Giysilerin Bakımı ve Korunması
Giysilerin vaat ettiği kaliteyi ve kullanım sürelerini azaltan nedenler nelerdir?
•Giysilerin çok dar ya da bol olarak vücut ölçülerine uymaması,
• Kumaş özelliğine uygun yıkama ya da diğer temizleme yöntemlerinin kullanılmaması,
• Ütü sıcaklığının giysilerde kullanılan malzeme türüne göre seçilmemesi,
• Sadece sezonluk kullanılabilecek ve çabuk demode olabilen moda giysilerin tercih
edilmesi.
•Giysilerin kullanım amaçları ya da yerleri dışında giyilmesi,
• Koruma ve saklama koşullarının uygunsuzluğu,
• Uygun kurutma yöntemlerinin kullanılmaması,
• Giyme sırasında kullanıcının dikkatsizliği ya da giysilere zarar verebilecek küçük kazalar
Vücut ölçülerine uygun giysi seçilmemesi kullanıcının kullanım süresini nasıl etkiler?
Bir giysinin çabuk yıpranmasındaki nedenlerden ilki, kullanıcının vücut ölçülerine uygun olmamasıdır. Örneğin, vücut ölçülerine göre dar bir pantolon giyildiğinde, oturma esnasında ağ (ön ve arka orta dikişleri) ya da patlet (fermuarlı kapama kısmı) dikişlerinin sökülmesi; kapama fermuarlı ise fermuarın bozulması ya da düğmeli ise düğmelerin kopması; dikişler sağlam ise kullanım sırasında giysi kumaşının dikiş hatları boyunca yer yer yırtılması ya da açılması gibi sorunlarla karşılaşılabilir.
Kumaş özelliğine uygun yıkama ya da diğer temizleme yöntemlerinin kullanılmaması kıyafetin kullanım süresini nasıl etkiler?
Giysilerin yıpranmasında bir başka neden ise uygun temizleme ve kurutma yöntemlerinin kullanılmamasıdır. Giysilerin bir kısmı üretildikleri malzemelerin özelliklerine göre çeşitli derecelerde elde ya da çamaşır makinasında yıkanmaya uygunken, bir kısmı sadece kuru temizlemeye uygundur. Örneğin, % 100 yün kumaştan üretilen bir ceket kuru temizlemeye daha uygun olabilirken, üretildiği malzemede % 25 oranında polyester olan yün bir hırka elde yıkamaya elverişli olabilir. Giysilerin temizlenmesi sırasında özelliklerine uygun su sıcaklığı ve temizleme malzemelerinin kullanımı da önemlidir. Örneğin, renkli giysilerin yıkanmasında ağartıcılar ya da içinde ağartıcı bulunan deterjanlar yerine, renkliler için özel üretilen toz ya da sıvı deterjanlar ile sabun ya da şampuan gibi temizlik maddelerinin kullanılması daha uygun olacaktır. Yine bu giysiler için renklerin solmasına neden olabilecek yüksek su sıcaklıkları yerine, düşük su sıcaklıklarının seçilmesi daha doğrudur. Yıkama sırasında dikkat edilmesi gerekenler yanında, kurutma yöntemlerinin de doğru seçilmesi gerekmektedir. Yıkanan giysilerin bir kısmı asarak ya da kurutma
makinasında kurutmaya uygunken, bir kısmının düz bir yüzey üzerine yayarak kurutulması daha doğrudur. Örneğin, pamuklu kumaştan bir gömlek asarak ya da kurutma makinasında kurutmaya uygunken, yün bir kazak formunun bozulmaması için yayarak kurutmaya daha uygundur.
Ütü sıcaklığının giysilerde kullanılan malzeme türüne göre seçilmemesi giysilerin kullanım süresini nasıl etkiler?
Giysilerin renk ve formlarının bozulmadan düzgünleştirilmesi ve şekillendirilmesinde ya da yanarak kullanılamaz hale gelmelerinin önlenmesinde ütü ısının uygun olması gerekmektedir. Örneğin, sentetik kumaşlardan yapılan giysilerin bir kısmı ütülemeye uygun olmayabilir ya da sentetik oranına göre düşük sıcaklıklarda ütülenmelidir.
