aofsorular.com
SOS308U

Türkiye’nin Yerel Yönetim Deneyimi

11. Ünite 20 Soru
S

1580 sayılı Belediyeler Ya­sası hangi tarihte çıkarılmıştır?

1580 sayılı Belediyeler Ya­sası 1930 yılında çıkarılmıştır.

S

1580 sayılı Belediyeler Ya­sası’na göre kentlerde belediye kurulması için nüfus en az kaç olmalıdır?

1930 yılında çıkarılan 1580 sayılı Belediyeler Ya­sasına göre nüfusu 2000’in üzerinde olan tüm kentler­de belediyeler kurulmasını zorunlu hale gelir.

S

Modern anlamda yönetimde merkezileşme ne zaman olmuştur?

Modern anlamda merkezileşme ancak ulus-devletlerin ortaya çıkışıyla olmuştur. Bilindiği gibi, Batı’da bu süreç şehir devletlerinin merkezi bir oto­riteye boyun eğip, ulusal devlet karşısında özerklik­lerini önemli ölçüde kaybetmeleriyle sonuçlanmış­tır.

S

Merkezileşme çabaları özellikle hangi yıllarda be­lirgin hale gelen dev­letçi gelişme stratejisi tarafından da destek­lenmiştir?

Merkezileşme çabaları özellikle 1930’lu yıllarda be­lirgin hale gelen dev­letçi gelişme stratejisi tarafından da destek­lenmiştir. Ekonomik yatırımların merkezi yönetimin kontro­lünde olması, siyasal merkezi güç ilişkileri­ni ilişkileri­ni de önemli bir konuma getirmiş ve merkezileşme çabalarını güçlendirmiştir. Merkezileşme ve kay­nakların merkezi yönetimin aracılığı ile sanayileş­meye yönlendirilmesinin en önemli sonuçlarından biri, kentsel yatırımların ve hizmetlerin olabildi­ğince minimuma indirilmesidir.

S

Devlet içinde ve etrafında birbiriyle belli ölçülerde eklemlenen merkezi ve yerel ikili bir temsiliyet yapısı hangi yıllardan itibaren oluşmuştur?

Cumhuriyetin ilk yıllarından itibaren devlet içinde ve etrafında birbiriyle belli ölçülerde eklemlenen ikili bir temsiliyet yapısı oluşmuştur. Bir yanda, merkezi düzeyde, büyük sermayenin çıkarlarını temsil eden ve korporatist özellikler gösteren bir temsiliyet biçimi var­dır. Diğer tarfta yani yerel düzeyde yerel eşraf ve küçük girişimciler olmak üzere küçük ölçekli, yerel çıkarların temsil edildiği bir temsiliyet yapısı bulunmaktadır.

S

Belediye başkanlarının, özellikle büyük kentler­de, merkezi yönetimce atandığı ve birçok durumda valilerin belediye başkanlığı görevini de üstlendiği dönem ne zamandır?

Cumhuriyetin kuruluşundan özellikle 1960’lı yıllara uzanan döneme bakıldığın­da, belediye başkanlarının, özellikle büyük kentler­de, merkezi yönetimce atandığı ve birçok durumda valilerin belediye başkanlığı görevini de üstlendiği görülürken, belediye meclisleri tek parti listesinde de olsa seçimle gelmektedir. Bu örnek, yerel yöne­timleri aynı anda hem merkezi yönetimin hem de yerel çıkarların temsil edildiği bir sosyal ilişki ola­rak gören yaklaşımı doğrular. Diğer bir anlatımla, özellikle büyük kentlerde belediye başkanları mer­kezi yönetimin temsilciliğini yaparken, meclisler yerel düzeyde güçlü grupların temsilcisi olmakta­dır. Ancak her iki durumda da, çalışan sınıfların yerel yönetimler düzeyindeki temsiliyeti bu dönem boyunca sınırlı kalmıştır.

S

1950’li yıllarda çalışan sınıfları ilgilendiren eğitim, sağlık, konut vb. türden kolektif tüketim araçlarının büyük bölümünün sunumu hangi yönetimin sorumluluk alanında kalmıştır?

Çalışan sınıfları ilgilendiren eğitim, sağlık, konut vb. türden kolektif tüketim araçlarının büyük bölümünün sunumu merkezi otoritenin sorumluluk alanında kalmıştır.

S

Gecekondu yıkımları, enformel sektöre yönelik yasaklama ve sınırlamalar hangi yılların uygulamalarıydı?

Merkezi yönetim gibi, yerel yönetimler de 1950’li yıllar boyunca bu süreci ya izlemekle yetin­diler. Müdahale ettiklerindeyse, müdahaleleri ken­tin yerleşik kesimi lehine ve göçmen nüfusu aley­hineydi. Gecekondu yıkımları, enformel sektöre yönelik yasaklama ve sınırlamalar 1950 ve 1960’lı yılların yaygın uygulamalarıydı.

S

“Kentsel ikilik” hangi yıllardan itibaren, kent­sel düzeyde sol bir radikalleşmenin de temellerini hazırlamıştır?

