KENTSEL VE ÇEVRESEL KORUMA
I. Anıtsal nitelikli yapıların yerinde korunması ve fonksiyon kazandırılması,
II.Özgün malzeme ile onarım,
III.Dönem kalıntılarının saygı görmesi,
IV.Özgün yapıdan ayırt edilmeyecek şekilde yapılması
V.Varsayımlara dayalı müdahalelerin de yapılması
I.Tarih öncesinden günümüze kadar gelen çeşitli medeniyetlerin ürünü
II.Devirlerin sosyal, ekonomik, mimari ve benzeri özelliklerini yansıtan kent ve kent kalıntıları
III.Kültür varlıklarının yoğun olduğu önemli tarihî hadiselerin cereyan ettiği yerler
IV.Tabiat özellikleri ile korunması gerekli alanlar
I. Korumada ilk işlem saptama (tespit) ve belgelemedir (tescil).
II.Tespit işlemi Kültür Bakanlığınca oluşturulan saptama kurulları tarafından yapılmaktadır.
III.İşlemde öncelikle varlığın korunup korunmayacağının karar verilmektedir.
IV.Korunacaksa hangi müdahale ile işlem göreceğine karar verilmektedir.
V. Saptanan ve belgelenen kültür varlıkları (SİT ALANI) ilgili Bakanlıklara, Valiliklere, Belediyelere, Müzelere ve Tapuya Kültür Bakanlığı ilgili birimleri aracılığı ile duyurulmaktadır.
VI. Bir alanın koruma kurulunca sit olarak ilanı yürürlükteki imar planları iptal edilerek yeni bir “Koruma Amaçlı İmar Planı” yapılması öngörülür.
I.Koruma amaçlı imar planları yapımı sırasında sit bölgelerini bütünleyen alanları.
II.Sit sınırları dışında tutulmuş korunacak sokak, meydan yapı grupları ve benzerlerini
III.Sit bölgeleri arasında kalmış sitleri doğrudan etkileyen kurul denetiminin yapılamadığı alanları
IV.Sınırları dışına çıkarılmış – bozulmuş sitleri
I.Geçmişin korunması ile ilgili gerekli türlü değerleri
II.Günümüzün ve gelecek arasındaki çatışmanın kontrol edilmesini
III.Sosyal, ekonomik, kültürel ve fiziksel kararların dışında parsel ölçeğinde tek bina ya da anıt koruma kararlarının üretilmesini
I. 1950’li yıllara kadar büyük kentlerde “kent planlama” anlayışı politikaları oluşturma çabası vardır.
II.1960’larda “yeniden planlama ”ya ağırlık verilmiş
III.1970’li yılların sonlarından itibaren planlamanın 1960’lardaki bütünselliği reddedilmiş,
IV.1970’lerde parçacıl planlama yaklaşımları gündeme gelmeye başlamıştır.
V.1980’li ve 1990’lı yıllarda planlamada bir ilerleme süreci yaşanmıştır.
ı. Kentsel mekân sorunlarını oluşturan düzene eleştiri getirmek,
II. Sanayileşme sürecindeki kentlerde ortaya çıkan sorunları azaltmak,
III. Mekânı sağlıklaştırmak ve yaşanabilir kılmak