Ütülemede giysinin üretildiği malzemeye uygun sıcaklığın kullanılması kadar uygun buhar kullanımı da giysilerin uzun ömürlü olmasını etkileyebilmektedir. Yünlü kumaştan yapılan bir giysinin yüksek sıcaklıkta ve buharla ütülenmesi, keçeleşme ya da çekme gibi sorunlar doğurabilirken, pamuklu kumaştan yapılan giysilerde aynı sorun yaşanmayabilmektedir.
Giysilerin fiziksel olarak eskimesi dışında, nitelik bakımından eskimesi durumunu açıklayınız.
Giysilerin fiziksel olarak eskimesi dışında, nitelik bakımından eskimesi olarak adlandırılabilecek bir diğer neden ise sadece sezonluk kısa ömürlü moda giysilerin seçilmesidir. Günümüzde değişen eğilimler doğrultusunda renk, siluet, doku, süslemeler gibi tasarım ögelerinin, tasarım ilkeleri çerçevesinde kullanımları ve bu kullanımların benimsenerek yaygınlaşması sonucunda oluşan giysi modaları kısa sürelerle değişmektedir. Bir başka deyişle, “ bir modanın doğup, yerini yenilerine bırakmasına kadar evreler halinde geçen zaman ” olarak tanımlanabilen moda döngüsü her geçen gün hızlanmaktadır (Davis, 1997: 119). Bu nedenle belli bir dönemde rengi, modeli, dokusu gibi özellikleri ile moda olarak kabul edilen bir giysi, kısa bir süre sonra demode ya da eski olarak değerlendirilebilmektedir. Bu doğrultuda, tüketicilerin ekonomik
durumlarını göz önünde bulundurarak daha uzun ömürlü olabilecek ve kendilerine yakışan giysileri tercih etmesi, giysilerin kullanım süresini uzatarak eskimesini önleyebilmektedir. Örneğin siyah bir elbise, blue jean ya da beyaz bir gömlek anahtar
parçalar olarak moda açısından eskimeyecek giysiler olarak değerlendirilebilir.
Giysi bakım sembollerinin anlamı ve işlevleri nelerdir?
Giysilerin üretildiği malzemelerin özellikleri, bakım ve korumaları ile ilgili açıklamalar ya da simgelerin yer aldığı etiketler, üretim sırasında giysi içine dikilmiş ya da marka etiketi ile birlikte giysi üzerine monte edilmiştir. Etiket boyutları sınırlı olduğu için bakım talimatları genellikle simgelerle ifade edilmektedir.
Bakım sembolleri, altında ya da içerisinde yer alan sayılar, çizgiler ve noktalar gibi diğer yardımcı işaretlerle çeşitli anlamlar kazanmaktadır. Simgelerin altında yer alan çizgiler, bakım işleminin niteliğini ifade etmektedir. Buna göre sembol altında yer alan tek çizgi bakım işlemin hafif olması gerektiğini; iki çizgi bakım işleminin çok hafif olması gerektiğini; çizgi olmaması ise bakım işleminin normal olması gerektiğini göstermektedir. Benzer şekilde semboller içerisinde yer alan sayılar ve noktalar ise bakım işlemlerinin sıcaklık dereceleri ile ilgilidir. 40, 60 gibi sayılar Celcius cinsinden sıcaklık derecelerini; tek nokta düşük sıcaklık derecesini; iki nokta normal sıcaklık derecesini; üç nokta ise yüksek sıcaklık derecesini ifade etmektedir.
Bitkisel lifli kumaşlardan üretilen giysilerin bakımında dikkat edilecek hususlar nelerdir?
Giysileri oluşturan tekstil yüzeylerinin yapımında sıklıkla kullanılan ve daha çok bilinen bitkisel lifler, pamuk ve ketendir. Bu liflerin kullanıldığı kumaşlarla yapılan giysiler için genel kabul edilebilecek bazı kurallar şu şekilde sıralanabilir.
1.Pamuklu giysiler ısıya karşı dayanıklıdır. Ancak beyaz ya da renkli olma durumlarına göre yıkama ısısı ayarlanmalıdır. Beyaz renkli giysiler, çok yüksek ısılarda makinada veya elde yıkanabilir. Renkli pamuklular ise çok yüksek ısılarda yıkandığında renkleri solar. Bu nedenle, çok yüksek ısılarda yıkanmamalıdır. Ayrıca, giysinin üretim kalitesine göre suyla ilk temasta çekme sorunu yaşanabileceği de göz önünde bulundurulmalıdır.
