ENDÜLÜS'TE İSLAM HAKİMİYETİ II (1031-1492)
Mülûkü’t-tavâif olarak tanımlanan dönem hangisidir?
Endülüs’te Âmirî ailesinin 1009’da görevden uzaklaştırılmasından 1031’e kadar geçen süre Emevî hanedan mensupları arasındaki taht kavgaları ve siyasî karışıklıklarla geçti. Emevî Devleti’nin otoritesinin iyice zayışamasına neden olan bu gelişmelerden sonra hükümet merkezinden uzak bölgelerde yaşayan nüfuzlu aileler veya buralardaki idareciler ba¤ımsız hareket etmeye ve merkezle ilişkilerini kesmeye başladılar. 1031’de Emevî Devleti’nin yıkılmasından sonra da bunu resmileştirerek Endülüs’ün çeşitli bölgelerinde 1091’e kadar varlıklarını sürdürmeye çalıştıkları bu döneme mülûkü’t-tavâif adı verilir.221
Mülûkü’t-tavâif dönemindeki gelişmeler nelerdir?
Mülûkü’t-tavâif döneminde ortaya çıkan bağımsız emîrlikler, bir devletten ziyade ‘devletçik’ görünümündeydiler. Bir veya birkaç şehrin idaresini elinde tutan hükümdarların topraklarını genişletmek amacıyla komşu emîrliğe saldırması, bu dönemin en dikkat çeken özelliğiydi. Müslümanların kendi aralarındaki mücadeleleri, uzun zamandan beri Müslümanların ellerindeki toprakları geri almak için fırsat kollayan kuzeydeki Kastilya, Aragon, Leon ve Navar Krallıkları ile Katalonya Kontluğu’nun tam da bulmak istedikleri fırsatı kendilerine verdi. Bu devletler için ‘reconquista’ düşüncesi, yani Endülüs’ü Müslümanlardan geri alma fikri, mülûkü’t-tavâif döneminde yeniden canlandı.
Mülûkü’t-tavâif döneminde kaç emirlik hüküm sürmüştür?
Bu dönemde yaklaşık yirmi bağımsız emîrlik hüküm sürmüştür.
Mülûkü’t-tavâif döneminde öne çıkan emirlikler hangileridir?
Bu dönemde bazı emîrlikler güçleriyle öne çıktılar. İşbîliye’de (Sevilla) Abbâdîler, Tuleytula’da Zünnûnîler, Kurtuba’da (Cordoba) Cehverîler, Mâleka’da (Málaga) Hammûdîler, Sarakusta’da (Zaragoza) Hûdîler, Endülüs’ün batı kesiminde Eftasîler ve Gırnata’da (Granada) Zîrîler bunlardandır.
Mülûkü’t-tavâif döneminin güçlü emîrlikleri ve dönemnleri nedir?
Mülûkü’t-tavâif döneminin güçlü emîrlikleri arasında şunlar sayılabilir:
Cehverîler (1031-1070)
Abbâdîler (1023-1091)
Eftasîler (1022-1095)
Zîrîler (1025-1090)
Hûdîler (1039-1146)
Zünnûnîler (1037-1097)
Endülüs Emevî Devleti’nin yıkılmasından sonra İspanyollara karşı Müslümanların kazandıkları ilk önemli zafer kimlere karşı kazanılmıştır?
Murâbıtlar, XI. yüzyılda Kuzey Afrika’da ortaya çıkmış ve kısa sürede güçlü bir devlet tesis etmişlerdi. Murâbıtların hükümdarı Yusuf b. Tâşfîn 1086’da Endülüs’e geçti. Endülüs ordularının da kendisine katılmasıyla kalabalık bir orduyla, aynı yıl Kastilya Krallığı’na karşı Zellâka’da (Sagrajas) parlak bir zafer kazandı. Bu zafer, Endülüs Emevî Devleti’nin yıkılmasından sonra İspanyollara karşı Müslümanların kazandıkları ilk önemli zaferdi.
Murâbıtlar dönemi nasıl başladı?
1090 yılında üçüncü defa Endülüs’e geçen Yusuf b. Endülüs’ü kendi topraklarına katmak için harekete geçti. Tuleytula’yı kuşattıysa da almaya muvaffak olamadı. Kuşatmayı kaldırarak Zîrîlerin hâkimiyetindeki Mâleka ve Gırnata şehirlerini ele geçirdikten sonra Kuzey Afrika’ya döndü. Endülüs’te bıraktığı ordular ise Abbâdîlerden Kurtuba ve İşbîliye’yi, Eftasîlerden Batalyevs’i, Zünnûnîlerden ise Belensiye’yi (Valencia) aldı. Kendileriyle anlaşma yapılan Hûdîler dışında bütün Endülüs toprakları Murâbıtların hâkimiyetine geçti. Böylece Endülüs’te Murâbıtlar dönemi başladı.
