Çoğunlukçu Kurumsallaşmış Başkanlık Rejimi: ABD
Federal hükümetin en önemli yetkileri nelerdir?
Federal hükümet; savaş ilan etme, başka devletlerle anlaşma imzalama, para basma ve eyaletler arasındaki ticareti düzenleme gibi önemli yetkilere sahiptir.
ABD siyasetinde bir dönüm noktası olan “New Deal” dönemini hangi gelişmeler başlatmıştır?
1929’da ABD’de başlayan ekonomik kriz başta ABD olmak üzere dünyanın büyük bir kesiminde etkili olmuştur. Bankacılık sisteminin çöküşüyle başlayan kriz, işsizlikte hızlı artışa neden olmuş ve milyonlarca Amerikalı işsiz kalmıştır. 1929 krizi ekonomik ve sosyal sorunlara hal çaresi bulmak için yeni politika arayışlarına yol açmıştır. Demokrat Partiden 1933’te başkan seçilmesinin ardından Franklin D. Roosevelt işsizler için istihdam olanağı sağlayan kamu projeleri yoluyla ekonomik iyileşmeyi hedefleyen ve “New Deal” diye adlandırılan programı açıklayarak ABD’yi ekonomik krizden çıkarmaya çalışmıştır.
ABD’nin İngiltere’nin eski bir sömürgesi olması Amerikan siyasetinin anayasal çerçevesi üzerinde hangi açılardan etkili olmuştur?
Amerikan Anayasası ABD kurucularının halk egemenliğinin uygulanması ve hükümetin halkın rızasına dayalı olarak, icraatından halka karşı sorumlu olmasını sağlamayı amaçlayan bir belgedir. Anayasayı yazanların bu konulara verdikleri önem İngiliz sömürge idaresinin halka temsil hakkı vermeksizin ağır yeni vergiler koymuş olmasından kaynaklanmıştır.
Amerikan Cumhuriyeti’nin kurucuları çoğunluğun azınlık üzerindeki tahakkümünü engellemek için düzenlediği “kuvvetler ayrılığı” ilkesi (separation of powers) nasıl bir işleyişe sahiptir?
Kuvvetler ayrılığı temel olarak hükümetin üç organının -yasama, yürütme ve yargı- görece birbirinden bağımsız olması ve hiçbir organın diğerini kontrol altına almaması anlamına gelmektedir. Amerikan Anayasası yasama gücünü Kongre’ye, yürütme gücünü başkana ve yargı gücünü Yüksek Mahkeme ve diğer federal mahkemelere vermektedir. Amerikan Anayasası’nın kuvvetler ayrılığını güvence altına almasının temel yollarından biri hükümetin herhangi bir organında yer alan kişinin aynı anda başka bir organda görev almasının yasaklanmasıdır. Bu, başkanın veya yürütmedeki yardımcılarının, yasama organında yani kongrede yer alamayacakları anlamına gelmektedir.
Amerikan Anayasası'nda kuvvetler ayrılığını güvence altına bir aracı olan kontrol ve dengeler sistemi (checks and balances) nasıl bir işleyişe sahiptir?
Gücün tek bir elde toplanmasını engellemenin bir aracı da kontrol ve dengeler sistemidir. Bu ilkeye göre, hükümetin üç organından her biri diğerlerinin eylemlerini kontrol edebilir ve dolayısıyla hiçbir organ diğerlerine hükmedemez. Kongre (yasama) yasa geçirebilir, ancak başkan (yürütme) bu yasayı veto edebilir ve anayasa başkanın vetosunun geçersiz olması için Kongre’nin her iki meclisinin üçte ikisinin oyunun alınmasını gerektirmektedir. Ayrıca Yüksek Mahkeme (Supreme Court) kongreden geçen ve başkanın imzaladığı yasaları anayasaya aykırı bulabilir, ancak başkan Yüksek Mahkeme yargıçlarını senatonun onayı da alınarak atamaktadır. Başkanın ABD’yi dışarıda temsil edecek diplomatları atama yetkisi vardır, bununla birlikte bu atamalar kongre tarafından onaylanmak zorundadır. Dolayısıyla uygulamada anayasal kontrol ve dengeler sistemi her bir organın diğerleri üzerinde bir miktar yetki sahibi olması ve yetkileri paylaşması anlamına gelmektedir.
ABD’de eyaletlerin ana yetkileri nelerdir?