2. Pamuklu giysiler ısıya dayanıklı olduğu için yüksek sıcaklıkta ütülenebilir.
3. Ağartıcılara ve kimyasal deterjanlara oldukça dayanıklı oldukları için beyaz renkteki
pamuklu ve keten giysilerin temizliğinde ağartıcılar kullanılabilir.
4. Saklama sırasında çok form kaybetmedikleri için askıya asılabilir. Ancak, kurutma
sırasında form değişikliği olmaması için özellikle üst giysileri, etek ucundan asmak
yerine askıya geçirmek ya da omuzlardan düzgünce asmak daha doğrudur.
Hayvansal lifli kumaşlardan üretilen giysilerin bakımında nelere dikkat edilmelidir?
Giysilerin yapımında daha çok kullanılan yün, kıl, ipek gibi hayvansal liflerden üretilen tekstil yüzeylerinin (gabardin, tüvit, alpaka, kaşmir, angora, keçe vb. örme, dokuma ya da dokumasız kumaşlar) bakımında dikkat edilmesi gereken bazı özellikler şunlardır:
1. % 100 hayvansal liflerden üretilen tekstil yüzeylerinden oluşan giysiler daha çok kuru temizlemeye uygundur.
2. Yün, kıl gibi hayvansal lifli kumaşlardan üretilen giysiler keçeleşme, boncuklanma
gibi sorunlar nedeniyle yüksek ısıdaki su ya da çamaşır makinasında yüksek ısı ve devirdeki programlarda yıkamaya uygun değildir. Bu giysiler, tekstil yüzeyinin özellikleri
ve lif kullanım oranlarına göre genellikle düşük ısılarda ve elde yıkamaya uygundur.
Bazıları ise özel programlarla makinada yıkanabilir.
3. Alkalilere karşı hassas olduklarından, bu liflerden üretilen giysilerin yıkanmasında,
sabun ya da sodalı deterjanlar yerine özel deterjanların kullanılması daha doğrudur.
4. Yün, kıl gibi hayvansal lifli kumaşlardan üretilen giysiler, formlarını kaybetmemeleri
için asmak yerine düz bir yüzeye yayılarak kurutulmalıdır.
5. İpekli giysiler güneşle uzun süre temas sonucunda sararır ve dayanıklılığını biraz kaybeder. Bu nedenle, kurutma sırasında uzun süreli ve doğrudan güneş altında bırakılmamalıdır.
6. Yün, kıl gibi hayvansal lifli kumaşlardan üretilen giysiler, lif özelliğine uygun düşük
ısılarda ve buhar hassasiyeti dikkate alınarak ütülenmelidir.
7. Kaliteli yünlülere altı ya da sekiz giyimden sonra kuru temizleme yapılmalıdır. Ayrıca,
yünlü giysiler güvelere karşı dayanıksızdır. Bu nedenle, saklama sırasında naftalinlenmelidir. Güvelerden kurtulmada etkili bir başka yol ise 80 derecelik 400 gram ispirto içine, 50 gram kafuru ve 50 gram karabiber karıştırılıp, karışımı 10 gün beklettikten sonra dolapların veya sandıkların içine sürmektir.
Deri ve kürk giysilerin bakımında hangi hususlara dikkat edilmelidir?
Doğal deriler ve kürklerden üretilen giysilerin bakımlarının kullanıcılar tarafından yapılması oldukça güçtür. Bu nedenle profesyonel bakım işlemi yaptırmak daha doğru olabilir. Ancak, bu malzemelerden yapılan giysilerin bakımı ve korunmasında dikkat edilecek bazı noktalar şu şekilde sıralanabilir:
1. Kürkler kullanılmadığında tozlanmaması için doğal malzemelerden yapılmış giysi
kılıfları içerisinde saklanmalıdır. Sentetik malzemelerden yapılan kılıflar hava almayı
engelleyerek tüylerin dökülmesine neden olduğu için kullanılmamalıdır. Ayrıca güvelerden korumak amacı ile naftalin kullanılmalıdır. Naftalin, saklama kılıfı içerisine
bir başka torba ile konulmalı, zarar vereceği için kürklerin üzerine serpilmemelidir.
