İktisadi Düşünceler Tarihine Giriş
Relativist (Göreceli) yaklaşımın temel özelliği nedir?
Relativist yaklaşımda, bir dönemde ya da bir yerde doğru olan bir görüş veya teori başka bir zamanda ya da yerde doğru olmayabilir.
Absolutist yaklaşımın temel özelliği nedir?
Absolutist yaklaşımda, bir teorinin bilimselliği, o teorinin içsel tutarlılık ve objektif realiteyi açıklayabilme yeteneği açısından analizini ve değerlendirilmesini gerektirir. Onun için dışsal faktörler değil esas olarak içsel faktörler önemlidir.
Schumpeter göre iktisadi düşünce nedir?
Schumpeter göre, iktisadi düşünceler, çeşitli iktisadi konulara ilişkin olarak belli bir zaman diliminde ve mekânda halkın zihninde yer tutmuş bütün düşünce ve isteklerin toplamıdır.
Schumpeter göre iktisadi düşünce ne zaman başlamıştır?
Eski Çağlardan, özellikle de ekonomi teriminin alıntılandığı (Ksenefon’un oikonomikus adlı kitabı) eski Yunanlılara kadar gidebilir.
İktisadi analiz kavramını açıklayınız.
İktisadi analiz, analitik iktisadi olgular arasındaki genel ilişkileri, neden-sonuç ilişkisine dayanarak açıklama işlemidir.
Paradigma kavramı açıklayınız.
Paradigma, belli bir bilim topluluğu tarafından paylaşılan bütün inançları, değerleri ve teknikleri kapsamaktadır. Paradigmayı geniş ve esnek bir tanımla bir bilimin matriksi olarak tanımlamak da mümkündür.
Kuhn’cu yaklaşımın ayırt edici özelliği nedir?
Thomas Kuhn’a göre bilimsel devrimler kesintili bir biçimde birbirinin yerini almaktadır. Kuhn, mevcut bir paradigmanın, ortaya çıkan yeni sorulara cevap veremediği ve cevapsız soruların biriktiği bir dönemde bir bilimsel krizin ortaya çıkacağını ileri sürmektedir. Bu krizden ancak yeni bir bilimsel teori ile çıkılır. Bu teori ya da görüş yaygın kabul gördüğü zaman hakim paradigma başka bir deyişle normal bilim hâline gelir.
Lakatos’un “Bilimsel Araştırma Programları” yaklaşımını açıklayınız.
Bilimsel Araştırma Programı aynı bakış açısına sahip ve birbirini takip eden teorilerden oluşan tarihi bir süreçtir. Lakatos’a göre bir bilimin tarihi birbirlerinin yerini almaya çalışan alternatif Araştırma Programları’nın tarihinden oluşur.
Lakatos’un “Katı Çekirdek” kavramını açıklayınız.
Katı çekirdek, programın geliştirildiği temel hipotezlerden oluşur. Katı çekirdek, evrensel varsayımlardan oluşur ve bu varsayımları yöntemsel tartışmalarla çürütmek mümkün değildir.
Lakatos’un “Koruyucu Kuşak” kavramını açıklayınız.
Katı çekirdek sabit ve değişmez olmasına karşın, koruyucu kuşak kavramsal olarak daha esnektir ve değişebilir. Koruyucu kuşak, zaman içinde ardı sıra birbirlerinin yerini alan ve diğerlerinden kısmen farklı olan ancak katı çekirdeği aynı olan teorilerdir.
İktisadi düşünce alanında Yunanlı filozoflarla Müslüman düşünürlerin ortaklaşan yönleri neler olabilir?
İktisadi düşünce alanında genel olarak Müslüman düşünürler de tıpkı Yunanlı filozoflar gibi iktisadı, özerk bir bilim olarak düşünmüyorlardı. Onlar da iktisadı uygulamalı felsefeye gömülmüş olarak ele alıyorlardı. Antik Yunan düşüncesindeki oikonomia terimi, tadbir al- manzil olarak İslam düşüncesine geçmiştir. Aynen eski Yunanca ‘da olduğu gibi, Tadbir al -manzil hem devlet idaresi hem de bir evin sevk ve idaresi anlamına gelmektedir. Ünlü doğu- bilimci Helmuth Ritter ise “İslam düşüncesindeki bütün iktisadi yazının Yunan felsefesinden etkilendiğini” ileri sürmektedir.
Ekonomi terimine ilk olarak nerede rastlanmaktarı?
Ekonomi terimi, Milattan önce 4. yüzyılda bu isimde bir kitap yazmış bulunan Ksenofon’a aittir. Ancak bu kitabın konusu bugünkü iktisadi analiz değildir. Kitabın konusu hane/ev yönetimine ilişkindir.
Eski çağ toplumlarında köleliği açıklayınız.
