SAHİPLİK AÇISINDAN PERAKENDECİLİK VE HİZMET PERAKENDECİLİĞİ
Sahiplik açısından perakendecilik hangi başlıklar altında ele alınır?
Sahiplik açısından perakendecilik:
-
Bağımsız perakendecilik
-
Zincir Mağazalar
-
Franchise sistemler
-
Dikey Pazarlama Sistemleri
-
Bölüm Kiralama
-
Tüketici Kooperatifleri
başlıkları altında ele alınabilir.
Perakendeci kurumlar faaliyetlerimi hangi şekillerde yerine getirebilirler?
Perakendeci kurumlar faaliyetlerini bir işbirliğine dayalı örgütlenme aracılığıyla yerine getirebildikleri gibi, yani dikey pazarlama sistemleri örgütleyebilecekleri gibi, faaliyetlerini bağımsız da gerçekleştirebilirler. Pazar kapsamlarının genişlemesiyle kendi zincir mağazalarını da oluşturabilirler. Perakendeci kurumlar bazen de belli bir markanın satış haklarının anlaşmayla elde edildiği franchise sistemler aracılığıyla faaliyetlerini yerine getirebilirler ya da belli bir mağaza içinde bölüm kiralayabilirler.
Bağımsız perakendeci kurumların sahipliği kime aittir?
Bağımsız perakendeci kurumların sahipliği tek bir kişiye ait olabileceği gibi, bir ortaklık-anonim şirket şeklinde de kurulabilirler. Perakendeci kurumun büyüklüğü ya da küçüklüğü yani ölçek büyüklüğü bir kıstas değildir.
Ülkemizdeki çoğu bağımsız perakendeci mağazanın ölçeği nasıldır?
Ülkemizdeki çoğu bağımsız perakendeci mağaza, küçük ölçeklidir. Bu mağazalarda faaliyetler genellikle hem sahipliğini hem de yöneticiliğini üstlenen kişilerce yerine getirilir.
Ülkemizdeki bakkalların gıda sektöründeki yüzdesi kaçtır?
Ülkemizde bakkallar gıda piyasasının yaklaşık %80’ini elinde bulundurmaktadır Ancak sayıları gittikçe azalmaktadır.
Cirosunun %44’ünü bakkalların oluşturduğu Metro 1999 yılında “Stratejik İş Ortağı” olarak tanımladığı bakkallara destek vermek amacıyla hangi projeyi başlatmıştır?
Cirosunun %44’ünü bakkalların oluşturduğu Metro 1999 yılında “Stratejik İş Ortağı” olarak tanımladığı bakkallara destek vermek amacıyla “Bakkal nasıl kurtulur?” projesini başlatmış, daha sonra “Metro Bakkal Elele 2000” projesiyle kitapçıklar hazırlayarak bakkallara etkili ve verimli çalışma önerileri sunmuş, eğitim seminerleri düzenlemiştir. 1999 yılından bu yana 2200’e yakın bakkal, “Bakkal düzenleme projesi ile yeniden düzenlenmiştir.
Sezginler Holding bünyesindeki Booker Cash&Carry tarafından gerçekleştirilen bakkallara yönelik projenin amacı nedir?
Sezginler Holding bünyesindeki Booker Cash&Carry tarafından gerçekleştirilmiştir. 2000 yılında başlayan programın amacı, küçük ve orta ölçekli bakkallara katkıda bulunmaktır. Bu amaçla oluşturulan “Booker Club” şemsiyesi altına giren bakkallarla 3 yıllık anlaşma yapılmıştır. Bu proje bir franchise sistemine benzemektedir. Yapılan yatırımla orantılı bir kota belirlenmektedir. Bakkallar sattıkları ürünlerin tamamını Booker’dan almak zorunda değildir; ancak belirlenen kota kadar malı almak zorundadır. 15 günde bir düzenlenen promosyonlarla satışları artırmak hedeflenmiştir.
Bağımsız perakendeciliğin üstünlükleri nelerdir?
Bağımsız perakendeciliğin üstünlükleri şunlardır:
-
“Bağımsız”dırlar. Yani herhangi bir zincire, sisteme tabi olmadıkları için bu tür yapıların karmaşasından uzaktırlar. Bu da faaliyetlerinde serbestlik ve esneklik olanağı yaratır. Mağaza yeri seçiminden mağaza tasarımına, kapanış saatlerine değin esnektirler.
-
Müşterilerle yakın ilişkiler kurma olanağı vardır.
-
Bulundukları yörede saygınlık kazanırlar. Zincir mağazalara ya da departmanlı mağazalara oranla tek bir mağaza ile imaj bütünlüğü oluşturmaları daha kolaydır.
-
Karar almaları ve uygulamaları daha kolaydır.
-
Belli bir ürün/hizmet kategorisinde uzmanlaştıkları için (örneğin; kasaplık, manavlık vb.) güven yaratıp, tercih edilebilirler.
-
Tek bir mağazadan sorumlu oldukları için stoklardan personele değin birçok konuda kontrolü ellerinde tutarlar.
