Dijital Teknolojiler Yeni Gerçek, Yeni Görüntüler; XR, MR, VR, AR.
Bilgisayar (computer) kelimesinin kökeni nereye dayanmaktadır?
Kelime kökenine bakıldığı zaman Türkçe “bilgisayar” olarak kullanılan kavram, İngilizcede “computer” olarak kullanılmaktadır. Her ne kadar halk arasında bilgisayar terimi çok yerleşmiş olsa da aslında çevirileri birbirlerini tam olarak karşıla- mamaktadır. “Computer” terimi Merriam-Webster sözlüğünde kökeninde “compute”, yani “hesaplama yapan” anlamından gelmektedir
MÖ 7500 yıllarında Mezopotamyada bilgiyi toplamak ve kaydetmek için ne kullanılıyordu?
Mezopotamya’da ortaya çıkan buluntular insan- ların bilgiyi toplamak ve kaydetmek için MÖ 7500 yılından itibaren üç boyutlu formlardan yararlandığını göstermektedir. “Token” adı verilen bu formlar üç boyutludur ve kilden zarflar içerisine veya zarfların üzerine gömülü bir şekilde saklanmaktadırlar. Örneğin koni şekli bir tür tahılı ifade etmektedir. Kaç birim tahıl verildiyse bu koniler, örneğin kase şeklinde bir zarfın üzerine yerleştirilmekte, daha sonra resimli bir mühürle kime ait olduğu belirtilmektedir
MÖ 2500 yılları civarında Sümerlerde görülen hesaplama için kullanılan ilk teknolojik alet nedir?
Hesaplamaya yarayan ilk teknoloji, MÖ 2500 yılları civarında Sümerlerde görülen Abaküs, hesaplamaya yarayan ve taşınabilir ilk alettir. Modern abaküslerden farklı olarak taş bir yüzeyde birbirine paralel çizgilerden oluşan ve sayılar için çakıl taşlarını kullanan bir sistemdir.
Antikythera Mekanizması nedir?
İlkel bir hesaplama aracı abaküsten sonra ortaya çıkan ve daha sofistike olan buluntu MÖ 1. yüzyıla tarihlendirilen Antikythera Mekanizmasıdır. Bazı kaynaklara göre tarihin ilk bilgisayarı olarak geçmek- tedir. Bu alet tahta bir kutunun içerisinde 30’dan fazla birbirine kilitlenen bronz parçalardan oluşmaktadır. Bir krank kolu çevrilerek parçalar hareket ettirilmektedir. Hareket eden parçalar güneşin, ayın pozisyonlarını hesaplamaya yaramaktadır. (
İsmail Cezeri’nin Kale Saatinin fonksiyonları nelerdir?
Kale Saati çok ilginçtir. Yaklaşık 3,5 metre yüksekliğinde olan ve su ile çalışan bu saatin zamanı göstermek haricinde astronomi ile ilgili bilgileri de verdiği görülmektedir. Can alıcı noktası ise tekrar programlana- bilir bir yapı olmasıdır. Tekrar programlanabilir bir yapının kurulması, bilgisayarların ve makinaların iş yapabilme esnekliğini gösterdiğinden önemlidir.
Napier’in Rodları ne işe yaramaktadır?
Matematikteki gelişmeler sayesinde 17. yüzyılda ilk analog hesap makineleri ortaya çıkmıştır. Logaritmanın gelişmesi ve John Napier’in Rodları (Kemikleri) sayesinde basit bir hesaplama makinesinin üretimi için gerekli kuramsal altyapı oluşmuştur (Napier Rodları herhangi bir sayının 2 ile 9 arasında kalan bir sayıya bölünmesini sağlayabilen basit bir mekanizmadır).
Pascaline hesap makinesinin özellikleri nelerdir?
Blaise Pascal tarafından 1642 yılında tasarlanmıştır. Altı haneli, sadece toplama ve çıkarma yapabilen bu alete
Pascaline denmektedir.
Mekanik Türk isimli makinenin özellikleri nelerdir?
Hesaplama makineleri gelişmesini sürdürürken, 18. yüzyılda Mekanik Türk adı verilen bir makine, Avrupa kıtasında ses getirmiştir. Macar mucit Wolfgang von Kempelen 1770 yılında izlediği illüzyon gösterisinden ilham alarak yarısı masa yarısı o dönemin Osmanlı kıyafetlerini giyen bir robot tasarlamıştır. Bu makine otomatik olarak karşısındaki bir oyuncu ile satranç oynamaktadır. Aralarında Napolyon, Edger Allen Poe, Benjamin Franklin gibi ünlü isimlerin karşısında pek çok oyunu kazanmıştır. Aslında cüce bir satranç ustası tarafından kullanılan makinenin dönemin ünlü isimlerini alt etmesiyle, mekanik (yapay) bir zekanın mümkün olup olmayacağına dair tartışmalar başlamıştır
Jacquard Loom adlı dokuma makinesinin bilgisayarların gelişimindeki önemi nedir?
