aofsorular.com
HUK111U

Karma Hukuk Alanı ve Bu Hukuk Alanının Temel Kavram ve Kurumları

6. Ünite 20 Soru
S

Medeni yargılama hukukunda tasarruf ilkesi neyi ifade eder?

Bu ilke aynı zamanda genel olarak hak arama özgürlüğünün Medeni Yargılama hukukuna yan-sımış halidir. Bu nedenle tüm usul hukuklarında geçerli olan bir ilkedir. Bunun anlamı hâkimin bir uyuşmazlığı re’sen çözme (görevi gereği) yetkisinin olmamasını ifade eder. Yani bir mahkeme ancak önüne gelen bir davaya bakabilir. Taraflardan biri mahkeme önüne bir uyuşmazlık getirmedikçe o uyuşmazlığı ne kadar bilse de ona bakamaz ve o uyuşmazlık hakkında karar veremez (HMK, m. 24/1). Şu halde dava açma ve bunu sürdürme hakkı davacıya tanınmıştır. Bunun bir başka sonucu hiç kimsenin kendi lehine olan hususlarda dava açmaya ve sürdürmeye zorlanamayacağı ilkesidir (HMK, m. 24/2). Tasarruf ilkesinin sonucu olarak bir kimse açtığı davadan istisnalar dışında hükmün kesinleşmesine kadar olan süreçte her zaman “feragat” edebilir (HMK, m. 24/3).

S

Medeni usul hukukunda usul ekonomisi ilkesi neyi ifade eder?

Bütün yargılamalara hâkim olan en eski ilkelerden biri de “usul ekonomisi” ilkesidir. Hukuk Muhakemeleri Kanununun 30. maddesinde düzenlenmiş bu ilke kaynağını AİHS’nin 6 ve 141. maddelerinden almaktadır. Bu ilkenin özü davaların en az giderle ve mümkün olan en kısa sürede çözüme bağlanmasıdır.

S

Medeni yargılama hukukunda dava neyi ifade eder?

Dava, bir hakkı ya da menfaati ihlal edilen kişilerin ihlalin önlenmesi, durdurulması ve bu nedenle uğramış oldukları zararların karşılanmasının mahkemeden istemelerinden ibaret bir anayasal haktır.

S

Çekişmesiz yargı nedir?

Çekişmesiz yargı, taraflar arasında belirli bir hak yahut menfaat uyuşmazlığının bulunmadığı veya ortada ileri sürülebilecek bir hak olmadığı veya hâkimin kendiliğinden harekete geçerek yürüttüğü yargı faaliyetidir

S

Eda davası nedir?

Davacının karşı tarafı bir şey yapmaya, bir şey vermeye veya bir şeyi yapmaktan kaçınmaya mahkûm edilmesini istemek amacı ile açtığı davaya eda davası denir (HMK, m. 105).

S

Belirsiz alacak ve tespit davası nedir?

Davanın açıldığı tarihte alacağın miktarı yahut değerinin tam ve kesin olarak belirleyebilmenin zor ya da imkânsız olduğu hâllerde alacaklının, hukuksal ilişkiyi ve asgarî bir miktar ya da değeri belirtmek suretiyle açmış olduğu davaya belirsiz alacak ve tespit davası denir (HMK, m. 107).

S

İcra iflas hukukunun kapsamına hangi tür hukuki ilişkiler girmektedir?

İcra iflâs hukuku, icra dairelerinin kuruluş ve işleyişi, icra işlemleri ve süreci, iflâs daireleri, iflâs yolları, iflâs masası, iflâsın sonuçları gibi konuları içermektedir. Bu hukuk dalı cebri icra hukuku, takip hukuku gibi isimlerle de anılmaktadır.

S

Konkordato nedir?

