DİJİTAL İÇERİK PAZARLAMASI - Deneme Sınavı - 10

Alternatif gerçeklik oyunu, gerçek zamanlı oynanan ve hikâyeye gerçeklik hissi katmak adına gerçek iletişim mecralarını kullanan, sosyal medya anlatısını temsil ettiğinden bu sorunun doğru yanıtı A seçeneğidir.

Transmedya kavramı ile karıştırılan ve yanlış kullanılan birkaç kavram bulunmaktadır. Bunlardan ilki multimedyadır (çoklu medya) ve sanki birden çok medya formunu kullanan transmedyanın karşılığı gibi gözükmektedir. Yazı, ses, görüntü ve bilgisayar teknolojisini kullanan multimedya görüntüleri yerini world wide web’in ortaya çıkmasıyla internete bırakmıştır. Bir diğer karıştırılan kavram ise etkileşimli kurgu (interactive fiction) kavramıdır. Etkileşimli kurgu sanıldığının aksine etkileşim kurulan bir hikâye demek değildir, daha çok özel bir bilgisayar oyunu türüdür. Diğer karıştırılan kavram olan Çapraz medya (cross media) ise transmedyaya en fazla benzeyen kavramdır, ancak çapraz medya, tek bir içeriğin TV’de, telefonda ya da sinemada yayınlanması anlamına gelir. Dolayısıyla çapraz medyada yayınlanan platformlar birbirinden farklı olsalar dahi, yayınlanan içerik aynıdır. Transmedya ile karıştırılan son kavram ise alternatif gerçeklik oyunu (alternate reality game-ARG) kavramıdır. Alternatif gerçeklik oyunu, gerçek zamanlı oynanan ve hikâyeye gerçeklik hissi katmak adına gerçek iletişim mecralarını kullanan, sosyal medya anlatısıdır. Transmedyaya en yakın kavramın bu olduğu söylenebilir, çünkü transmedya ARG’yi içine alan daha geniş bir uygulama alanıdır. Bu açıklamalardan hareketle yukarıdaki seçenekler incelendiğinde, etkileşimli kurgunun transmedya kavramı ile karıştırılan kavramlardan birini temsil etmesi sebebiyle bu sorunun doğru yanıtı B seçeneğidir.

Transmedya ile karıştırılan son kavram ise alternatif gerçeklik oyunu (alternate reality game-ARG) kavramıdır. Alternatif gerçeklik oyunu, gerçek zamanlı oynanan ve hikâyeye gerçeklik hissi katmak adına gerçek iletişim mecralarını kullanan, sosyal medya anlatısıdır. Transmedyaya en yakın kavramın bu olduğu söylenebilir, çünkü transmedya ARG’yi içine alan daha geniş bir uygulama alanıdır. Bu açıklamalardan hareketle bu sorunun doğru yanıtı C seçeneğidir.

Jenkins’in, transmedya hikâye anlatımı eğlencesi için belirlediği ilkeler şu başlıklarda sıralandırılmaktadır:

Yukarıdaki seçenekler incelendiğinde, diziselliğin Jenkins’in, transmedya hikâye anlatımı eğlencesi için belirlediği ilkelerden birisi olması sebebiyle bu sorunun doğru yanıtı D seçeneğidir.

George Lucas’ın bile bu kadar büyük bir dünya yaratacağını bilmeden hikâyesini anlatmaya başladığı Star Wars; devam filmleri, kitaplar, çizgi romanlar, animeler, oyunlar, kıyafetler, oyuncaklar, aksesuarlar ve buraya sığmayan tüm ürünleriyle transmedyanın en temel pazarlama örneği kabul edilmektedir. Bir başka sinema filmi serisi The Matrix, hem video oyunu hem de animasyon filmleri ile transmedya pazarlamanın ilk örneklerindendir. Düşük bütçeli ama yarattığı gerçeklik duygusu ile bir fenomene dönüşen Blair Cadısı Projesi, yapımcılar tarafından transmedya örneği olarak gösterilir ve temelde farklı platformlarda hikâyenin farklı kısımlarının sunulması şeklinde tasarlanmıştır. Bir diğer örnek, AMC yapımı olan Mad Men dizisidir. Dizideki ana karakter Don Draper’ın adına açılan bir Twitter hesabının binlerce takipçisi olması, dizinin diğer karakterlerinin bölümlere atıfta bulunarak sosyal medya üzerinden konuşmaları başarılı bir transmedya hikâye anlatısı ve pazarlama stratejisidir. Bu açıklamalardan hareketle yukarıdaki seçenekler incelendiğinde, Karate Kid transmedya pazarlama uygulamalarına temel sayılabilecek örneklerden birisi olmadığından bu sorunun doğru yanıtı E seçeneğidir.

