KAMU DİPLOMASİSİ VE ULUSLARARASI HALKLA İLİŞKİLER - Deneme Sınavı - 11

1980’lerden itibaren iletişim ve ulaşım olanaklarının artışı ve fiyatların astronomik ucuzlamasıyla zaman ve mekân sıkışarak dünya küresel bir köy halini almaya başlamıştır. Bunda temel sebep olarak iletişim ve ulaşım olanaklarının artması, teknolojik gelişimler oldukça önemli yere sahip olmuştur. Cevap A seçeneğidir.

Kamu diplomasisi kavramının ilk kullanıldığı tarihler, 1960’lara dayanmaktadır. Cevap B seçeneğidir.

Küresel ekonomin gelişmesine paralel artan refah, iletişim ve ulaşım maliyetlerinin düşmesi sonucu yerel, ulusal, bölgesel ve uluslararası STK’lar arasındaki işbirliği artmıştır. C seçeneğindeki ifade yanlıştır. Sorunun cevabı C seçeneğidir.

HIV/AIDS, sıtma ve diğer hastalıklarla mücadele, Binyıl Kalkınma Hedeflerinden doğrudan sağlıkla ilgilidir. Cevap D seçeneğidir.

Yumuşak güç, Bir ülkenin diğer ülke/ leri özellikle başta kültürel olmak üzere değerlerle etkileyip rızalarını kazanarak tutumlarını değiştirebilme kapasitesi olarak tanımlanabilir. Cevap E seçeneğidir.

Kamu diplomasisi faaliyetleri, sadece devletin diğer kamuoylarını etkilemesi dışında yani “devletten-halka” bir iletişim değil aynı zamanda devletdışı aktörlerin yani sivil toplumun da önemli bir rol oynadığı “halktan-halka” yönelik bir iletişimi de kapsamaktadır. Yani kamu diplomasisi, devlet merkezli bir diplomatik düzenden çok devlet dışı aktörlerin merkezinde olduğu bir diplomatik düzene dayanmaktadır. Devlet-halk eksenindeki faaliyetler, devletin izlediği politikaları, yaptığı faaliyet ve açılımları resmi, araçları ve kanalları kullanarak kamuya anlatmasını ifade ederken; halktan halka yürütülen sivil toplum odaklı faaliyetler sivil toplum kuruluşları, araştırma merkezleri, kamuoyu araştırma şirketleri, basın, kanaat önderleri, üniversiteler, değişim programları, dernek ve vakıflar gibi devlet dışı sivil araçlar vasıtasıyla yürütülmektedir (Kalın, 2011: 11). Kamu diplomasisi çift yönlü yürütülen bir iletişim ve etkileşimi sürecidir. İlk aşamada hedef kitlenin dinlenmesi ve önceliklerinin tespit edilmesi esastır; sonrasında, bu önceliklerin ışığında hedef kitleye yönelik bilgilendirme, paylaşım, ikna ve etkileme sürecine geçilmektedir (Kalın, 2011: 12).

Joseph Nye (2011: 84) bir ülkenin yumuşak gücünün üç ana kaynaktan beslendiğini vurgulamıştır: • Kültür (başkalarına çekici geldiği coğrafyalarda) • Siyasi değerler (eğer ilgili devlet bu değerlere hem iç politikasında hem dış politikasında uyumlu davranıyorsa) • Dış politika (eğer bu politikalar meşru görülüyorsa ve ahlaki bir otoriteye sahipse)

Türkiye, kültürel açıdan bakıldığı zaman son yıllarda popüler kültür ürünleri olan Türk dizileri aracılığıyla başta komşu coğrafyalarda yaşayan yabancı ülke kamuoyları üzerinde olmak üzere, dünyanın değişik coğrafyalarında önemli bir yumuşak güç alanı elde etmeye başlamıştır. Türk dizileri, Türkiye ile kültürel ve tarihsel bağları olan Orta Doğu, Balkanlar, Kuzey Afrika, Orta Asya, Kafkasya başta olmak üzere yetmiş beş ülkede ilgiyle izlenmekte ve Türkiye’nin en görünür temsili ögeleri olmaktadırlar. Bu açıdan bu diziler, Türkiye’nin o bölgelerdeki tanınırlığının artması ve ülke imajının güçlendirilmesi açısından önemli bir rol oynamakta ve bu sayede Türkiye’nin yumuşak gücünü artırmaktadırlar.

Uluslararası alanda Türkiye’nin görünürlüğünü ve etkinliğini artırmak amacıyla Türkiye ritmik diplomasi olarak adlandırılan ve esasında Türkiye’nin gerek uluslararası örgütlerde gerekse daha önceki dönemlerde Türkiye’nin sınırlı bir şekilde varlık gösterdiği coğrafyalardaki varlığını ve etkinliğini artırmayı amaçlayan bir dış politika izlenmiştir.

