayıcılar nadiren kullanılan bir algılayıcı boyutudur.

İnterpolasyon görüntüdeki piksel sayısının yazılım aracılığıyla artırıldığı yöntemdir.

Fotodiyotların üzerinde yer alan kırmızı, yeşil ve mavi filtrelerin belirli bir düzen içerisinde dizilmesiyle oluşan, yeşil filtrelerin sayısının mavi ve kırmızı filtrelerin sayısının toplamına eşit olduğu filtre Bayer filtresidir.

Renkli film çalışma prensibini kullanan,  farklı dalga boyu aralığındaki ışığı emen üç farklı silikon katmanından oluşan algılayıcı türü Foveon X3'tür.

TIFF gibi sıkıştırmasız dosya formatlarında, algılayıcıdan gelen veriler önce beyaz ayarı, keskinlik ve pozlama ile ilgili düzeltmelerin yapılması için işlemci tarafından işlenir.

RAW her üreticinin tescilli farklı formatlarının olduğu bir dosya formatı olup, bilgisayara ortamında görüntülemek için ek yazılıma ihtiyaç duyulabilmektedir.

JPEG internet ortamında düşük sıkıştırma oranlarında da kayıpsız formatlara göre çok küçük dosya boyutlarına ve kabul edilebilir bir kaliteye sahip olan dosya formatıdır.

CCDler de CMOSlar gibi gelen ışık demetlerini ışığa duyarlı fotodiyotlar üzerine
yönlendiren mikro merceklere sahiptir. CCDlerde hücrelerin ışığa duyarlı yüzeyleri oldukça geniştir ve genellikle hücrenin %95’ini kaplar.

Bir algılayıcı üzerinde sadece görüntü oluşturmak için kullanılan hücre sayısına efektif çözünürlük denir.

Mikro mercekler ışığı odaklamak için değil, yönlendirerek duyarlı hücrelerin dışında kalan alana düşmesini engellemek için kullanılmaktadır

Algılayıcılar geleneksel makinelerdeki filmin yerini almıştır ve sayısal fotoğrafın en önemli ve belirleyici bileşenidir. Algılayıcı en genel tanımıyla üzerine düşen ışığı elektriksel sinyallere dönüştüren elektronik bir elemandır.

Sayısal fotoğraf makinelerinde algılayıcıların ürettiği elektrik sinyallerini sayısal verilere dönüştürülmesi, analog-sayısal çevirici tarafından gerçekleştirilir.

Bellek kartı algılayıcı bileşenlerinden değildir.

Bir fotoğraf makinesindeki algılayıcı üzerindeki tüm hücreler görüntüyü oluşturmak için kullanılmaz. Bazı hücrelerin görüntü oluşturmak dışında başka işlevleri vardır. Görüntüyü oluşturmak için kullanılan hücre sayısına “efektif çözünürlük” adı verilir.

Dinamik aralık bir algılayıcının tanımlayabileceği beyaz olmayan en parlak değer ile siyah olmayan en koyu değerin birbirine oranı Bu oran her bir piksel üzerine düşen ışığın parlaklığının siyah ile beyaz arasında ne kadar geniş bir yelpazeye göre tanımlanabileceğini belirler.

Fotodiyotlar renkleri algılayamaz ama bir Bayer filtresi sayesinde hangi fotodiyotun hangi renkteki ışığı ölçtüğünü bilebiliriz.

CMOs’ların en önemli özelliği Işığın oluşturduğu elektrik akımlarının hücre içerisinde sayısal verilere dönüştürmesidir. Analog/sayısal dönüşüm tüm hücrelerde aynı anda gerçekleştiğinden hızlı ve az enerji tüketme özelliği taşırlar. Bu nedenle hızlı çekimlerde tercih edilir.

Foveron X3, mavi, kırmızı, yeşil ışığı emen üç farklı silikon katmandan oluşur. Işığa duyarlı hücreler diğer algılayıcılarda olduğu gibi yan yana değil,  alt alta dizildiğinden her bir piksel her üç renk ışığa karşı duyarlı olabilmektedir.

JPEG az yer tutan, bu yüzden internet trafiğinde de avantajlı  ancak sıkıştırılmış bir formattır.  Bu sıkıştırmanın bedelinin görüntü kalitesi kaybı olduğunu tahmin etmek güç değildir.

RAW formatı herhangi bir işlemden geçirilmediğinden fotoğrafın görüntü kalitesini kayba uğratmadan baskıya  izin verir. Örneğin kullanıcı RAW formatında çekilmiş bir fotoğrafın poz değerini ya da beyaz ayarını rahatlıkla değiştirilebilir.