Eyaletlerin ana yetkileri eğitim, medeni haklar (evlilik ve boşanma gibi), eyalet içi ticaret ve motorlu taşıtların denetlenmesi gibi konulardadır. Vergilendirme ve suçluların cezalandırılması gibi hem federal hükümetin hem de eyaletlerin uygulayabileceği başka yetkiler de bulunmaktadır. Her eyalettin kendi anayasası, seçilmiş valisi, mahkeme sistemi ve yasama organı bulunmaktadır.
ABD Anayasası'nda sivil hak ve özgürlükleri korunmak için hangi maddeler yer almaktadır?
ABD’nin kurucu liderleri anayasayı hazırlattıklarında sadece birkaç hakkı bu belgeye dâhil etmişlerdi. Bunların arasında en önemlisi “habeas corpus” ve bu hakkın “ex post facto” kanunlara karşı korunmasıdır. Habeas corpus ilkesi yargıcın bir kişinin hangi hukuki gerekçe ile hapishanede tutuklu olduğunu açıklama zorunluluğu bulunması anlamına gelmektedir. Bu ilkeye göre gözaltındaki kişi yargıca başvurabilir ve yasadışı olarak hapishanede tutulduğu iddiasıyla salıverilmesini talep edebilir. Ex post facto kanunlar ilkesi ise bir kişinin gerçekleştirdiği dönemde suç sayılmayan eylemine karşı ceza kanununun geriye dönük olarak işlemesinin anayasa yoluyla engellenmesidir. Bir diğer madde ise inanç, ifade ve toplantı özgürlüğünü güvence altına almaktadır. Haklar Bildirgesi’ndeki diğer maddeler arasında Amerikan vatandaşlarının silah bulundurma hakkı ile kişinin kendi aleyhine tanıklık etmeye zorlanamayacağını” belirterek zorlama yoluyla kendi aleyhinde tanıklığı yasaklayan maddeler yer alır.
Amerikan siyasal sisteminin temel politika yapıcı kurumları hangi unsurlardan oluşmaktadır?
Amerikan siyasal sisteminin üç ana politika yapıcı kurumu Başkanlık (Presidency), Kongre (Congress) ve Yüksek Mahkeme (Supreme Court)’dir.
Amerikan başkanlık sistemi, hangi yönlerden demokrasi türleri olan parlamenter ve yarı başkanlık rejimlerinden ayrılmaktadır?
Dünyadaki demokratik sistemlerin çoğunda başbakanın hükümetin başı olduğu ve en güçlü siyasi aktör olduğu parlamenter sistem benimsenmiştir. Amerikan başkanı dünyadaki demokratik ülkelerin liderleri arasında genellikle en çok yetkiye sahip olanı olarak bilinmektedir. Başkanlık sistemi, başkanın hem devletin hem de hükümetin en yetkili kişisi olma özelliğini taşıması bakımdan diğer demokrasi türleri olan parlamenter ve yarı başkanlık rejimlerinden ayrılır.
Amerikan siyasal sisteminde Kongre’nin sahip olduğu yetkiler nelerdir?
Amerikan siyasal sisteminde Kongre toplumdaki farklı ve sık sık çatışan ekonomik, sosyal ve siyasi çıkarların ifade edildiği ana kurumdur. Kongre federal hükümetin tüm yasalarının hazırlanması, tartışılması ve yürürlüğe konulması konusunda anayasa tarafından yetkilendirilmiştir. Kongre yasamanın onayladığı yasaların ve politikaların uygulandığından emin olmak amacıyla federal hükümet bürokrasisinin işleyişini denetler. Amerika anayasası yürütme tarafından hazırlanan federal hükümet bütçesi üzerindeki son sözü söyleme yetkisini Kongre’ye vermiştir. Senato’nun Yüksek Mahkeme yargıçları, Amerika’nın yabancı ülkelerdeki büyükelçileri ve bakanlıklar gibi Başkan tarafından belirlenen önemli mevki atamalarını onaylama veya reddetme yetkisi vardır.
Federal ve eyalet mahkemeleri hangi yönleri ile birbirinden farklılaşmaktadır?
Federal mahkemeler çoğunlukla ulusal yasalarla ilgili konularla ilgilenirken, eyalet mahkemeleri de eyalet yasalarını ilgilendiren ihtilafları ele almaktadır. İkisinin arasında çatışma olduğu durumlarda sorun ABD Yüksek Mahkemesi tarafından çözülmektedir. Federal mahkeme yargıçları Başkan tarafından Senato’nun tavsiyesi ve isteğiyle atanır. Ancak eyalet mahkemesinde görevli yargıçlar tarihsel olarak eyalet meclisleri tarafından atanmaktadır.
