aofsorular.com
EİD132U

Dünyada ve Türkiye’deki Geleneksel Enerji Kaynakları ve Potansiyeli

2. Ünite 20 Soru
S

Kömürü ilk olarak kimler kullanmıştır?

Kömürün ilk olarak milattan önceki yıllarda Çinliler tarafından kullanıldığı kaynaklarda yer almaktadır.

S

Fosil yakıtlar denilince ne anlaşılmaktadır?

Fosil Yakıtlar: Yüksek oranda karbon içeren hidrokarbon olup bitki ve hayvan kalıntılarının yeraltında yüksek sıcaklık ve basınç şartlarında milyonlarca yıl süren süreçlerle dönüşüme uğramasıyla oluşan doğal enerji kaynaklarıdır.

S

Birincil ve ikincil enerji türleri temelde nasıl ayrılır?

Enerjinin herhangi bir değişim ya da dönüşüme uğramamış şekline birincil (primer) enerji, birincil enerjinin dönüştürülmesi sonucunda elde edilen enerji türüne ise
ikincil (sekonder) enerji adı verilir.

S

Birincil ve ikincil enerji kaynakları nelerdir?

Birincil enerji kaynakları; yenilenebilir enerji kaynakları yani kısa sürede kendini yenileyen, yeri doldurulabilen, pratik olarak sınırsız enerji kaynakları (biyokütle, hidrolik, rüzgâr, jeotermal, güneş) ve yenilenemez enerji kaynakları yani tüketilebilir ve kısa sürede kendini yenileyemeyen ve oluşumu için milyonlarca yıl gereken enerji kaynakları [(Fosil yakıtlar: kömür, petrol, doğal gaz ve radyoaktif (nükleer) mineral yakıtlar: uranyum)] olarak ikiye ayrılır.

S

Sanayileşmiş ülkeler, geri kalan ülkelere göre enerji kaynaklarının yüzde kaçını kullanmaktadır?

Dünya nüfusunun yaklaşık %15’ini oluşturan sanayileşmiş ülkeler, dünyada üretilen enerjinin yaklaşık %68’ini tüketirken geride kalan %85’lik nüfusa sahip ülkeler ise dünyada üretilen enerjinin %32’sini tüketmektedirler.

S

Dünya enerji arzı yeni yüzyılın ilk 12 yılında nasıl bir değişime uğramıştır?

Dünya enerji arzı yeni yüzyılın ilk 12 yılında %33 oranında artarken artışın yaklaşık dörtte üçü Asya kıtasından kaynaklanmıştır. Söz konusu 12 yılda, enerji arzı Çin’de %146 ve Hindistan’da ise %73 oranında artmış, buna karşılık Avrupa Birliği’nde (AB) %3, OECD ülkeleri toplamında %1 ve ABD’de ise %6 oranında azalmıştır.

S

1973-2012 yılları arasındaki dönemde enerji kaynaklarındaki değişim oranları nelerdir?

1973-2012 yılları arasındaki dönemde; dünyada petrolün enerji arzındaki payı %46,1’den %31,4’e düşerken doğal gazın payı %16’dan %21,3’e, nükleer enerjinin payı %0,9’dan %4,8’e ve hidrolik dâhil yeni ve yenilenebilir enerji kaynaklarının payı ise %1,9’dan %3,5’e yükselmiştir. Aynı dönemde kömürün payı 4,4 puan artışla %24,6’dan %29 düzeyine ulaşmıştır.

S

Dünyada mevcut petrol, doğal gaz ve kömür rezerv ve tüketim verileri hesapladığında kaç yıl sonra tükenecekleri hesaplanmaktadır?

Dünya için petrol, doğal gaz ve kömür rezerv ve tüketim verileri kullanılarak yapılan hesaplama sonucunda, bu tüketim hızıyla devam edildiği takdirde mevcut rezervlerin petrolde 50 yıl, doğal gazda 57 yıl ve kömürde ise 120 yıl sonra tükeneceği anlaşılmaktadır.

S

2013-2014 yılları itibariyle dünya enerji tüketiminde sıralama nedir?

2013-2014 yılları itibariyle dünya enerji tüketiminde büyük payın yine petrolün olduğu onu sırasıyla doğal gazın ve kömürün izlediği anlaşılmıştır.

