SAYISAL DEĞİŞEBİLİR OBJEKTİFLİ AYNASIZ FOTOĞRAF MAKİNELERİ
Sayısal fotoğraf makineleri kaça ayrılır nelerdir?
Sayısal fotoğraf makinelerini incelerken belirli sınıflara ayırarak ele almak en yaygın yöntemdir. Bu sınıflandırmayı yaparken optik özelliklerinden yola çıkmak ve objektiflerinin değiştirilebilir olup olmamasına göre ikiye ayırmak en uygunudur. Dolayısıyla “objektifleri değiştirilemeyen” fotoğraf makineleri ve “objektifleri değiştirilebilen” fotoğraf makineleri olmak üzere iki ana sınıf söz konusudur.
Telemetre makine nedir?
Uzaklık ölçmeye yarayan optik bir düzenektir. Objektifin içinden geçen görüntüyü kullanmak yerine, “ayrı optik bir bakaç” sistemi anlamına gelen bu düzenek farklı fotoğraf makinelerinde yaygın olarak kullanılmıştır. Telemetre sistemi gövdenin bir köşesinde bulunan bir camdan giren ışığın iki ayrı prizmadan (ya da aynadan) yansıtılarak yeniden aynı düzlem üzerinde buluşturulması ilkesine dayanır. Netleme halkası ile ilişkilendirilen düzenek, kullanıcının bu halkayı sağa ve sola çevirmesiyle iki görüntüyü birbirine yakınlaştırır ya da uzaklaştırır.İki görüntü üstüste çakıştığında netlik sağlanmış olur.
Değişebilir objektifli aynasız fotoğraf makinelerinin, sabit objektifli makinelere göre avantajları nelerdir?
Değişebilir objektifli aynasız fotoğraf makinelerinin, daha önce incelenen sabit objektifli makinelere göre en büyük avantajları modüler bir yapıya sahip olmaları ve daha büyük yüzeyli algılayıcılar kullanmalarıdır. Her konu için uygun bir objektif kullanımına olanak vermeleri, her türlü ayar mekanizmasına sahip olmaları, video çekim olanakları, yüksek görüntü kaliteleri ile görece küçük ve hafif yapıları, onları küçük boyutlu modeller ile refleks modeller arasında ideal bir konuma yerleştirmektedir. Bu tür sistemlerin bir başka üstünlüğü ise objektiflerinin DSLR modellere göre daha yakına netleyebilme yetenekleridir: Objektifin algılayıcıya yakın konumlanması, bu üstünlüğün temel nedenidir. Klasik bir bakaç sistemine sahip olmamaları bazı kullanıcılar tarafından yadırgansa da, değişebilir objektiflerinin küçük boyutlu ve kaliteli yapıları sayesinde oldukça başarılı görüntüler üreten bu makineler, kolay taşınabilir, hafif ve nispeten ucuz modeller olarak, fotoğraf piyasasının hakimi konumundaki refleks makinelere (DSLR) ciddi birer rakip haline gelmiştir.
DSLR sisteminin yeterince küçük boyutlu makinelere izin vermemesinin temel nedeni nedir?
DSLR sisteminin yeterince küçük boyutlu makinelere izin vermemesinin temel nedeni 40 mm’lik arka netleme boşluğu gerektirmeleridir. Bu durum, nispeten büyük çapta objektifleri zorunlu kılmaktadır. Aynalı sistemlerde net görüntü daire çapının büyüklüğüne bağlı olarak objektif çapı da büyür, ama bundan daha da önemlisi, tasarımın gerektirdiği arka netleme boşluğunun miktarıdır. Objektifin arkasında yer alan aynanın neden olduğu mesafe, “retrofocus” tasarımlı objektiflerin de boyutunun büyümesine neden olur. Değişebilir objektifli aynasız sistemlerde aynanın kullanılmaması hem arka netleme boşluğunu (ve buna bağlı olarak gövde kalınlığını) azaltmakta, hem de objektiflerin çap ve ağırlıklarında önemli azalmalara izin vermektedir.
Değişebilir objektifli aynasız fotoğraf makinelerinin özellikleri nelerdir?
