aofsorular.com
TAR106U

KÜLTÜR VE MEDENİYET

10. Ünite 22 Soru
S

Selçukluların X. yüzyılın ortalarından XI. yüzyılın ortalarına kadar geçirdikleri süreci 4 ana başlıkta nasıl özetlersiniz?

Selçuklular sözü edilen dönemde dört önemli süreci birlikte yaşadılar: Müslüman olarak din değiştirdiler. Bozkırdan Horasan’a inerek yaşadıkları coğrafyayı değiştirdiler ve bununla birlikte yerleşik hayata adım attılar. Geldikleri bu topraklarda yürürlükte olan idarî tecrübeden, birikimden yararlandılar, gulam sistemini benimseyerek devleti idari olarak örgütlediler.

S

610 yılından sonra yayılan İslam hangi sınırlara dek ulaşmıştı?

İslam Peygamberine 610 yılında Mekke’de ilk vahyin inişiyle başlayıp dalga dalga yayılan İslam, kısa zamanda İran, Horasan ve Mâverâünnehr’e ulaşmıştı. 

S

Selçuklular devleti nerede kurdular?

Müslüman olan Selçuklular siyasî ortamın fırsatlarını, boşluklarını gayet güzel değerlendirerek önce Mâverâünnehr’e indiler. Sonra da Gaznelilerin elindeki Horasan eyaletine hakim oldular ve burada devleti kurdular (1040).

S

Horasan’da Gaznelilerden geride kalan gulam sistemine tâbi bürokrat ve askerler ile ulema yeni Selçuklu devletinde kolaylıkla yer bulmasının nedeni nedir?

Selçukluların bu gelişmiş, rayına oturmuş “müesses nizam”ı görmezden gelerek, yönetmeye talip oldukları şehirli, yerli halka bozkır hayat tarzını dayatmaları herhalde mümkün değildi. Hal böyle olunca kurulan devlet bu fiilî durumu göz önünde bulundurmak zorunda kaldı. Zaten bu yeni sistem içinde görev yapabilecek yetişmiş bir kadro da mevcut değildi. Tabiatiyle Horasan’da Gaznelilerden geride kalan gulam sistemine tâbi bürokrat ve askerler ile ulema yeni Selçuklu devletinde kolaylıkla yer buldular. Böylece gulam sistemi de yeni devletin temel bir parçası haline geldi.

S

Gulam sisteminin Selçuklularca benimsenmesinin yararı ne olmuştur?

Gulam sisteminin diğer önemli bir fonksiyonu da, herhalde bu söz konusu
nüfusun Selçuklu fatihlerini bir işgalci ve sömüren olarak görmeyip, kendilerinin
de sistemin bir parçası olduklarını fark etmelerini sağlamış olmasıdır. Dolayısıyla
Selçuklu yönetimi yerli halkı “öteki” olarak kabul etmemiş, kendisine tâbi olduğu
ve yükümlülüklerini yerine getirdiği müddetçe onların hak ve hukukunu gözeten,
iktidarın nimetlerinden faydalandıran ve böylece “sosyal mutâbakat”ı sağlayan
âdil bir devlet modeli örneğini ortaya koymuş olmaktadır.

S

Ortaçağ İslam dünyası inanç açısından kaça bölünmüştü?

Ortaçağ İslam Dünyasında bugüne de ulaştığı gibi, inanç açısından iki ana kol
mevcut idi. Büyük çoğunluğu teşkil eden Sünnîlik ise de, ona muhalefet eden Şîîlik daha aktif idi.

S

932-1062 yıllarında Irak ve İran’ın büyük bölümünde hangi hanedan hüküm sürmekteydi?

 Irak’ta ve İran’ın büyük kısmında Deylemli Şîî hanedan Büveyhîler (932-1062) hüküm sürmekteydi.

S

Abbâsî halifesi elKaim Biemrillah’ın halifeliği nasıl kurtarılmıştır?

Abbâsî halifesi elKaim Biemrillah’ın Şii işgalinden kurtulmak için kısa zamanda İran’ı hakimiyetine alan, henüz 15 yıllık Selçuklu Devletinin sultanı Tuğrul Beyi daveti üzerine, Bağdad işgalden kurtarıldı ve böylece halifenin itibarı da iade edilmiş oldu.

S

Selçuklu veziri Nizamülmülk'ün başlattığı eğitim seferberliğinin amacı neydi?

Selçuklular İsmailîlerin bu propaganda faaliyetlerini etkisiz kılmak, Ehl-i Sünnet akidesini güçlendirmek ve yaymak; ayrıca devlet yönetiminde ihtiyaç duyulan kadroların yetiştirilmesi ve maddî bakımdan fırsat eşitliğini sağlamak için adeta bir eğitim seferberliğine giriştiler. Sünnî İslam Dünyasının geleceği için büyük önem taşıyan bu büyük projeyi Sultan Alp Arslan’ın veziri Nizâmülmülk başlattı.

S

Nizamiyeler öncesi kurulan medreseler hangi amaçlar için kullanıldı?

Medreselerde ise artık öğrencilerin bütün temel ihtiyaçları karşılanmaya başlandı. Nizamiyelerden önce açılan medreseler mevcuttu. Ancak ilim adamları, tüccar veya devlet adamları tarafından yaptırılan ve/veya desteklenen bu medreseler Nizamiye medreseleri boyutunda değildi.

S

Nizamiye Medreseleri nerelerde kurulmuştur?

Nişabur, Bağdat, Isfahan, Herat, Belh, Merv, Hargird, Basra, Musul gibi Irak ve
Horasan’ın hemen hemen her şehrinde inşa edilen Nizamiye Medreseleri ise her
şeyden önce vakıf kuruluşları idi.

S

Nizamiye Medreseleri nasıl tanımlanabilir?

