Evlilik Birliğinin Sona Ermesi, Boşanma ve Sonuçları, Soybağı, Evlat Edinme, Velayet ve Vesayet
Evlilik birliğinin kendiliğinden sona ermesi halleri nelerdir?
Eşlerden birinin ölümü ve cinsiyet değiştirmesi. Eşlerden birinin gaipliği durumunda ise evlilik kendiliğinden sona ermez. Eş hakkında gaiplik kararından sonra evliliğin feshinin istenmesi gerekir.
Hangi durumlarda evlilik "yokluk" yaptırımına tabidir?
Bazı hallerin gerçekleşmesi durumunda evlilik
yoktur, yani evlilik “yokluk” yaptırımına tabidir.
Yokluk bir geçersizlik türü değildir. Zira geçersizlikten söz edebilmek için bir evlenme akdinin
yapılmış olması gerekir. Oysa evlilik bakımından
aranan kurucu unsurlardan bir veya birkaçının olmaması halinde, yokluk karşımıza çıkar.
Bu durumda ortada bir evlilik olmadığından,
bu fiili durumu ortadan kaldırmak için bir dava
açmaya da gerek yoktur. Bu haller şunlardır:
a) Evliliğin aynı cinsten iki kişi arasında yapılmış olması,
b) Evlenmenin resmi memur önünde yapılmamış olması,
c) Nişanlılardan (taraflardan) birinin evlenme yönündeki olumlu iradesini açıklamamış olması
Evliliğin geçersizliğini kanun kaça ayırarak ele almıştır?
Mutlak butlan ve nisbi butlan olmak üzere iki başlık altında ele almıştır.
Evliliğin geçersizliği ile ilgili yapılan mutlak butlan - nisbi butlan ayrımının temeli neye dayanmaktadır?
Medeni Kanunumuz evlilik bakımından “mutlak butlan” ile “nisbi butlan” hallerini ayrı ayrı düzenlemiştir. Bu düzenleme yapılırken evlenmede aranan fakat gerçekleşmeyen şartın önemi dikkate alınmıştır.
Eşlerden birinin evlilik sırasında zaten başkasıyla evli bulunması durumunun hukuken sonucu nedir?
Eşlerden herhangi biri evlenme yapıldığı esnada zaten evli ise, yapılan ikinci evlenme mutlak butlanla sakattır. Ancak bu evliliğin butlanına karar verilmeden önce hangi nedenle olursa olsun ilk evlilik ortadan kalkar ve ikinci evliliği yapan diğer eş de iyiniyetli olursa, artık yapılan ikinci evlilik geçerli bir evlilik haline dönüşecektir.
Evliliğin mutlak butlanla batıl olmasına sebep olan durumlar nelerdir?
Eşlerden birinin evlenme sırasında evli bulunması (mevcut evlilik)
Eşlerden birinin evlenme sırasında sürekli bir sebeple ayırt etme
gücünden yoksun bulunması
Eşlerden birinde evlenmeye engel olacak derecede akıl hastalığının bulunması
Eşler arasında evlenmeye engel olacak derecede hısımlığın bulunması
Evliliğin mutlak butlanı sebeplerinden eşlerden birinde evlenmeye engel olacak derecede akıl hastalığının bulunması durumunu açıklayınız.
Her tür akıl hastalığı mutlak butlan sebebi olarak kabul edilmemiştir. Hastalığın evlenmeye engel olacak derecede ağır olması ve gelecek nesilleri de tehdit edici nitelik taşıması gerekir. Bu durumda yapılan evlilik mutlak butlanla sakattır.
Mutlak butlan davasını kimler açabilir?
Mutlak butlan ile geçersizlik kamu düzenini ilgilendiren bir durum olduğu için, Cumhuriyet savcısı tarafından re’sen açılabileceği gibi, bu dava, ilgisi olan herkes tarafından da açılabilir (TMK. m. 146).
Evliliğin nisbi butlanına yol açan durumlar nelerdir?
a) Evlenme sırasında geçici bir sebeple ayırt etme gücünden yoksun olan eş, evlenmenin iptalini dava edebilir (TMK. m. 148).
b) Eşlerden birinin herhangi bir sebeple iradesi bozulmuşsa (İrade bozukluğu yanılma, aldatmaya veya korkutmaya dayanabilir, aşağıdaki durumlar örnek olarak verilmiştir). İradesi bozulan eş evlenmenin iptalini dava edebilir.
c) Son nisbi butlan sebebi de yasal temsilcinin izninin bulunmamasıdır.
Evlilik hakkında butlan kararı verilmesinin sonuçları nelerdir?