Yüksek Mahkeme’nin yetki ve görevleri nelerdir?
Amerika’nın en üst düzey mahkemesinin yargı denetiminin ardından yasama veya yürütmenin bir eylemini anayasaya aykırı ve dolayısıyla geçersiz ilan etme yetkisi vardır. Yüksek Mahkeme ayrıca federal yasaların üstünlüğünü sağlama ve eyaletler arasındaki uyuşmazlıkları çözmede rol oynar. Anayasa Yüksek Mahkeme’ye kendi başına politika yapma yetkisi vermeyip sadece anayasayı "yorumlama" yetkisini vermektedir.
Amerikan siyasi kültürünün genel özellikleri nelerdir?
Amerikan siyasi kültürünün genel özellikleri olarak bireycilik, demokrasiye bağlılık, ortak görüşlerin oluşturulmasına dayalı siyaset tarzı ve yerel düzeydeki kuruluş ve derneklere katılım sayılabilir. Ayrıca çoğunluk kuralı ve siyasi azınlıkların görüşlerini açıkça ve özgürce ifade etmeleri de güçlü şekilde desteklenmektedir. Ekonomi ve toplumun hükümet tarafından kapsamlı olarak denetlenmesine karşıt olmak da Amerikan siyasi kültürünün geleneksel özelliklerinden biridir. Bunun yanı sıra, bireysel girişimciliğin ve özel sektörün yasalar yoluyla korunmasının ve desteklenmesinin gerekli olduğu düşüncesi Amerikan siyasal kültüründe önemli yer tutar.
ABD’de yer alan siyasal partiler hangi yönleri ile Avrupa demokrasilerinde yer alan partilerden farklılaşır?
Amerikan parti sistemi 19. yüzyıldan itibaren ana hatları iki büyük partinin ana oyuncuları olduğu bir şekilde aynı kalmıştır. ABD parti sistemi aşırı sol ve aşırı sağ uçtan radikal partilerin ülkenin iki merkeziyetçi partisiyle etkin bir şekilde rekabet edememiş olmaları bakımından birçok Avrupa demokrasisinden farklıdır. Amerikan siyasi partilerinin birçok önemli özelliği vardır. Birincisi, gelişmiş̧ Avrupa demokrasilerine nazaran Amerikan partilerinin örgütsel yapısı daha zayıftır. Ülkenin federal hükûmet sisteminden dolayı partiler oldukça ademi merkeziyetçidir, eyalet ve yerel partiler hatırı sayılır özerkliğe sahiptir. Avrupa’da parti liderleri parti örgütü̈ ve üyeleri üzerinde kayda değer etkiye sahiptir.
Demokrat Parti ile Cumhuriyetçi Parti arasındaki görüş ayrılıkları nelerdir?
Her iki parti de merkeze yakın olmasına rağmen iki parti arasında birçok görüş ayrılığı bulunmaktadır. Demokrat Parti’nin sağlık sistemi reformu ve kadın hakları konusunda Cumhuriyetçilerin sert muhalefetiyle karşılaşmaktadır. Genelde Demokratlar sosyal ve ekonomik sorunlarla ilgili hükümete daha aktif rol verilmesinden yanayken, Cumhuriyetçiler hükümetin sosyal refah politikalarına yüksek düzeyde harcama yapmasına karşı çıkmaktadır. Demokrat Parti siyasi yelpazede fark edilir şekilde giderek daha sola kayarken, Cumhuriyetçiler içinde “Çay Partisi” olarak adlandırılan radikal muhafazakâr bir hizibin ortaya çıkması ve Cumhuriyetçi seçmenlerin üzerindeki etkisini giderek artırması bu partiyi daha da sağa itmiştir. Böylece, Amerikan parti sistemindeki ideolojik kutuplaşmanın eskiye oranla daha belirgin hale geldiği görülmektedir.
Amerikan seçim sisteminin genel özellikleri nelerdir?