Eski Çağ toplumlarının en belirgin niteliklerinden biri de köleliğin yaygın bir sosyal gerçek oluşudur. Kölelik, her toplumda en alt sınıfı oluşturuyordu. Antikitenin iktisadi üretimi büyük ölçüde köle emeğine dayanıyordu. Atina’da bu dönemde 400.000 kişinin yaşadığı tahmin edilmekle birlikte bu nüfusun ancak 30.000 kadarı siyasi haklara sahip özgün vatandaş statüsüne sahiptiler. Geri kalanların bir kısmı özgür fakat siyasi hakları olmayan yabancılar, metekler ve büyük kısmı ise kölelerdi. Roma’da siyasi haklara sahip patrisyenler, /plebler/ yabancılar ve köleler şeklinde bir üçlü ayırım vardı. Bu toplumlarda ticaret ve benzeri iktisadi faaliyet alanları siyasi haklardan mahrum yabancılara ve kölelere bırakılmıştı. Madenlerde ve ağır işlerde çalışanlar kölelerdi.
Eski Çağ toplumlarının iktisadi hayatında tarımın yeri nedir?
Eski Çağ toplumlarının en belirgin özellikleri tarımsal karakterleridir. Bu tarım toplumlarını bugünkü çiftçilerden ayıran ise tarım dışı nüfusu besleyebilme güçlerinin sınırlı olmasıdır. Geleneksel tarımın verimliliği çok düşüktü. Bütün bu Eski Çağ toplumları birer köy ekonomileri idi. Başka bir deyişle geçimlik ekonomi düzeyinde üretim yapan kapalı toplumlardı. Antikitenin köylüsü kendi ihtiyacı için üreten ve tüketen, pazarla bağı zayıf hatta hiç olmayan bir üretici idi.
İbni Haldun'a göre değer teorisini açıklayınız.
Değer Teorisi İbni Haldun’a göre, üretimin esas faktörü emektir. Ona göre, kâr ve kazançlar insan emeğinin kıymetinden başka bir şey değildir. Düşünüre göre, bir malın değeri, onu meydana getirmek için harcanan emeğin değeridir. Dolayısıyla üretimden elde edilen kazancın esasını emek oluşturmaktadır. İbn-i Haldun, mübadele değeri kavramını kullanmamakla birlikte fiyatın içinde emeğin ağırlığını vurgulayarak mübadelede hangi değerin esas olduğunu ima etmiştir. İbn-i Haldun değerin esasını emek olarak belirleyerek, objektif değer teorisine işaret etmekle birlikte malların faydası ile fiyatlar arasında da bir ilişki kurmaktadır. Ona göre hububat zaruri bir mal olmakla birlikte halkın büyük bir kısmı hububat üretimi yaptığı için arzı boldur. Sonuçta buğday fiyatları ucuzdur. Buna karşılık hububat kadar zaruri olmayan sebze ve meyve gibi gıda maddeleri ise sınırlı olarak üretilmektedir.. Bu malları ise öncelikle halkın varlıklı kesimi talep ettiği için fiyatları da daha pahalı olmaktadır. Buradan İbn-i Haldun’da aynı zamanda sübjektif değer teorisinin varlığını da ileri sürebiliriz.
Gazali'ye göre maslahat kavramını açıklayınız.
Gazali, iktisadi ve sosyal refahı, maslahat kavramı ile ifade etmektedir. Maslahat kavramı, hayatın olağan akışı içinde, sorunlara toplumun yararı açısından bakmaktır. Gazali’ye göre, dünya ahiretin tarlasıdır. Bu dünyada sadece ahiret için değil, dünya için de çalışmak gerekir. Ahiretini kazanmak için dünya ile meşgul olanlar orta yola en yakın iktisatlı (muktesid) kişilerdir. Gazali, insanların sadece ahirete yöneldiği takdirde dünyanın harap olacağını, dünyanın harap olması hâlinde ise dinin de harap olacağını vurgulamaktadır.
Platon’un yönetici sınıfların mülk edinmesi konusundaki görüşü nedir?
Platon’a yöneticilerin iktisadi faaliyetlerde bulunmamalıdır. Yönetici sınıf servet uğraşısı içinde olmayacak ve diğer sınıfların aleyhine zenginleşmeyecektir.
Eşyanın kullanım değeri ve mübadele değeri ayrımını yapan Antik Yunan düşünürü kimdir?
Aristo her eşyanın iki işe yaradığını belirterek, kullanım değeri ve mübadele değeri ayrımını yapmaktadır.
Aristo’nun özel mülkiyet konusunda temel görüşleri nelerdir?
Aristo özel mülkiyeti savunmaktadır. Mülkiyette ortaklık insan doğasına aykırıdır. İyi yaşam ise mülkiyet sahibi olmakla mümkündür.
St. Thomas Aquinas’ın temel iktisadi görüşlerini nelerdir?
St. Thomas Aquinas’a göre kişinin ihtiyaçlarını karşılamak için çalışması zaruri olduğu gibi aynı zamanda ahlaki bir mecburiyettir. St. Thomas, ticari kazancı, köleliği ve özel mülkiyeti kabul etmekle birlikte sınırsız kazanç hırsının sonucu olarak ortaya çıkan ticari faaliyetleri de hoş görmemektedir.