2. Kullanım sırasında hava şartları nedeni ile ıslanan kürkler ve deriler askıya asılarak ısı kaynaklarından (soba, kalorifer, ısıtıcı vb.) uzak şekilde kurutulmalıdır.
3. Deri giysilerin kirli yerleri özel temizleyiciler ya da sabunlu nemli bezle hafifçe silinmelidir. Silinen kısma yağsız krem tamponlama (yumuşak hareketlerle bastırmak) ile sürülerek bekletilmeli ve yumuşak bir bezle parlatılmalıdır.
4. Süet giysilerde lekeli yerler benzine batırılmış kıl fırça ile renge zarar vermeyecek
şekilde hafifçe fırçalanmalı ve havalandırılmalıdır.
5. Parfüm ve deodorant gibi kozmetik ürünler deri ve kürk üzerine doğrudan püskürtülmemelidir. Bu ürünler kullanılmak isteniyorsa giysinin astar kısmına uygulanmalıdır.
6. Doğal deri ve süet giysiler, profesyonel bakım işlemleri ile boyatılarak yenilenebilir ya
da istenirse olanaklar ölçüsünde (giysi renginin açıklığı-koyuluğu ya da istenen rengin sağlanabilirliği vb.) renk değişikliğine gidilebilir.
Naylon, polyester, akrilik ve asetat gibi yapay liflerden (sentetik lifler) oluşan malzemelerin bakımı nasıl olmalıdır?
1. Bazısı sadece kuru temizleme gerektirmektedir. Kullanım etiketinde yıkanabilirliği belirtilmiş ise belirtilen ısılarda, ısı belirtilmemiş ise düşük sıcaklıklarda yıkanmalıdırlar.
2. Yıkama ve temizlemede kullanılacak deterjan ve temizleyici maddelerin ambalajları ya da kullanım kılavuzları üzerinde yer alan talimatlar ve kullanım alanları ile ilgili açıklamalar dikkatlice incelenmelidir. Bazı deterjan ve temizleyiciler yapay liflerin yapısına zarar verebileceği için kullanılmamalıdır.
3. Isıya karşı hassas oldukları için düşük sıcaklıklarda ütülenmelidirler. Yapay lifli kumaşlardan üretilen giysilerden bazıları buruşmadığı için ütüleme gerekmez.
Alkollü içkilerin giysiler üzerinde oluşturduğu lekeleri temizlemedeki ön işlemler, kumaşların ağartılabilir ya da ağartılamaz olma durumlarına göre leke çıkarma yöntemleri nasıl olmalıdır?
Alkollü içkiler
Ön İşlem: Soğuk suyla ve süngerle silin. Soğuk su ve deterjan içinde en az 30 dakika, en fazla bir gece tutun.
Ağartılabilir kumaş: 30 ml klor ve 1 litre sudan oluşan çözelti içinde bekletin. İçki renkliyse kuru temizleme çözücüsü kullanın. Durulayın.
Ağartılamaz kumaşlar: Soğuk su ve süngerle silin. Çıkmayan lekelerde, lekeye biraz su emdirin.
Deodorant lekelerini temizlemedeki ön işlemler, kumaşların ağartılabilir ya da ağartılamaz olma durumlarına göre leke çıkarma yöntemleri nasıl olmalıdır?
ön işlem: Islatın. Deterjanla ya da leke ve kir çıkarıcıyla ovuşturun. Durulayın. Kendi kendine kurumaya bırakın.
Ağartılabilir kumaş: 8 ml oksalik asit ile ¼ litre sudan oluşan çözelti içinde 1 saat kadar bekletip, durulayın; işlemi iki kez daha tekrarlayın. 120 ml sirke ile 3 ¾ litre sudan
oluşan çözeltide durulayın. Yıkayın.
Ağartılamaz kumaş: Bölgeyi, hidrojen peroksitle ya da oksijenli ağartıcıyla, kumaşı denedikten sonra nemlendirin. En az 30 dakika kadar bekletip, durulayın. Renk farkı olmasını önlemek için eşit miktarda amonyak ve su kullanın. Durulayın.
Ketçap, Spagetti Sosu, Domates Sosu lekelerini temizlemedeki ön işlemler, kumaşların ağartılabilir ya da ağartılamaz olma durumlarına göre leke çıkarma yöntemleri nasıldır?