Nizamiye Medreseleri ise her şeyden önce vakıf kuruluşları idi. Yani müstakil bütçeleri, gelir kaynakları vardı; idarî ve eğitim personeline maaş veya aynî gelir ödenmekteydi. Öğrencilere ise yatıp kalkacakları odalar verilmekte, beslenme ihtiyaçları karşılanmakta, ayrıca burs da tahsis edilmekteydi. Bu yenilikler tabiatiyle eğitimi cazip hale getirmekte ve en önemlisi fakir öğrencilere imkan ve fırsat eşitliği sağlamaktaydı.

S

Nizamiye Medreselerinde kimler görev yapmaktaydı?

Nizamiye Medreselerine Şâfiî olan, dolayısıyla Şâfiî fıkhı okutacak müderrisler tayin edilmekteydi.

S

Medreselerde müfredat nasıl düzenleniyordu?

Her müderris kendi uzmanlık alanlarına göre müfredatı belirlemekteydi. Ancak kuruluş hedeflerine uygun olarak müfredata dinî ilimlerin hakim olduğu görülmektedir. Genellikle Kur’an, hadis, Şafiî fıkhı ve usulü, Eş’arî kelâmı (İslâmın iman esaslarını aklî delillerle inceleyen ilim), Arap dili ve edebiyatı, edeb, riyâziye (matematik) ve ferâiz (miras hukuku) gibi dersler okutulmaktaydı. Az da olsa bazı medreselerde dinî ilimlerin yanında mantık, hendese (geometri), nücûm (astroloji) ve tarih gibi ilimlere de yer verilmekteydi. Mesela meşhur ilim adamı Gazzâlî’nin, Nişabur Nizamiyesinde İmamü’l-Haremeyn’den mezheb (fıkıh), hılâf, cedel, fıkıh usulü, mantık, hikmet ve felsefe okuduğu kaydedilmektedir.

S

Selçuklular çağında ilim ve edebiyat dallarında başarılar göstermiş ünlü kişiler kimlerdir?

X. yüzyıl öncesine ait çok az olan yazma eserler, XII. yüzyıldan itibaren artarak devam eder. Bu bize Selçuklu çağında ilmî geleneğin kesilmeyip artarak devam ettiğini gösterir. Nitekim İbn Sînâ’nın öğrencileri, Gazzâlî, Ömer Hayyam ve arkadaşları, Nizamülmülk, İmamü’l-Haremeyn el-Cüveynî, Ebu İshak eş-Şirazî bu devirde yaşamışlardır.

S

Tarih boyunca ilim ve sanatın gelişmesinde himaye unsuru neden büyük önem taşımıştır?

Orta Çağ İslam ve Türk devletlerinde olduğu gibi, Selçuklularda da iktidar sahibi olan sultan, melik, vezir ve diğer bürokratlar ile servet sahiplerinin,
saraylarında alim, edip veya şairleri toplayıp himaye ve teşvik ettiklerine şahit
olmaktayız. Makam mevki sahiplerinin bu seçkin kişilere kol kanat germeleri,
aslında onların şânındandı. Çünkü her yazılan eser kendisine övgüler düzülerek
ithaf edileceği için, onun adının yayılmasına sebep oluyordu. Bir anlamda iktidar
sahibi kendi lehine kamuoyu oluşturmanın zeminini sağlıyordu.

S

Selçuklu tarihinde büyük devlet adamlığıyla, kurduğu Nizamiye Medreseleriyle
ve yazdığı eserle iz bırakan kişi kimdir? 

Nizamülmülk, selçuklu tarihinde büyük devlet adamlığıyla, kurduğu Nizamiye Medreseleriyle ve yazdığı eserle iz bırakan bir şahsiyettir. Künyesi ve adı Ebu Ali Hasan olup 1018’de Tûs’ta doğdu. Nizamülmülk lâkabı, Sultan Alp Arslan tarafından vezirliğe getirdiğinde Abbasi halifesi tarafından verilmiştir.

S

Ömer Hayyam, günümüzde hangi eserleriyle tanınmaktadır?

Selçuklu devrinin meşhur simalarından Ömer Hayyam, günümüzde daha çok rubaileriyle tanınır. Ancak o şairliğinin yanında İbn Sînâ ekolüne mensup büyük
bir alim ve filozoftur. O cebir, geometri, astronomi, fizik, tıp ve müzikle uğraşmış,
eserler vermiştir. Hayyam’ın analitik geometrinin gelişiminde etkisi büyüktür.

S

Mescid-i Cuma ne demektir?

Cuma namazı kılınan mescid anlamına gelir.

S

Bir mescid-i cumanın özelliklerini yazınız?

Mescid-i cumanın özelliği, mihrabın önünde, payeli kısmın ortasında
yükselen ve avlu tarafında büyük bir eyvana bitişen muazzam kubbeli mekandır.
Bu bölümün harimin diğer kısımlarından belirgin bir şekilde ayrılması, buranın
sultanın Cuma namazını kılması için ayrıldığını gösterir. XII. yüzyılda ise avlu
cephelerinin her birinin ortasına birer eyvan yapılarak dört eyvanlı cami tipinin
(klasik Asya cami tipi) en görkemli örneklerinden biri ortaya çıkmıştır.

S

Selçuklular zamanı mezar yapıları hakkında ne söylenebilir?

Selçuklulur zamanında iki tip mezar yapısına rastlanır: Kümbed ve türbe.

S

Büyük Selçuklu kervansarayları ne tür özellikler göstermektedir?

Karahanlı ve Gaznelilerin geliştirdikleri ribat mimarisini devam ettiren Büyük Selçuklular, genellikle kare planlı, dört eyvanlı, revaklı avlulu ribatlar yapmışlardır.