Her konu için uygun bir objektif kullanımına olanak vermeleri, her türlü ayar mekanizmasına sahip olmaları, video çekim olanakları, yüksek görüntü kaliteleri ile görece küçük ve hafif yapıları, onları küçük boyutlu modeller ile refleks modeller arasında ideal bir konuma yerleştirmektedir. Bu tür sistemlerin bir başka üstünlüğü ise objektiflerinin DSLR modellere göre daha yakına netleyebilme yetenekleridir: Objektifin algılayıcıya yakın konumlanması, bu üstünlüğün temel nedenidir. Klasik bir bakaç sistemine sahip olmamaları bazı kullanıcılar tarafından yadırgansa da, değişebilir objektiflerinin küçük boyutlu ve kaliteli yapıları sayesinde oldukça başarılı görüntüler üreten bu makineler, kolay taşınabilir, hafif ve nispeten ucuz modeller olarak, fotoğraf piyasasının hakimi konumundaki refleks makinelere (DSLR) ciddi birer rakip haline gelmiştir.
Aynasız sistemin olumsuz yanları nelerdir?
Aynasız sistemin en olumsuz yanı, hareketli nesneleri netleyebilecek kadar hızlı bir AF sistemi olan ve aynalı sistemlerde kullanılan “phase detect AF” (faz algılayan otomatik netleme) sistemini kullanamamalarıdır. Bunun yerine, küçük boyutlu ve EVF modellerde olduğu gibi “contrast detect AF” (kontrast algılayan otomatik netleme) sistemi kullanılmaktadır. Kontrast algılayan sistem görece daha düşük bir tepki hızına sahip olmakla birlikte, yaşanan kayıp, objektiflerin küçülen çapları ve hafifleyen ağırlıkları sayesinde motorların görece hızlanmaları ile büyük ölçüde dengelenmektedir. Dünyanın en hızlı netleyen DSLR modeli ile en hızlı netleyen değişebilir objektifli aynasız modeli arasında fark bulunmamaktadır. Aslında modellerin otomatik netleme hızları; foto-muhabirleri, spor muhabirleri ya da vahşi yaşam fotoğrafçılarını ilgilendirebilecek bir özelliktir. Gündelik kullanım açısından değerlendirildiğinde, DSLR modellerin ortalama netleme hızları ile aynasız modellerin ortalama netleme hızlarının birbirine eşdeğer oldukları rahatlıkla söylenebilir.
Mikro 4/3 (Micro Four Thirds) Sistemi ne zaman geliştirilmiştir?
2008 yılının Ağustos ayında, Olympus ve Panasonic firmaları ortak bir açıklama yaparak, hâlihazırda üretmekte oldukları “Four Thirds” (yani 4/3) adlı sisteme ek olarak, daha hafif ve küçük boyutlarda yeni bir fotoğraf sistemini ortak olarak geliştirdiklerini duyurdular. 2008 yılının tartışmasız en önemli fotoğraf olayı olan bu yeni sistemin özellikleri ve fotoğrafçılara sağlayacağı avantajlar aşağıda ayrıntılarıyla yer almaktadır. ilk kez Olympus tarafından 2002 yılında tanıtılmıştır.
Mikro 4/3 (Micro Four Thirds) Sistemi nedir?
Four Thirds sistemi sayesinde nispeten küçük boyutlarda DSLR fotoğraf makineleri (örneğin Olympus E-410 ve E-420) üretilebilmiştir. Ama refleks sistemde işin içine ayna girince, makinenin de belli bir derinliği ve ağırlığının olması kaçınılmazdır. Yani, ne yapılırsa yapılsın, makinenin boyu ve ağırlığı belli bir düzeyin altına inemez. İşte, yepyeni bir fotoğraf sistemi olan “Mikro 4/3” sistemi, aslında daha küçük boyutlardaki fotoğraf makineleri anlamına gelmektedir. Sistem, refleks olmayan yapıda, yani ayna ve prizma barındırmayan, ama değiştirilebilir objektif kullanan küçük ve hafif yapıdaki makinelerden oluşmaktadır. Kısacası, küçük boyutlu (kompakt) fotoğraf makinelerinden biraz daha iri, ama algılayıcı boyutu çok daha büyük olan fotoğraf makineleri, küçük boyutlu modellere göre çok daha iyi kalitede görüntüler oluşturmaktadırlar.