Batıl bir evlilik ancak hâkimin kararıyla sona erer. Gerek mutlak butlan gerek nisbi butlan hallerinde evlenme, hâkimin kararına kadar geçerli bir evliliğin bütün sonuçlarını doğurur. Mahkemece butlanına karar verilen bir evlilikten doğan çocuklar, ana ve baba iyiniyetli olmasalar bile evlilik içinde doğmuş sayılırlar. Çocuklar ile ana ve baba arasındaki ilişkilere boşanmaya ilişkin hükümler uygulanır. Evlenmenin butlanına karar verilirse, evlenirken iyiniyetli bulunan eş bu evlenme ile kazanmış olduğu kişisel durumunu korur. Evliliğin butlanı sonucunda, eşler arasındaki mal rejiminin tasfiyesi, tazminat, nafaka ve soyadı hakkında boşanmaya ilişkin
hükümler uygulanır.
Evlenmenin butlanını dava etme hakkı mirasçılara geçer mi? Açıklayınız.
Evlenmenin butlanını dava etme hakkı mirasçılara geçmez. Ancak, mirasçılar açılmış olan davayı sürdürebilirler. Dava sonucunda evlenme sırasında iyiniyetli olmadığı anlaşılan sağ kalan eş, yasal mirasçı olamayacağı gibi, daha önce yapılmış olan ölüme bağlı tasarruflarla kendisine sağlanan hakları da kaybeder.
Boşanma nedir?
Evlilik birliğinin, eşler hayattayken ve butlan sebeplerinden herhangi biri olmaksızın hâkim kararı ile sona erdirilmesine boşanma denilmektedir. Evlenme, aile hukukuna özgü bir sözleşmedir ve tarafların serbest iradeleriyle kurulur. Her sözleşmede olduğu gibi evlilik de yine tarafların serbest iradeleriyle ortadan kaldırılabilir. Ancak evlenmenin ortadan kaldırılması hukukumuzda tamamen eşlerin serbest iradesine bırakılmayarak sınırlandırılmıştır. Boşanma sadece Medeni Kanunumuzda öngörülen durumlarda ve koşullarla mümkündür. Medeni Kanunumuzun 161 vd. maddelerinde ayrıntılı olarak boşanma düzenlenmiştir.
Boşanmanın özel sebepleri nelerdir?
Zina, Hayata Kast, Pek Kötü veya Onur Kırıcı Davranış, Suç İşleme ve Haysiyetsiz Hayat Sürme, Terk, Akıl Hastalığı
Akıl hastalığı sebebiyle boşanma hakkında bilgi veriniz.
Eşlerden biri evlendikten sonra akıl hastası olup
da bu yüzden ortak hayat diğer eş için çekilmez
hale gelirse, hastalığın geçmesine olanak bulunmadığı resmi sağlık kurulu raporuyla tespit edilmek
koşuluyla bu eş boşanma davası açabilir (TMK. m.
165). Akıl hastalığı sebebiyle boşanma davası açabilmek için bu hastalığın diğer eş için ortak hayatı
çekilmez hale getirmiş olması zorunludur.
Boşanmanın özel sebeplerinden terk durumunu açıklayınız.
Eşlerden biri, evlilik birliğinden doğan yükümlülüklerini yerine getirmemek amacıyla diğer eşi
terk ettiği veya haklı bir sebep olmadan ortak konuta dönmediği takdirde ayrılık, en az altı ay sürmüş ve bu durum devam etmekte ve istem üzerine
hâkim veya noter tarafından yapılan ihtar sonuçsuz
kalmış ise; terk edilen eş, boşanma davası açabilir.
Diğer eşi ortak konutu terk etmeye zorlayan veya
haklı bir sebep olmaksızın ortak konuta dönmesini
engelleyen eş de diğer eşi terk etmiş sayılır.
Davaya hakkı olan eşin istemi üzerine hâkim
veya noter esası incelemeden yapacağı ihtarda terk
eden eşe iki ay içinde ortak konuta dönmesi gerektiği ve dönmemesi halinde doğacak sonuçlar hakkında uyarıda bulunur. Bu ihtar gerektiğinde ilan
yoluyla yapılır. Terk edilen eşin boşanma davası
açmak için terkin üzerinden en az dört ay geçtikten
sonra ihtar isteminde bulunması gerekir. Hâkimin
eşe yönelik yapacağı ihtardan sonra iki ay geçmedikçe dava açılamaz (TMK. m. 164).
Anlaşmalı boşanma nedir?
Eşlerin belirli şartlar gerçekleştiğinde bir protokol oluşturarak boşanma konusunda ve boşanma şartlarında anlaşarak boşandıkları yoldur.
