Kimyasal Risk Etmenlerinin Bulaş Yolları ve Ortaya Çıkan Meslek Hastalıkları
Alerjik maddelerin teması hangi rahatsızlıklara yol açabilir?
Cilt ile temas: Alerjik cilt reaksiyonları ve dermatite ve ciltte yanığa yol açabilir.
Göz ile temas: Konjonktivit gelişebilir. Gözde yanmalara neden olabilir.
Alerjik cilt reaksiyonunun özellikleri nelerdir?
Duyarlı insanlarda, çok az miktarda ürünle temas bile alerjik cilt reaksiyonuna neden olabilir. Semptomlar kızarıklık, döküntü, kaşıntı ve şişme şeklindedir. Bu reaksiyon ellerden veya kollardan yüze ve vücuda yayılabilir. Tekrarlanan maruz kalma reaksiyonun daha da kötüleşmesine neden olabilir.
Aşındırıcı (korozif) maddelerle temasta hangi etkiler görülür?
Aşınıdırıcı (korozif) maddeler canlı doku ile temasında, dokunun tahribatına neden olabilecek maddelerdir.
Cilt ile temas: Ağrı, kızarıklık, yanmalara neden olabilir. Kalıcı yara izi oluşabilir. Şiddetli vakalarda ciltte kabarcıklanma, doku ölümü ve enfeksiyon gelişebilir.
Göz ile temas: Kızarıklık, şişme, ağrı ve bulanık görme ile ciddi yanmalara neden olur. Körlük dahil kalıcı hasar meydana gelebilir.
Yutma: Dudakları, dili, boğazı ve mideyi yaka- bilir. Semptomlar bulantı, kusma, mide krampları ve ishal şeklindedir.
Çok zehirli, Zehirli, Zararlı maddeler hangi meslek hastalıklarına neden olur?
Solunduğunda deri aracılığı ile emildiğinde/ göze temas ettiğinde veya yutulduğunda vücudun çeşitli organlarında birikerek reaktif hava yolları fonksiyon bozukluğu, akciğer ödemi, sinir sistemi zararı ve kanserojen, mutajen ve üreme için toksik etkilere kadar değişebilen etkiler gösterirler.
Reaktif hava yolları fonksiyon bozukluğu sendromu nedir?
Bir kimyasal maddenin solunması durumunda solunum yollarının verdiği reaksiyon cevabıdır. Yüksek konsantrasyona tek bir maruziyet astım gibi uzun süreli bir duruma neden olabilir. Bu durumda, diğer kimyasallar veya soğuk sıcaklıklar gibi birçok şey hava yollarını kolayca tahriş edebilir. Semptomlar nefes darlığı, göğüste sıkışma ve hırıltıyı içerebilir.
Akciğer ödemi semptomları nelerdir?
Akciğerlerde hayatı tehdit eden sıvı birikmesi sonucunda öksürük, nefes darlığı, nefes almada zorluk ve göğüste sıkışma hissidir. Semptomlar maruziyetten saatler sonra gelişebilir ve fiziksel efor ile daha da kötüleşir.
Arsenik ve bileşikleri yanlışlıkla ağızdan alındıktan sonra kısa sürede görülen etkiler nelerdir?
Boğazda yanma, bulantı, yutma güçlüğü, mide ağrısı, sulu ishal olabilir. Ciltte soyulmalar ve kızarıklıklar oluşabilir. Arsenik tozlarının solunması ile burun akıntısı, boğaz ağrısı, öksürük, göğüs ağrısı, solunum sıkıntısı gelişebilir.
Çeşitli temas yollarıyla meydana gelen amonyak maruziyetinin sağlık üzerine etkileri nelerdir?
Soluma: Çok zehirli etkilere yol açar, ölüme neden olabilir. Burun ve boğazda ciddi tahrişe neden olabilir. Akciğerlerde hayatı tehdit eden sıvı birikmesine (ödem) neden olabilir.
Cilt ile temas: Gaz cildi tahriş eder veya yakar. Şiddetli vakalarda kabarcıklanma, doku ölümü ve enfeksiyon gelişebilir. Kalıcı yara izi oluşabilir.
Karbonmonoksit maruziyetinin sağlık üzerine etkileri nelerdir?
Soluma: Çok zehirli etkilere yol açar. Kanın oksijen taşıma kabiliyeti azalır. Beyin ve kalp dahil organlarda kalıcı hasara neden olabilir.