Ön işlem: Fazlalığı dikkatlice alın. Nemli bir bezle hafif hafif silin. İlerleme durana
kadar tekrarlayın.
Ağartılabilir kumaş: Leke ya da kir çıkartıcı çözelti uygulayıp, durulayın. İşlemi tekrarlayın. Leke tozunu macun halinde uygulayın. Durulayıp leke izi kalmışsa işlemi
tekrarlayın. Son durulama suyuna sirke katın.
Ağartılamaz kumaşlar: Ovuşturun. Enzim emici uygulayın. İşlemi tekrarlayın: Arka yüzden temizleme sıvısı ile çalışın. Kenarları sınırlayın.
Kahve, Çay, Çikolata, Kakao lekelerini temizlemedeki ön işlemler, kumaşların ağartılabilir ya da ağartılamaz olma durumlarına göre leke çıkarma yöntemleri nelerdir?
Ön işlem: Nemli bezle iyice ovuşturun. Olanak varsa lekenin üstüne soğuk su dökün.
Ağartılabilir kumaş: 1. Soğuk suda bekletip deterjan uygulayarak durulayın. Leke izi kalırsa temizleme çözeltisini uygulayın.
2. Son leke izlerine leke tozu macunu uygulayın. Ilık suda yıkayın.
3. Lekenin üstüne kol boyu kadar yukardan kaynar su dökün.
Ağartılamaz kumaş: Ağartılabilir kumaşlarla aynıdır.
Yumurta, Et Suları, Salçalı Et Suyu lekelerini temizlemedeki ön işlemler, kumaşların ağartılabilir ya da ağartılamaz olma durumlarına göre leke çıkarma yöntemleri nasıl olmalıdır?
Ön işlem: Soğuk suyla nemlendirip ovuşturun. İşlemi tekrarlayın.
Ağartılabilir kumaş: 1. 30 dakika soğuk suda bekletin. Islakken leke tozu macunu uygulayın ve kumaşa zarar vermeyecek sıcaklıkta suyla çalışın.
2. 30 ml enzim emici ve 3 ¾ litre sudan oluşan çözeltide 30 dakika bekletin.
Ağartılamaz kumaş: Ağartılabilir kumaşların aşama 1’iyle aynıdır. Leke kalırsa, sabun uygulayın, yıkayın. İç yüzden kir ve leke çıkarıcı çözelti sürün.
Tereyağ ve Sıvı yağ lekelerini temizlemedeki ön işlemler, kumaşların ağartılabilir
ya da ağartılamaz olma durumlarına göre leke çıkarma yöntemleri nasıl olmalıdır?
Ön işlem: Fazlalığı temizleyip çitileyin. Emici çözelti uygulayıp birkaç saat bekletin.
Ağartılabilir kumaş: Leke ve kir çıkarıcı uygulayın, gliserinle veya petrollü jöle ile silerek lekeye işlemesini sağlayın. Kumaşa zarar vermeyecek sıcaklıkta suyla yıkayın. Leke izi kalırsa, sıvı temizleyici kullanın.
Ağartılamaz kumaş: Deterjan kullanarak, ılık suda yıkayın. Leke çıkmazsa iç yüzden leke temizleyici çözeltiyle işlem yapın: Lekeyi emmesi için havlu kullanın.
Süt, dondurma, krema, yoğurt lekelerini temizlemedeki ön işlemler, kumaşların ağartılabilir ya da ağartılamaz olma durumlarına göre leke çıkarma yöntemleri nasıl olmalıdır?
Ön işlem: Soğuk su ve süngerle silin.
Ağartılabilir kumaş:1. Soğuk suda bekletin. Leke tozu macunu uygulayın. Enzim emici çözeltide en az 30 dakika bekletin.
2. Leke ve kir temizleyici uygulayıp 30 dakika kadar bekletin. Yıkayın.
3. Havayla kurutun. Leke izi kalmışsa sıvı temizleyici uygulayın.
Ağartılamaz kumaş: 30 dakika soğuk suda bekletin. Deterjanla çalışın. Havayla kurutun. Kalan lekeyi temizleme sıvılı süngerle silin.
Yeni oluşmuş meyve ve jöle lekelerini temizlemedeki ön işlemler, kumaşların ağartılabilir ya da ağartılamaz olma durumlarına göre leke çıkarma yöntemleri hangileridir?
