ESKİ TÜRK EDEBİYATINA GİRİŞ: SÖZ SANATLARI
II. Bu sevgiyi tarihe de sor.
III. Bu yolda tekbîrlerle halka ıyân oldu tûğlar.
IV. Zaferler geldi.
V. Dalgalanan sen de şafaklar gibi ey nazlı hilâl!
VI.Tarih bize hayat verdi.
VII. Tarih yollarına düşmüş gezgin gibiyiz.
Yukarıdaki cümleler aşağıdakilerden hangisini/hangilerini örneklemez?
Yukarıdaki mısrada, ‘’insanın sağlığının değerini hasta olmadan bilemediği’’ ifade edilmektedir. Az sözle çok anlam taşıyan bu uygulama, aşağıdakilerden hangisidir?
Akdeniz'e bir kısrak başı gibi uzanan
Bu memleket bizim
Bilekler kan içinde, dişler kenetli, ayaklar çıplak
Ve ipek bir halıya benzeyen bu toprak
Bu cehennem, bu cennet bizim.
Yaşamak bir ağaç gibi tek ve hür
Ve bir orman gibi kardeşçesine
Bu hasret bizim. (Nazım Hikmet)
Yukarıdaki şiire göre aşağıda yer alan dizelerden hangisinde teşbih (benzetme ) yapılmamıştır?
Meçhule giden bir gemi kalkar bu limandan
Hiç yolcusu yokmuş gibi sessizce alır yol
Sallanmaz o kalkışta ne mendil ne de bir kol
Rıhtımda kalanlar bu seyahatten elemli
Günlerce siyah ufka bakan gözleri nemli (Yahya Kemal Beyatlı)
Yukarıdaki dizelerde benzeyen tabut, benzetilen gemidir. Ancak tabut söylenmemiş, kendisine benzetilen gemi söylenmiştir. Teşbih öğelerinden yalnız birisiyle ve birden çok benzerlik gösterilerek yapılan bu istiareye ne ad verilir?
Bu parçada kişileştirilen varlık aşağıdakilerden hangisidir?