Elinde olmayan nedenlerle işleri bozulan, malî durumu kötü duruma düşmüş dürüst borçluları korumak için tanınmış bir yoldur. Bu yol dürüst borçlunun, alacaklılarına en az üçte ikisinin çoğunluğu ile yaptığı ve asliye ticaret mahkemesinin onayı ile işlerlik kazanan cebrî bir sözleşmedir. Konkordato ilanında kişi hakkında iflas kararı alınmamaktadır. Konkordatoda alacaklılar alacağının belirli bir kısmından vazgeçmektedirler. Geri kalan kısım ise borçlu ile alacaklı arasında hemen ödenme veya vadeye bağlanma şeklinde bir anlaşma varmaktadırlar. Bu anlaşma sadece borçlu ile alacaklı arasında değil icra dairesi ve ticaret mahkemesinin de katılımıyla gerçekleşmektedir. Esasen konkordatoya resmi kimlik kazandıran da resmi makamların katılmış olmasıdır.

S

İş hukuku kapsamına hangi hukuki konular girmektedir?

İş hukuku, bir iş sözleşmesi çerçevesinde, bir başkasına bağımlı olarak, belirli bir ücret karşılığında çalışma ilişkilerini ve bu ilişkilerden kaynaklanan bireysel ve kolektif iş ilişkilerini ele alır.

S

İş hukukunun alt bölümleri nelerdir?

İş hukuku geleneksel olarak bireysel iş hukuku ve toplu iş hukuku olmak üzere iki alt başlıkta incelenmektedir. Bunlardan bireysel iş hukuku bir iş sözleşmesiyle kurulan iş ilişkisine dair kuralları ele alır. İş sözleşmesinin kurulması, tarafların bu sözleşmeden kaynaklanan borç, hak ve yükümlülükleri, çalışma şartları, iş sağlığı ve güvenliği, iş sözleşmesinin sona ermesi ve buna bağlanan sonuçlar bireysel iş hukukunun başlıca konusunu oluşturmaktadır. Toplu iş hukuku (kolektif iş hukuku) ise işçilerin, haklarını korumak ve güvence altında tutmak için oluşturdukları sendikaların kuruluş ve işleyiş esaslarını ve sendikal hakları inceler.

S

İşveren kavramı neyi ifade etmektedir?

“İşveren” kavramı da gündelik hayatta en sık karşılaştığımız kavramlardan birisidir. İş Kanunu işvereni, iş sözleşmesine dayalı olarak işçi çalıştıran gerçek ve tüzel kişilikler ya da tüzel kişiliği bulunmayan kurum ve kuruluşlar olarak tanımlamaktadır. Tüzel kişi kamu veya özel hukuk kişiliği sıfatını taşıyabilir. Kural olarak işverenin Türkiye Cumhuriyeti uyruğunu taşıması da zorunlu değildir.

S

İş Kanununa göre işçi kimdir?

İşçi, iş sözleşmesine dayalı olarak çalışan gerçek kişidir. Şu halde bir çalışanın işçi sıfatını taşıması ve böylece İş Kanunu hükümlerine tabi olabilmesi için iş sözleşmesine dayalı olarak çalışma ve gerçek kişi olma unsurlarının varlığı gereklidir. Buna göre, eğer bir kimse yürüttüğü işi iş sözleşmesine göre yapmıyorsa veya ortada bir iş sözleşmesi yoksa çalışan için işçi sıfatından söz edilemez. Aynı şekilde tüzel kişi işçi sıfatına sahip değildir.

S

Toplu iş sözleşmesi nedir?

Toplu İş Sözleşmesi Kanununun 2/1-h maddesinde toplu iş sözleşmesi “iş sözleşmesinin yapılması, içeriği ve sona ermesine ilişkin hususları düzenlemek üzere işçi sendikası ile işveren sendikası veya sendika üyesi olmayan işveren arasında yapılan sözleşmedir” şeklinde tanımlanmıştır. Toplu sözleşme aynı zamanda bir sosyal ve ekonomik haktır.

S

Grev nedir?

Grev, Kanunda işçilerin, “topluca çalışmamak suretiyle işyerinde faaliyeti durdurmak veya işin niteliğine göre önemli ölçüde aksatmak amacıyla, aralarında anlaşarak veya bir kuruluşun aynı amaçla topluca çalışmamaları için verdiği karara uyarak işi bırakmaları” şeklinde tanımlanmaktadır STİS, m. 58/1).

S

Çevre hukukunda bütünleşme ilkesi neyi ifade eder?