Ön işlem: Soğuk suda durulayıp ovuşturun. Tekrarlayın. Olanak varsa nemli tutun.
Ağartılabilir kumaş: 1. En az 30 dakika veya gece boyunca soğuk suda tutun.
2. Deterjan kullanın. Kumaş için uygunsa enzim emici çözeltide tutun. Kumaş için uygun sıcaklıkta suda yıkayın.
3. Lekenin üstüne kol boyu kadar yukardan kaynar su dökün. Leke çıkmıyorsa
tekrarlayın.
4. Gliserinle çalışın, leke ve kir çıkarıcısıyla durulayın.
Ağartılamaz kumaş: Ağartılabilir kumaşların aşama 1’iyle aynıdır. Leke izi kalırsa, deterjan kullanarak ılık suda yıkayın. İyice durulayın.
Giysiler kullanıldıktan sonra ve mevsimlik dönemlerde bir sonraki kullanıma kadar hangi uygun yerlerde ve koşullarda saklanmalıdır?
Giysiler kullanıldıktan sonra ve mevsimlik dönemlerde bir sonraki kullanıma kadar uygun yerlerde ve koşullarda saklanmalıdır. Bu saklama yerlerinden bazıları gardırop, sandık ya da valizler, giysi çantaları, kutular ve diğer paketleme gereçleridir.
Giysiler sandık ya da valizlerde saklanırken katlanarak bir kılıf içerisine yerleştirilmelidir. Böylelikle valizin kullanımı istendiğinde saklanan giysiler rahatlıkla çıkarılabilir. Giysi çantaları ya da kılıfları, giysilerin mevsimlik olarak saklanmasında ya da açık renk ve kürk gibi özel materyallerden yapılan giysilerin saklanmasında kullanılan saklama gereçleridir. Giysi ve aksesuarların saklanabileceği başka bir gereç ise kutulardır. Kutular içerisine giysi ve aksesuarlar, özelliklerine göre düzgünce yerleştirilmelidir.
Kutular üzerine giysi ve aksesuarlarla ilgili açıklayıcı etiketlerin yapıştırılması, kullanım kolaylığı sağlayacaktır. Diğer paketleme gereçlerine vakumlu plastik koruyucular, parşömen ya da mülaj kağıtları ve plastik torbalar örnek verilebilir. Plastik malzemeler
hava geçirmeye uygun olmadığı için doğal kürk ve deri gibi malzemelerden yapılan giysilerin saklanmasında kullanılmamalıdır. Ayrıca tahta ve metal yüzeye sahip saklama yerleri, giysilerde lekelenmeye neden olabileceğinden uygun kağıt ya da kumaşlar
ile kaplanmalıdır.
Ayakkabı bakımında dikkat edilecek noktalar nelerdir?
1. Ayakkabılar giyilirken ve çıkartılırken varsa bağcık ya da fermuarları açılmalıdır. Ayrıca, arka (fort) kısmına basılmadan çekecek yardımı ile giyilmelidir.
2. Ayakkabılar yapısına ve amacına uygun olarak kullanılmalıdır. Örneğin, kösele tabanlı
bir ayakkabı spor sırasında kullanılmamalıdır.
3. Kapalı ayakkabılar mutlaka çorapla giyilmelidir. Çorapsız giyilen deri ayakkabılar
zamanla koku yapabilir.
4. Giyilme sırasında ter nedeni ile nemlenen ayakkabılar havalandırılmalıdır. Hava şartlarına bağlı olarak ıslanan ayakkabılar ısı kaynaklarından (soba, kalorifer vb.) uzak
tutularak ve doğrudan gün ışığına bırakılmadan kurutulmalıdır.
5. Deri ayakkabılar uygun renkte boya ile boyanmalı ve cilalanmalıdır. Nubuk ayakkabılar boyanmamalı ve özel temizleme süngerleri veya fırçaları ile temizlenmelidir. Süet ayakkabılar ise özel sprey boyalar ile boyanarak, temizleme süngerleri ya da fırçaları ile temizlenebilir.
6. Daha uzun ömürlü olması için ayakkabılar dinlendirilmeli, imkanlar ölçüsünde farklı
ayakkabılar değiştirilerek giyilmelidir.
7. Ayakkabılar çamaşır makinasında ya da su altına tutularak yıkanmamalıdır.