Cilt ile temas: Sıvılaştırılmış gazla doğrudan temas ciltte donmalara yol açabilir. Şiddetli vakalarda kabarcıklanma, doku ölümü ve enfeksiyon gelişebilir.
Göz teması: Sıvılaştırılmış gazla doğrudan temas, gözde donma, kalıcı göz hasarı veya körlüğe neden olabilir.
Klor maruziyetinin sağlık üzerine etkileri nelerdir?
Soluma: Çok zehirli etkilere yol açar, ölüme neden olabilir. Burun ve boğazda ciddi tahrişe neden olabilir. Şiddetli akciğer hasarına neden olabilir. Akciğerlerde hayatı tehdit eden sıvı birikmesine neden olabilir.
Cilt ile temas: Gaz cildi tahriş eder veya yakar. Kalıcı yara izi oluşabilir. Sıvılaştırılmış gazla doğrudan temas ciltte donma yapabilir.
Göz teması: Gaz, gözleri tahriş eder veya yakar. Körlük dahil kalıcı hasar meydana gelebilir.
Uzun süreli maruz kalmanın etkileri: Solunum sistemine zarar verebilir.
Formaldehit maruziyetinin sağlık üzerine etkileri nelerdir?
Soluma: Çok zehirli etkilere yol açar.
Cilt ve göz ile temas: Korozif etkilere yol açar.
Yutma: Zehirli etkilere yol açar. Dudakları, dili, boğazı ve mideyi yakabilir. Semptomlar bulantı, kusma, mide krampları ve ishaldir. Böbreklere zarar verebilir. Karaciğere zarar verebilir.
Uzun süreli maruz kalmanın etkileri: Dermatit yapabilir. Akciğerlere zarar verebilir. Sinir sistemine zarar verebilir. Kanserojendir. Burun kanseri, kan ve kan sistemi kanseri ile ilişkilidir.
Sülfür dioksit maruziyetinin sağlık üzerine etkileri nelerdir?
Soluma: Çok zehirli etkilere yol açar, ölüme neden olabilir.
Cilt ve göz ile temas: Korozif etkilere yola açar. Uzun süreli maruz kalmanın etkileri: Solunum sistemine zarar verebilir.
Bir kimyasal vücuda hangi yollardan girebilir?
Bir kimyasalın vücuda girebileceği dört ana temas yolu vardır:
1. Solunum yolu ile temas (nefes alma)
2. Cilt (veya göz) yolu ile temas
3. Ağız yolu ile temas (yutma veya yemek)
4. Enjeksiyon yolu ile temas
Toz ile duman arasında ne fark vardır?
Tozlar-dumanlar: Havada yüzecek kadar hafif olan küçük katı partiküllerdir.
Tozlar genellikle bazı mekanik veya aşındırıcı faaliyetlerle üretilen katı partiküllerdir. Genellikle yere yavaşça yerleşecek kadar ağırdırlar.
Dumanlar havada taşınabilen çok küçük katı partiküllerdir. Dumanlar kaynak işlemlerinde meydana gelebilir. Duman yanmadan kaynaklanan karbon veya kurumdur. Duman partikülleri boylarına bağlı olarak çökebilir veya havada kalabilir.
Suda çözünen gazlar ile suda çözünmeyen gazlar etki bakımından nasıl fark oluşturur?
Suda çözünürlüklerine bağlı olarak üst solunum yolları, alt solunum yolları ve akciğer parenkiminde hasara yol açabilirler.
Suda çözünen gazlar (amonyak, kükürt dioksit vb) solundukları ilk bölgelerde (burun, orofarenks, üst solunum yolları) etkilerini gösterirler. Bu nedenle çoğunlukla üst solunum yollarında patoloji oluştururlar.
Suda çözünmeyen gazlar (azot dioksit ve fosgen vb.) ise üst solunum yollarını geçerek alt solunum yolları ve akciğer parenkimde etki gösterirler. Kimyasal maddenin gaz ve buhar şekline, temas süresi ve yoğunluğuna bağlı olmak üzere değişik derecelerde hasara yol açabilir.
Büyüklüğüne göre partiküller solunum yollarının hangi kısımlarında bulunurlar?
