KAMU YÖNETİMİ

Liberal düşüncenin bürokrasi konusundaki görüşleri, esas itibarıyla İngiliz yazar Jonh Stu­art Mill’in (1806-1873) yaklaşımları etrafında şekillenmiştir. Mill, devlet müdahalelerine ve bürokrasiye bireysel özgürlükler açısından yaklaşmış; büyüyen bir devletin ve bürokrasinin özgürlükler yönünden tehlikeleri üzerinde durmuş ve “sınırlı devlet” ve dolayısıyla “sınırlı bürokrasi” tezini savunmuştur. Mill’e göre, asıl olan bireyin yeteneğinin geliştirilmesi ve gay­retinin açığa vurulmasını sağlamaktır. Mill, yönetim işinin profesyonel yöneticilerin elinde olmasına bürokrasi demektedir. Doğru cevap E şıkkıdır.

Oligarşinin Tunç Kanunu”adlı teoriyi Robert Michels ortaya koymuştur.

Parti organlarının liderleri ve bunların üyesi, tam gün me­sai yapacak maaşlı görevliler istihdam edilmesini gerekli görmemektedirler bilgisi yanlıştır.

İdeal tip Weber’e göre bürokrasinin yapısal ve işlemsel özelliklerinden değildir.

Patrimon­yal bürokrasi,gayrişahsi rasyonel idari düzenlemeler ve yasalarla belirlenmiş yapı ve davranışlara dayanmaktadırbilgisi yanlıştır.

Liyakate değil de irsiyet ve statüye dayanmaktadır bilgisi ile karizmatik otorie ilgisi yoktur.

İstikrar ve süreklilik Bürokrasinin güç kaynakları  arasında yer almaz

Karl Marx'a göre bürokrasi, egemen sınıfın diğer sosyal sınıflar üzerindeki hâkimiyetini sürdürmede kullanılan bir araçtır.

Totalitarizm demokratik hak ve özgürlüklerin baskı altında tutulduğu bir devlet düzenidir.

Robert Michels, Oligarşinin Tunç Kanunu adlı teoriyi ortaya koyan bilim adamıdır.

Kırtasiyecilik ve verimsizlik Weber'in tanımladığı ideal tip bürokrasi modelinin değil, tam tersine  olumsuz bürokrasi modelinin bir özelliğidir.

Yasalarla düzenlenmiş yetki alanı Weber'in bürokrasi modeline getirilen eleştirilerden biri değil; tam tersine modelin olumu taraflarından biridir.

Siyasi iktidara taraftarlık bürokrasinin temel işlevlerinden değildir.

Özerk yapı bürokrasinin güç kaynaklarından biridir.

Devamlı ve istikrarlı statü siyasi kurumların değil, bürokratik kurumların güç kaynaklarından biridir.

Bürokrasi kavramını ilk defa kullanan kişi Vincent de Gournay'dır.

Bürokrasi kavramı,siyasi sistemin bir parçası olan yönetsel yapı ve onun eylemleri olarak tanımlandığında kamu yönetimi anlamına gelir.

Aşırı arz modeli bürokrat, politikacı ve tüketici üçlüsünün, bürokrasiyi kendi çıkarlarını gerçekleştirmek için, bütçeyi ve kamu harcamalarını artırması olarak açıklar.

Karl Marx, kapitalist toplumda bürokrasinin gerçek görevinin, tüm topluma sınıf ayırımı ve hâkimiyetini sürdürmeyi sağlayacak bir düzen empoze etmek olduğunu ileri sürer.

Liberal bir düşünür olan John S. Mill, bürokrasiyi bireyin yeteneğini geliştiren bir yapı değil, aksine bireyin yeteneğini kısıtlayan bir yapı olarak görmüştür.