aofsorular.com
YYT202U

Avrupa Birliği ve Yerel Yönetimler

8. Ünite 20 Soru
S

Avrupa birliğinin temellerinin atıldığı ilk Topluluk hangisidir?

İkinci Dünya Savaşından sonra altı büyük Avrupa devleti arasında, savaşın tekrar etmemesi için ekonomik ve sosyal bütünleşmenin sağlanması amacıyla, 1951 yılında Paris
Antlaşması ile Avrupa Kömür ve Çelik Topluluğu kurulmuştur. Bu topluluk Avrupa’da
uluslarüstü prensiplere göre oluşturulan ilk örgütlenme olmuş ve günümüz Avrupa Birliğinin de temellerini atmıştır.

S

Avrupa Birliği günümüzde kaç üye devletten oluşmaktadır?

Avrupa Birliği günümüzde 28 üye devletten
oluşan geniş bir siyasi ve ekonomik yapılanma haline gelmiştir.

S

 Avrupa bütünleşme projesinin somut adımları ilk olarak ne zaman atılmıştır?

 Avrupa bütünleşme projesinin somut adımları ilk olarak İkinci Dünya
Savaşının yıkıntıları ortasında atılmıştır

S

Avrupa birliği bütünleşmesinin oluşturulmasının başlangıçtaki temel amacı nedir?

Başlangıçtaki amaç, Avrupa’da savaşın tekrar olmasını engellemek için kısmi ve fonksiyonel bütünleşmeyi adım adım gerçekleştirmektir.

S

1957 Roma Antlaşması ile kurulan Avrupa Birliği toplulukları hangileridir?

1951 yılında Paris Antlaşması ile altı devlet arasında Avrupa Kömür ve Çelik Topluluğu kurulmuş; bu yapılanma, 1957 Roma Antlaşması ile Avrupa Ekonomik Topluluğu
ve Avrupa Atom Enerjisi Topluluğu (EURATOM) ile genişletilmiştir.

S

Maastricht Antlaşmasında yerindenlik ilkesine vurgu yapılmasının temel nedeni nedir?

Yerindenlik (subsidiarite) ilkesine vurgu yapılmasının nedeni genelde Avrupa kamuoyunda oluşan merkeziyetçi ve bürokratik Brüksel eleştirilerine son vermek ve “demokratik
açık” olarak ifadesini bulan, halkın AB karar alma mekanizmalarından uzaklık ve yabancılığını gidermektir

S

Maastricht anlaşması  sonrası kurulan Bölgeler Komitesinin temel amacı nedir?

Maastricht sonrası 1994’te kurulan Bölgeler Komitesi, bölgesel ve yerel yönetimlerin
Brüksel’deki temsilcisi olma amacındadır. Bölgeler Komitesi, AB mevzuatını uygulayan
yerel yönetimler ile AB kurumları arasında iletişim köprüsü görevini yerine getirir. Komitenin amacı, var olan demokratik açığı kapamak, yerellik ilkesinin uygulanmasının güvencesi olmak, yerel toplulukların çıkarlarını savunmak ve Avrupa yurttaşlarının seslerini
duyurabilmeleri için sözcülük rolü üstlenmektir. Bu komitenin varlığı, yerel ve bölgesel
yönetimlere, Avrupa Birliği yapısı içinde resmi bir temsil ve danışma kanalı sağlamıştır.

S

Avrupa Yerel Yönetimler Özerklik Şartı ne zaman yürürlüğe girmiştir?

Avrupa Yerel Yönetimler Özerklik Şartı  Avrupa Konseyi’nde
imzaya açılmış ve 1988 yılında yürürlüğe girmiştir. 

S

Avrupa Yerel Yönetimler Özerklik Şartı hangi konular tanımlanmıştır?

Avrupa Yerel Yönetimler Özerklik Şartı
(AYYÖŞ)” ile yerel yönetimlerin merkezi yönetim organları karşısındaki konumu, görev
ve işlevleri açısından özerkliğinin önemi ve kapsamı tanımlanmıştır

S

Avrupa Yerel Yönetimler Özerklik Şartında özerk yerel yönetim kavramı nasıl tanımlanmaktadır?

