MARKA İLETİŞİM KAMPANYALARI

Üç öğesi bulunan kurumsal markalama; stratejik vizyon, kurum kültürü ve kurumsal imajdan oluşur

Halkla ilişkiler, bir kurum, bir ülke, bir ürün, bir marka, bir kişi ve benzeri ile onun hedef kitlesi arasındaki iyi niyet ortamını oluşturmak ve kamuoyu düşüncesinde olumlu bir imaj meydana getirmek, var olan olumlu imajlarını sürdürmek amacına yönelik olarak yapılmakta olan iletişim faaliyetlerinin bütünüdür.

II. numarası ile verilen Stratejik hedefler ise bir çok alanda ele alınabilen belirsiz ve genel bir kavramdır. 

Doğru yanıt, I, III ve IV numaralı ifadeleri içeren B seçeneğidir.

Markayla tedarikçiler arasında karşılıklı saygı ve toplumsal sorumluluk duygularını geliştirmek ifadesi halkla ilişkilerin amaçları arasında yer almaz.

İfadede "tedarikçiler" yerine "halk" kavramının yer alması gerekmektedir.

Doğru ifade şöyle olacaktır.

"Markayla halk arasında karşılıklı saygı ve toplumsal sorumluluk duygularını geliştirmek"

Doğru yanıt D seçeneğidir.

İç halkla ilişkilerde kullanılan ortam ve araçlar; toplantılar, çalışanlar ve ailelerine yönelik etkinlikler, intranet, extranet ve sosyal medya uygulamaları, kuruluş yayınları, raporlar, haber bültenleri, kurum gazeteleri ve dergisi, kitap, mektup, broşür, duyuru panosu ve afiş, toplantılar, seminerler, eğitim faaliyetleri vb. olarak sınıflandırılır.

Dış halkla ilişkilerde kullanılan ortam ve araçlar , organizasyon faaliyetleri, geleneksel kitle iletişim araçları (gazete, dergi, sinema, radyo, televizyon), dijital iletişim araçları (internet, web sitesi, sosyal medya, blog, sanal haber bültenler, mobil uygulamalar, eposta, …) olarak sıralanabilir.

III numara ile verilen "Kurumsal iletişim araçları" ifadesinin konu ile ilgisi yoktur.

Doğru yanıt B seçeneğidir.

Bir kuruluşun üst düzey hedeflerini tehdit eden, kuruluşun ve markanın varlığını tehlikeye sokan ve kuruluşun hızla tepki göstermesinin zorunlu olduğu özel durumlar olarak tanımlanan kriz, kuruluşun beklemediği bir zamanda meydana gelen, itibarının sarsılmasına neden olan ve sorunun çözümü için çok sınırlı bir sürenin olduğu olayları kapsar

"Kontrol edilmesinin kolay olması" ifadesi yanlıştır. İfardenin doğrusu, "Kontrol edilme güçlüğü olması"dır. Doğru yanıt D seçeneğindedir.

Krizin temel olarak üç ana döneminden bahsedilmektedir: Bu ana dönemler aşağıdaki gibi sıralanmaktadır: *Kriz öncesi dönem (krizin kavramsal olarak başlangıç noktası- kuluçka dönemi) * Kriz dönemi (belirme anı- hücum safhası- kurtarma safhası) * Kriz sonrası dönem (yeniden yapılanma safhası). I, III ve V numaralı ifadeler ana dönemlerdir. II ve IV numaralı ifadeler ise ana dönemlerin içinde yer alan aşamalardır.Doğru yanıt C seçeneğidir.

Başlamış bir krizi dondurmak, bir başka ifadeyle asıl yapılması gerekenler yapılana kadar olayı kontrol altına almak için uyulması gereken dört temel kural vardır. Bu kurallar;

1. Çabuk ve kararlı davranmak

2. Önceliğin insan olması

3. Olay yerinde yöneticilerin hazır bulunması

4. İletişimin devamlı olması, ilgili herkese, basına ve kamuya devamlı bilgi aktarılması biçiminde sıralanabilir.

Doğru yanıt, A seçeneğidir. Kriz sonuçlarının analiz edilmesinin konu ile ilgisi bulunmamaktadır.

Kurumun verdiği öneme göre sponsor olma biçimleri

II numaralı ifade olarak verilen; * Pasif Sponsorluk: Kurum sponsorluk sonucunu değerlendirmeden, yararlarını dikkate almaksızın sponsorluk faaliyetine katılır.

IV numaralı ifade olarak verilen; * Planlanmış Sponsorluk: Kurum, diğer iletişim faaliyetleri ile uyumlu olarak sponsorluğu planlı ve sürekli olarak gerçekleştirir.

V numaralı ifade olarak verilen; * Aktif Sponsorluk: Kurum birden fazla sponsorluk türüne destek verir. Sponsor olunacak faaliyetleri ya da yeni sponsorluk alanlarını kendisi belirler. Sponsorluk süresi boyunca mal ya da hizmetlerini sponsorluğun hedef kitlesi ile buluşturur, konukseverlik fırsatları yakalar.

Doğru yanıt E seçeneğidir.

I ve III numaralı ifadelerin, "Kurumun verdiği öneme göre sponsor olma biçimleri" ile ilgisi bulunmamaktadır.

Hatch ve Schultz kurumsal markalamayı ürün markalamasından ayrı tutmaya çalışarak tartışmışlardır. Üç öğesi bulunan kurumsal markalama; stratejik vizyon, kurum kültürü ve kurumsal imajdan oluşur.
1. Stratejik Vizyon: Kurumun gelecekte görmeyi arzuladığı konumdur.
2. Kurum Kültürü: Kurum içi değerler, inançlar ve kurum mirasını bünyesinde barındıran temel varsayımlar ve bunların anlamının kurumun üyelerine aktarılmasıdır.
3. Kurumsal İmaj: Kurumun, paydaşları, müşterileri, hissedarları, medya, kamuoyu vb. nezdinde nasıl bir izlenime sahip olduğudur (Genç, 2015).

