Mimesis kavramının anlamı aşağıdakilerden hangisidir?
Çözüm Açıklaması
Mimesis, Yunanca ‘taklit’ demektir.
Soru 2
Aşağıdakilerden hangisi Liberal Sanatlar içerisinde yer almaz?
Çözüm Açıklaması
Liberal Sanatlar içinde şiir, gramer ve retorikle; müzik, geometri ve astronomiyle; resim ve heykel ise Mekanik Sanatlar kapsamında kumaşçılık, maden işlemeciliği ve tarımla ilişkilendiriliyordu.
Soru 3
I. İmge, gerçekliğin zihinsel süreçlerle yeniden kurulmuş biçimidir.
II. Her insan, imgeler arasında yeni ilişkiler kurma yetisine sahiptir.
III. Her insan, imgeler arasında yeni kavram ve düşünceler oluşturma yetisine sahiptir.
İmge ile ilgili olarak yukarıda verilenlerden hangileri doğrudur?
Çözüm Açıklaması
İmge, gerçekliğin zihinsel süreçlerle yeniden kurulmuş biçimidir. Her insan; imgeler arasında yeni ilişkiler kurma, yeni kavram ve düşünceler oluşturma yetisine sahiptir. Buna imgelem diyoruz.
Soru 4
Ondokuzuncu yüzyılda ortaya çıkan ve sanat alanında büyük bir tartışma başlatarak kendisinden sonra gelecek olan birbirinden sarsıcı sanat akımlarının yolunu açan sanat hareketi aşağıdakilerden hangisidir?
Çözüm Açıklaması
İzlenimcilik
Soru 5
………gerçekliğin zihinsel süreçlerle yeniden kurulmuş biçimidir.
Aşağıdakilerden hangisi Sanatın ve sanat eserinin doğasını ve niteliğini açıklamaya çalışan geleneksel kuramlardan biri değildir?
Çözüm Açıklaması
Birey Merkezli
Soru 7
Aşağıdakilerden hangisi dış dünya odaklı edebiyat kuramlarından biridir?
Çözüm Açıklaması
Dış dünya odaklı kuramlar; genel yönleriyle, Yansıtma Kuramı ile Marksist Estetik ve Toplumcu Gerçekçilik Kuramları olarak iki başlıkta açıklanmaktadır.
Soru 8
Aşağıdaki ifadelerden hangisi Parnasizm için geçerli değildir?
Çözüm Açıklaması
Parnasizim, şiirdeki gerçekçilik olarak adlandırılabilir. Romantik şiire tepki olarak 19. yüzyılın ikinci yarısında Fransa’da gelişmiştir. Fransa’da 1860’ta Çağdaş Parnas adlı şiir dergisinin çevresinde toplanan sanatçılara Parnasyen adı verilmiştir. Parnasizm’de en belirgin özellik doğayı nesnel bir tutumla olduğu gibi yansıtma ilkesidir. Ancak Parnasizm toplum meselelerine uzak kalır. Parnasyenler, içinde bulundukları toplumun anından çok geçmişini şiire aktarmaya çalışırlar. Parnasyenler, sanatta faydayı değil estetiği aramışlar ve şiiri yalnızca güzellik olarak görmüşlerdir. Bu güzelliği yakalayabilmek için de biçim kusursuzluğuna önem vermişlerdir. Şiiri şekil yönünden mükemmelleştirmeye çalışmışlar ve seçkinlere seslenmişlerdir. Şiiri oluşturan sözcükleri, bir kuyumcu titizliği ile seçen Parnasyenler için şiirde müzikaliteyi gerçekleştirmek çok önemlidir. Toplumsal konulardan uzak, egzotik konuları işleyen parnasyenler için konu, sadece görsel şölen yaratabilmek için bir malzemedir. Parnasizm’le birlikte, bilim ve fenle ilgili konular, felsefi düşünceler de şiire girmiştir. Parnasyenler, klasikler gibi, Yunan mitolojisine ağırlık vermekle birlikte Doğu kültürüne de açılmışlardır
Soru 9
Dış dünyaya dair var olanları inkar edip sanatçının kendi iç dünyasına yönelmesi gerektiğini savunan üslup hangisidir?