Fark Motoru her ne kadar işlemleri yapıyor olsa da bir insan katılımı gerektirdiğinden Babbage, Analitik Motor adını verdiği ikinci bir makineyi geliştirir. Bunun için 19. yüzyılın başında icat edilen Jacquard Loom adlı dokuma makinesini örnek alır. Diğer dokuma tezgahlarından farklı olarak desenleri insan emeği ile değil, delikli kartların yardımı ile otomatik olarak işleyen makinede her delikli kart, bir tasarımın bir sırasına işaret etmektedir ve doğru sırayla dizildiklerinde büyük boyutlardaki kumaşları da işleyebilmektedirler. Tasarımlar da istenildiği zaman değiştirilebilmektedir. Babbage buradaki kart mantığını kullanarak işletim (operation) kartları ve değişken (variable) kartlar olarak iki gruba ayırmıştır. Değişken kartlar veri gibi değişkenleri tanımlarken, işletim kartları da bu değişken kartların üzerinde nasıl bir işlem yerine getirileceğini belirtmektedir. İşlemcisi ve hafızası vardır. Temelde yaptığı şey modern bilgisayarların yazılımlarının yaptığı işlemi yapan makine, modern bilgisayarların ilk örneklerinden yaklaşık yüz yıl önce icat edilmiştir.
Sayıların Kadın Büyücüsü olarak anılan kişi kimdi ve neden böyle anılmaktadır?
Analitik Motorun nasıl programlanabileceği ve ilk bilgisayar programı olarak kabul edilen bölümler vardır. Bu yüzden Leydi Ada Lovelace ilk bilgisayar programcısı olarak kabul edilmektedir. Babbage ise onu “Sayıların Kadın Büyücüsü” olarak anmaktadır
1940’lı yıllara gelindiğinde eski film ve fotoğraflarda görülen hangi dev bilgisayarlar ortaya çıkmıştır?
Horward Aiken ve IBM tarafından tasarlanıp 7 yılda inşa edilen Harvard Mark I, güçlü bir elektromanyetik hesaplama mekanizmasına sahiptir ve matematiksel işlemlerin hesaplama süresini oldukça kısaltmıştır. Atanasoff ve Berry’nin tasarladığı ABC bilgisayarı birincil dereceden denklemleri çözebilmektedir. Mauchly ve Eckert’ın tasarladığı ENIAC balistik hesaplamalarının yapılabilmesi için kabloların takılıp çıkarılmasını gerektiren bir sisteme sahipken, EDVAC’ın hafızasına yazılım yüklenerek farklı problemleri çözebilmektedir. Konrad Zuse’un Almanya’da geliştirdiği ve Z3 bilgisayarı ilk defa bant üzerine kaydedilen bilgilerle kontrol edilebilmektedir. İngiltere’de geliştirilen Colossus bilgisayarı ise ikinci dünya savaşında Alman ordusunun şifreli mesajlarını kırarak savaşın kazanılmasında önemli rol oynamıştır. Bu durum hızlı ve daha az hata payı ile çalışan bilgisayarların önemini ortaya çıkarmıştır. İkinci Dünya Savaşı sırasında üretilen bilgisayarlar, 1950’li yıllarda üretilen ilk ticari bilgisayarların öncülleri olmuştur. Avustralya’nın ilk bilgisayarı olan CSIRAC’da ilk defa dijital olarak müzik çalabilmektedir. Ferranti Mark I’de (diğer adıyla Manchaster Elektronik Bilgisayarı), iş işlevlerinin yanı sıra üretilen ilk bilgisayar oyunlarından birisi olan satranç oyunu oynanabildiği gibi basit müzikler de çalınabilmektedir
Aracılı iletişim ne demektir?
Aracılı İletişim: Ses, mimik gibi doğal yollar yerine teknoloji ile üretilmiş bir ortam kullanılarak yapılan iletişime aracılı iletişim denir.
Gerçeklik Ortamlandırıcıları nedir?
Gerçeklik Ortamlandırıcıları: Gerçekliğin görsel algısını zenginleştirebilen, eksiltebilen veya başkalaştırabilen sistemlerdir.
Hiper (Üst) Gerçeklik nedir?
Hiper (Üst) Gerçeklik: Bir kökenden ya da gerçeklikten yoksun modeller aracılığı ile üretilmesine denir.
Yeni Estetik kavramı nedir?
