aofsorular.com
EVİ210U

Giysi Tasarımının Tarihsel Süreci

2. Ünite 20 Soru
S

Antik Mısır'a ait giyim özelliklerine ait bilgiler nelerdir?

Mısır giyim özelliklerine ait bilgiler, dönemin duvar resimleri, kabartma ve heykellerinden öğrenilmektedir. İ.Ö. 1346 yılında Mısır’da dokumacılığın geliştiğini gösteren ve kral mezarlarında bulunan yünlü ve keten dokumalar günümüze kadar ulaşmıştır. Bu dokumalar üzerinde yapılan incelemelerde Mısır’da elyaf olarak özellikle ketenin kullanıldığı görülmüştür.

S

Antik Mısır'a ait giyim özellikleri nasıl gelişmiştir?

İlk Krallık Döneminde (İ.Ö. 2830 – 2530) aşağı tabaka insanları çıplak olurken, yüksek tabaka insanları ise örtünmek amacıyla giyinmişlerdir. Giyimlerini peştamal tarzı şenti adı verilen kısa etekler, önlük ya da kısa ceketler oluşturmuştur. Orta Krallık döneminde kadınlarda göğüsten ayak bileklerine kadar uzanan tunikler giyilmiştir. Omuz ve göğüsleri açıkta bırakan bu tunikler, tek ya da çift askıyla omuzdan tutturulmuştur. Yeni Krallık Döneminde (İ.Ö.1090 – 945), kadın ve erkeklerin giysilerinde drapeller görülmektedir. Kadınlar ve erkekler, tunik biçiminde olan kalasiris adı verilen bir giysi giymiştir.

S

Mezopotamya medeniyetlerine ait giyim özellikleri nelerdir?

Sümerler’de erkek ve kadın giyimi benzerlik göstermiş ve ortak giysileri tunik oluşturmuştur. Etek uçlarında yaprak şeklinde parçalar ya da şerit süslemeler olan bu tunikler sol omuz üzerinden sarkıtılarak kullanılmıştır. Persler, (M.Ö. 539 – 331) Orta Asya’dan gelip İran’a yerleşmişler, diğer Mezopotamya devletlerinden daha farklı olan çekingen yaşam tarzlarına uygun tamamen örtünmeden oluşan bir giyim tarzını benimsemişlerdir. Kadın ve erkekler, uzun bluz, Doğu kültürünün etkilerini taşıyan pantolon ve üst kısıma pelerin veya boyu dize kadar uzanan kayışlı tunik giymiştir. Zengin ve fakir halk, ayni stilde giyinmelerine karşın zenginlere ait giysiler, pahalı, lüks, renkli ve parlak kumaşlardan yapılmıştır.

S

Antik Yunan'a ait giyim özellikleri nelerdir?

Yunan giyiminin temelini dökümlü kumaşlar ve bu kumaşların oluşturduğu bol çizgiler oluşturmuştur. Yunan Medeniyetinde kadın ve erkek giysileri iki gruptan oluşmaktadır. Alt giysilerin en önemlilerinden biri “chiton” denilen giysidir. Bunlar “dor” ve “iyon” chiton’u olmak üzere ikiye ayrılmıştır. “Dor chiton” u dörtgen bir parça olup ortasından açılan boyun oyuntusundan giyilmiştir. Bu giysi bir kemer ile belden veya göğüs altından sıkılarak bol dökümlü olarak kullanılmıştır. “İyon chiton” u ise iki parçadan oluşmuştur. Bağcıklarla omuz ve kol altlarından tutturulan giysi daha uzun bırakılmış ve bu uzun kısım kemerle bağlanmıştır. Chiton omuzlardan bağcık yerine zaman zaman toka, iğne ve değerli taşlarla tutturularak da kullanılmıştır. Üst giysilerde “peplos” ipek veya ketenden yapılmış dikdörtgen işlemeli bir kumaştan oluşmuştur. Bir diğer üst giyim çeşidi ise “himasyon” dur. Bir çeşit pelerin olan himasyon dikdörtgen şeklindeki bir parçanın katlanıp, sol omuzdan arkaya doğru atılıp sağ kol altında toplanıp önde sol omuza doğru dönmesi şeklindedir. Bu giysinin kapüşonlu olanları da vardır.

S

Antik Roma'ya ait giyim özellikleri nelerdir?