Bağımsız perakendeciliğin zayıf yönleri nelerdir?
Bağımsız perakendeciliğin zayıf yönleri ise şunlardır:
-
Genellikle küçük miktarlarda alım yapmaları nedeniyle tedarikçileriyle ilişkilerinde güçlü değildirler ve pazarlık güçleri sınırlıdır. Hatta tedarikçilerin sınırlı ürün çeşidi teklifleriyle de karşılaşabilirler. Bu sorunları aşabilmek için bazı bağımsız perakendeciler ortak satın alma grupları oluşturma yoluna gitmektedir.
-
Kurum içinde çoğunlukla işbölümü olmadığından mağaza teşhir ve tanziminden stok kontrolüne, vitrin düzenlemeden ürünleri raflara yerleştirmeye kadar birçok konuda uzmanlaşmadan söz edilemez.
-
Finansal sınırlılıklara bağlı olarak belirli tedarikçilere bağlı kalma, sınırlı ürün çeşitlerinden az miktarda alma ve bunun maliyetlerine katlanma gibi sorunlar yaşarlar.
-
Çoğu bağımsız perakendecinin emek yoğun olarak çalıştığı, teknolojik yenilikleri yoğun olarak kullanmadığı bilinmektedir. Bu nedenle sipariş verme, stok yönetimi, müşteri veri tabanı oluşturma vb. konularda verimlilik ve etkinlik sorunları yaşarlar.
-
Yine finansal sınırlılıklar nedeniyle kapsamlı tutundurma faaliyetleri gerçekleştiremezler. Özellikle reklam-TV reklamı- ile daha geniş kitlelere seslenmeleri, yüksek yapım ve yayın maliyetleri nedeniyle zordur.
-
Özellikle küçük, aile şirketi şeklindeki perakendecilikte, her şey fazlasıyla işin sahibine bağlıdır. Tüm kararlar mağaza-dükkân sahibince alınır. Bu kişinin hastalanması, yaşlanması, tatile çıkması vb. durumlarda işyerinin yönetiminde aksamalar oluşabilir.
-
Uzun dönemli planlama sınırlı zaman ve kaynak ayrılması ya da hiç ayrılmaması, günlük işlemlere yoğunlaşma, yenilikleri izleyememe gibi sorunlar sıklıkla yaşanır.
Zincir mağazalar nasıl oluşur?
Zincir mağazalar, müşterek sahiplik veya yönetim altında birden çok mağaza birimlerinin faaliyet göstermesiyle oluşur. Satın alma ve yönetsel karar almada merkeziyetçi bir yapı söz konusudur.
Zincir mağazaların sınıfları nelerdir?
Zincir mağazalar üç şekilde sınıflandırılabilir:
-
Uğraş konusu olan ürünlere göre (gıda zincirleri, süpermarketler, giyim, bölümlü mağaza zincirleri vb.).
-
Coğrafi bölgeye göre (Yerel, bölgesel, ülkesel ve uluslararası zincirler).
-
Mülkiyete göre (bağımsız, imalatçıya ya da toptancıya ait zincirler). Bu zincirler özel sektöre veya kamuya da ait olabilir.
Zincir mağazaların ABD'deki ilk örneği nedir?
Zincir mağazalar ABD’de ilk kez A&P süpermarket ile başlamış ve 1930’larda ivme kazanmıştır.
Zincir mağazaların üstün yönleri nelerdir?
-
Zincir mağazalarda alımlar merkezden yapıldığından, yıllık satın alma hacimleri yüksek olmakta, bu da onlara tedarikçilerle olan ilişkilerde pazarlık gücü kazandırmaktadır. Bunun da bir sonucu olarak; yeni üretilmiş ürün kalemlerini hemen alma, yeniden verilen siparişlerin hemen yerine getirilmesi, tedarikçilerden hizmet ve satış desteği elde etme ve alımları mümkün olan en uygun fiyatlarla gerçekleştirme ve düşük fiyatla satabilme avantajı yakalarlar. Hatta büyük zincirler belirli ürün kalemlerini satma ayrıcalığı, kendi markalarıyla tedarikçilere ürünler ürettirebilme olanağı elde edebilirler.
-
Doğrudan üreticiden ürünleri satın almaları, toptancının işlevlerini kendileri üstlenmeleri nedeniyle maliyetlerden tasarruf sağlarlar.
-
İş bölümü ve uzmanlaşma avantajları vardır.
-
Malzeme, donanım, bina, vitrin, çalışanların üniformaları vb. konularda standardizasyona gidilir. Bu da mağaza işlemlerinde, satın alma ve karar almada verimliliğe neden olur. Tüm mağazalarda bu standartlara uyulması, mağazaların imaj bütünlüğünü korur.
-
Sipariş vermeden, stok kontrolüne kadar birçok konuda teknolojiden yoğun bir şekilde yararlanabilirler ki bu da verimliliği artırırken, maliyetleri düşürebilir.
-
Büyük mağaza prestijine sahiptirler.