Anlaşmalı boşanmanın şartları nelerdir?
Evlilik en az bir yıl sürmüş ise,
eşlerin birlikte başvurması ya da bir eşin diğerinin
davasını kabul etmesi halinde, evlilik birliği temelinden sarsılmış kabul edilecektir. Eşlerin boşanmanın tüm sonuçları üzerinde anlaşmış olmaları ve bu
anlaşmayı yazıya dökmeleri gerekir. Uygulamada
bu protokol olarak adlandırılmaktadır. Bu halde
boşanma kararı verilebilmesi için, hâkimin tarafları
bizzat dinleyerek iradelerinin serbestçe açıklandığına kanaat getirmesi ve boşanmanın mali sonuçları
ile çocukların durumu hususunda taraflarca kabul
edilen düzenlemeyi uygun bulması şarttır. Hâkim,
tarafların ve çocukların çıkarlarını göz önünde tutarak bu anlaşmada gerekli gördüğü değişiklikleri
yapabilir. Bu değişikliklerin taraflarca da kabulü
halinde boşanmaya hükmolunur. Bu halde tarafların ikrarlarının hâkimi bağlamayacağı hükmü uygulanmaz (TMK. m. 166/III).
Boşanmanın genel sebepleri nelerdir?
Evlilik birliğinin temelden sarsılması, fiili ayrılık, anlaşmalı boşanma
Boşanma sonrasında kadının kişisel durumu nasıl olur?
Boşanma halinde kadın, evlenme ile kazandığı
kişisel durumunu korur; ancak, evlenmeden önceki
soyadını yeniden alır. Eğer kadın evlenmeden önce
dul idiyse hâkimden bekârlık soyadını taşımasına
izin verilmesini isteyebilir. Kadının, boşandığı kocasının soyadını kullanmakta menfaati bulunduğu
ve bunun kocaya bir zarar vermeyeceği ispatlanırsa,
istemi üzerine hâkim, kocasının soyadını taşımasına izin verir. Koca, koşulların değişmesi halinde bu
iznin kaldırılmasını isteyebilir.
Boşanma kural olarak kadının vatandaşlığına
etki etmez.
Boşanmadan sonra kadın için yukarıda da açıklandığı gibi 300 günlük bir evlenme yasağı öngörülmüştür
Soybağı kavramını açıklayınız.
Soybağı, birbirlerinin soyundan gelen iki kişi
arasındaki bağı ifade eden bir terimdir. Kapsamı
bakımından değerlendirildiğinde soybağı “dar anlamda soybağı” ve “geniş anlamda soybağı” olmak
üzere ikiye ayrılabilir. Geniş anlamda soybağı, bir
kimse ile onun ataları arasındaki, yani birbirlerine
kan bağı ile bağlı olanlar arasındaki, biyolojik ve
doğal bağlantıyı ifade eder. Dar anlamda soybağı
ise, sadece çocuklar ile ana ve babaları arasındaki
bağlantı anlamına gelir. Medeni Kanunumuzun
düzenlemiş olduğu soybağı da esasen dar anlamdaki soybağıdır.
Kuruluşu açısından incelendiğinde soybağı, kanundan dolayı, hakim kararı ile veya hukuki bir
işlemle kurulabilir. Meydana geliş biçimine göre
ise soybağı, “doğal soybağı” ve “yapay soybağı”
olarak ikiye ayrılabilir. Doğal soybağı, çocukla ana
ve babası arasında doğumla meydana gelen soybağını ifade eder. Yapay soybağı ise, çocuk ile ana
veya baba arasında yahut ana-baba durumunda
olan kimseler arasında bir hukuki işlem sonucunda dolaylı olarak kurulan soybağıdır. Evlat edinme
sonucunda evlatlık ile evlat edinen arasında oluşan
soybağı, bu anlamda yapay soybağıdır.
Velayet nedir?
Velayet, küçük veya ergin kısıtlıların gerek kendilerine ve gerekse mallarına özen gösterilmesi ve
onların temsil edilebilmesi için kanunen ana ve babaya yüklenen yükümlülükleri ve verilen yetki ile
hakları ifade eder.
Velayet ana ve babaya eşit olarak verilmiştir.
Vesayet nedir?
Vesayet de tıpkı velayet gibi bir yasal temsilcilik
türüdür. Vasi, velayette olduğu üzere, vesayeti altındaki kimsenin kişiliğine ve mallarına özen gösterme ve kişiyi temsil etme hak ve yükümlülüklerine
sahiptir. Vesayetin
en önemli özelliği
Devlet tarafından
teşkilatlandırılmış
olmasıdır.