Çözüm Açıklaması
Sanatçının öznel duygularına dayanan akıma göre sanatçının görevi, dış dünyanın anlamsızlığına, ruhsuzluğuna farklı bir anlam katmaktır. Daha çok psikolojik analizi gerektiren iç gözlem sonucunda, bireyin iç hâlleri diyebileceğimiz tespitler, Ekspresyonist anlayışın ilkeleri doğrultusunda dile dökülür. Buna göre gerçek, sanatçının içinde ya da ruhunda gizlidir ve dış dünyada var olan bir nesneyi kopyalamak sanata bir şey katmaz.
Soru 10
Müziğin aydınlanma çağı olarak hangi zaman dilimi kabul edilmektedir?
Çözüm Açıklaması
18. yüzyılın sonlarına doğru en önemli tarihsel olaylardan Fransız Devrimi ve öncesinde döneme hakim olan toplumsal görüş olan; “insanın din ya da gelenekler ile değil, kendi aklını kullanarak yaşamını aydınlatmaya girişmesi” görüşü sanat dallarına da yansımıştır. Klasik Dönem bu bağlamda “Aydınlanma Çağı” olarak kabul edilir.
Soru 11
Çalgı için yazılmış, birbirinden farklı 3 veya 4 bölümlü eser aşağıdakilerden hangisidir?
Çözüm Açıklaması
Sonat; çalgı için yazılmış, birbirinden farklı 3 veya 4 bölümlü eserdir.
Soru 12
Wolfgang Amadeus Mozart hangi dönemin temsilcisidir?
Çözüm Açıklaması
Klasik Dönemin en önemli bestecileri: Franz Joseph Haydn (1732-1809), Wolfgang Amadeus Mozart (1756-1791) ve Ludwig van Beethoven (1770-1827).
Soru 13
Yukarıda resimini gördüğünüz operalarında orkestranın ve çalgıları kullanımına geniş yer vermiş Alman besteci kimdir?
Çözüm Açıklaması
Romantik Dönem’in başlarında piyano ve pi- yano müziği çok gelişmiştir. Orkestra çalgıları ar- tık günümüzdeki kullanımına ulaşmıştır. Wagner, operalarında orkestranın ve çalgıların kullanımına geniş yer vermiştir.
Soru 14
"Armonide melodi, tonalite ve uyum kavramı terk edilmiş; uyumsuz akorlar, ton dışı sesler ile gerçeğin içindeki olumsuzlukları yansıtan bir uslüp gelişmiştir. Bu dönemde Programlı Müzik, Elektronik Müzik gibi yeni akımlar ve stiller ortaya çıkmıştır. Müzik yazısı notalar yerine resim ve grafiklerle anlatılan özgün bir hâl almıştır."
Yukarıdaki açıklama hangi müzik dönemini tanımlar?
Çözüm Açıklaması
Modern Dönem: Armonide melodi, tonalite ve uyum kavramı terk edilmiş; uyumsuz akorlar, ton dışı sesler ile gerçeğin içindeki olumsuzlukları yansıtan bir uslüp gelişmiştir. Bu dönemde Programlı Müzik, Elektronik Müzik gibi yeni akımlar ve stiller ortaya çıkmıştır. Müzik yazısı notalar yerine resim ve grafiklerle anlatılan özgün bir hâl almıştır.
Soru 15
9. yüzyılda, Antik Yunan makamlarını, Aristoteles ve Pisagor’un düşünce ve yaklaşımlarını kabullenip Yunanlılarda eksik bulduğu yönleri de geliştirerek Doğu’nun ilk kapsamlı müzik teorisi kitabını yazan Türk filozofu ve müzik bilimcisi kimdir?
Çözüm Açıklaması
Farabi
Soru 16
Çocukları da düşünerek, vurmalı çalgılara dayalı Okul Çalışmaları yapan aynı zamanda Carmina Burana’yı yazan besteci kimdir?
Çözüm Açıklaması
Carl Orff
Soru 17
Osmanlı Dönemi’nde Batılı anlamda ilk müzik kurumu olarak Mızıka-i Hümayun hangi padişah zamanında kurulmuştur?
Çözüm Açıklaması
Sultan III. Selim
Soru 18
Antik Yunan ve Roma tiyatrosu karşılaştırıldığında aşağıdaki ifadelerden hangisi doğrudur?
I- Antik Yunanda tiyatro aracılığıyla amaç insanları eğlendirmek Roma da ise eğitmektir.
II- Yunan tiyatrosu sadece Tanrı Dionysos’u onurlandırmak için yapılırken Roma’da birçok farklı tanrıyı onurlandırmak için yapılırdı.
