GENEL TURİZM BİLGİSİ

Devletin bir turizm hizmetinden dolayı elde ettiği vergi geliri turizmin gelirleri artıma etkisiyle ilgilidir.

Ülkemizdeki turizm sektörü çalışanlarının toplam çalışanlar içindeki yaklaşık yüzdesi 10'dur.

Çokuluslu şirketlerin bir ülkenin turizm piyasasında önemli ayrıcalıklar elde etmesi kaçak ve sızıntılarla ilgilidir.

Turizmin talebi elastik, arzı inelastiktir.

Yaşam kalitesinin artması turizmin olumlu sosyal etkisiyle ilgilidir.

Anzac kökenlilerin ülkemize atalarını anmak için gelmeleri turizmin olumlu kültürel etkisiyle ilgilidir.

Turistlerin ucuz ürün tercihleri nedeniyle taklit ürünler yapılması özgünlüğün kaybolmasıyla ilgilidir.

Somut kültürel varlıklar yapay çevre kapsamındadırlar.

Ekoturizm Kitle turizminin alternatifi olarak çıkmıştır.

Foto safarilerin geliştirilmesi biyolojik çeşitliliğin azaltılmasını düşürebilir.

Turizm sektörü diğer sektörlerden farklı bir takım girdiler almaktadır. Örneğin gelen yerli ve yabancı turistlerin barınma gereksiniminden dolayı inşaat, yeme ve içme gereksinimlerinden dolayı tarım, bu yiyeceklerin depolanması ve hazırlanmasıyla ilgili cihaz ve ekipmanlardan dolayı sanayi ve döviz akışlarının bankalar tarafından sağlanmasından dolayı hizmetler sektöründen (ve ilişkili diğer sektörlerden) doğrudan ve dolaylı olarak girdi sağlamaktadır.

Bu faaliyetler ilgili sektörlerin iş hacmini artırarak ekonomide çarpan (çoğaltan) etkisiyle büyümeye neden olmaktadır.

Başka bir tanım ile;

Çarpan (çoğaltan) etkisi; Yatırım harcamalarındaki meydana gelecek bir değişimin, millî gelirde yaratacağı katkı veya etki olarak ifade edilebilir.

Turizmin olumsuz etkileri şu şekilde sıralanabilir:
• Kaçak ve sızıntılar
• Mevsimsellik sorunları
• İstihdam sorunları
• Fırsat maliyeti
• Enflasyon baskısı
• Aşırı bağımlılık ve talep dalgalanması

Turizmin başlıca olumlu ekonomik etkileri şu şekilde sıralanabilir:
• Ödemeler dengesine katkı
• Gelirleri artırma
• İstihdama katkı
• Bölgesel kalkınma
• Altyapıyı ve üstyapıyı geliştirme

Kaçak ve Sızıntılar
Özellikle az gelişmiş ülkelerde (bazı durumlarda gelişmekte olan ülkeler için de geçerlidir), yeterli sermayenin veya alan ile ilgili tecrübenin olmamasından dolayı, yabancı sermaye yatırım yapmak amacıyla teşvik edilmektedir. Bu, turizm endüstrisinde yaygın görülen uygulamalardan biridir.
Çok uluslu şirketler önemli ayrıcalıklar alarak turizm piyasasında önemli bir hâkimiyet kurabilmektedir. Bu şirketler elde ettikleri gelirleri yurt içinde değerlendirmeyerek kazançlarını yurt dışına transfer etmektedir. Bu durum, turizm gelirinde kaçak ve sızıntı olarak isimlendirilmektedir.

Yaşam kalitesinin artması özellikle turist kabul eden ülke halkı açısından değerlendirilmekle birlikte, tatil sonrası elde ettikleri olumlu deneyimleri ve doyumları açısından turizm faaliyetine katılan turistler için de geçerlidir. Yaşam kalitesi bireylerin
veya toplumların genel refah ve erişim düzeyi olarak hayattan beklentilerinin karşılanmasıyla bağlantılıdır. Toplumların refahının artması, bireylerin istihdamı ve ekonomik durumu yaşam kalitesiyle bağlantılı olmaktadır.

Turizm bölgesel kalkınmayı sağlarken çevrenin daha estetik hâle gelmesine de yardımcı olabilmektedir. Çevresel özelliklerin içinde fiziksel yapılar, parklar, bahçeler, yollar gibi alanlar ele alınabilir. Tüm bunların gelişimi insanların yaşam kalitelerini olumlu yönde etkileyebilmektedir.

Gösteri etkisi yerel halkın sosyal statülerini iyileştirmek için sosyal statü bakımından üst seviyelerde olan turistlerin tüketim ve davranış kalıplarını kopyalama veya taklit
etme eğilimidir.

Kültürel miras bir toplum veya topluluğun hâlen koruduğu, kendinden önceki kuşaklar tarafından oluşturulmuş soyut/manevi veya somut/maddi varlık, değer ve olguların tümü olarak değerlendirilebilir.

Endemik canlı sadece bulunduğu bölgenin ekolojik şartlarından dolayı, o bölgede yaşayabilen ve yetişen, dünyanın başka yerlerinde yaşama ve yetişme şansı olmayan, yöreye özgü yerel hayvan ve bitki türlerini ifade etmektedir. Anadolu’da 3.650 adet endemik tür bulunmakta
olup, Avrupa’da bulunan toplam endemik tür sayısından fazladır.

Turizm sadece endemik türler ile ilişkilendirilmemelidir. Aynı zamanda biyoçeşitliliğin hem korunması hem de artmasına yardımcı olabilmektedir.

Endemik canlılar ve biyoçeşitliğini korunması ve artırılması çalışmaları, turizmin doğal kaynakların korunmasına yönelik olumlu etkilerini ifade etmektedir.

Turistik bölgelerdeki aşırı su tüketimine bağlı olarak atık sular da artmaktadır. Bazı turistik tesisler kanalizasyon atıklarını arıtmaksızın nehirlere veya göllerle yönlendirmekte, kirlenen deniz, göl ve nehirlerin sonucu olarak ciddi halk sağlığı sorunları ve doğa tahribatı ile karşılaşılmaktadır. Arıtılmış tatlı suyun denizlere bırakılmasının, deniz suyundaki tuz oranını bozmasından dolayı, ekolojik denge üzerinde olumsuz etkileri olabilmektedir.

Bu durum turizmin olumsuz çevresel etkilerinden 'Katı ve sıvı atıkların artması'  ile ilişkilidir.

Ekoturizm çerçevesinde turistik tesislerde özellikle nükleer, hidroelektrik ve termik santrallerden elde edilen enerji yerine, rüzgâr tribünlerinden elde edilen enerjinin kullanımı tercih edilmesi turizmde sürdürülebilir enerji kavramını tanımlamaktadır. 

Sürdürülebilirlik; insan ihtiyaçlarını ve isteklerini karşılayabilme potansiyelinin hem günümüzde hem de gelecek için korunduğu dengeli bir ortamda değişimin sağlanmasıdır. Günümüzün aşırı kalabalık dünyasında gittikçe önem  kazanmaktadır.

Av turizmi veya av safarileri biyoçeşitlilik açısından önemlidir. Zarar vermektedir. Av safarileri yerine foto safarilerin geliştirilmesi önerilmektedir.