Farklı büyüklükteki partiküller akciğer, burun veya boğazın farklı bölgelerinde birikir. Akciğer membranlarına veya akciğerin diğer kısımlarına esasen rastgele inerek girerler. Genel olarak, 10 μm’den daha büyük bir aerodinamik çapa sahip partiküller, üst hava yollarında tutulurlar.
Aerodinamik çapı yaklaşık 0.003 ila 5 μm olan daha küçük partiküller trakeobronşiyal ve alveolar bölgelerde hava akımı önemli oranda yavaşladığı için çökerek yerleşir.
Hava alveolar bölgeye (alt akciğer bölgesi) ulaştığında, daha da yavaşlamıştır. Akciğerin bu kadar içine kadar gidebilen partiküller genellikle 0.5 μm veya daha küçüktür.
Cildin dış tabakasını oluşturan epidermisin özellikleri nelerdir?
Epidermis, enfeksiyonlara, suya ve bazı kimyasallara karşı bir bariyer oluşturan düz, oldukça sıkı paketlenmiş hücre katmanından oluşur. Bu katman keratin tabakası olup epidermisin dış kısmıdır. Keratin tabakası suyun vücuda girmesine engel olur, zayıf asitlere karşı koyabilir. Ancak, organik ve bazı inorganik kimyasallara karşı çok daha az etkilidir. Keratin tabakası, yağ, yağı çözen kimyasalları kolayca emen bir yapıdadır. Organik ve alkali kimyasallar derideki kera- tin hücrelerini yumuşatabilir ve bu tabakadan altta bulunan dermiş katına ulaşarak kan akımına geçebilirler.
Sağlık çalışanlarının sıklıkla karşılaştığı kimyasal tehlike ve riskler nelerdir?
Sağlık çalışanlarının sıklıkla karşılaştığı kimyasal tehlike ve riskler, deterjan, dezenfektanlar, anestezik gazlar, sterilizasyonda kullanılan maddeler, kimyasal sterilizasyonda kullanılan ajanlar ve tedavi edici ilaçlardır. Sterilizasyon ve dezenfeksiyon için kullanılan formaldehit, glutaraldehit, gaz sterilizasyonunda kullanılan etilen oksit, kullananlar için zararlı ajanlardır.
Sterilizasyon ile dezenfeksiyon arasında ne fark vardır?
Sterilizasyon: Cansız maddelerde bulunan tüm mikroorganizmaların öldürülmesi işlemidir.
Dezenfeksiyon: Canlı doku üzerinde bulunan hastalık yapıcı mikroorganizmaların öldürülmesi işlemidir.
Solunum yollarına irritan etki gösteren kimyasallar nelerdir?
Klor, flor, kükürt dioksit, fosgen, azot oksit gibi gazlar, asit veya alkali dumanları, kadmiyum, çinko klorit, vanadyum gibi metallerin duman ve buharları
Kimyasal temas sonucu solunum sistemi üzerinde alerjik etki nasıl meydana gelir?
Bir alerjen kimyasal ile karşılaşma neticesinde; bu madde immün (savunma) sistem için yabancı bir madde (antijen) olarak algılanır, duyarlı hale gelir (savunma hücresi o maddeyi artık düşman olarak tanımaktadır) ve sonuçta antijeni bağlayarak koruyucu olan molekülü geliştirirler. Bu alerjen madde ile tekrar karşılaşmalarda karşılaşmadan hemen sonra (akut) ya da geç (kronik) etkiler ortaya çıkabilir. Bu maddeye savunma sisteminin aşırı tepki vermesi sonucu şok gelişebilir. Anaflaktik şok denilen bu tabloda tansiyonda düşme, solunum sıkıntısı, çarpıntı ve bilinç kaybı gözlenir.
Solunan kimyasal maddelere solunum sisteminin vereceği cevap neticesi oluşan akut klinik sonuçlar nelerdir?
Yüksek düzeyde, yoğun maruziyetlerden dakikalar, saatler sonra ortaya çıkar. Üst solunum yollarında rahatsızlık, öksürük, hava yollarında yangı, hava yollarında daralma, akciğerde yangı-iltihaplanma, akciğerde sıvı toplaması, KOAH (Kronik obstrüktif akciğer hastalığı: Uzun süreli hava yollarında daralma ile seyreden akciğer hastalığı) ve astım alevlenmeleri şeklindedir.
Mesleki astım hangi mekanizmalarla gelişebilir?
