Evliliğin Genel Hükümleri ve Mal Rejimleri
Evlilik birliğinde genel olarak eşlerin hak ve yükümlülükleri hangi kanunda düzenlenmiştir?
4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nda düzenlenmiştir.
Evlilik birliğinin tüzel kişiliği bulunur mu?
Evlenmeyle eşler arasında evlilik birliği kurulmuş
olur. Evlilik birliğinin tüzel kişiliği bulunmamaktadır, ancak bu birliğin varlığı kanun koyucu tarafından kabul edilmekte ve buna bazı önemli sonuçlar
tanınmaktadır. Evlilik birliğinin kurulmasıyla birlikte eşler bakımından değiştirilemeyen hak ve yükümlükler ortaya çıkar.
Evlilik birliği kimlerden oluşur?
Evlilik birliği eşlerden ve ana-babası ile birlikte yaşayan çocuklardan oluşur.
Eşlerin kişisel statüsü hakkında bilgi veriniz.
Eşlerin kişisel statüsü soyadı ve vatandaşlık konularını kapsamına alır. Kadın, evlenmekle kocasının
soyadını alır; ancak evlendirme memuruna veya daha
sonra nüfus idaresine yapacağı yazılı başvuruyla kocasının soyadı önünde
önceki soyadını da
kullanabilir. Daha
önce iki soyadı kullanan kadın, bu
haktan sadece bir
soyadı için yararlanabilir. Vatandaşlığa
ilişkin düzenlemeler
ise Medeni Kanun
ile değil Türk Vatandaşlık Kanunu
ile getirilmektedir.
Evliliğin mali yönden ne gibi hükümleri vardır?
Medeni Kanun m. 186 ile eşlerin evlilik birliğinin giderlerine birlikte katılmaları gerektiği düzenlenmiştir. Bu hüküm yükümlülüklerde eşitlik
ilkesinin önemli bir yansımasıdır. Giderlerin karşılanması, diğer bir ifade ile bakım yükümlülüğü,
hem evin genel olarak masraflarını hem de aile
bireylerinin kişisel ihtiyaçlarını kapsar. Eşler parasal olarak, kazançlarından veya malvarlığı gelirlerinden giderlere katkıda bulunabilecekleri gibi,
malvarlığı vererek veya hizmet edimi ile de katkıda
bulunabilirler. Hizmet ediminin kapsamına ev işlerini görme, çocukların bakımını gerçekleştirme ve
diğer eşin işinde karşılıksız olarak çalışma girer.
Eşler giderlerin karşılanmasına ne şekilde katılacaklarını ve katılma oranlarını kendi aralarında serbestçe belirleyebilirler. Eşlerin anlaşamaması halinde
hâkim her eşin yapacağı katkıyı belirleyecektir.
Ailenin sürekli nitelikte olmayan ihtiyaçlarıyla ilgili eşlerin tek başlarına evlilik birliğini temsil edebilmeleri hangi durumlarda söz konusu olur?
a) Diğer eş tarafından veya haklı sebeplerle
hâkim tarafından yetkili kılınmışsa,
b) Birliğin yararı bakımından gecikmede sakınca bulunur ve diğer eşin hastalığı, başka
bir yerde olması veya benzeri sebeplerle rızası alınamazsa (TMK.m.188).
Eşlerden birinin evlilik birliğini temsilen hareket etmesi durumunda eşler bu işlemden nasıl sorumlu olur?
Birliği temsil yetkisinin kullanıldığı hallerde,
eşler üçüncü kişilere karşı Medeni Kanun 185.
madde gereğince, müteselsilen sorumlu olurlar.
Buna karşılık eşlerden her biri, birliği temsil yetkisi bulunmaksızın yaptığı işlemlerden kişisel olarak
sorumludur. Ancak, temsil yetkisinin üçüncü kişilerce anlaşılamayacak şekilde aşılması halinde eşler
yine müteselsilen sorumludurlar
Eşlerden biri birliği temsil yetkisini aşmasının veya bu yetkiyi kullanmada yetersiz kalmasının sonucu nedir?