III- Antik Yunan ve İmparatorluk Roma'sında tiyatronun konusu benzerlik gösterirken Cumhuriyet dönemi Roma'sında farklıdır.
IV- Antik Yunanistan’da ve Roma’da da tiyatro gösterileri dini festivallerin ve şenliklerin bir parçası olmuştur.
V- Antik Yunan'da tiyatro tragedya ve komedya iken Roma'da bunlara ek olarak dram da önem kazanmıştır.
Çözüm Açıklaması
Roma Dönemi’nde sanat hakkındaki düşünceler incelendiğinde daha çok sanatın topluma karşı görevi ve sanat teknikleri üzerinde durulduğu görülür. Sanat kuramı yöntem bilgisi verirken, sanat Roma toplumunun günlük ihtiyaç ve beklentilerine cevap vermeye çalışır. Antik Yunan felsefesi ve tiyatrosunun ele aldığı varlığın gerçek nedeni, insanın evrenle ilişkisi gibi felsefi, soyut konular yerine insanın bu dünyadaki yaşam biçimi gibi somut durumlar üzerinde durulur. Bundan dolayı Roma Dönemi’nde tiyatro sanatında öne çıkan yaklaşım oyun yazma tekniği ve tiyatronun ahlaki eğiticiliği konularını içerir. Roma, M.Ö. 146 yılında Yunanistan’ı ele geçirdikten sonra Yunan sanatı ve tiyatrosu ile tanışır. Yunanistan’da olduğu gibi Roma’da da tiyatro gösterileri dinî festivallerin ve şenliklerin bir parçası olarak sunulurdu. Ancak Yunan toplumunda sadece Tanrı Dionysos’u onurlandırmak için yapılan şenliklerde sunulan oyunlar, Roma’da birçok farklı tanrıyı onurlandırmak için yapılırdı. Tragedya ve komedyalar bu şenliklere bağlı Ludi’de gösterilirdi. Roma Dönemi tiyatro sanatını anlamak için Roma tarihini iyi anlamak gerekir. Roma tarihi farklı iki dönemden oluşur. I. Dönem, M.Ö. 509-27 yıllarını kapsayan Cumhuriyet Dönemi’dir. Roma, Cumhuriyet Dönemi’nde dünya gücü hâline gelir. En önemli özelliği Roma toplumunun yasaya ve düzene sadakat, şeref, dayanıklılık, askerî disiplin, ekonomi, aile ve düzene bağlılık gibi erdemlere sıkı sıkıya bağlı yaşadığı bir dönem olmasıdır. Tiyatro sanatı bu dönemde en etkili yapıtlarını verir. II. Dönem ise M.Ö. 27- M.S. 476 yıllarını kapsayan İmparatorluk Dönemi’dir. Bu dönemde güç senatörlerden imparatora geçer. Toplum bağlı olduğu erdemlerle yaşamaktan uzaklaşır. Buna bağlı olarak İmparatorluk Dönemi’nde oyunlar, ahlaki eğitici olma ilkesinden uzaklaşarak daha eğlence odaklı, halkın boş vakitlerini dolduracak, her türlü heyecanı uyandıracak teatral etkinliğe dönüşür. Roma toplumu kısa komik oyunlar, dans, şarkı, hokkabazlık, ip cambazlığı, akrobatik gösteriler, hayvan dövüşü, gladyatör yarışları, su balesi, deniz savaşları gösterilerini tercih eder.
Soru 19
Aşağıdakilerden hangisi geleneksel Türk tiyatrosunun oluşmasında yer alan etkenler arasında değildir?
Çözüm Açıklaması
Anadolu Türklerinin kültürü, dolayısıyla dramatik sanatı beş önemli etkenin bir araya gelmesiyle olmuştur. Kısaca bu etkenler şunlardır: Yer, soy, İmparatorluk, İslam ve Batılılaşma.
Soru 20
Zengin bir aileden gelen ve iyi eğitime sahip,yüz yirmiden fazla oyun yazmış ve bu oyunlarıyla yirmidört yarışma kazanmış. Antik Yunan oyun yazarları arasında en çok yarışma kazanan kişi olan Yunan oyun yazarı hangisidir?
Çözüm Açıklaması
Sophokles (M.Ö. 496-406) zengin bir aileden gelmiştir ve iyi eğitimlidir. Yüz yirmiden fazla oyun yazmış ve bu oyunlarıyla yirmidört yarışma kazanmıştır. Antik Yunan oyun yazarları arasında en çok yarışma kazanan kişidir.