Roma giyiminin temel öğelerinde Yunan giysileri görülmektedir. Farklılıklar bazı ayrıntılarda ve inceliklerde ortaya çıkmaktadır. Yunan kültüründen etkilenerek tasarlanan Roma giysilerinde pile ve kıvrım zenginlik ifadesi olarak kabul edilmiştir. Roma’da Yunan kültürünün etkisiyle spor ve felsefenin önemi sürmüş, spor giysilerde bol kıvrımlı kısa etekler dikkat çekmiştir. Sade görünümlü giysiler ise felsefi düşünceyi temsil etmiştir. Yunanlılardaki himasyon’dan esinlenerek ortaya çıkan “toga” kostüm tarihinde yer alan Romalıların giydiği en önemli ve en çok bilinen kostüm olup kadın ve erkekler tarafından giyilmiştir. M.Ö 6. yüzyılda
giyilmeye başlanan “toga” önceleri peştamalın daha sonra tuniğin yerine kullanılmıştır. Romalı kadınlar “stola” diye adlandırılan, Yunan halkının giydiği chitona benzer bir tunik giymiştir. Stola tuniğe göre daha geniş kesimli, ayak bileğine kadar uzanan uzun kollu bir giysi çeşididir.Bu dönemdeki erkek giysileri tunik ve pelerin olmak üzere iki çeşitten oluşmuştur. Kısa kollu tunikler evde, uzun kollu tunikler ise festivallerde ve dini törenlerde kullanılmıştır. Bu tunikler yün, pamuk veya ipekten yapılıp üzerlerine altın ve gümüş işlemeler ile zenginleştirilmiştir.

S

Ortaçağ'da giyim özellikleri nelerdir?

Orta çağ’da zengin sınıfların başlattığı pahalı ve gösterişli giyim tarzını alt sınıflar benimsemiştir. Bu dönemde Haçlı Seferleri’nin etkisiyle doğunun kumaşları batı modasını etkilemiş buna bağlı olarak da giyim ilk çağdaki sadeliğinden uzaklaşarak karmaşık özellikler göstermeye başlamıştır.

S

Orta Çağda Romanesk dönemi giyim özellikleri nelerdir?

MS. 1100- 1300 yılları arasına Romanesk dönem denmektedir. Tüm Avrupa’da kadın giyimi daha zarif ve süslü bir şekil almış, giysilerde genellikle kuşak (kemer) kullanılmıştır. Bu dönemde Haçlıların para kesesi olan “aumoniere” den esinlenerek “scarcella” ismi verilen bele kayışla asılan para keseleri kullanılmıştır. “Chaperon” adı verilen siyah başlıklı, işlemeli pelerinler soylular tarafından giyilmiştir. Erkekler “Zimarra” adı verilen bel kısmı deri kayışla tutturulan uzun
tunik giymiş, deri eldiven ve çizmelerle giysileri tamamlanmıştır. MS. 987- 1328 tarihleri arasında Fransa’da, derebeylik ve şövalyelik dönemi yaşanmıştır. Kadınlar “bliaud” adı verilen uzun düz elbiseler giymiştir. Bliaud’un altına zırhlı yelekler giyilmiş, bu elbise beli iki kere saran ve daha sonra önde bağlanan işlemeli kemerlerle kullanılmıştır. Bu dönemde erkekler bedene oturan ve diz üstüne kadar uzanan elbiseler giymiştir. Romanesk Dönemde İskoçya’da erkekler, kol ve bacak hareketlerinde rahatlık sağlayan giysiler tercih etmiştir. Günlük olarak kullanılan bu giysilerin altına “kilt” adı verilen pilili ekose etekler
giyilmiştir.

S

Orta çağda gotik dönemi giyim özellikleri nelerdir?

Bu dönemde kadınlar içlerine “smock” adı verilen boyu yere kadar uzanan çamaşır giymiştir. Bu giysinin üzerine ise dar kollu, önden birleşen yakalı paltolar kullanmıştır. Gotik dönemde İngiliz soylu kadınların giysilerini desenlerle bezenmiş ceketler, erkeklerinkini ise bedene sıkıca oturan yelekler oluşturmuştur. 14.yy’da erkek ve kadınlar “kot-hardi” adı verilen vücuda oturan, diz boyunda, önden düğmeli, yakasız, kolları dirseğe kadar uzanan üst giysi giymiştir. 

S

Orta çağda gotik dönemi giysileri nelerden etkilenerek şekillenmiştir?

Yaşam şeklinin değişmesi giysilerin de değişmesine yol açmıştır. İnsanlar bu dönemde ağır kale duvarları arkasında yaşamaya başlamıştır. Büyüklük duygusu, canlı imgeler, zengin bezemeler ve mistik dinsel coşku bu dönemin başlıca özellikleri arasında yer almıştır. Sivri kemerler ve ince payandalarla desteklenmiş kemerli çatı gibi gotik mimari öğeleri giysilerde kullanılmış ve farklı bir estetik
görüntü kazandırmıştır.