Eşlerden biri birliği temsil yetkisini aşar veya
bu yetkiyi kullanmada yetersiz kalırsa hâkim, 190.
madde hükmünü uygulayarak, diğer eşin istemi
üzerine temsil yetkisini kaldırabilir veya sınırlayabilir. İstemde bulunan eş, temsil yetkisinin kaldırıldığını veya sınırlandığını, üçüncü kişilere sadece
kişisel duyuru yoluyla bildirebilir. Temsil yetkisinin kaldırılmasının veya sınırlanmasının iyiniyetli
üçüncü kişilere karşı sonuç doğurması, durumun
hâkimin kararıyla ilan edilmesine bağlıdır
Eşlerin üçüncü kişilerle serbestçe hukuki ilişkiye girebilmelerinin istisnaları nelerdir?
Eşler her ne kadar diğer eşin rızası aranmadan
üçüncü kişilerle diledikleri gibi hukuki işlem yapabilseler de bu kuralın biri Medeni Kanun ile düzenlenmiş diğeri yeni Borçlar Kanunu ile düzenlenmiş
iki istisnası bulunmaktadır. İstisnalardan ilki 2002
tarihinde Medeni Kanun ile getirilen yeni bir kurum olan aile konutudur. Aile konutu eşlerin bir
arada oturduğu ve bu sebeple adeta korunması gereken bir yer olarak düzenlenmiştir. TMK m. 194
gereğince aile konutunun kiralık olması halinde,
kira sözleşmesini yapan eş diğer eşin açık rızası olmadıkça bu sözleşmeyi feshedemez. Aile konutuna
eşlerden biri malik ise diğer eşin yazılı rızası olmadığı sürece bu konutu devredemez veya aile konutu
üzerindeki hakları sınırlayamaz, örneğin konutun
üzerine ipotek koyamaz.
İkinci istisna ise 1 Temmuz 2012’de yürürlüğe
giren Türk Borçlar Kanunu hükmüdür. Bu hüküm
evli kişilerin üçüncü kişilere kefil olmasına ilişkindir. Eşin önceden verilmiş yazılı rızası olmadıkça
evli bir kişinin başka bir kişiye kefil olması kanunda sayılan istisnalar dışında bu hüküm gereğince
mümkün değildir.
Aile konutu nedir?
Aile konutu eşlerin bir arada oturduğu aile ilişkilerinin merkezini oluşturan yerleşim yeridir.
Evlilik birliğinden doğan yükümlülüklerin yerine getirilmemesi veya evlilik birliğine ilişkin önemli bir konuda uyuşmazlığa düşülmesi halinde ne yapılabilir?
Evlilik birliğinden doğan yükümlülüklerin yerine getirilmemesi veya evlilik birliğine ilişkin önemli
bir konuda uyuşmazlığa düşülmesi halinde, eşler ayrı
ayrı veya birlikte hâkimin müdahalesini isteyebilirler.
Hâkim, eşleri yükümlülükleri konusunda uyarır; onları uzlaştırmaya çalışır ve eşlerin ortak rızası ile uzman kişilerin yardımını isteyebilir. Belirtilen bu önlemler mahkeme kararına dayanmayan önlemlerdir.
Bunun haricinde hâkim, gerektiği takdirde eşlerden
birinin istemi üzerine kanunda öngörülen ve mahkeme kararına dayanan diğer önlemleri de alabilir.
Ailenin ekonomik varlığının korunması için hakimin alabileceği önlemler nelerdir?
Ailenin ekonomik varlığının korunması veya
evlilik birliğinden doğan mali bir yükümlülüğün
yerine getirilmesinin gerektirdiği ölçüde, eşlerden
birinin istemi üzerine hâkim, belirleyeceği malvarlığı değerleriyle ilgili tasarrufların ancak onun rızasıyla yapılabileceğine karar verebilir. Diğer bir ifade
ile hâkim diğer eşin tasarruf yetkisini sınırlayabilir.
Hâkim bu durumda gerekli önlemleri alır. Hâkim,
eşlerden birinin bir taşınmazı üzerinde tasarruf yetkisini
kaldırırsa, re’sen durumun
tapu kütüğüne şerh verilmesine karar verir.
Koşullar değiştiğinde hâkim, eşlerden birinin
istemi üzerine kararında gerekli değişikliği yapar
veya konulma sebebi sona ermişse alınan önlemi
tamamen kaldırır (TMK. m. 200).