-
Yoğun tutundurma çabalarına girişebilirler. Özellikle ulusal ya da bölgesel zincirler yoğun ve kapsamlı reklam faaliyetleri yapabilirler, medyayı etkin kullanabilirler.
-
Çoğu zincirin iyi tanımlanmış yönetim yaklaşımları, detaylı stratejileri, iş/görev tanımları, çalışan sorumluluk alanları vardır.
-
Uzun dönemli planlamaya önem verirler ve bunun için kaynak, zaman vb. ayırmaya isteklidirler.
Zincir mağazaların zayıf yönleri nelerdir?
-
Kararlar merkezi olarak alındığı için esneklikleri sınırlıdır. Tüm şubelerde fiyattan ürün çeşidine, tutundurmadan mağaza yerine kadar tutarlılık sağlamak zordur.
-
Yerel koşullara ve ihtiyaçlara uyum sorunu yaşayabilirler. Oysa yerel perakendecilerin pazara, o yerin yaşam biçimine uygun ürün ve hizmetler sunmaları avantajı vardır.
-
Yatırım maliyetleri yüksektir.
-
Nitelikli personel bulunması, seçimi, eğitimi vb. konularda sorunlar yaşanabilir.
-
Büyük zincirlerde, şubeleri çok ve dağınık zincirlerde kontrol sorunu, iletişim sorunu yaşanabilir.
-
Büyük zincirlerde bürokrasi yoğun olabilir, standartları korumak uğruna ağır prosedürler ve kurallar oluşturulabilir. Bu da çalışanların işlerindeki bağımsızlığını sınırlar, yaratıcılıklarını bastırır.
Marketciyim.com sitesinin yaptığı sınıflamaya göre 10 ve üzeri market sayısına sahip toplam kaç market zinciri vardır?
Marketciyim.com sitesinin yaptığı sınıflamaya göre 10 ve üzeri market sayısına sahip toplam 128 market zinciri bulunmaktadır.
Franchising nedir?
Bir ürün veya hizmetin imtiyaz hakkına sahip tarafın, belirli bir süre, şart ve sınırlamalar dahilinde, işin yönetim, organizasyon ve pazarlamasına ilişkin bilgi ve destek sağlamak sureti ile imtiyaz hakkını ticari işler yürütmek üzere ikinci tarafa verdiği, imtiyazdan doğan uzun dönemli ve sürekli bir iş ilişkilerinin bütünüdür.
Franchising sisteminin temel özellikleri nelerdir?
Franchising sisteminin temel özellikleri şunlardır:
-
İmtiyazı veren ve alan olmak üzere iki taraf vardır.
-
İki taraf arasındaki ilişki sözleşmeye dayalıdır.
-
Sözleşmeler bir ürün, bir marka ya da hizmeti kapsayabilir.
-
İmtiyaz sahibi tarafın, belli bir süre şartı ve sınırlamalarla ticari işlerini yürütmek üzere bu hakkı ikinci bir tarafa devretmesi söz konusudur.
-
İmtiyazı yani, marka veya sistemi kullanma hakkını alan taraf, karşılığında bir başlangıç bedeli öder (franchisee fee).
-
Yine franchisee, yıllık ciro ve kârdan, anlaşmada belirlenen oranlarda yüzde olarak ödenen bedel olan “royalty” öder. Bazen de başlangıç bedeli ve gelir payına (royalty) ek olarak eğer donanım, makine, mobilya vb. destek de almışsa bunlar için kira ücreti, kârdan pay bazen de düzenli lisans ücreti ödemek durumunda olabilir.
İlk franchising uygulamaları ne zaman ve nerede başlamıştır?
İlk franchising uygulamaları 1850’lerde A.B.D.’de başlamıştır.
Ülkemizde franchising uygulamaları ne zaman başlamıştır?
Ülkemizde franchising uygulamaları 1980’lerin sonlarında, 1990’ların başlarında başlamıştır. Franchising anlaşmasıyla Türkiye pazarına giren ilk fast food firmaları; McDonald’s, Pizza Hut, Wendy’s ve Kentucky Fried Chicken’dır. Daha sonra hemen her alanda franchising anlaşması yapılır olmuştur.
Dikey pazarlama sistemleri nelerdir?
Dikey pazarlama sistemleri üretici, toptancı, perakendeci gibi aracıların; rekabet ve pazarlık gücü kazanmak, aynı hizmetin kanalın değişik aşamalarında tekrarını önlemek, pazarlama işlevlerini daha etkin ve ekonomik biçimde yerine getirmek gibi gerekçelerle aralarında anlaşma yoluna gitmeleridir. Başka bir deyişle kanal üyelerinin ortak amaçlar etrafında toplanmaları, kanalda kendilerinden önce ya da sonra gelen kanal üyelerini yönetim ve denetim altına almalarıdır. Kanal üyelerinin aynı sahiplik altında ya da işbirliğine dayalı birleşmelerle faaliyet göstermeleridir. Kısacası üreticisi, toptancısı ve perakendecisinin birleşik bir sistem gibi hareket ettiği bir yapıdır.