Mikro 4/3 (Micro Four Thirds) Sistemin Özellikleri nelerdir?
- Mevcut “4/3” sistemiyle aynı algılayıcı kullanılmaktadır.
- Ayna yoktur (sistem refleks değil), görüntü LCD ya da EVF’den izlenebilir.
- Optik ile algılayıcı arasındaki mesafe 20 mm daha kısadır.
- Bayonet çapı 6 mm daha küçüktür (50 mm yerine 44 mm).
- Kontrast algılayan otomatik netleme sistemi kullanılmaktadır.
- Objektifle gövde arasında 9 yerine 11 bağlantı noktası bulunmaktadır.
- “4/3” sistemiyle aynı odak uzunluğu ve aynı diyaframa sahip olan objektifler daha küçük ve daha hafiftirler.
- Mevcut “4/3” sistem objektifleri adaptör yardımıyla bu sistemde de kullanılabilmektedir.
- Değiştirilebilir objektifli ince ve küçük yapıda fotoğraf makineleridir.
- Fotoğraftan video çekimine kesintisiz geçiş mümkündür.
HD/Full HD nin anlamı nedir?
HD/Full HD İngilizce “yüksek tanımlama” (high definition) anlamındaki kısaltma. Televizyon/video
çözünürlüğünü tanımlamak için kullanılan bu deyim, kısa kenarı 720 piksel olan görüntü çözünürlüğünün ifadesidir. Bu değer, kısa kenarı 480 piksel olan standart VGA çözünürlüğünden daha yüksek, ancak kısa kenarı 1080 piksel olan Full HD çözünürlüğünden daha düşüktür. Günümüzde pek çok fotoğraf makinesi Full HD çözünürlüğünde video çekebilmektedir.
Mikro 4/3 (Micro Four Thirds) Sisteminde Objektif Uyumluluğu nasıldır?
Objektif Uyumluluğu: 4/3 sistemine ait objektifler, bir adaptör yardımıyla Mikro 4/3 gövdeler üzerinde kullanabilmektedir. Bu güzel bir özellik olmakla birlikte, bu durumun tersi ne yazık ki geçerli değildir. Yani Mikro 4/3 objektifleri 4/3 gövdeler üzerinde kullanılamamaktadır.
Mikro 4/3 (Micro Four Thirds) Sisteminde Video İşlevi nasıldır?
Bu sistem hareketli görüntüler (video) için de uygundur. Ama tüm gövdeler video çekim özelliğine sahip olarak üretilmemektedir. Video çekim özelliğine sahip olan modeller HD ve full HD çözünürlüğünde son derece kaliteli videolar çekebilmekte ve pekçok DSLR modelden farklı olarak çekim sırasında akıcı bir hızla otomatik netleme yapabilmektedirler.
Sony NEX Sistemi nasıl bir sistemdir?
Sony, 2010 yılının Haziran ayında değişebilir objektifli aynasız sisteme sahip iki modeli birlikte piyasaya sürerek, bu pazarda var olma kararlılığını göstermiştir. Sony’nin NEX adını verdiği sistem, odak çarpanı 1.5 olan 23,5x15,7 mm boyutlarında (APS-C) bir algılayıcı kullanmaktadır. Bu algılayıcı boyutu Mikro 4/3 sistemine göre biraz daha büyük boyutlara sahip olduğu için çözünürlük ve görüntü kalitesi anlamında biraz daha fazla avantaja sahip olmakla birlikte, büyüyen algılayıcı boyutları yüzünden biraz daha büyük boyutta ve daha ağır objektifler kullanmaktadır. Elbette NEX sistemi de aynasız tasarımı nedeniyle DSLR modellere göre daha ince ve küçük gövdelere, ayrıca daha küçük ve hafif objektiflere sahiptir, ama sistem boyut olarak Mikro 4/3 sistemi kadar küçük boyutlarda değildir.
NEX sisteminin ilk iki üyesi olan NEX-3 ve NEX-5 modellerinin özellikleri nelerdir?