1960’lı yılların ikinci yarısın­dan itibaren siyasal alanda göçmen kesime ve            ge­cekondulara yönelik tavrın değişmeye başlamıştır. CHP’nin kimlik ve taban arayışı içinde sola kay­maya başlaması, gözlerin kentlerde ortaya çıkan ikililiklere dönmesine de neden olmuş, kentlerde ortaya çıkan eşitsizlikler siyasal alanda yeniden yo­rumlanmaya başlanmıştır. Bu yeniden yorumlama­nın bir sonucu olarak, sözünü ettiğimiz “kentsel ikilik”, 1960’lı yılların ortalarından itibaren, kent­sel düzeyde sol bir radikalleşmenin de temellerini hazırlamıştır.

S

Büyük ölçüde orta sınıfların öncülük ettiği “kentsel solculuk” hareketi ne zamandan itiba­ren büyük kentlerde etkin olmaya başlamıştır?

Büyük ölçüde orta sınıfların öncülük ettiği “kentsel solculuk” hareketi 1970’li yılların başından itiba­ren, büyük kentlerde etkin olmaya başlamıştır.

S

Kentsel düzeyde yaratılan eşitsizliklere işaret edip, sosyal adalet isteyen bu hareketlenme diğer sol, partiler içinde de ifade bulmakla birlikte, asıl gelişme olanağını hangi partide bulmuştur?

Kentsel düzeyde yaratılan eşitsizliklere işaret edip, sosyal adalet isteyen bu hareketlenme diğer sol, partiler içinde de ifade bulmakla birlikte, asıl gelişme olanağını CHP’de bulmuştur. Bu hareketin hedefinde belediyecilik alanı vardır. Kentin yoksul kesimlerinin sözcüsü olan yeni bir belediyecilik deneyiminin öncünün yapılması temel hedeftir.

S

CHP hangi yılda yapılan yerel seçimlerinde hemen hemen tüm büyük kentlerde belediye yönetimlerini ele geçirmeyi başarmıştır?

Kente yeni gelen ve gecekondularda yoğunlaşan çalışan sınıfların ve kent yoksullarının büyük desteğini kazanan CHP 1973 yerel seçimlerinde, hemen hemen tüm büyük kentlerde belediye yönetimlerini ele geçirmeyi başarmıştır.

S

Yerel yönetimlerin merkez, yönetimle çelişkiye düşmeden tamamlayıcı bir rol üstenmeleri hangi yıllara kadar sürmüştür?

Yerel yönetimlerin merkez, yönetimle çelişkiye düş­meden tamamlayıcı bir rol üstenmeleri en azından 1970’li yılların ortalarına, ekonomik krizin devletin mali krizine dönüşmesine kadar sürmüştür.

S

1970’li yıllar başta hangi ülke olmak üzere bir dizi Batı Avrupa ülkesinde de merkezi yönetim-yerel yönetim çelişkisine sahne olmuştur?

1970’li yıllar başta İngiltere olmak üzere bir dizi Batı Avrupa ülkesinde de merkezi yönetim-yerel yönetim çelişkisine sahne olmuştur?

S

İmar ve İskân Bakanlığı hangi yılda kurulmuştur?

İmar ve İskân Bakanlığı 1958 yılında kurulmuştur.

S

Toplu Konut Yasası hangi yılda çıkarılmıştır?

Toplu Konut Yasası 1981 yılında çıkarılmıştır.

S

1960’lı yıllarda filizlenip, 1973 yerel seçimleriyle kentlerin yönetimini ele geçiren kentsel solculuk hareketi hangi olay ile sona ermiştir?

1980 askeri darbesiyle birlikte, birçok seçilmiş ve sol yönelimli belediye başkanı ve üst düzey yönetici görevlerinden uzaklaştırılarak yerlerine çoğu asker kökenli belediye başkanları atanır. Böylece 1960’lı yıllarda filizlenip, 1973 yerel seçimleriyle kentlerin yönetimini ele geçiren kentsel solculuk hareketi sona ermiş oldu.

S

Türkiye’de geçmişte belediyelerin dış kredi kullanma durumu nasıldı?

Dış kredi kullanma konu­sunda belediyelerin giderek istekli hale geldiği        görül­mektedir. 1986 yılında be­lediyelerin dış kredi kullan­dıkları proje sayısı 2 iken, bu sayı 1993 yılında 69 ve 1997 yılında 102 olmuştur

S

Yönetişim kavramı nedir?

1980 sonrasında dünyada ve Türkiye’de değişen yerel yönetim uygulamalarının anahtar kavramı “yönetişim”dir. Yönetişim kavramı yerel yönetim sürecinde devletin yanı sıra piyasa ve sivil toplumun yer aldığının bir ifadesidir.

S

Türkiye’de hangi yılda yapılan seçimlerden itibaren büyükşehir sayısı 16’dan 30’a yükseltilmiştir ?

2012 yılında yürürlüğe giren 6360 sayılı Yasa bu yasa ile 2014 Ye­rel Seçimlerinden itibaren geçerli olmak üzere, büyükşehir sayısı 16’dan 30’a yükseltilmiştir.