aofsorular.com
ÖMB101U

Öğretmen Eğitimi

11. Ünite 20 Soru
S

Birey nasıl kültürlenir, kısaca açıklayınız?

Birey doğduğu andan itibaren çevresiyle etkileşerek çeşitli bilgi, beceri, tutum ve değerleri öğrenir. Bu süreç, birey yönünden kültürlenme, toplum yönünden kültürlemedir.

S

Okullarda öğrencilerin öğrenme süreci ve ortamı hakkında kısaca bilgi veriniz?

Okullarda bireyin öğrenmesi, öğretmen tarafından bir programa dayalı olarak planlanmış, bilinçli ve amaçlı etkinliklerle ve onun yönlendirmesi ve desteği ile gerçekleşir. Bu nedenle, bireylerin okullarda istenilen davranış özelliklerini kazanmış bireyler olarak yetişmeleri öğretmenlerin görevidir. Buna göre, öğretmenin eğitim sistemi içindeki rolü; öğrencilerin öğrenmeye güdülenmeleri, hazırlanmaları ve öngörülen öğrenmeleri gerçekleştirmeleri için gerekli yönlendirme ve yol göstermeyi yapma, uygun öğretim etkinliklerini düzenleme, uygulama ve değerlendirmedir.

S

Tarihsel süreç içerisinde eğitim sisteminin kurumsallaşması nasıl olmuştur, kısaca açıklayınız?

Tarihsel gelişim süreci içerisinde eğitim sistemi, başlangıçta, daha önce kurumsallaşan din sisteminin bir alt sistemi olarak kurumsallaşmaya başlamıştır. Yaklaşık 18. yüzyılın sonlarına kadar devam eden bu dönemde, toplum yaşamında ve düzeninde din ögeleri ve öğretileri egemen olduğundan ve toplumu yönetme görevini üstlenen devlet de bu ilkeleri benimsediğinden, eğitimin görevi, dinsel öğretilere göre biçimlenmiş toplumsal kültürü aktarmak olmuştur. Bu kapsamda, eğitimin içeriğini ağırlıklı olarak din eğitimi ve dinî eğitim oluşturmuş; bu eğitimi verme işi de, başka bir deyişle, öğretmenlik görevi, din adamları tarafından üstlenilmiştir. Hristiyan ülkelerde manastır okulları, ruhban okulları, kilise okulları, misyoner okulları; İslam ülkelerinde medreseler, Osmanlı Devleti’nde mahalle mektepleri ile medreseler bu dönem okullarına örnek gösterilebilir.

S

Avrupa’da laik eğitim sistemi ve okulların kurumsallaşma sürecini kısaca açıklayınız

Avrupa’da Rönesans ve Reform hareketlerini izleyen Aydınlanma Dönemi, Fransız Devrimi ve Sanayi Devrimi laik bir eğitim sisteminin kurumsallaşmasını ve okulların yaygınlaşmasını; demokratik, laik ve pozitif bilimlere ağırlık veren yeni bir eğitim anlayışının gelişmesini hızlandırmıştır. Bu yeni eğitim anlayışı, öğretmenlik mesleğine bakış açısını da değiştirmiş ve bu okullarda din adamı-öğretmen yerine, yeni eğitim anlayışına uygun öğretmen olarak eğitilmiş bireylerin görev almaları gerektiği düşüncesini yaygınlaştırmıştır. Bu düşüncenin ilk uygulamaya konulduğu ülkelerde Avrupa ülkeleri olmuştur.

S

Osmanlı’da ilk erkek ve kız öğretmen okulları ne zaman kuruldu?

Osmanlı Devleti’nde ilk Erkek Öğretmen Okulu (Darülmuallimin) 16 Mart 1848 tarihinde, ilk Kız Öğretmen Okulu ise 1870 yılında açılmıştır.

S

Öğretmenlik mesleğini tanımlayarak kısaca açıklayınız?

Bugün dünyada öğretmenlik bir meslek olarak kabul edilmektedir. Bir meslek olarak öğretmenlik, örgün ve yaygın eğitim alanında yer alan çeşitli tür ve düzeydeki resmî ya da özel öğretim kurumlarında eğitim-öğretim hizmeti verme görevi olarak tanımlanabilir. Toplumsal düzen içinde, yapılan bir işin meslek olarak tanımlanabilmesi için, hemen tüm meslekler için geçerli olan meslekleşme koşullarını yerine getirmesi gereklidir. Bu koşulların en önemlileri şöyle sıralanabilir:

  • Yapılan iş ya da mesleğin toplumsal yaşamı düzenleyen güç (devlet) tarafından bir meslek olarak tanımlanması,
  • Mesleğin toplum tarafından benimsenmesi,
  • Mesleğin gerektirdiği bilgi, beceri ve yeterliklerin kazandırıldığı özel bir eğitimden geçilmesi ve bunun belgelenmesi,
  • Diğer mesleğe giriş koşullarının yerine getirilmesi,

• Mesleğin etik kurallarının ve ilkelerinin olması.

