KAMERA TEKNİĞİNE GİRİŞ - Deneme Sınavı - 10

Kamera Kontrol Ünitesi CCU (Camera Control Unit), Stüdyoya bağlanabilme özelliğine sahip bir kamerayı, teknik masaya bağlamaya yarayan arabirimdir.

Interkom (Haberleşme sistemi), Her elektronik kamerada, kameraman ile yönetmenin stüdyoda ya da başka bir ortamda iletişimini sağlamaya yönelik geliştirilmiş bir iletişim sistemidir.

Çekilmekte olan cismin ya da kişinin arkasında oluşan yüksek kontrastlı arkaışıklara ters ışık denir ve kaçınılmalıdır.

ENG (Electronic News Gathering) kameralar haber toplamaya yönelik olarak üretilmiştir. Omuzda kolaylıkla taşınabilecek yapı ve ağırlıktadır. Bir batarya aracılığıyla kendilerine gerekli olan enerjiyi sağlar. ENG kameralar yalnızca haber çekimlerinin yapılması için kullanılmamaktadır. Aynı zamanda belgesel türü yapımlarından, tanıtım programlarına ve reklam yapımlarına dek uzanan bir yelpaze içinde kullanılmaktadır.

Ohm direnç birimidir. Kelvin her ışık kaynağının kendine özgü taşıdığı renk değerlerini belirtmek için kullanılan ölçü birimidir. Volt voltaj birimi, voltaj ise elektrik akımını sağlayan güçtür. Elektrik akımını ileten nesnelerin bu akıma karşı gösterdikleri duruşa direnç adı verilir.

Ohm direnç birimidir. Kelvin her ışık kaynağının kendine özgü taşıdığı renk değerlerini belirtmek için kullanılan ölçü birimidir. Volt voltaj birimi, watt ise elektrik enerjisi birimidir. Elektrik akımının gücünü gösteren birim amperdir.

Elektrik dağıtım elemanları sigortalar, prizler ve fişler ve kablolar olarak sıralanır.

Sigorta ve priz elektrik dağıtım elemanları olup, faz ve nötr yukarıda açıklaması yapılan topraklama kavramanın parçalarıdır. Faz fazla elektrik gerilimini taşır, nötr ise devreyi tamamlar. Bunların hepsi birlikte topraklamayı oluşturur.

Bir aydınlatma kaynağının sahip olduğu yapısal elemanlar gövde, ampul, kepenk, ayak ve askı, kablo ve anahtardır.

Ev tipi tungsten ampuller en çok kullanılan ampullerdir. Ampuller 25-250 watt olarak üretilir ve 2600-2900 K değerinde renk ısısına sahiptirler. Flamanları nedeniyle çok yüksek ısıya ulaştıkları için flamanın kopma durumu ortaya çıkar. Titreşime ve darbelere karşı çok hassas olup özellikle kullanımdan sonra yani ampul sıcak iken herhangi bir sarsıntı flamanın kopmasına neden olur.

Gövde aydınlatma kaynaklarının temel yapısını içine alan kısımdır. Işığı üreten kısım ampul, aydınlatma kaynağını elektrik enerjisine bağlayan eleman kablodur. Askı, kaynağın tavandan sarkıtılmasına yardımcı olurken, aydınlatma kaynağından çıkan ışığın istenilen alana yöneltilebilmesi için kullanılan eleman kepenktir.

Metal Halojen Ampuller; cıva buharı ve halojen kullanılarak ark oluşturma yoluyla çalışır. Nitelikli bir ışık üretir. Gün ışığına benzer renk ısısı yani mavi renge yakın bir renk üretir. Boyutları küçük olan bu ampuller çok yüksek güçte ışık üretir. Bu nedenle, gün ışığını dengelemek için yaygın bir şekilde kullanılır. Bu ampullerin 4000-6000 K renk ısısı üreten farklı modelleri vardır. Metal halojen ampullerin en önemli özelliği, diğer tungsten halojen ampullere göre %75 daha az elektrik enerjisiyle üç, dört kat fazla ışık üretmesidir.

Sigorta akımını hesaplama formülleri “Volt x Amper=Watt” şeklindedir. Bu denkleme göre “Amper=Watt/Volt”tur.1000+1000+1000+450+450+450+500=4850 Watt. 4850 W / 220= 22A. Bu durumda soruda yer alan sistemde A= 22’dir bu durumda 22 ya da daha üzeri bir sigorta gerekir.

Uluslararası renk kodları prizlerde elektrik akımını ileten kablolar içindeki teller için yapılmıştır. Bu teller faz, nötr ve topraktır. Faz kırmızı ya da kahverengi, nötr mavi, toprak sarı ya da yeşil renk ile ifade edilir.

Hava moleküllerinin sıkışıp tekrar seyrekleşmesiyle oluşan ses dalgaları kulağa ulaştığında, ses olarak algılanır. Her ses temelde aynı fiziksel etkilerle oluşur. Fakat ses kaynağından yayılan ses dalgalarının fiziksel yapısı, işitmede sesin algı biçimini de etkiler.Doğru cevap A'dır.

Ses dalgaları birim zaman içinde periyodik hareketlerle yayılırlar. Ses dalgalarının 1 saniyede tamamladıkları periyodik devir sayısı, sesin 1 saniyedeki titreşim sayısına eşittir. Sesin 1 saniyedeki titreşim sayısı da frekans olarak tanımlanır.

İnsan kulağı “işitme eşiği” olarak kabul edilen 0 dB-SPL seviyesinden, kulakta ağrı oluşumuna neden olan 140 dB-SPL seviyesine kadar geniş alanlı bir işitme yeteneğine sahiptir.

Sesler kendi içlerinde diğer frekansları da içerirler ve karmaşık yapıdadırlar. Sesler arasındaki bu farklılık, onların ton niteliklerini ya da ton renklerini oluşturur ve “sesin rengi” ya da “sesin tınısı” olarak tanımlanır.

Ses dalgasının kalış suresi ve yoğunluğu değişken olabilir. Bazı seslerin çıkıştan sonraki kalış suresi uzun olabilir. Bazı seslerin kalış suresi ise anlık olabilir.  Ses yoğunluğunun zaman içinde uğradığı bu değişimler “ses zarfı” olarak tanımlanır.

Basit olarak; örnekleme oranı, 1 saniyede ses sinyalinden alınan örnekleme sayısını belirler ve frekans birimi ile tanımlanır. Bit derinliği ise, her bir örnekleme için tanımlanan “bit” sayısını ifade eder.