Evlilik birliğinin korunmasına yönelik önlemler konusunda yetkili mahkeme neresidir?
Evlilik birliğinin korunmasına yönelik önlemler konusunda yetkili mahkeme eşlerden herhangi
birinin yerleşim yeri mahkemesidir. Eşlerin yerleşim yerleri farklı ve her ikisi de önlem alınması isteminde bulunmuş ise, yetkili mahkeme ilk
istemde bulunanın yerleşim yeri mahkemesidir.
Önlemlerin değiştirilmesi, tamamlanması veya
kaldırılması konusunda yetkili mahkeme, önlem
kararını veren mahkemedir. Ancak, her iki eşin de
yerleşim yeri değişmişse, yetkili mahkeme eşlerden
herhangi birinin yeni yerleşim yeri mahkemesidir.
Eşler arasındaki mali ilişkilerin düzenlenmesine ne ad verilmektedir?
Eşler arasındaki mali ilişkilerin düzenlenmesine “mal rejimi” adı verilmektedir.
Eşlerin arasındaki mal rejimi nasıl belirlenir?
Eşler evlenmeden önce veya evlenmeden sonra
aralarındaki mal rejimini seçme konusunda serbesttirler, diğer bir ifade ile aralarındaki mal rejimini
Medeni Kanun ile öngörülen dört mal rejiminden
birini seçmek suretiyle serbestçe belirleyebilirler.
Eşlerin bu yönde bir seçimde bulunmamaları, yani
aralarında uygulanacak bir mal rejimi seçmemeleri
durumunda kanundan ötürü belli bir mal rejimine tabi olmaları gerekir. Eşlerin bu şekilde tabi olacakları mal rejimine “yasal mal rejimi” denir. Önceki Medeni Kanunda yasal mal rejimi “mal ayrılığı
rejimi” olmasına rağmen, yeni Medeni Kanunda
yasal mal rejimi “edinilmiş mallara katılma rejimi”
olarak belirlenmiştir.
Hukukumuzdaki mal rejimi türleri nelerdir?
Edinilmiş mallara katılma rejimi, mal ayrılığı rejimi, paylaşmalı mal ayrılığı rejimi ve mal ortaklığı rejimi.
Mal rejimi sözleşmesi ne zaman yapılabilir?
Mal rejimi sözleşmesi, evlenmeden önce yapılabileceği gibi evlenmeden sonra da yapılabilir.
Mal rejimi sözleşmesi şekle tabi midir? Tabi ise hangi şekilde yapılmalıdır?
Mal rejimi sözleşmesi, noterde düzenleme veya onaylama şeklinde yapılır. Ancak, taraflar evlenme başvurusu sırasında hangi mal rejimini seçtiklerini yazılı olarak da evlendirme memuruna bildirebilirler.
Edinilmiş mallara katılma rejiminde kanunda sayılan edinilmiş mal kategorisi örnekleri nelerdir?
a) Çalışmasının karşılığı olan edinimler,
b) Sosyal güvenlik veya sosyal yardım kurum
ve kuruluşlarının veya personele yardım
amacı ile kurulan sandık ve benzerlerinin
yaptığı ödemeler,
c) Çalışma gücünün kaybı nedeniyle ödenen
tazminatlar,
d) Kişisel mallarının gelirleri,
e) Edinilmiş malların yerine geçen değerler.
Tasfiye sırasında, borçlu eşin malvarlığı veya terekesi, katılma alacağını karşılamadığı takdirde hangi yola başvurulabilir?
Tasfiye sırasında, borçlu eşin malvarlığı veya
terekesi, katılma alacağını karşılamadığı takdirde,
alacaklı eş veya mirasçıları, edinilmiş mallarda hesaba katılması gereken karşılıksız kazandırmaları
bunlardan yararlanan üçüncü kişilerden eksik kalan miktarla sınırlı olarak isteyebilir. Dava hakkı,
alacaklı eş veya mirasçılarının haklarının zedelendiğini öğrendikleri tarihten başlayarak bir yıl ve her
halde mal rejiminin sona ermesinin üzerinden beş
yıl geçmekle düşer.