S

Dünyada kullanılan elektrik enerjisinin yüzde kaçı fosil yakıtlardan elde edilmektedir?

Dünyada kullanılan elektrik enerjisinin %65’i fosil yakıtlardan elde edilmektedir.

S

Türkiye linyit ve taş kömürü üretiminde dünya seviyesinin neresindedir?

Türkiye rezerv ve üretim bakımından linyit kömüründe dünya ölçeğinde orta seviyede, taş kömüründe ise alt seviyede değerlendirilebilir.

S

2015 verilerine göre Türkiye nüfusu dünya nüfusunun yüzde kaçını oluşturmaktadır?

Türkiye nüfusu, Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre 31 Aralık 2015 tarihi itibarıyla 77,7 milyon kişiye ulaşmıştır. Birleşmiş Milletler Nüfus Fonu verilerine göre dünya nüfusunun 2015 yılı sonu itibarıyla 7,3 milyar kişiyi aştığı tahmin edilmektedir. Bu durumda Türkiye nüfusu dünya nüfusunun yaklaşık %1,06’sını oluşturmaktadır.

S

Dünya ve Türkiye ekonomisinin 2015 yılında hacmi ne kadardır?

Dünya ekonomisinin hacmi 2015 yılında yaklaşık 75,7 trilyon dolar olup 2015 yılı itibariyle Türkiye’nin 722 milyar dolarlık gayri safi millî hasılası vardır. Bu verilere göre, Türkiye’nin dünya ekonomisine olan katkı payı (722 109 $)/(75,7 1012 $)= %0,95 düzeyindedir.

S

Ülkemizde 2013 yılı itibari ile enerji tüketimi son yirmi yılda ve son on yılda ne kadar artmıştır?

Ülkemizde enerji tüketimi son yirmi yılda %100 ve son on yılda ise %43,5 artış gösterirken, enerji üretimi son yirmi yılda %20,8 ve son on yılda %34,3 arttırılabilmiştir.

S

Ham petrolün oluşumu ve bileşeni nedir?

Ham petrol, yer küre içerisinde milyonlarca yıl boyunca süren jeolojik süreçlerde, yüksek sıcaklık ve basınç şartlarındaki karmaşık fiziksel ve kimyasal işlemler sonucunda organik materyallerin başkalaşımıyla oluşan ve gözenekli kayaçlar içerisinde depolanmış doğal bir hidrokarbon bileşiğidir.

S

Yaygın olarak kullanılan bir sınıflama yönteminde ham petrol hangi iki bazlı petrol olarak ayrılır?

Yaygın olarak kullanılan bir sınıflama yönteminde, ham petrol, parafin bazlı petrol ve asfalt bazlı petrol olarak ikiye ayrılmaktır.

S

Petrol gravitesi ne ile tanımlanmaktadır?

Petrol gravitesi: Petrolün yoğunluğu yardımıyla tanımlanan bir niceliktir.

S

Türkiye’de bilinen başlıca ham petrol sahaları nereleridir?

Türkiye’de bilinen başlıca ham petrol sahaları Batı Raman, Karakaş, Kuzey Karakaş, Raman ve Adıyaman’dır.

S

Kyoto Protokolü neyi içermektedir?

Kyoto Protokolü: Kyoto Protokolü, küresel ısınma ve iklim değişikliği konusunda mücadeleyi sağlamaya yönelik uluslararası tek çerçevedir. Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi içinde imzalanmıştır. Bu protokolü imzalayan ülkeler, karbondioksit ve sera etkisine neden olan diğer beş gazın salınımını azaltmaya veya bunu yapamıyorlarsa salınım ticareti yoluyla haklarını arttırmaya söz vermişlerdir.

S

Türkiye geleneksel enerji kökenli yakıt fiyatlarının dalgalanmasından neden etkilenmektedir?

Türkiye, özellikle ham petrol, doğal gaz ve iyi kalitede kömür gibi geleneksel enerji kaynaklarını ithal eden bir ülke olduğundan, dünya çapında sürekli olarak değişen geleneksel enerji kökenli yakıt fiyatları ile birlikte dünya ve Türkiye ekonomisinden kaynaklanan dalgalanmalardan yoğun şekilde etkilenmektedir.