NEX sisteminin ilk iki üyesi olan NEX-3 ve NEX-5 modelleri son derece ince ve küçük gövdelere, tasarım olarak da şık ve dikkat çekici özelliklere sahiptirler. Gövde üzerinde çok az sayıda düğme bulunması tutuş açısından rahatlık getirmekle birlikte, herhangi bir değişkene ulaşılmak istendiğinde mutlaka menülerin içine girme zorunluluğunu da beraberinde getirmektedir. Yüksek kaliteli malzeme kullanılarak yapılmış olan incecik ve şık gövdenin arka bölümünü kaplayan yüksek çözünürlüklü geniş ekran hareket edebilen yapısıyla çok işlevseldir. NEX sistemindeki gövdeler herhangi bir optik bakaç sistemi barındırmadıkları için, LCD görüntünün izlenebileceği tek yer olan ekranın kalitesinin yüksek olması şaşırtıcı değildir. NEX sisteminde 16mm’lik objektif (odak çarpanı 1.5 olduğu için 24mm eşdeğeridir) için ek olarak o NEX sistemi, APS-C büyüklüğündeki algılayıcısı ile son derece kaliteli görüntüler oluşturabilmektedir. Bunda algılayıcıya yakın olarak konumlandırılan optik tasarımın da payı bulunmaktadır.
NEX sisteminin üstün özellikleri nelerdir?
NEX sistemi bazı üst düzey elektronik olanakları da barındırmaktadır. Örneğin “otomatik HDR”, 2 ya da 3 boyutlu panoramik görüntüler üretebilen “sweep panorama” ve “elde tutarak alacakaranlık” modu gibi özellikleri sayesinde neredeyse her ışık koşulunda sıradışı görüntüler üretebilen akıllı fonksiyonlar NEX sistemini diğer değişebilir objektifli aynasız sistemlerden üstün kılmaktadır. NEX sistemindeki fotoğraf makineleri 14,6 milyon piksellik CMOS türü algılayıcılarla üretilmektedir. Sistemin video çekim özellikleri de çok gelişmiştir ve hem full HD, hem de HD çözünürlüğünde video çekebilen modelleri bulunmaktadır. Sistemin en büyük avantajı nispeten küçük bir gövdede, nispeten iyi bir görüntü kalitesi sunabilmesidir. Ayrıca çeşitli adaptörler yardımıyla dünyadaki tüm objektifleri kullanabilme olanağı da küçümsenmemelidir. Yazılım desteğiyle birlikte uygulanan akıllı fonksiyonların da “geniş bir dinamik aralık” sunma, “kirlilik önleme”, “3 boyutlu panoramik görüntüler” oluşturma gibi görüntü kalitesini arttıran etkileri de NEX sisteminin artıları arasında yer almaktadır.
NEX sisteminin olumsuz yönleri nelerdir?
Tüm sistemler gibi NEX sisteminin de olumsuz yönleri bulunmaktadır. Peş peşe çekim hızı çok yüksek değildir ve bu nedenle “aksiyon fotoğrafçılığı” için pek uygun değildir. NEX sistemindeki gövdeler her ne kadar rahat tutulabiliyor olsalar da genel olarak küçük ve hafif oldukları için, önlerine takılan objektiflerin boyutları büyüdükçe dengesiz bir şekilde öne doğru ağırlık artmakta ve tutuş zorlaşmaktadır. Gövdelerde flaş bulunmamakta ancak bir seçenek olarak düşük güçte kafa flaşları takılabilmektedir. Ayrıca Sony’nin kendi ürettiği objektiflerin sayısı şimdilik çok azdır. Bu nedenle otomatik netleme özelliğinin kullanılabileceği objektif seçenekleri çok sınırlıdır.
Samsung NX Sisteminin özellikleri nelerdir?
Samsung NX Sistemi Dünyanın “en çok dalda üretim yapan” firması olarak tanınan Samsung’un 2000’li yılların başlarından beri fotoğraf makinesi üretiminde de söz sahibi olma iddiası bilinen bir gerçektir. 2004-2008 yılları arasında Pentax ile yaptığı işbirliği sayesinde çok da başarılı olmayan DSLR modeller üreten Samsung, kendi algılayıcısını kendi üreten ender firmalardan biridir. Kaliteli mercekleriyle tanınan Alman Schneider firmasıyla yaptığı işbirliği sonucu çok kaliteli objektifler de üreten Samsung, DSLR modellerine göre daha başarılı olan değişebilir objektifli aynasız fotoğraf makinesi sistemini NX adıyla 2010 yılı başından itibaren üretmeye başlamıştır.