ABD’de çoğunluk seçim sistemi uygulanmaktadır. Buna göre, seçimlerde en çok oy alan aday seçimi kazanır. Başka bir ifadeyle, birinci gelen partinin oyların çoğunluğunu almasına gerek yoktur, en çok oyu alması yeterlidir. Oy çokluğuna dayalı seçim sistemlerinde, özellikle de ABD’deki gibi tek üyeli dar bölgelere dayalı sistemlerde ikinci veya üçüncü gelen partiler hiç sandalye alamamaktadır. Kazanan her şeyi alır sisteminin benimsenmesi daha küçük veya azınlık partilerinin siyasi temsilinin önünde büyük bir engel oluşturmaktadır. Çoğu Avrupa ülkesinde kullanılan, meclisteki sandalyelerin partilerin oy oranlarına göre yaklaşık olarak dağıtıldığı nisbi temsile dayalı seçim sistemleri bu sistemin karşıtıdır. ABD’de tek üyeli seçim bölgelerine dayalı oy çokluğu sistemi ülkenin iki büyük partisi için avantajlıyken, daha küçük partilerin Kongre’de temsil edilme şanslarını ortadan kaldırmaktadır.
ABD başkanın seçilmesinde “Seçiciler Kurulu” (electoral college) nasıl bir işleve sahiptir?
Amerikan başkanlık seçimlerinde başkan ve yardımcısı gerçekte seçmenler tarafından doğrudan değil, Seçiciler Kurulu diye bilinen bir sürecin sonunda dolaylı olarak seçilmektedir. Bu sistemde başkanın seçilmesinde eyalet meclisleri son sözü söylemektedir. Seçiciler Kurulunda her eyaletin Senatörleri ve Temsilcilerinin sayısı kadar oyu vardır. Bir eyalette en çok oy alan adaylar aynı zamanda Seçiciler Kurulu oylarının da tamamını almaktadır. Başkan adayının Seçiciler Kurulu oylarının çoğunluğunu almasına gerek yoktur, en çok oyu alması yeterlidir. Bu durum başkanlık seçiminde en çok oyu alan adayın değil en çok Seçiciler Kurulu üyesi çıkaran adayın kazanması anlamına gelmektedir.
Demokrat ve Cumhuriyetçi seçmenlerin sosyal yapıları hangi yönlerden farklılık taşımaktadır?
Geleneksel olarak Demokrat Parti Cumhuriyetçi Parti’ye göre kadınlardan ve siyahlardan daha çok oy almaktadır. Amerikan toplumunun daha az varlıklı üyeleri Demokratları desteklerken, Cumhuriyetçiler üst gelir grupları arasında daha popülerdir. Yaş ve eğitimin Amerikan seçmenlerinin tercihlerini pek fazla etkilediği düşünülmemektedir çünkü iki partinin seçmen gruplarının toplumsal özellikleri bu iki gösterge bakımından pek kayda değer farklılık göstermemektedir. Bununla birlikte, din seçimlerde etkin olmaktadır ve Cumhuriyetçiler dindar kesimden daha çok oy almaktadır. Kendilerini muhafazakâr olarak tanımlayan seçmenlerin çoğunluğu Cumhuriyetçi Parti’yi desteklerken, siyaseten liberal olduğunu söyleyen seçmenlerin çoğunluğu Demokrat Parti’ye oy vermektedir.
"Çıkar grupları" diğer Batı demokrasilerine göre hangi nedenle Amerikan siyasal sisteminde daha önemli bir rol oynamaktadır?
Amerikan siyasi partilerinin Avrupa partilerine göre daha zayıf olmaları nedeniyle çıkar grupları Amerikan toplumunun ekonomik, sosyal ve siyasi sorunlarının temsil edilmesinde söz sahibi olabilmektedirler. İyi örgütlenmiş ve güçlü mali kaynaklara sahip olan bazı çıkar grupları kendilerini ilgilendiren konularda Temsilciler Meclisi ve Senato üyelerinin oylarını etkilemekte başarılı olabilmektedir.
Ekonomi politikalarını yapma konusunda federal hükümet ve diğer kamu organları arasında nasıl bir yetki ve görev paylaşımı gerçekleşir?
Federal hükümet ABD’nin bağımsız bir devlet haline geldiği tarihten bu yana ekonomi politikasında söz sahibi olmuştur. Anayasa ekonomi politikalarını yapma yetkisini yasama ve yürütme arasında paylaştırmaktadır. Temsilciler Meclisi tüm kamu harcamalarına izin verme ve para basılmasına karar verme yetkisine sahipken, Başkan anayasa uyarınca parasal ve mali politikalardan sorumlu olacak yetkilileri atama (atamaların Senato tarafından onaylanması koşuluyla) yetkisine sahiptir.