S

Yeni Çağda giyim özellikleri nasıl gelişmiştir?

Bu dönemde Güzel Sanatlara verilen önem artmış, resim ve heykel’den oluşan eserler insan doğasının incelenmesini ve daha iyi anlaşılmasını sağlamıştır. Bu durumun giysilere de yansımasıyla giysi kavramı kuralcılıktan kurtulmuştur. Endüstrideki yenilikler ve artan üretim giysilerde kullanılan kumaş ve aksesuarların çeşitlenmesini sağlamıştır. Venedik cam boncuklarıyla, Cenova kadifesiyle ünlü olmuştur. Kadın giysileri yüksek bel çizgisiyle belirginleşmiş kısa korsajları geniş etekler tamamlamış ve dekolte daha da derinleşmiştir. Toplumun giyime verdiği önemin artmasıyla birlikte moda tasarımcılığı gelişme göstermeye
başlamıştır. Pisanello, Holbeyn ve Leonardo da Vinci bu dönemin ünlü moda öğreticileri olmuştur.

S

Yeniçağ Rönesans döneminde giyim hangi olaylardan etkilenerek değişim göstermiştir?

Yeniden doğuş, yenilikler anlamına gelen Rönesans döneminde ticaretin  gelişmesi orta sınıfın da güçlenmesini sağlamıştır. Giyim, geleneklerden uzaklaşmış her birey kendi zevkine göre giyinmeye başlamıştır.

S

Fransız Devrimi Yakınçağ giyim özeliklerini nasıl etkilemiştir?

Fransız Devrimi sonunda orta sınıf önem kazanmış bu sınıfın yeni modalara karşı çıkışı sonucunda meydana gelen değişiklikler moda tarihine yeni bir yön vermiştir. Yakınçağa kadar üst sınıfın giyimi modaya yön verirken 1789 Fransız Devrimi’nden sonra, orta sınıfın giyimi toplumun tüm sınıfları için bir standart oluşturmuştur. Eşitlik ve kardeşlik adına erkekler koyu renkli basit hatlı ceket ve pantolonu benimsemiş, soylu sınıfın giydiği parlak renk ve sırmalar sadece askerlerde görülmeye başlamıştır.

S

Ampir moda akımını açıklayınız?

Fransa’da Napolyon’un imparatorluğuyla giyimde başlayan modaya “ampir” adı verilmiştir. 1800’lü yıllarda doğal hayat tarzının amaçlanması ve Yunan- Roma hayranlığı kadın giysilerini etkilemiştir. Bu dönemde kadınların malzeme almasını sağlamak için sarayda aynı elbisenin giyilmesi yasaklamıştır. Napolyon'un karısı İmparatoriçe Josephine, Fransız terzi Leroy’un hazırladığı kostümlerle Fransız modasını oldukça etkilemiştir. Bu kostümler yüksek belli, derin dekolteli, kabarık kollu bir şekilde tasarlanmıştır. Erkek modasında İngiliz etkileri hakim olmuş, özgürlüklerini simgeleyen silindir şapkaların kullanımıyla “Dandy” stili oluşmuştur. Dandyler; görünümlerine önem veren, iyi konuşan, hobileri olan ve genelde orta sınıftan olmasına rağmen aristokrat bir yaşam tarzını taklit eden
kişiler olarak bilinmektedir.

S

1900'lerde korse kullanımında nasıl değişiklik olmuştur?

1908’de “Paul Poiret” korse kullanımını gerektirmeyen kıyafet tasarlamıştır. Rönesans’tan bu yana kadın giyiminin temel elemanı olarak görülen korseyi kaldırarak dikkatleri bel bölgesinden omuz bölgesine çekmiştir. Bu şekilde Poiret, yapay ve gösterişli görünüm yerine vücudun doğal güzelliğini ortaya çıkaracak yeni bir stil tasarlamıştır. I. Dünya Savaşı’na doğru Poiret’in yüksel bel hatlı dar ve düz elbiseleri artık herkes tarafından tercih edilir olmuştur. Korse satışları üçte iki oranında düşüş göstermiş ve etek boyları biraz daha kısalmıştır.

S

Birinci Dünya Savaşı sonrasında politik ve sosyal eşitlik düşüncesinin kadın modasına yansıması nasıl olmuştur?