Türkiye’deki başlıca kamu diplomasisi kurumları olan Dışişleri Bakanlığı, Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı Kamu Diplomasisi Dairesi Başkanlığı, Kültür ve Turizm Bakanlığı, Kültür ve Turizm Bakanlığı Yurtdışı Türkler ve Akraba Toplulukları Başkanlığı, Yerine Kültür ve Turizm Bakanlığı Türk İşbirliği ve Koordinasyon Ajansı ve Türkiye Radyo Televizyon Kurumu

Enformasyon Genel Müdürlüğü:

Teşkilat kanununda temel görevi Bakanlık sözcülüğü, Bakanlığın yerli ve yabancı medya kuruluşları ve medya mensupları ile ilişkilerinin yürütülmesi, basın toplantılarının ve Bakanlık açıklamalarının yapılması olarak tanımlanan bu birim Dışişleri Bakanlığının kamu diplomasisinden sorumlu birimidir.

Kamu Diplomasisi Koordinatörlüğü 24 Temmuz 2018 tarih ve 30488 sayılı Resmi Gazetede yayınlanan 14 numaralı Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi ile kurulan ve hizmet vermeye başlayan, Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığına bağlı bir biçimde ve Kamu Diplomasisi Dairesi Başkanlığı adı altında hizmet vermektedir. KDDB’nın faaliyetleri alanları üç ana başlık altında toplanmaktadır: • Üniversite programları • Siyasal iletişim faaliyetleri • Medya-tanıtım çalışmaları

Turizm Bakanlığı Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığı

YTB faaliyetlerini dört farklı hedef kitleye göre belirlenmiş dört çalışma alanı çerçevesinde yütürmektedir:

• Yurtdışı vatandaşlar • Soydaş ve akraba topluluklar • Uluslararası öğrenciler • Sivil toplum kuruluşları Her bir çalışma alanındaki faaliyetleri yürütmek amacıyla da farklı kurumsal yapılar oluşturulmuştur.

Türkiye’de yürütülen kamu diplomasisi faaliyetlerinin en temel amacı olan ülkenin tanınırlığının artması ve ülke imajının güçlendirilmesine önemli katkıda bulunan TİKA’nın dünyanın değişik bölgelerinde yürüttüğü proje ve faaliyetlere ek olarak TİKA, Türkiye’nin son yıllarda inşa etmekte olduğu donör ülke imajına, her yıl giderek artan ve gelişmekte olan ülkelerin kalkınma süreçlerine destek olmak ve acil problemlerine çözüm bulmak amacıyla yapılan ayni veya nakdi yardımları ve yatırımları kapsayan resmi kalkınma yardımlarının eşgüdümünü sağlayarak da önemli bir katkıda bulunmaktadır.

TRT Avaz, Orta Asya, Balkanlar ve Kafkasya’da Türk soylu ve Türk dillerini konuşan kesimlere yönelik olarak Türkçe, Azerice, Boşnakça, Kazakça, Kırgızca, Türkmence ve Özbekçe dillerinde yayınlar yaparak Türk dilinin bu bölgelerde kullanımının yaygınlaştırılmasını sağlamak ve bu yolla Türk Cumhuriyetleri arasında ortak bir dil oluşturarak iletişimin geliştirilmesini amaçlamaktadır.

Joseph Nye bir ülkenin yumuşak gücünün üç ana kaynaktan beslendiğini vurgulamıştır:
• Kültür 
• Siyasi değerler 
• Dış politika.

Bu sebeple cevap A seçeneğidir.

Türkiye’nin ev sahipliği yaptığı Dünya İnsani Zirvesi ilk defa 2016 yılında düzenlenmiştir. Bu sebeple cevap D seçeneğidir.

Çalıştay, bilim adamlarının ve uzmanlarının bir konuda ön hazırlık yapmak üzere katıldığı
inceleme ve değerlendirme toplantısıdır. Bu sebeple cevap B seçeneğidir.

Polonya’da 1 Eylül 2013 tarihinden itibaren zorunlu ikinci yabancı dil dersi olarak Türkçe resmi müfedata girmiştir. Bu sebeple cevap E seçeneğidir.

Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası ile YEE’nin işbirliğinde hayat geçirilen ve Balkanlar’daki Türk tarihi ve kültürünü yeniden canlandırmayı ve böylece Osmanlı Devletinden günümüze tarihi bağların yeniden güçlendirilmesini amaçlayan proje “Balkanlar’da Kültürel Mirasın Yeniden İnşası Projesi”dir. Bu sebeple cevap C seçeneğidir.