Murâbıtlar döneminin sonlanması nasıl oldu?
Kurtuba’da 1121’de çıkan isyan üzerine Endülüs’e geçen Ali b. Yusuf, aynı yıl Kuzey Afrika’da çıkan Muvahhid isyanı üzerine Endülüs’ten ayrılmak zorunda kaldı. Ali b. 1143’te öldü ve yerine oğlu Tâşfîn geçti. Onun iki yıl süren hükümdarlık dönemi Muvahhidlerle savaşmakla geçti. Fakat bütün gayretlerine rağmen Muvahhidlere karşı duramadı ve devletini yıkılmaktan kurtaramadı. 1145’te Muvahhid kuvvetleri tarafından sıkıştırılınca kaçarken uçurumdan düşerek öldü. Yerine küçük yaştaki oğlu ‹brahim’e biat edildi, fakat amcası ‹shâk b. Ali bunu tanımadı ve Murâbıtlar içinde taht mücadelesi başladı. Murâbıtlar bu sorunla uğraşırken, Muvahhidler Fas, Miknâse ve Selâ şehirlerini ele geçirdiler. Ardından Murâbıtların merkezi Merâkeş’e de hâkim olan Muvahhidler ‹shâk b. Ali ve ‹brâhim b. Tâşfîn’i öldürerek 1147’de Murâbıtlara son verdi.
Murâbıtlar döneminin sonlanmasının Endülüs için etkileri neler olmuştur?
1121’de Kuzey Afrika’da Muvahhidler tarafından çıkarılan isyan, sadece Murâbıtların sonunu getirmekle kalmadı, aynı zamanda Endülüs için de büyük kayıpların yaşanmasına ve iç dengelerin bozulmasına sebep oldu. Kuzey Afrika’daki isyanı bastırmak için Endülüs’ün çeşitli şehirlerine yerleştirilmiş olan Murâbıt ordularının geri çekilmesi, bu şehirleri Hıristiyan krallıkların işgaline açık hale getirdi. Bu durumun neticesinde bazı önemli Endülüs şehirleri Aragon, Portekiz ve Katalonya’nın hâkimiyetine geçti.
Muvahhidler dönemi hangi tarihler arasındadır?
Muvahhidler dönemi 1147-1229 tarihleri arasında yaşanmıştır.
Muvahhidler dönemi nasıl başladı?
Muvahhidler, ortaya çıkışlarından kısa bir süre sonra Merâkeş’i ele geçirerek Murâbıtların varlığına son verdikten sonra Endülüs’e doğru ilerledi ve 1147 yılında Endülüs’e de hâkim olmak için harekete geçtiler. 1157 yılında Gırnata’nın Muvahhidlere teslim edilmesiyle Endülüs’te Murâbıt varlığı sona ererek Muvahhidler dönemi başladı.
Muvahhidler döneminin sonlanması nasıl olmuştur?
el-Erek’te Muvahhidlerin kazandığı zafer sonrasında Kastilya Krallığı’yla bir anlaşma imzalanmış olmasına rağmen papalığın teşvikiyle Kastilya bir Haçlı ordusu teşkil etmeye çalıştı. Bunun üzerine Muvahhidlerin hükümdarı Muhammed NâsırLidînillâh 1211 yılında kalabalık bir orduyla Endülüs’e geçti. Papalığın teşviki ve Kastilya’nın da gayretiyle Avrupa’nın çeşitli bölgelerinden gelen gönüllüler Toledo’da toplandı. Fransa, Almanya ve İtalya’dan da gelenlerle birlikte Toledo’ya ulaşanların sayısı yüz bini geçti. İkâb (Las Navas de Tolosa) mevkiinde Kastilya öncülüğündeki Haçlı ordusuyla karşı karşıya gelen Muvahhid ordusu önceleri başarılı bir mücadele verip Hıristiyanları geri çekilmeye mecbur bırakmışken, savaşı yüksek bir noktadan izleyen Kastilya kralı Alfonso’nun özel birlikleriyle savaş meydanına inmesi savaşın gidişatını değiştirdi. Müslümanlar ağır bir yenilgiye uğradı, on binlerce Müslüman şehit oldu.
Muvahhidleri yıkan asıl darbe nedir?