Savaş sonrasında politik ve sosyal eşitlik düşüncesinin etkileriyle kadın modasında erkek stiline yönelme daha çok artmıştır. Bunun sonucu olarak diz uzunluğunda elbiseler ve basenden bağlanan kemerler yardımıyla vücut hatları gizlenmeye çalışılmıştır. Bu dönemde yeni görgü kuralları gelişmiş ve sınıf ayrılıkları azalmıştır. 1918’den itibaren ise sıkıntılar hafiflemeye, giysiler ihtiyaç karşılamanın yanında estetik olmaya başlamıştır. I. Dünya savaşının sona ermesi ile moda tüm Dünya’da yeniden canlanmış ve hız kazanmıştır. Yaşanan savaş koşulları, giyilen üniformalar sivil kıyafetler giysiler üzerinde etkisini göstermiş ve günlük giysiler, üniformalardan detaylarla yeniden şekillenmiştir. Erkek modasında ise, İngiliz giyim tarzı etkili olmuştur. Günün belirli saatlerinde değişik giysiler giyen erkekler, yaşama ayak uydurmak adına, bu dönemde daha rahat ve daha fonksiyonel giysiler giymeye başlamıştır. Sert gömlek yakaları yumuşak ve açık kullanılan yakalara dönüşmüştür.

S

Cumhuriyetin ilk yıllarında, Türk kadınlarının modaya bakışı ve adaptasyonu nasıl gerçekleşmiştir?

Cumhuriyetin ilk yıllarında, Türk kadınları Dünya’da moda olanları takip etmişlerdir. Dönemin Avrupa’da en yaygın modası olan Çarliston’un Türkiye’de moda olması 1925–1927 yılları arasına denk gelmiştir. Modacılar da bu dansa uygun elbiseler hazırlamış, dansın ritmine uygun kıyafetler oluşturmaya çalışmışlardır. Avrupa’da, Paris’de, Chanel’in başlattığı ‘A la garson’ modası, yıllarca geri planda kalmış ve saçları da dâhil birçok konuda özgür olamamış Türk kadını tarafından büyük ilgi görmüştür.

S

Türkiye Cumhuriyeti'nde kılık kıyafet kanunu ne zaman çıkmıştır?

Türkiye Cumhuriyeti gerçek anlamda ilk kılık Kıyafet Kanununu 18 Şubat 1935 tarihinde çıkartmıştır.

S

Kot pantolonlar gençler arasında ne zaman popüler hale gelmeye başlamıştır?

1850’li yıllarda kurulan “Levi Starauss” un kot pantolonları 1955 yılından itibaren
gençlerin özellikle de erkeklerin ilgisini çekmeye başlamıştır.

S

1960'lı yılların giyim kuşam özellikleri neler olmuş modayı nasıl etkilemiştir?

60’lı yıllarda modayı ortaya çıkan ideolojiler etkilemiş ve genç kuşak hiçbir dönemde olmadığı kadar, moda üzerinde etkili olmuştur. 1960-1970 yılları arasında Avrupa modasında köklü değişimler yaşanmış ve artık tek yönlü bir trend yerine birden fazla trendin olduğu bir dönem başlamıştır. Özellikle batıda moda gençleri hedeflemiş bununla birlikte ilk defa elit sınıfa hitap etme özelliğini kaybetmiştir. 1960’larda ‘Futurist’ stil modayı etkilemiştir. 1960’larda artık gençlik mini etek ve dar süveterlerle kendine has bir tarz yaratabilme imkânına kavuşmuştur. 1960’lı yılların erkek giyiminde ise kadife ceketler, kot gömlekler, dik yakalı dar kazaklar yer almıştır.
Unisex giyim anlayışı başlamıştır

S

Moda eğilimleri incelendiğinde 2000'li yıllar nasıl bir gelişim göstermiştir?

Moda eğilimleri incelendiğinde 2005’de 40’lı yılların, 2007’de 60’lı yılların modernize edildiği görülmektedir. Küresel ısınma etkisiyle kumaşların incelmesi, teknolojinin gelişmesiyle su ve leke tutmayan, buruşmayan termofizyolojik özellikler taşıyan kumaşlar giysi tasarımlarında uygulanmış çarpıcı, yeni ve değişik görüntüler kazandırmıştır. 2000’li yıllarda, 1940’lar, 50’ler, 60’lar, 70’ler ve 80’lerden gelip günümüzü etkisi altına alan vintage kıyafetler, ünlü modacıların ilham kaynağı olmuştur. 2000’li yıllar ‘street wear’ olarak tanımlanacak yeni bir akımın başlangıcı olmuştur. İletişim, medya, görsellik gibi alanlarda yaşanan devrim moda dünyasını da etkilemiş ve moda evrensel bir olgu konumunu kazanmaya başlamıştır.