Avrupa Yerel Yönetimler Özerklik Şartında, özerk yerel yönetimlerin anayasal ve hukuki dayanağının ulusal mevzuatla ve uygun olduğu durumlarda anayasa ile tanınacağı
belirtilmiş ve özerk yerel yönetim kavramı üzerinde durulmuştur. Buna göre Şart’ın 3.
maddesinde özerk yerel yönetim şu şekilde tanımlanmıştır: “Özerk yerel yönetim kavramı
yerel makamların, kanunlarla belirlenen sınırlar çerçevesinde, kamu işlerinin önemli bir bölümünü kendi sorumlulukları altında ve yerel nüfusun çıkarları doğrultusunda düzenleme
ve yönetme hakkı ve imkânı anlamını taşır.”

S

Avrupa Yerel Yönetimler Özerklik Şartına göre yerel yönetimlerin idari denetimi nasıl yapılacaktır?

Özerklikle ilgili önemli konulardan biri olan yerel yönetimlerin idari denetimi konusu
Şart’ın 8. maddesinde düzenlenmiştir. Şart’a göre yerel yönetimlerin her türlü idari denetimi ancak kanunla veya anayasayla belirlenmiş durumlarda ve bunlara uygun yöntemlerle
sadece kanuna ve anayasal ilkelere uygunluk sağlamak amacıyla yapılacaktır.

S

Yerindenlik ilkesi yerel yönetimler açısından nasıl tanımlanabilir?

Yerindenlik, merkezi yönetimin ikincil konumda kalmasını ve görevlerin orta ve yerel
düzeydeki birimler tarafından etkili bir biçimde yerine getirilememesi halinde devreye
girmesini öngören bir ilke olarak tanımlanmaktadır. Bir başka tanıma göre ise yerindenlik, vatandaşa en yakın kararın, Birlik düzeyinde girişilecek faaliyetin yerel, bölgesel ve
ulusal imkânlar açısından yerinde olup olmadığının denetlenerek, alınmasını sağlayan bir
ilkedir.

S

Avrupa Yerel Yönetimler Özerklik Şartında yerindenlik ilkesi nasıl tanımlanmaktadır?

Avrupa Yerel Yönetimler Özerklik Şartı’nın 4. maddesinin 3. bendinde yerindenlik ilkesi şu şekilde açıklanmıştır: “Kamusal sorumlulukların uygulanması, genel olarak ve tercihen, vatandaşlara en yakın makamlara bırakılmalıdır. Bu sorumluluğun (yani bir faaliyetin,
işin) başka bir makama (yahut kuruluş ya da kademeye) bırakılmasında, işin ölçeği, cinsi,
etkinliği ve ekonominin gerekleri göz önünde bulundurulmalıdır”

S

Avrupa Birliğinde yerindenlk ilkesinin benimsenmesinin altında yatan temel nedenler nelerdir? 

Yerindenlik ilkesinin temelinde yerel ve bölgesel yönetimlerin özerklikleri yatmaktadır. Bu özerklik, yerel toplumlarda yaşayan insanların hak ve hürriyetlerinin korunması
ile sağlanabilecektir. Birlik, yerel hizmetlerin yönetimine vatandaşların katılımını sağlamanın en etkili yolunun, yerel yönetimlerin güçlendirilmesinden geçtiğini düşünmektedir. Yerel ve bölgesel yönetimlerin güçlendirilmesi ve özerkliklerinin arttırılarak güvence
altına alınmasının, yerinden yönetim ve demokrasi ilkelerine dayanan bir Avrupa’nın
kurulmasının temel koşulu olduğu belirtilmektedir. Bu noktada vurgu yapılan özerklik,
kamu hizmetlerinin önemli bir kısmının vatandaşların yararına olacak biçimde, yerel yönetimlerin sorumluluğu altında yerine getirilmesini ifade etmektedir.

S

Avrupa birliği bölgeler Komitesi hangi anlaşma ile oluşturulmuştur?

Bölgeler Komitesi Maastricht Antlaşması ile yerel ve bölgesel kurumların en uygun şekilde temsil edilebilmesini sağlamak amacıyla kurulmuştur

S

Avrupa Birliği bölgeler Komitesinin kurulmasının temel gerekçeleri nelerdir?