Markaların halkla ilişkilerle amaçladıkları şu şekilde sıralanabilir (Broom, 2009; Okay ve Okay, 2001):
• Genel anlayış, güven ve sempati yaratmak ve bunu sürekli geliştirmek
• Kamuoyunun markaya ilişkin eğilimlerini, tutum ve beklentilerini saptayarak, markaya uygun iyileştirilmelerin yapılması için önerilerde bulunmak,
• Tüketicinin davranış ve tutumlarının gerçek nedenlerini anlamak,
• Markaya ilişkin kamuoyunda ortaya çıkmış olan yanlış anlamaları önlemek,
• Markayla halk arasında karşılıklı saygı ve toplumsal sorumluluk duygularını geliştirmek,
• Mal ve hizmetlerin niteliklerinin geliştirilmesine katkıda bulunmak,
• Marka kimliğinin oluşturulması ve benimsetilmesine yardımcı olmak,
• Markaya yönelik olumlu tutumlar oluşturmak ve bunun devamını sağlamak,
• Kamuoyunu markanın kendi ilgisi yönünde etkilemek,
• Diğer ilgililerle, üretim ve işbirliği amaçlı anlaşma sağlamayı, karşılıklı ilişki kurmayı, birlikte hareket etmeyi sağlamak,
• Anlaşma ve karşılıklı ilişki ile kendi organizasyonun varlığını ve gelişimini desteklemek.

Halkla ilişkilerde kullanılan ortam ve araçlar iç ve dış halkla ilişkilere göre farklılıklar göstermektedir. İç halkla ilişkilerde kullanılan ortam ve araçlar; toplantılar, çalışanlar ve ailelerine yönelik etkinlikler, intranet, extranet ve sosyal medya uygulamaları, kuruluş
yayınları, raporlar, haber bültenleri, kurum gazeteleri ve dergisi, kitap, mektup, broşür, duyuru panosu ve afiş, toplantılar, seminerler, eğitim faaliyetleri vb. olarak sınıflandırılır. Dış halkla ilişkilerde kullanılan ortam ve araçlar ise, organizasyon faaliyetleri, geleneksel kitle iletişim araçları (gazete, dergi, sinema, radyo, televizyon), dijital iletişim araçları (internet, web sitesi, sosyal medya, blog, sanal haber bültenler, mobil uygulamalar, eposta, …) olarak sıralanabilir.

Denetim, kurumun dış çevre faktörleri üzerindeki denetim derecesini ifade ederken, algılama, kriz durumunun pozitif veya negatif olarak algılanma durumunu anlatır. Örgüt yönetimi krizi amaçlara ve daha iyi durumlara ulaşma yönünde bir fırsat olarak ya da mevcut amaçlar üzerinde bir tehdit unsuru olarak algılayabilmektedir. Hassasiyet ise, örgütün krizden etkilenme düzeyinin az ya da çok olduğunu göstermektedir. Eğer örgüt yapısının krize hassasiyeti yüksek ise, krize cevap verme derecesi düşük olmaktadır ( Pira ve Sohodol, 2015).

Bu evreler birlikte düşünüldüğünde aslında krizin temel olarak üç ana döneminden bahsedilmektedir: Bu ana dönemler aşağıdaki gibi sıralanmaktadır:
• Kriz öncesi dönem (krizin kavramsal olarak başlangıç noktası- kuluçka dönemi)
• Kriz dönemi (belirme anı- hücum safhası- kurtarma safhası)
• Kriz sonrası dönem (yeniden yapılanma safhası).

Başlamış bir krizi dondurmak, bir başka ifadeyle asıl yapılması gerekenler yapılana
kadar olayı kontrol altına almak için uyulması gereken dört temel kural vardır. Bu kurallar (Luecke, 2008):
1. Çabuk ve kararlı davranmak
2. Önceliğin insan olması
3. Olay yerinde yöneticilerin hazır bulunması
4. İletişimin devamlı olması, ilgili herkese, basına ve kamuya devamlı bilgi aktarılması

Krizi tamamen çözebilmek için kriz yönetiminin yapması gerekenler şu şekilde sıralanabilir (Luecke, 2008):
• Hızlı hareket etmek
• Sürekli bilgi toplamak
• Medya, kamu ve ilgili kesimlerle sürekli iletişimde olmak
• Yapılanları kayıt altına almak
• Uygun ise, proje yönetimi tekniklerini kullanmak
• Krizin bittiğini ilan etmek

Konu yönetiminin aşamalarını şu şekilde sıralamıştır:
1. Konu tanımlama
2. Konuyu analiz etme
3. Konu değişim stratejileri seçenekleri
4. Konu hareket programı
5. Sonuçların değerlendirilmesi

Konuyu Analiz Etme
Bir dizi farklı senaryo üzerindeki fırsat ve tehditlere bakarak konunun resmi bir özeti veya analizinin çıkarılması gerekmektedir. Bu çalışma konular görmezden gelindiğinde olabileceklerin ve kilit bireylerin konu tarafından muhtemelen nasıl etkileneceklerinin
tayinini de içermelidir. Ayrıca konunun hangi yön doğrultusunda ilerlediğinin özetinin de bulunması gerekmektedir.

Kurumun verdiği öneme göre sponsor olma biçimleri
• Pasif Sponsorluk: Kurum sponsorluk sonucunu değerlendirmeden, yararlarını dikkate almaksızın sponsorluk faaliyetine katılır.