Bütünleşme ilkesi”, izlenen tüm politikaların çevreyi koruma ve iyileştirmeye yönelik olmasını ifade eder. Çünkü sağlık politikası, eğitim politikası ekonomi politikası, kalkınma politikası farklı yönlere doğru giderse çevrenin korunması ve geliştirilmesi amacına ulaşılamaz. Kısaca bu ilke her politikanın merkezine sürdürülebilir çevrenin oturtulması anlamına gelir. İlke aynı zamanda hem içeride hem dışarıda ortak dayanışma, işbirliği ve eşgüdüm içinde hareket edilmesi anlamına gelir

S

Çevre hukukunda önleme ilkesi neyi ifade eder?

“Önleme ilkesi” çevre zararına yol açan etken-lerin daha başlangıçtan itibaren önlenmesini, kaynaktan kurutulmasını ifade eder. Özellikle çevre kirlenmesinin en temel nedenlerinden olan atıkların oluşmasını engellemektir. Bunu gerçekleştirmek üzere uluslararası bildirilerle ülkelerin “çevresel etki değerlendirmesi” (ÇED) uygulamasına gitmeleri gerektiği belirtilmiştir. Çevre Kanunumuzda da bu gerekliliğe yer verilmiş ve bu amaçla ÇED Yönet-meliği çıkartılmıştır.

S

Çevre hukukunda kirleten öder ilkesi neyi ifade eder?

“Kirleten öder ilkesi” çevre hukukunun en yaygın ve en temel ilkelerinden birini oluşturmaktadır. Çevre Kanunumuzun 3/1-g maddesinde de düzenlenmiştir. Buna göre “kirlenme ve bozulmanın önlenmesi, sınırlandırılması, giderilmesi ve çevrenin iyileştirilmesi için yapılan harcamalar kirleten veya bozulmaya neden olan tarafından karşılanır”. Diğer yandan Kanunun 8. maddesinde de kirletenin “kirlenmenin meydana geldiği hallerde kirleten, kirlenmeyi durdurmak, kirlenmenin etkilerini gidermek veya azaltmak için gerekli tedbirleri almakla yükümlü” olduğu söylenilmektedir. Ayrıca da, Kanunun 28. maddesinde çevreye zarar verenlerin, çevre kirliliğine yol açanların sebep oldukları kirlenme ve bozulmadan doğan zararlardan kusurları aranmaksızın sorumlu tutulacağı belirtilmiştir

S

Fikri hukukun kapsamına hangi hukuki ilişkiler girmektedir?

Fikrî hukuk dalı, yalnızca fikrî mülkiyet haklarıyla ilgilenir. Bu nedenle fikri mülkiyet hukuku olarak da adlandırılmaktadır. Sınaî mülkiyetle ilgili ürünler olarak markalar, patentler, icat ve buluşlar ticaret hukuku veya başkaca hukuk dallarının konusunu oluşturmaktadır. Nitekim bu hukukun temel kaynağı olan 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu da fikir ve sanat eserlerini; bilimsel ve edebi eserler, musiki eserleri, güzel sanat eserleri ve sinema eserleri şeklinde saymıştır. Sınai eserler ve bundan kaynaklanan hak-lar (örneğin patentler, icatlar, buluşlar, markalar, know-how’lar, teknik programlar, teknik tasarımlar) bu Kanunda değil diğer kanunlarda düzenleme ve koruma altına alınmıştır.

S

Sermaye piyasası hukukunun temel amacı nedir?

Sermaye piyasası hukukunun genel amacı sermaye piyasasının güvenilir, şeffaf, adil ve rekabetçi ve dürüst bir ortamda işleyişini sağlamaktır. Şüphesiz yatırımcıların aldatılmalarını önlemek, hak ve menfaatlerini korumak da bu genel amaçla sıkı sıkıya bağlı bir özel amaç olarak belirtilebil

S

Sermaye piyasasında faaliyette bulunabilmek için nereden izin alınmalıdır?

Sermaye piyasasında faaliyette bulunabilmek için SPK’dan (Sermaye Piyasası Kurulundan) izin alınması gerekmektedir. Bu kuralın amacı sermaye piyasasının belirli bir düzen içerisinde yürütülmesi, ehliyetsiz kişi ve kuruluşlar tarafından yatırımcı bireylerin aldatılmalarının önlenmesi ve sermaye piyasasına olan güvenin sağlanmasıdır.