MEDENİ HUKUK II - Deneme Sınavı - 30

Sözleşme kurulurken bir tarafça diğerine verilmiş olan bir miktar para tarafların bağlanma niyetini göstermek için verilmişse bağlanma parası (pey akçesi) söz konusudur. Bu para, bağlanma parasıysa, sözleşmenin varlığını ispatı kolaylaştırır.

Takas için, borçların karşılıklılığı, özdeşliği, muaccel olması, tek taraflı takas açıklamasında bulunulması gerekmektedir.

Komisyon sözleşmesi iş görme borcu doğuran sözleşmelerden biridir.

Finansal kiralama sözleşmesi kullandırma borcu doğuran sözleşmelerden biridir.

Montaj kaydıyla satış isimsiz szöleşmelerin türlerinden  karma sözleşmelerdendir. Dolayısıyla kendisine özgü sözleşme değildir.

Satış sözleşmesi illi bir sözleşmedir.

Markanın devri taahhüdünün geçerliliği adi yazılı şekilde yapılmasına bağlıdır.

Şekle aykırılığa bağlanan hukuki sonuç kesin hükümsüzlüktür.

Mülkiyeti saklı tutma koşuluya satış niteliği itibariyle bir tasarruf işlemidir.

Teslim borcu satıcının yan borçlarından biri değildir.

Trampa malın malla değiştirilmesini konu alır.

Bağışlamayı geri alma beyanı geri alma sebebinin öğrenilmesinden itibaren 1 yıl içerisinde talep edilmelidir.

Kefalet Sözleşmesi güvenme borcu doğuran sözleşmelerdendir. Diğer şıklarda verilen sözleşmeler iş görme borcu sözleşmelerindendir.

Satış, Trampa ve Bağışlama temlik borcu doğuran sözleşmelerdendir.

Kimi zaman sözleşenler, zaten mevcut ya da gelecekte doğması muhtemel bir borcu güvence altına almayı amaçlarlar. Alacaklı için de, alacağının ifa edileceğine dair güven yaratmaya yönelen bu gibi durumlarda güvence borcu doğuran sözleşmelerden söz edilir. Bunlar, kefalet, ceza koşulu (cezaî şart), üçüncü kişinin edimini üstlenme, rehin gibi sözleşmelerdir.

karma bağışlama sözleşmesine en sık verilen örnek yardım toplanan gecede bir şeye değerinin çok üstünde bedel ödemedir. O şeyin değerini karşılayan tutar, satış bedeli olarak, bunu aşan kısım ise bağış olarak geçmektedir.

Yasal ifa yerinden başka bir yerde ifanın kararlaştırıldığı mesafe satışlarından gönderme suretiyle satışta, hasar, satılanı üçüncü kişi taşıyıcıya teslim anında (TBK 208/III); götürme suretiyle satışta ise alıcının yerleşim yerinde satılanın alıcıya ifaya sunulması anında alıcıya geçer.

Ön ödemeli taksitle satış sözleşmesinde, alıcı ödeme süresi bir yıldan uzun veya belirsiz olan sözleşmelerde, malın devrine kadar herhangi bir zamanda cayma hakkını kullanabilmektedir. Satış bedeli tamamen ödendikten sonra, alıcı malın devrini isteyebilir. 

Taksitle satışa taraf olan sınırlı ehliyetsiz ise yasal temsilci tarafından “rızanın, en geç sözleşmenin kurulduğu anda verilmiş olması gerekir.” hükmü koyulmuştur. Bu anda rıza yoksa, sınırlı ehliyetsizin bu işlemi eksik (askıda) değil, kesin hükümsüz olacaktır. Yeni TBK, taksitle satışları yazılı şekle tâbi tutmaktadır.

Satış sözleşmesinin objektif esaslı öğeleri satılan, bedel (semen) ve taraflar arasında satılan ile bedelin değişimi hususunda anlaşmadır.

Elden bağışlama, başka bir merasime hacet olmaksızın sadece eşyanın teslimi ile gerçekleşir. Bu suretle, aynı anda hem borçlanılmakta hem de borcun ifası gerçekleşmektedir. Böylelikle de hem borçlandırıcı işlem hem de tasarruf işlemi aynı anda yapılmaktadır.