DEPREM VE DEPREM GÜVENLİĞİ - Deneme Sınavı - 9

A,B,C ve E seçeneklerinde AFADEM bünyesinde verilen

eğitimler sıralanmış olup Aşı Geliştirme eğitimi bunlardan biri 

değildir. Doğru yanıt 'D'.

Sarsıntı, ses, toz ve ışık ile deprem anını hissettirmek amaçlı kullanılan simülatörler ısı ve sıcaklık etkenlerini kullanmamaktadırlar. Doğru yanıt 'B'.

Doğru yanıt 'E'.

Dolap ve raf gibi eşyalar binaların yapısal elemanlarından değildirler. Kolon, kiriş, kapı, pencere gibi bölümler ise bunlara örnek sayılabilirler. Doğru yanıt 'B'.

A ve B seçeneğinde deprem sonrasında, C seçeneğinde ise deprem esnasında yapılacak şeylere örnek verilmiştir. E seçeneği ise deprem anında yapılmaması gereken bir davranıştır. Doğru yanıt 'D'.

Deprem esnasında yapılabilecek sınırlı sayıda doğru olarak nitelendirilen hareket vardır. Bunlar başta sakin olmak, çök, kapan, tutun hareketleri ile yaşam üçgeni olabilecek ve depremde çok az ezilebilecek eşyaların yanına çökmek, cenin pozisyonu almak şeklinde sıralanabilir. Doğru yanıt 'D'.

1999 senesindeki İstanbul depreminden sonra ilgili deprem kanun ve yönetmeliği yürürlüğe girerek binalarda bulunması gereken niteliklerde değişikliğe gidilmiştir. Doğru yanıt 'B'.

Yangın, su baskını, elektrik çarpması, heyelan, tsunami, çığ ve salgın hastalıklar gibi etmenler depremin ikincil tehlikleridir. Doğru yanıt 'D'.

İstatistiksel olarak hayatta kalma şansı yüksek olan bu süre 1 gündür. Doğru yanıt 'E'.

AFADEM Eğitimleri AFAD, afet ve acil durum konularında belirlenen ulusal politikalar ile AFAD’ın stratejik planı doğrultusunda; afet ve acil durumlara ilişkin eğitim plan ve programların uygulanmasını sağlayarak, halkın bilinçlendirilmesini ve afet ve acil durum süreçlerinde görev alan kişilerin teorik, pratik bilgi ve becerilerinin arttırılmasını sağlamaktan sorumludur.

Oluşabilecek Yapısal Tehlikeler Yapıya ait elemanlar binanın tüm yükünü taşıyan ve gücünü etkileyen temel elemanlardır; temel, kolonlar, kirişler, perde duvarlar ve çatı gibi elemanlardır.

Enkaz Altında Mahsur Kalınırsa? Enkaz altında hayatta kalma oranları, kazazedeye ilk 30 dakikada müdahale edilirse %85, birinci gün müdahale edilirse %80 leri bulmaktadır. 2. ve 3. günlerde enkaz altındaki kişiye müdahale edilirse hayatta kalma oranı % 30 civarındadır. 4. ve 5. Günler ise bu oran % 20 lerin altına düşmektedir. 5. Günden sora ise artık bir mucize beklenmelidir.

Depremde binayı boşaltılırken; aile üyeleri ile ev içi buluşma yerinde bir araya gelinip Afet ve Acil Durum Çantası alınarak tahliye olunması gerekmektedir. Mevsimsel şartlara göre giysiler ve sağlam ayakkabılar giyilmesi ve önceden belirlenen tahliye yollarının kullanılması gerekmektedir. Elektrik, su ve doğalgaz vanalarının kapatılması unutulmamalıdır. Tanıdıklara kişinin nereye gittiğini haber vermesi gerekmektedir. Diğer taraftan tehlike geçti değerlendirmesi gelene kadar binaya tekrar hiçbir nedenle girmemek gerekmektedir. Tahliye sırasında sessiz olunmalı, uyarıları ve yetkililerin isteklerini uygulanmalıdır. Binayı boşaltmak istememek veya kararsızlık gösterip gecikmek ya da aceleci davranmak çok tehlikeli sonuçlar doğurabilir. Binadan çıkarken, kesinlikle asansör kullanılmamalıdır. Merdivenlerde aşırı yığılmalar oluşturacak şekilde toplanmalara müsaade edilmemelidir. Merdivenlerden tahliye yapılırken, tutamak tarafından değil duvara yakın taraftan tek sıra halinde ve seri olarak bina dışına çıkılır. Bina güvenli bir şekilde boşaltıldıktan sonra önceden belirlenen acil toplanma alanlarına gidilir.