S

Türk eğitim sisteminde öğretmenliğin gelişim ve durumu hakkında kısaca bilgi veriniz?

Türk eğitim sisteminde de öğretmenliğin bir meslek olduğu yasalarla tanımlanmıştır. Örneğin, 13 Mart 1924 tarihinde çıkarılan 439 Sayılı Ortaöğretim Öğretmenleri Yasası (Orta Tedrisat Muallimleri Kanunu) ile öğretmenlik; devletin genel hizmetlerinden biri olan eğitim ve öğretim görevini üstlenen, bağımsız sınıf ve derecelere ayrılan bir meslek olarak tanımlanmıştır. Türk eğitim sistemini yeniden düzenleyen 14 Haziran 1973 tarih ve 1739 Sayılı Milli Eğitim Temel Yasası’nda da öğretmenlik “Devletin eğitim, öğretim ve bununla ilgili yönetim görevlerini üzerine alan özel bir ihtisas mesleği” olarak tanımlanmıştır. Yasada tüm eğitim basamaklarında görev alacak öğretmenlerin yükseköğrenim görmeleri ve öğretmenlik mesleğine hazırlık eğitiminin genel kültür, özel alan ve öğretmenlik meslek bilgisini kapsaması öngörülmüştür.

Yasadaki bu düzenleme gereğince 1974-1975 öğretim yılından itibaren, daha önce ortaöğretim düzeyindeki İlköğretmen okullarında verilen ilkokul öğretmenliği eğitimi, yükseköğretim düzeyindeki iki Yıllık Eğitim Enstitülerine alınmıştır. Eğitim fakültelerinin daha çok, alan öğretmeni yetiştirme programlarına ağırlık vermesi nedeniyle, 1990’lı yılların ikinci yarısında ortaya çıkan sınıf öğretmeni açığının kapatılması için Milli Eğitim Bakanlığı ziraat, veterinerlik, eczacılık, işletme, iktisat, mühendislik vb. pek çok yükseköğretim programını bitirmiş binlerce kişiyi hiçbir mesleki bilgi aramaksızın öğretmen olarak atamıştır (Sarpkaya, 2004, s.70). Bu uygulamalar, meslekleşme koşullarını yok sayarak öğretmenliğin toplumda, herhangi bir alanda öğrenim görmüş kişilerin, öğretmenlik eğitimi görmeden de yapabilecekleri bir meslek olarak değerlendirilmesine neden olmuştur.

S

Öğretmen eğitimi programları hangi içeriklerden oluşmaktadır?

Öğretmen eğitimi programlarının içeriği:

  • Genel kültür bilgisi
  • Alan bilgisi
  • Öğretmenlik meslek bilgisi
S

Öğretmenlik mesleği programı içerik yapısı hakkında kısaca bilgi veriniz?

Özel uzmanlık gerektiren tüm meslekler için zorunlu olan alan bilgisi ve genel kültür bilgisini kapsayan iki boyutlu içerik yapısı, öğretmenlik mesleği için de geçerlidir. Ancak diğer mesleklerden farklı olarak öğretmenlik mesleğinde üçüncü bir içerik boyutu daha vardır. O da, işi öğretmek olan öğretmene neyi, kime, niçin, nerede, nasıl öğreteceği bilgi ve becerisini kazandıran öğretmenlik meslek bilgisi boyutudur.

S

Öğretmen eğitiminde program modelleri nedir, kısaca açıklayınız?

Öğretmen eğitiminde program modelleri:

Eşzamanlı model: Genel kültür, özel alan ve öğretmenlik meslek bilgisi dersleri aynı zaman dilimi içinde verilir.

Ardışık model: Önce genel kültür ve özel alan bilgisi dersleri, daha sonra öğretmenlik meslek bilgisi dersleri verilir.

S

Öğretmen eğitiminin süresi ve düzeyi hakkında kısaca bilgi veriniz?