Bölgeler Komitesinin kurulmasının iki temel gerekçesi bulunmaktadır. Birincisi AB
yasalarının yerel ve bölgesel düzeyde uygulanmasıdır. Komitenin bu düzeylerdeki kurumlara temsil hakkı vermesi, hazırlanan yasalarda bu kurumların söz hakkı almasını
sağlamaktadır. İkinci konu ise AB’nin ilerleme süreci içerisinde vatandaşların gelişmeleri
yakından takip edememesidir. Bir başka deyişle Komite, AB karar alma mekanizmaları
merkezi ile vatandaşlar arasındaki açığı kapatmaktadır. Buna bağlı olarak Komitenin üç
temel ilkesi bulunmaktadır. Antlaşmalarda da bahsi geçen ve ilk ilke olan yerindenlik, Avrupa Birliğinde, kararların, en uygun bir başka deyişle halka en yakın merciler tarafından alınması gerektiğini belirtmektedir. Bunun neticesinde Avrupa Birliği ulusal, yerel veya
bölgesel kurumlar tarafından çözülmesi gereken bir sorunu kendi yaptırımları ile çözmeye çalışamaz. İkinci prensip olan yakınlık, hükümetlerin her seviyede halka yakın olması
gerektiğini ve halkın yetki dağılımlarından haberdar edilmesi gerektiğini belirtmektedir.
Ortaklık adı altındaki son ilke ise karar alma sürecinde ulusal, yerel ve bölgesel hükümetlerin AB ile beraber çalışması gerektiğini belirtmektedir. 

S

Avrupa Birliği bölgeler Komitesinin uzmanlık komisyonları hangileridir?

Bölgeler Komitesinin faaliyetleri Komite üyelerinden oluşan altı uzmanlık komisyonu aracılığıyla yürütülür. Bunlar; Bölgesel Birlik Politikaları Komisyonu (COTER) Ekonomik ve Sosyal Politikalar Komisyonu (ECOS); Sürdürülebilir Kalkınma Komisyonu
(DEVE); Eğitim ve Kültür Komisyonu (EDUC); Anayasal İlişkiler ve Avrupa’nın Yönetimi
Komisyonu (CONST) ile Dış İlişkiler Komisyonudur (RELEX). B

S

Avrupa Birliği tarafından yerel yönetimlere mali anlamda destek sağlamak üzere yapılan yardımlar nelerdir?

Bu yardımlar; yapısal fonlar, kredi ve borçlar ile çeşitli finansman kaynaklarından oluşmaktadır.
Bunların dışında yerel yönetimlere seminerler, araştırmalar, yerel istihdam girişimleri,
kültür ve diğer alanlarla ilgili olarak çeşitli mali kaynaklar sağlanmaktadır

S

Avrupa Birliği yapısal fonları hangileridir?

Yapısal fonlar;
Avrupa Bölgesel Kalkınma Fonu (ERDF, European Regional Development Fund), Avrupa Sosyal Fonu (ESF, European Social Fund), Tarım Destek ve Garanti Fonu (AEGGF,
European Agricultural Guidance and Guarantee Fund), Balıkçılık Yönlendirilme Mali
Aracı (FFIG, Financial Instrument for Fisheries Guidance) ile Uyum Fonu (CF, Cohesi3
170 Yerel Yönetimler
on Fund) aracılığıyla yapılmaktadır

S

Avrupa Birliğinde yapısal fonlardan sağlanan mali desteğin temel nedeni nedir?

Yapısal Fonlar, Birliğe üye ülkelerin ekonomik koşullar açısından bütünleşmesini sağlamayı
ve birlik içinde yer alan bütün bölgelere gelişmeleri ve kalkınmaları için fırsat eşitliği vermeyi amaçlamaktadır. Bu durum, Birliğin çeşitli uygulamalarla zengin bölgelerin yoksul bölgeleri, ekonomik etkinlik ve güç bakımlarından, desteklemesi ile gerçekleşmektedir. Yapısal
fonlar, AB Komisyonu tarafından belirlenen ekonomik bütünleşmeyi sağlamaya yönelik
amaçları gerçekleştirmek için oluşturulmuştur