Muvahhidleri ortadan kaldıran darbe ise Merînîler’den geldi. Muvahhidlerin hâkimiyetindeki önemli şehirlerle Mağrib’in batı kısmını (günümüzde Fas) ele geçiren Merînîler, 1269’da Merâkeş’e de hâkim oldular. Muvahhidlerin son hükümdarının yakalanarak idam edilmesiyle bir dönem kapandı.
Müdeccen adı ve statüsü kimlere verilmişti?
Endülüs’te İslâm hâkimiyetinin devam ettiği dönemde Hıristiyan krallıklara teslim edilen şehirlerde yaşamaya devam eden Müslümanlara ‘müdeccen’ adı ve statüsü verilmiştir.
Hıristiyan rahipler için Arapça kursları açılmasının sebebi nedir?
Özellikle XII ve XIII. yüzyıllarda müdeccenler yoğun bir misyonerlik faaliyetine tâbi tutuldular. Bu faaliyetler öyle bir boyut kazanmıştı ki, Müslümanlara Hıristiyanlığın daha iyi öğretilebilmesi amacıyla Hıristiyan rahipler için Arapça kursları açılmıştır.
Nasrîler döneminin başlangıç ve bitiş tarihleri nedir?
Nasrîler dönemi 1232 tarihinde başlar,1492 tarihinde sona erer.
Nasrîler hanedanını kim kurdu?
Yusuf, Gırnata’da 1238’de ‘emîrü’l-müslimîn’ unvanı ve ‘Gâlib-Billâh’ lakabıyla biat alıp Nasrîler hanedanını kurdu.
Endülüs’te Müslümanların hâkimiyetindeki son devlet hangisidir?
Endülüs’te Müslümanların hâkimiyetindeki son devlet olan ve yaklaşık 250 yıl hüküm süren Nasrîler'dir.
Endülüs mimarisinin şaheserlerinden kabul edilen Elhamra Sarayı’nın yapımı kimin döneminde başladı?
Endülüs mimarisinin şaheserlerinden kabul edilen Elhamra Sarayı’nın yapımı Muhammed b. Yusuf döneminde başladı.
Nasrîler, en parlak dönemlerini kimin zamanında yaşamışlardır?
V. Muhammed yaklaşık otuz yıl süren ikinci hükümdarlığında ülkenin bütünlüğünü sağladı. Kastilya ve Aragon krallarıyla dostluk ilişkileri kurdu, Tunus ve Mısır’la temasa geçti. 1369’da Merînî hükümdarının gönderdiği donanmanın da desteğiyle 1344’te kaybedilen Cezîretülhadrâ’yı geri aldı. Bu dönem Nasrîlerin en parlak dönemi oldu.
Müslümanların Endülüs’teki son bağımsız devleti olan Nasrîlerin ortadan kalkışı nasıl olmuştur?
Kastilya Kraliçesi Isabella ile Aragon Kralı Ferdinand 1469’da evlenip on yıl sonra da krallıklarını birleştirdikten sonra, Nasrîlerin hâkim olduğu şehirleri birer birer ele geçirdiler. 1478’de Nasrî ülkesine genel bir taarruz başlattılar. Böylece 1490 yılı baharına kadar Gırnata hariç diğer şehirlerin tamamı Nasrîlerin elinden çıkmış oldu. Ferdinand ve Isabella sonunda, tahta bizzat oturttukları Ebû Abdullah’tan bütün Müslümanların sığındığı Gırnata’yı kendilerine teslim etmesini istediler. Devlet ricâli, din adamları ve kumandanlarıyla görüşen sultan bu teklifi reddederek savaşmaya karar verdi. Bütün zorluklara rağmen kendilerini kış mevsimine kadar savunan Müslümanlar büyük kayıplar verdiler. Son göçlerle nüfusu muhtemelen 100.000’in üzerine çıkan şehirde erzak sıkıntısı dayanılamayacak boyutlara ulaştı ve salgın hastalıklar baş gösterdi. Nihayet halkın canına, malına ve dinine dokunulmaması şartıyla şehrin teslimine karar verildi. 25 Ekim 1491 tarihli antlaşma gereği İspanyollar 3 Ocak 1492’de Gırnata’ya girdiler. Böylece Müslümanların Endülüs’teki son bağımsız devleti ortadan kalktı.
Morisko tabiri kimler için kullanılmıştır?
Kastilya Krallığı’nın Endülüslü Müslümanları Hıristiyanlaştırma Politikası 1492’de Nasrîlerin yıkılmasından sonra Hıristiyan krallıkların hâkimiyetinde yaşayan Müslümanlar için İspanyolca Müslüman anlamındaki ‘morisko’ tabiri kullanılmaktadır.