1970’li yıllardan itibaren Avrupa ülkeleri başta olmak üzere pek çok ülkede öğretmen eğitiminde oldukça kapsamlı değişiklikler gerçekleştirilmiştir. Bu değişikliklerden biri de öğretmen eğitimi programlarının süresinin uzatılarak ortaöğretimden yükseköğretim düzeyine çıkarılması ve yükseköğretimde de akademik alan/üniversite içerisine alınmasıdır. Türkiye’de de 1974 yılından itibaren sınıf öğretmenlerinin eğitimi ortaöğretimden yükseköğretim düzeyine çıkarılmış, 1982 yılında da öğretmen eğitimi görevi üniversitelere verilmiştir. 1989 yılında da tüm öğretmenlik alanlarında eğitim süresi dört yıla çıkarılmış, 1998-1999 öğretim yılından itibaren de ortaöğretim alan öğretmenliğinin süresi 5-5,5 yıl, düzeyi de yüksek lisans olarak belirlenmiştir.

S

Avrupa Birliği ülkelerinde öğretmen eğitimi programlarına yerleşme koşulları hakkında kısaca bilgi veriniz?

Avrupa Birliği ülkelerinde öğretmen eğitimi programlarına öğrenci seçimine temel oluşturan yükseköğretime giriş koşulları yükseköğretim olgunluk diploması, yükseköğretime giriş sınavı ve ortaöğretim başarı puanı ve özel koşullar olmak üzere üç grupta incelenebilir.

Kimi Avrupa Birliği ülkelerinde ortaöğretimi bitiren ve yükseköğretime, özellikle akademik yükseköğretime girmek isteyen öğrencilerde, yükseköğretim olgunluk diplomasına sahip olmaları koşulu aranmaktadır. Bu tür ülkelere Almanya, Avusturya, Fransa, Hollanda ve İngiltere örnek gösterilebilir.

S

Türk eğitim sisteminde Cumhuriyet dönemine kadarki öğretmen eğitimi girişimlerini kısaca açıklayınız?

Türk Eğitim Sistemi içinde Avrupa ülkelerindeki uygulamalara benzer biçimde öğretmen eğitimi girişimleri, ülke düzeyinde tüm toplumsal sistemlerde yenileşme hareketlerinin yoğunlaştığı Tanzimat Dönemi’nde (1839-1876) başlamıştır. Toplumsal yenileşmenin ve ekonomik gelişmenin ancak halkın eğitim düzeyinin yükseltilmesiyle gerçekleşebileceği düşüncesinin devlet yönetiminde egemen olmaya başlaması nedeniyle, yenileşme girişimlerinin en kapsamlısı ve en önemlileri eğitim alanında başlatılmıştır. Bu kapsamda, sıbyan okulları ve medreselerin dışında, yeni ilk ve ortaöğretim okulları açılmaya başlamıştır. Bu okullar için öğretmen eğitimi amaçlı ilk erkek öğretmen okulu da 16 Mart 1848 tarihinde İstanbul’da, kız öğretmen okulu da 1870 yılında açılmıştır. İzleyen yıllarda İstanbul dışında da kimi illerde kız ve erkek öğretmen okulları açılmıştır. Ancak, bu okullar ülke genelinde yaygınlaştırılamadığı için öğretmen gereksinmesi karşılanamamış; bu nedenle ülke düzeyinde ilk ve ortaöğretim okulları yaygınlaştırılamamış, dolayısıyla, halkın çok büyük bir kesimi eğitimsiz kalmıştır.

S

Türk eğitim sisteminde okulöncesi eğitim alanına öğretmen yetiştiren kurumlar hangileridir?

Okulöncesi eğitim alanına öğretmen yetiştiren kurumlar:

  • Ana Muallim Mektebi (1927- 1933)
  • Kız Teknik Yüksek Öğretmen Okulu (1935- 1982)
  • Kız Enstitüsü/Kız Meslek Lisesi (1963-1973)
  • Eğitim Yüksekokulları (1982-1992)

• Eğitim Fakülteleri (1993- ...).

S

Türkiye’de eğitim fakültelerinin kuruluş ve gelişim sürecini kısaca açıklayınız?

