MALİYE POLİTİKASI - Deneme Sınavı - 6

Kamu harcamaları ve vergilerin artmasıyla devletin artan harcamalarını finanse etmek için borçlanması sonucunda, ulusal tasarruf ve fon arzında azalma oluşarak, faizlerin artmasına ve bu nedenle özel yatırımların düşmesine, dışlama etkisi adı verilir.

Kamu kesiminin borç verilebilir fonlar piyasasına sunulan kaynaklara olan talebini azaltması sonucu, özel kesimin bu kaynaklardan daha fazla yararlanabilir hale gelmesine, yer açma etkisi adı verilir.

Vergilerin artması durgunluğu azaltmaz arttırır.

Bir bireyin ödediği verginin artması sonucunda gelirinde gerçekleşen azalışı daha çok çalışarak telafi etmeye çalışmasına gelir etkisi denir.

Kamu yatırımı, kamusal mal sunumu yoluyla özel yatırım için ortam yaratarak büyümeyi dolaylı olarak arttırabilir. Doğru cevap A şıkkıdır.

Gelir vergisinde yapılabilecek bazı düzenlemeler özellikle ekonomik büyüme üzerinde doğrudan etkiye sahip uygulamalardır. Bu uygulamalar; vergi oranlarında yapılacak indirimler, tarife farklılaştırmaları, muafiyet ve istisnalardır. Gelir vergisinde beyan dönemi farklılaştırması ekonomik büyüme üzerinde etkili değildir.

Soruda, aşırı enflasyon ortamında yaşanan hususlardan olmayan durum sorulmuştur. Bu ortamda sözleşmeler uzun vadeli değil kısa vadeli yapılmaktadır. C şıkkında sözleşmelerin uzun vadeli hazırlandığı belirtildiğinden doğru cevap C şıkkıdır.

Merkez bankasından borçlanarak bütçe açığının finanse edilmesi durumunda toplam talep miktarı diğer yöntemlere nazaran daha büyük ölçüde artacaktır. Bu durumda kamu harcamaları para arzının artırılmasıyla karşılanmış olmaktadır. Durgunlukla mücadelede oluşan bütçe açığını finanse etmenin en etkili yolunun merkez bankasından borçlanmak olduğu açıktır.

Hiper enflasyon özelliklerinden olmayan şık D şıkkıdır. Zira, ılımlı enflasyon rahvan enflasyon olarak ta tanımlanmaktadır.

Talep enflasyonuna neden olmayan husus, daraltıcı para politikasıdır. Şayet genişletici para politikası izlenseydi o zaman talep artışı yaratabilecek bir unsur olurdu.

Soruda, maliyet enflasyonu neden olmayan husus sorulmuştur. Tüketim çılgınlığının maliyet enflasyonuna neden olması söz konusu olamaz.

1973 Arap-İsrail savaşında petrol fiyatlarının yükselmesi maliyet enflasyonuna neden olmuştur. Zira petrol fiyatları hemen hemen her üretimde ana girdidir.

Toplumda yaşayan bireylerin ekonomik hayattaki memnuniyet düzeyini ölçebilmek amacıyla temel bileşenleri, işsizlik ve enflasyon olan ve "iktisadi hoşnutsuzluk endeksi" olarak anılan bir ölçek 1970 tarihinde Artur Okun tarafından geliştirilmiştir.

Memur maaşları, işçi ücretleri, yolluklar, kırtasiye, akaryakıt, küçük ölçekli onarım giderleri, cari harcamadır.

Kamu harcamalarının finansmanı olarak da ifade edilen mali amaç yanında, istihdamın arttırılması, gelir dağılımında adaletin sağlanması hatta obezite ile mücadeleye kadar rolü olması beklenen, kamu gelir türü  vergilerdir.

Vergi sistemi dahilindeki her verginin ekonomik hayata etkileri ve enflasyonla mücadele sürecindeki rolü farklıdır. Verginin beyan döneminin ekonomik hayata etkileri ve enflasyonla mücadele sürecindeki rolü diğer şıklardaki hususlara göre yoktur.

Enflasyonla mücadelede en etkili vergi türü Kurumlar Vergisidir.

Arz şoku: Bir ekonomide bir mal veya hizmetin ya da genel olarak malların ve hizmetlerin arzını artıran veya azaltan ani bir olaydır. Pozitif arz şoku mal ve hizmetlerin arzını artırırken ve negatif arz şoku ise mal ve hizmetlerin arzını azaltır.
Arz şoku bir mal veya hizmetin denge fiyatını ya da genel fiyat düzeyini etkiler

Bir ekonomi durgunluk durumundan iki 3 aylık sürede (6 ayda) çıkıyorsa buna V tipi durgunluk, daha uzun sürede çıkıyorsa buna U tipi durgunluk denilmektedir. Eğer bir ekonomi durgunluktan çıkarken yeniden durgunluğa girmişse bu duruma W tipi durgunluk veya çift dipli durgunluk denilmektedir. Bir ekonomi durgunluğa girdikten sonra ekonominin toparlanması epey uzun zaman alıyorsa bu durgunluk tipine L tipi durgunluk adı verilmektedir

Toparlanmanın uzun sürdüğü durgunluğa L tipi durgunluk denmektedir.