Samsung’un NX adını verdiği sistem, odak çarpanı 1.5 olan 23,5x15,7 mm boyutlarında (APS-C) 14.6 milyon piksellik CMOS bir algılayıcı kullanmaktadır. Bu algılayıcı boyutu (tıpkı NEX sisteminde olduğu gibi) Micro Four Thirds sistemine göre biraz daha büyük boyutlara sahip olduğu için çözünürlük ve görüntü kalitesi anlamında biraz daha fazla üstünlüğe sahip olmakla birlikte, büyüyen algılayıcı boyutları yüzünden daha büyük boyutta ve daha ağır objektifler kullanmaktadır. NX sisteminin ilk ürünleri DSLR görünümüne sahip olan NX5, NX10 ve NX11’dir.
Samsung NX100 sisteminin üstünlükleri nelerdir?
Sistemin son üyesi olan NX100 ise tasarım ve malzeme kalitesi olarak daha çarpıcı bir üründür. Diğer ürünlerin plastikten yapılmış gövdeleri yerine ele iyi oturan ve çok şık görünen daha küçük ve hafif yapıdaki gövde alüminyumdan yapılmıştır. Samsung’un AMOLED adını verdiği 3 inçlik parlak, yüksek çözünürlüklü ekranlar LED teknolojisi ile üretildiklerinden az enerji tüketmekte ve pil ömrünün uzamasına neden olmaktadırlar. Sistemin video çekim yeteneği bulunmaktadır ve tüm ürünleri HD çözünürlüğünde video çekebilmektedir
NX sisteminin en büyük avantajı nedir?
NX sisteminin en büyük avantajı modüler yapıdır. EVF bakaçları yüksek çözünürlüklüdür ve herhangi bir bakaç barındırmayan NX100 gövdesine ek olarak bir elektronik bakaç takılabilmektedir. Benzer şekilde çeşitli flaşları, konum belirlemede kullanılan GPS cihazları, Schneider ortaklığıyla geliştirilen
kaliteli objektifleri ile NX sistemi her geçen gün genişlemekte olan bir sistemdir. Firmanın “i-function” adını verdiği, objektife entegre edilmiş olan akıllı yazılım sayesinde ISO, enstantane ve diyafram değerleri hızlı bir şekilde değiştirilebilmekte ve çeşitli program modları da ikonografik yapıları sayesinde kolayca seçilebilmektedir. Daha çok “fotoğrafa yeni başlayanları” hedefleyen bu akıllı sistem, NX’in hedef kitlesi konusunda da bilgi vermektedir.
NX sisteminin olumsuz yönleri nelerdir?
NX sisteminin olumsuz yönleri arasında peş peşe çekim hızının düşüklüğü ile otomatik netleme hızının düşüklüğü yer almaktadır. Bu nedenle NX sistemindeki fotoğraf makineleri de “aksiyon fotoğrafçılığı” için pek uygun sayılmazlar. Peş peşe çekim hızları 3 kare/saniye olan modeller daha çok fotoğrafa
yeni başlayanlar ve amatörler için uygundur. Çok sayıda işlev barındıran menüler anlaşılır yapıda olmalarına rağmen, sık sık menüye girme zorunluluğu kullanıcının hızını kesmektedir. Ayrıca ilk üretilen modellerin neredeyse bir DSLR büyüklüğünde olan gövdeleri de sistemin avantajlı yanının kullanılamaması anlamına gelmektedir.
GPS nedir?
GPS: İngilizce “küresel konumlama sistemi” (Global Positioning System) anlamında bir kısaltmadır. Uydularla bağlantı kurarak bulunulan yerin koordinatlarını belirlemek için kullanılan ve mobil cihazlara yerleştirilen sistemin adıdır. Yalnızca bu iş için kullanılan araçlar olduğu gibi cep telefonları ve fotoğraf makineleri de bu sistemi kullanarak yer belirleme yapabilmektedir. Bazı fotoğraf makinelerinde dahili olarak bazılarında ise opsiyonel bir modül olarak GPS kullanılmakta, böylece fotoğrafın tam olarak nerede çekildiğine ait bilgiler fotoğrafın EXIF bilgilerine kaydedilmektedir.