Türkiye’de yükseköğretimi yeniden düzenleyen ve ortaöğretimden sonraki tüm yükseköğretim kurumlarını üniversite çatısı altında toplayan 2547 Sayılı Yükseköğretim Yasası gereğince, 20 Temmuz 1982 tarihli kararname ile Milli Eğitim Bakanlığına bağlı öğretmen eğitimi veren kurumlar da üniversitelere bağlanmışlardır. Buna göre, ilköğretim sınıf öğretmenlerini eğiten iki yıllık eğitim enstitüleri “Eğitim Yüksekokulu”, yüksek öğretmen okulları da “Eğitim Fakültesi” adıyla üniversitelere bağlanmışlardır. Bu düzenlemeden sonra, okulöncesi eğitim öğretmenlerinin eğitimi Gazi Üniversitesi Mesleki Eğitim Fakültesi ve Kız Sanat Eğitimi Yüksekokulu’nda, Hacettepe Üniversitesi Ev Ekonomisi Yüksekokulu’nda ve Selçuk Üniversitesi Kız Sanat Eğitimi Yüksekokulu’nda açılan Çocuk Gelişimi ve Eğitimi Bölümlerinde sürdürülmüştür. 1989-1990 öğretim yılında eğitim yüksekokullarının öğrenim süresi iki yıldan dört yıla çıkarılmış ve bu okullar konumlarına göre, ya bulundukları üniversitelerdeki eğitim fakülteleri ile kaynaştırılmış ya da bağımsız eğitim fakültelerine dönüştürülmüştür. 1998-1999 öğretim yılından itibaren uygulanmaya başlanan öğretmen eğitiminde yeniden yapılanma kapsamında okulöncesi öğretmenliği eğitimi, eğitim fakültelerinin ilköğretim bölümleri içinde ayrı bir anabilim dalı olarak yer almıştır.

S

Türk eğitim sisteminde baştan bugüne kadar sınıf öğretmenlerini yetiştiren kurumları sayınız?

Sınıf öğretmeni yetiştiren kurumlar:

  • Köy Öğretmen Okulları (1927-1933/ 1937-1940)
  • Eğitmen Kursları (1937- 1946)
  • Köy Enstitüleri (1940- 1954)
  • İlköğretmen Okulları (1923-1974)
  • Eğitim Enstitüleri (1974- 1982)
  • Eğitim Yüksekokulları (1982-1992)
  • Eğitim Fakülteleri (1993- ...)
S

Köy Enstitüleri hakkında kısaca bilgi veriniz?

Eğitmen kurslarının başarılı olması, önce 1937-1938 öğretim yılında Bölge Köy Öğretmen Okulları’nın yeniden açılmasını, daha sonra da Köy Enstitülerinin kurulmasını sağlamıştır. Köy enstitülerinin kurulması, 17 Nisan 1940 yılında kabul edilen Köy Enstitüleri Yasası ile daha önce kurulmuş olan dört köy öğretmen okulunun köy enstitüsüne dönüştürülmesi ile başlamış ve 1941-1948 yılları arasında toplam 21 Köy Enstitüsü açılmıştır. Köy enstitülerinin temel ilkesi, köyün toplumsal ve ekonomik yaşamını ve koşullarını bilen ilkokulu bitirmiş, başarılı köy çocuklarının okula alınarak beş yıllık bir eğitimle köy için öğretmen olarak eğitilmeleri ve gerek köy çocuklarını okutmaları gerekse köylüleri eğitmeleri ilkesine dayanır. Bu nedenle, köy enstitülerinin eğitim programlarında bir ilkokul öğretmeninin sahip olması gereken bilgi, beceri ve yeterlikleri kazandıracak dersler ile köy yaşamı ve köylülerin eğitimi için gerekli olan tarım, sağlık, yapı, el işleri, sanat ve teknik konularında da bilgi ve beceri kazandıracak kuramsal ve uygulamalı dersler de yer alıyordu. Bu özellikleri nedeniyle Köy Enstitüsü mezunu öğretmenler atandıkları köylerde ve çevresinde toplumsal ve ekonomik yaşamı olumlu yönde etkilemişler ve ülkenin gelişimine ve kalkınmasına önemli katkılar sağlamışlardır. Türkiye’ye özgü bir model olan ve o dönemde gelişme çabası içinde olan pek çok ülke tarafından model alınmaya çalışılan bu uygulamaya, 1954 yılında yapılan yasal bir düzenleme ile son verilmiş, köy enstitülerinin tümü İlköğretmen okuluna dönüştürülmüştür.

S

İlköğretmen okullarının kuruluşu ve gelişimi hakkında bilgi veriniz?