Çoğu zamanda afete yol açan büyük depremler, başka tehlikeleri de tetikleyebilmektedir. Bu gibi tehlikeler ikincil tehlikeler olarak adlandırılmaktadır. İkincil tehlikelerin ciddiyeti, doğal afetlerin meydana geldiği mekanın teknoloji bağımlılık oranına ve yoğunluğuna bağlı olarak artmaktadır . İkicil Tehliklere örnek olarak; yangın, patlama, kimyasal ve gaz sızıntıları, su baskınları, salgın hastalıklar, çevre kirliliği, artçı depremler, elektrik çarpması, tsunami, heyelan ve çığ örnekleri verilebilir.

Depremden önce karşılaşılabilecek tehlikelerin bireysel olarak değerlendirilip gerekli önlemlerin önceden alınması gerekmektedir. Deprem öncesinde, planlama aşamasında değerlendirilmesi gereken tehlikeler; oluşabilecek yapısal tehlikeler, oluşabilecek yapısal olmayan tehlikeler, altyapısal tehlikeler, depremin tetiklediği ikincil tehlikeler ve yardımın geç gelmesi nedeniyle oluşan tehlikeler olarak tanımlanabilmektedir.

SSG(Sivil Savunma Görevlileri) – TAG (Toplum Afet Gönüllüsü) eğitim programının amacı, mevcut müdahale kaynaklarının yetersiz kalması durumunda, afetten hemen sonra yardım için harekete geçen gönüllü kuruluşların ve bireylerin ilk müdahaleler sırasında, standart bir hareket modeli ve uygulanabilir eylem planı benimseyebilmelerini sağlamaktır. Afet müdahalelerinde kaynaklar, çok farklı konularda becerileri veya uzmanlığı olan kişilerin biraraya gelmesi, yetersiz afet eğitimi ve zayıf organizasyonel koordinasyon nedeniyle en iyi şekilde değerlendirilememektedir.

Afete Hazırlık Eğitim Birimi (AHEB) programları:

AFAD bünyesinde hizmet veren Deprem Simü­lasyon Merkezi, katılımcılara fiziksel koşullar bire bir yaşatılarak deprem sırası ve hemen sonrasında­ki doğru davranışları ile bilinçlendirme sağlamak amacıyla kurulmuştur.

Deprem tehlike avı, yapısal olmayan tehlikelerin belirlenmesi için yaygın şekilde kullanılmaktadır. Deprem tehlike avı üç aşamadan oluşur. ilk aşama­da hayati tehlike oluştura bilecek büyük eşyaların öncelikli olarak sabitlenmesidir. İkinci aşamada, ekonomik değeri yüksek olan plazma televizyon, bilgisayar gibi elektronik eşyalar sabitlenmesi, son aşamada ise, hayatımızda önemli yeri olan tablo, biblo, antika gibi değerli eşyalar sabitlenmesidir.

Afete Hazır Türkiye Projesi ile; bireyden başlayarak toplumun tüm kesimine, afetlerin ilk 72 saatine hazırlıklı ol­maları için afete hazırlık kültürünü kazandırmak, bireylerde farkındalık yaratmak, bireylerle yaşa­dıkları mekânlarda alabilecekleri temel önlemleri paylaşmak, bireylerin afetlerde doğru davranış şe­killerini öğrenmelerini ve uygulamalarını sağlamak, afet ve acil durum planlarının yapılmasına yönelik bilgilendirme yaparak, alınabilecek temel önlem­leri paylaşmak, bireylerin afet eğitimi alabileceği mekânları yaygınlaştırmak ve kolay ulaşabilecekleri altyapıları kurmak, ülke genelinde çeşitli kanallar­la verilen afet eğitimlerini standart hale getirmek, uluslararası organizasyonlar tarafından gerçekleşti­rilen çalışmalardan da yararlanmak ve yeterli bilgi, tecrübeye sahip akredite olmuş eğitim yollarının oluşturulması amaçlanmaktadır.