Refleks bronkokonstrüksiyon: Hava yollarındaki reseptörlerin uyarması ile ilişkili tablodur.
İnflamatuvar bronkokonstruksiyon: Hava yollarını kaplayan mukozal yüzeyde şişme, yangı ve doku harabiyeti meydana gelir.
Farmakolojik bronkokonstrüksiyon: Direkt akciğer dokusunu etkileyerek aracı maddeler salınımını ile ilişkili tablodur.
Alerjik bronkokonstruksiyon: En sık görülen şekildir. Alerjen madde teması ile daha önceden duyarlı ya da genetik yatkınlığı olan kişilerde immün sistem cevabı ile ilişkili tablodur.
İmmün sistemin de dahil olması ile ortaya çıkan astım tablosunda uzun belirtisiz bir dönem vardır. Bu dönemden sonra ise astmatik reaksiyon çok düşük miktarda madde temasında bile ortaya çıkabilir. İmmün sistemin dahil olmadığı tablolarda ise belirtiler hemen başlar.
Kronik Obstrüktif Akciğer Hastalığının (KOAH) özellikleri nelerdir?
KOAH, hava akımı kısıtlanması ile karakterize ilerleyici, geri dönüşümsüz ama önlenebilir hava yolu hastalık grubudur. Solunum sisteminde başlayan, birçok sistemde doğrudan veya dolaylı etkisi olan kronik, geri dönüşümü olmayan, yıkıcı, yangısal bir süreçtir. Olguların %80-90’ında kronik bronşit ve amfizem birlikte bulunur.
İrritan Kontakt Dermatitin özellikleri nelerdir?
İrritan etkili maddelerin yol açtığı çeşitli cilt reaksiyonlarıdır. Belirtiler ciltte eritem, şişme, papül, bül ve fistüllerdir. Sonrasında enfeksiyon ile iltihaplı yara şeklini alabilir. Yeterli miktar, süre ve sıklıkta irritan maruziyeti olan herkeste görülebilir. Cildin en üst tabakasının ince olduğu parmak uç- larında ve el sırtında daha sık görülürler. Cilt hücreleri bir kez hasarlandıktan sonra, hasarın devamı için daha az irritan dozu yeterlidir.
Alerjik Kontakt Dermatitin özellikleri nelerdir?
Alerjen partiküller genellikle düşük molekül ağırlıklıdır ve ciltteki proteinlere bağlanırlar. Kontamine ellerle vücudun diğer kısımlarına az miktarda bile yayılsa, oralarda da reaksiyon oluşabilir.
AKD, alerjenin cilde temas yerinde gelişen geç tip (tip IV) hipersensitivite (aşırı duyarlılık) reaksiyonudur. Atopi (alerjik zemin) hazırlayıcı faktör olarak kabul edilmemektedir.
Alerjik temas iki aşamalıdır:
Duyarlanma aşaması: Alerjenle ilk temasla duyarlanmanın arasında geçen süre alerjenin özelliklerine, maruziyet koşullarına ve kişisel faktörlere bağlıdır. Ortalama 10 gün içinde gelişir.
Ortaya çıkma aşaması: Etmenle tekrar karşılaşmadan 6-48 saat sonra egzematöz reaksiyonun ortaya çıkması.
Duyarlanma bir kez oluştuktan sonra, tekrarlanan küçük maruziyetler bile birkaç gün içinde alerjik dermatite neden olur. Alerjenlere sık veya yüksek yoğunlukta maruziyet varlığında duyarlanma daha sıktır. İrritan dermatit gibi bir nedenle hasarlı olan cildin de alerjene duyarlılığı artmaktadır.
Alerjik Kontakt Dermatit evresine bağlı klinik görünüm farklıdır.
- Akut(erken) evre: Eritem, ödem, vezikül.
- Subakut devre: Krut, skuam, papüloveziküller.
- Kronik(uzun) devre: Likenifikasyon, ragatlar.
Sık gözlenen alerjenler; potasyum dikromat, epoksi resin ve kauçuk katkı maddeleridir. Nikel metal etmenlerinden biridir. Nikele bağlı ellerde ortaya çıkan kontakt dermatitde ıslaklığın ve atopinin risk faktörü olduğu bildirilmektedir. Lateks içeren ürünlere üretim aşamasında çeşitli kimyasal maddeler eklenmektedir. Bu maddeler de kontakt dermatite neden olurlar.