Kuruluşları 1848 yılında açılan Darülmuallimine (Erkek Öğretmen Okulu) ve 1870 yılında açılan Darülmuallimata (Kız Öğretmen Okulu) dayanan ilköğretmen okulları, Türkiye Cumhuriyeti kurulduktan sonra da öğretim süreleri ve eğitim programları yeniden düzenlenerek öğretmen eğitimi verme işlevlerini sürdürmüştür. şehir ve kasabalardaki beş yıllık ilkokullara sınıf öğretmeni eğitimi veren kız ve erkek ilköğretmen okullarının süresi, 1924-1925 öğretim yılında üç yıldan beş yıla, 1932-1933 öğretim yılında da altı yıla çıkarılarak iki devreli okullar durumuna getirilmişlerdir. 1954 yılında köy enstitülerinin de ilköğretmen okuluna dönüştürülmesiyle, sınıf öğretmeni yetiştirmede köy ve şehir ilkokulları için ayrı öğretmen eğitimi modeli uygulaması sona ermiş ve ilköğretmen okulları sınıf öğretmeni eğitimi veren tek kurum olmuştur.

S

Türk eğitim sisteminde alan öğretmenleri yetiştiren kurumlar hangileridir?

Alan öğretmeni yetiştiren kurumlar:

  • Eğitim Enstitüleri (1927-1978)
  • Yüksek Öğretmen Okulları (1923-1982)
  • Eğitim Fakülteleri (1982- ...)
  • Enstitüler-Ortaöğretim Alan Öğretmenliği Tezsiz Yüksek Lisans Programı (1998- ...)
S

Dünyada ve Türkiye’de öğretmen eğitimindeki gelişmeleri kısaca değerlendiriniz?

Dünyadaki gelişmeler açısından genel bir değerlendirmesi yapılacak olursa özet olarak şunlar söylenebilir:

  • Pek çok ülkede öğretmen eğitimi yükseköğretim düzeyine alınmış ve süresi uzatılmıştır. Öğretmen eğitimi, eğitim-öğretim ve araştırma özerkliği olan üniversitelere verilerek öğretmen eğitiminde de bilimsel araştırmalar ve araştırmacı eğilim ön plana çıkarılmıştır.
  • Genel olarak okulöncesi ve ilköğretim öğretmenlerinin eğitiminde eşzamanlı model, ortaöğretim alan öğretmenliğinde de ardışık model uygulanmaktadır. Ancak, her iki modelde de öğretmenlik meslek bilgisi derslerinin ağırlığı artırılmıştır.
  • Alan öğretmenliğinde eğitim düzeyinin lisans düzeyinden lisansüstü düzeye yükseltilmesi çabaları yoğunluk kazanmaktadır.
  • Öğretmenlik mesleğine girişte seçme yapılması uygulaması giderek yaygınlaşmaktadır.
  • Öğretmen eğitiminde istenilen niteliğin sağlanması için standart geliştirme ve akreditasyon uygulamasına dönük çalışmalara giderek daha fazla önem verilmektedir.

Türkiye’de de 1974 yılından itibaren ortaöğretim düzeyinde olan sınıf öğretmenliği eğitimi yükseköğretim düzeyine alınmış ve süresi iki yıl olarak belirlenmiştir. İlköğretim alan öğretmenliğinin süresi 1978 yılında üç yıldan dört yıla çıkarılmıştır. 1982 yılından itibaren öğretmen eğitimi veren kurumlar üniversiteye bağlanarak alan öğretmenliği için dört yıllık eğitim fakülteleri, sınıf öğretmenliği için de iki yıllık eğitim yüksekokulları kurulmuştur. 1989 yılında tüm öğretmenlik alanlarının eğitim süresi dört yıla çıkarılmış, 1992 yılından itibaren de tüm öğretmen eğitimi programları eğitim fakülteleri bünyesinde toplanmıştır. Bu düzenleme ile tüm öğretmenlik alanlarında öğretmen eğitimi eş zamanlı modele göre yapılandırılmıştır. Son olarak 1997 yılında öğretmen eğitiminde yapılan yeni düzenleme ile tüm öğretmen eğitimi programlarında öğretmenlik meslek bilgisinin ve okul içi uygulama etkinliklerinin ağırlığı artırılmıştır. Yeni yapılanmada ortaöğretim okullarındaki (lise ve dengi okullar) genel eğitim amaçlı derslerin alan öğretmenliği eğitimi, ardışık modele göre düzenlenmiş ve süresi 5-5,5 yıla çıkarılarak yüksek lisans düzeyine yükseltilmiştir.