Yeni Estetik: Sayısal teknolojilerin görsel dilinin fiziksel dünyaya akarak, sayısal ve fiziksel dünyayı iç içe geçirmesidir.
Artırılmış gerçeklik nedir?
Artırılmış gerçeklik: Artırılmış gerçeklikte sayısal enformasyon, fiziksel dünyanın üzerine bindirilmektedir. Hem sayısal dünya hem de fiziksel dünya iç içe geçmektedir.
Yeni estetik hakkında yapılmış ilk proje nedir?
Bu konudaki ilk örnek Adam Harvey tarafından 2010 yılında New York Üniversitesi’nde hazırladığı yüksek lisans tezi için yapılan CV Dazzle isimli projedir. Bu projede bilgisayarların makine görüşü sayesinde yapılan yüz tanıma sistemlerinden nasıl saklanacağı tartışılmıştır. İnsanların saç, makyaj ve giyim stilleri değiştirilerek, makineleri aldatması öngörülmüştür.
Milgram ve Kishino’nun gerçeklik ve sanallık skalasında yer alan aşamalar nelerdir?
Bu skala incelendiği zaman; skalanın en sol tarafında yer alan fiziksel dünya, hiçbir sayısal izin bulunmadığı, insanın yaşadığı fiziksel dünyadır. Skalanın en sağında ise tam tersine, her şeyin sayısal olduğu taraf gözükmektedir. Arada kalan bölüm, artırılmış gerçeklik ve sanallık olarak iki bölüme bölünmüştür. Sol tarafta kalan artırılmış gerçeklik kısmı, fiziksel dünyanın üzerine sayısal enformasyonun yüklenmesi ile oluşur. Bu enformasyon sağa doğru gidildiğinde artar ve sanal bir dünyanın içerisinde fiziksel nesnelerin bulunduğunu gösterir. Fiziksel dünyadan tamamen kopulduğu zaman, sadece sayısal olan ve fiziksellikle teması kalmamış olan sanal dünya başlamaktadır. Tamamen fiziksel olan dünya ile tamamen sanal olan dünyanın arasında kalan bölüme ise karma gerçeklik denilmektedir.
Genişletilmiş gerçeklik nedir?
Genişletilmiş Gerçeklik (XR): Artırılmış gerçeklik, karma gerçeklik ve sanal gerçeklikler ile gelecekte ortaya çıkacak diğer olası sayısal gerçeklikleri tek bir çatı altında toplayan terimdir.
Sanal Gerçeklik nedir?
Sanal Gerçeklik: Bilgisayar tarafından simüle edilen, gerçek bir dünya gibi deneyimlenmesi tasarlanmış ortamlara sanal gerçeklik denilmektedir.
Sanal gerçekliğin doğasında bulunan kavramlar nelerdir?
Sanal gerçekliğin yapısını kavramak için ilk olarak “gömülme” kavramının incelenmesi gerekmektedir. Sanal gerçekliğin doğasında bulunan ikinci kavram, mevcudiyet (presence) kavramıdır.
Sanal gerçeklikteki "gömülme" kavramı nedir?
Gömülme: Bir kullanıcının bir medyumu deneyimlerken, medyumun içerisinde bulunduğu gibi gerçeklik hissi deneyimlenmesini belirten kavramdır.
Sanal gerçeklikteki "mevcudiyet" kavramı nedir?
Mevcudiyet (Presence): Kullanıcının farklı bir lokasyonda olmasına rağmen, iletişim teknolojileri ile sağlanan bir ortamda, orada bulunma hissiyatını tanımlayan terimdir.
"Mevcudiyet" kavramını ortaya koyan ilk kişi kimdir?
Bu kavram, ilk olarak 1980 yılında Marvin Minsky tarafından ortaya konulmuştur.
Teknik olarak ise sanal gerçekliğe yakın olarak üretilen ilk cihaz nedir?
Teknik olarak ise sanal gerçekliğe yakın olarak üretilen ilk cihaz Sensorama’dır. Sinematograf Morton Heilig tarafından 1962’de üretilen bu cihaz, aslında bir çeşit çoklu duyumsama simülatörüdür.
Siber Uzay nedir?
Siber Uzay (Cyberspace): Doğası gereği içine gömülmeye olanak sağlayan, sanal ve etkileşimli bir mekândır.
Avatar nedir?
Avatar: Bir kullanıcının veya fiziksel bir nesnenin, sanal bir nesne tarafından temsil edilmesine avatar denmektedir
Sanal gerçekliğin 4 temel elemanı nelerdir?
Sanal gerçekliğin 4 temel elemanı vardır: 1. Sanal Dünya 2. Gömülme 3. Duyusal Geri Bildirim 4. Etkileşim