En fazla hasılata sahip animasyon filmi Frozen (Karlar Kraliçesi) DVD ve ücretli video izleme platformları da dahil olmak üzere rekor üstüne rekor kırarken, hem müzikleri kopyalarca satmış hem de filmin resmî şarkısı milyonlarca kez izlenmiştir. İnanılmaz bir hayran kitlesi yaratarak hayranlarının ürettikleri farklı platformlardaki parodiler, bloglar, saç tasarımları, makyaj videoları, karikatürler, görseller ile Disney, hayran kültürünün ortaya koyduğu içeriklerden bir pazarlama platformu olarak paranın satın alamayacağı bir geri dönüş almıştır. Bu sebeple yukarıdaki sorunun doğru yanıtı E seçeneğidir.

Yayılma bir dağılma sürecidir, anlamlı parçalar bulmak için medyada yapılan taramaya karşılık gelir. Derinleştirebilme ise daha derinlere inerek dikey taramadır, tek bir konuda daha derin içeriktir. Bu süreç Jenkins’in, transmedya hikâye anlatımı eğlencesi için belirlediği ilkelerden yayılabilirlik ve derinleştirebilirlik (spreadability vs. drillability) ile ilişkili olduğundan bu sorunun doğru yanıtı D seçeneğidir.

Medya endüstrisi açısından süreklilik, bir hikâyenin bir versiyonu için yetki verilmiş, tutarlı parçaları ifade eder. Çeşitlilik ise bir hikâyenin olası alternatifleri hakkında düşünmeye yönlendirir, karakter ve olayları başka açılardan görmeyi mümkün hâle getirir. Bu bakımdan yukarıdaki sorunun doğru yanıtı C seçeneğidir.

Dünya inşa etmek hikâyenin kurgusal bir coğrafyada olduğunu düşünmekle başlar. Fiziki coğrafya bu işin bir parçası olsa da kurgusal haritalara hakim olmak kitle için oldukça zevklidir. Hikâyeyi zenginleştirir, diğer ilkelerle bir bütünlük oluşturur. Bu sebeple bu sorunun doğru yanıtı B seçeneğidir.

Dizisellik (seriality), bir hikâyenin anlamlı olacak şekilde parçalara ayrılması ve dağıtılmasıyla ilgilidir. Hikâye, bütün olarak yeterince tatmin edici iken daha fazlası için bölümlere ayrılarak ayrıntılarla kitleyi kendine bağlar.  Bu sebeple bu sorunun doğru yanıtı A seçeneğidir.

Marka amacı (brand purpose), bir markanın, neden var olduğunu, dünyada nasıl bir etki yaratmak istediğini tanımlayan ifadedir. Bu kapsamda cevap marka amacıdır.

Markaların en çok seslendiği duyular görme ve işitmedir. Markaların tüketicileri ikna edebilmek amacıyla gerçekleştirmiş olduğu pazarlama iletişimi faaliyetlerinin başında reklamlar gelir ve reklamlar tüketicinin çoğunlukla görme ve görme duyusundan sonra da işitme duyusuna hitap eder. Bu kapsamda cevap: Görme-işitme seçeneğidir.

Satış tutundurma, bir ürün ya da hizmet için belli ve ölçülebilir bir eylem ya da tepki oluşturmak üzere satışla ilgili teşvikler sunan bir pazarlama iletişimi aracıdır. Bu kapsamda cevap satış tutundurmadır.

Özellikle radyo ve TV reklamcılığında oldukça sık kullanılan jingle’lar, ülkemizde sesin kültürel açıdan güçlü bir öge olmasından dolayı reklam­larda oldukça sık bir biçimde tercih edilmektedir. Bu kapsamda cevap Jingle’dır.

Sosyal ses (social audio) platformlarının, en başta geleni, yakın bir zamanda oldukça popüler olmuş olan Clubhouse (Madde I) uygulamasıdır. Bunun ya­nında, Twitter’ın Twitter Spaces (Madde II), Facebook’un Fa­cebook Live Audio Rooms (Madde III) ve Spotify’ın Spotify Greenroom’u diğer sosyal ses platformlarıdır. Bu kapsamda I, II ve III seçeneklerinin birlikte yer aldığı A seçeneği doğrudur.

Podcast dinleme alışkanlığının en yük­sek olduğu ülke %63.3 ile Endonezyadır (We Are Social, Nisan 2021). Bu kapsamda cevap Endonezya’dır.

Podcast kelimesi ise ilk ola­rak, iPod’un ortaya çıkışından sadece üç yıl sonra, 2004 yılında kullanılmıştır. The Guardian gazetesi yazarı Ben Hammersley 12 Şubat 2004’te yazmış ol­duğu Audible Revolution (Sesli Devrim) adlı maka­lesinde podcast kavramını kullanmış ve kavramı ilk kullanan kişi olmuştur.

Yaratıcıları açısından podcastler; bağımsız pod­castler (Madde I) , kurumsal podcastler ve markalı podcastler (Madde II) (branded podcasts) olarak sınıflandırılabilir. Bu kapsamda I ve II maddelerinin bir arada yer aldığı D seçeneği doğrudur.

Sohbet podcastleri, genel itibarıyla radyo prog­ramlarına benzeyen, iki podcast sunucusunun belirli temalar ve konular hakkında eğlenceli ko­nuşmalar yaptığı podcast türüdür.